Son zamanlarda popülerleşen diyetlerde ekmek üzerinde yapılan yanlış bir uygulama var. Bu uygulama diyette ekmeğin azaltılması ya da tahıl grubunun diyetten tamamen çıkarılması gerektiği yönünde... Fazla kilolarından şikayet ederek diyet yapmaya karar veren insanların yaptığı ilk bilinçsiz hareket diyetten ekmeği ve ekmek grubunu çıkarmak... Evet, diyetten ekmeği çıkararak kısa vadede hızlı kilo verebilirsiniz. Ama kilo kaybederken istediğimiz, kaybedilen ağırlığın kas ve sıvıdan değil, yağ dokusundan olmasıdır!
Kişilerin kan bulguları ve beslenme alışkanlıkları dikkate alınarak hazırlanan kişiye özel diyet programlarında karbonhidrat, protein ve yağ dengesi sağlanır ki, karbonhidratlar bu dengede en fazla yüzdeye sahip besin grubudur. Karbonhidrat kısıtlanmasını gerektiren özel bir sağlık problemi olmadıkça diyetin enerjisinin %55-60'ı karbonhidrat grubundan sağlanmalıdır. Kullanılan başlıca karbonhidrat kaynakları tahıllar, kurubaklagiller ve meyve – sebze grubudur. 1 porsiyon tahıl grubu 15 gram karbonhidrat sağlayarak en iyi karbonhidrat kaynağını oluşturur. Diyet programında karbonhidrat – protein – yağ dengesi gözetmeksizin tahıl grubunda kısıtlama yaptığınızda farkında olmadan diyetin protein ve yağ miktarını arttırmış olursunuz. Protein ağırlıklı diyetler hızlı kilo kaybı sağlasa da kaybedilen ağırlığın kas ve sıvı kaybı olması ve vücut yağ yüzdesinde artışla sonuçlanması istenmeyen bir durumdur. Bunun yanında vücudumuz enerji kaynağı olarak ilk aşamada karbonhidratları kullanır. Karbonhidratlar kısıtlandığı zaman enerji kaynağı olarak proteinler kullanılmaya başlar ve dolayısıyla kas yıkımı gözlenir. Bu nedenle proteinlerin vücutta enerji için değil, gerekli metabolik faaliyetlerde kullanılması için aldığımız enerjinin yarısından fazlasının karbonhidrat grubundan gelmesini isteriz.
Karbonhidratsız diyetler hem fizyolojik hem psikolojik anlamda olumsuz etkilere yol açarlar. Fizyolojik anlamda olumsuz etkilerinden biri de protein ağırlıklı beslenmenin uzun dönemde böbrek fonksiyonlarında neden olduğu bozulmalardır. Aynı zamanda kan kolesterol seviyelerinin de artmasına neden olarak kalp – damar sağlığını olumsuz etkiler. Ekmeğin günlük beslenmeden tamamen çıkarılması değil, miktarının ve çeşidinin kontrol altında tutulması daha sağlıklı olacaktır. Beyaz ekmek yerine tam tahıllı buğday ekmeği, beyaz pirinç yerine esmer pirinç veya bulgur gibi rafine edilmeyen karbonhidratların kullanımı iştah kontrolünü sağlayarak geri dönüşümsüz kilo verdirir, içeriğindeki yüksek posa sayesinde sindirimi destekleyerek metabolizmayı hızlandırır ve içerdiği B grubu vitaminler merkezi sinir sistemini destekler. Kompleks karbonhidratlar kan şekerinizi dengeleyerek tatlı ihtiyacınızı baskılar. Bu nedenle de diyetten eksilttiğiniz bir dilim ekmek, enerji içeriği fazla olan yanlış bir besini tüketmenize neden olabilir. Kişiye göre değişmekle birlikte sağlıklı bir insan günde en az 6-8 dilim ekmek tüketmelidir.
Kişilerin kan bulguları ve beslenme alışkanlıkları dikkate alınarak hazırlanan kişiye özel diyet programlarında karbonhidrat, protein ve yağ dengesi sağlanır ki, karbonhidratlar bu dengede en fazla yüzdeye sahip besin grubudur. Karbonhidrat kısıtlanmasını gerektiren özel bir sağlık problemi olmadıkça diyetin enerjisinin %55-60'ı karbonhidrat grubundan sağlanmalıdır. Kullanılan başlıca karbonhidrat kaynakları tahıllar, kurubaklagiller ve meyve – sebze grubudur. 1 porsiyon tahıl grubu 15 gram karbonhidrat sağlayarak en iyi karbonhidrat kaynağını oluşturur. Diyet programında karbonhidrat – protein – yağ dengesi gözetmeksizin tahıl grubunda kısıtlama yaptığınızda farkında olmadan diyetin protein ve yağ miktarını arttırmış olursunuz. Protein ağırlıklı diyetler hızlı kilo kaybı sağlasa da kaybedilen ağırlığın kas ve sıvı kaybı olması ve vücut yağ yüzdesinde artışla sonuçlanması istenmeyen bir durumdur. Bunun yanında vücudumuz enerji kaynağı olarak ilk aşamada karbonhidratları kullanır. Karbonhidratlar kısıtlandığı zaman enerji kaynağı olarak proteinler kullanılmaya başlar ve dolayısıyla kas yıkımı gözlenir. Bu nedenle proteinlerin vücutta enerji için değil, gerekli metabolik faaliyetlerde kullanılması için aldığımız enerjinin yarısından fazlasının karbonhidrat grubundan gelmesini isteriz.
Karbonhidratsız diyetler hem fizyolojik hem psikolojik anlamda olumsuz etkilere yol açarlar. Fizyolojik anlamda olumsuz etkilerinden biri de protein ağırlıklı beslenmenin uzun dönemde böbrek fonksiyonlarında neden olduğu bozulmalardır. Aynı zamanda kan kolesterol seviyelerinin de artmasına neden olarak kalp – damar sağlığını olumsuz etkiler. Ekmeğin günlük beslenmeden tamamen çıkarılması değil, miktarının ve çeşidinin kontrol altında tutulması daha sağlıklı olacaktır. Beyaz ekmek yerine tam tahıllı buğday ekmeği, beyaz pirinç yerine esmer pirinç veya bulgur gibi rafine edilmeyen karbonhidratların kullanımı iştah kontrolünü sağlayarak geri dönüşümsüz kilo verdirir, içeriğindeki yüksek posa sayesinde sindirimi destekleyerek metabolizmayı hızlandırır ve içerdiği B grubu vitaminler merkezi sinir sistemini destekler. Kompleks karbonhidratlar kan şekerinizi dengeleyerek tatlı ihtiyacınızı baskılar. Bu nedenle de diyetten eksilttiğiniz bir dilim ekmek, enerji içeriği fazla olan yanlış bir besini tüketmenize neden olabilir. Kişiye göre değişmekle birlikte sağlıklı bir insan günde en az 6-8 dilim ekmek tüketmelidir.