Doğa Olaylarının Madde Üzerindeki Etkileri Nelerdir,
Doğa Olaylarının Madde Üzerindeki Etkisi Kısaca,
Madde üzerindeki değişiklikler bazen doğa olayları tarafından meydana gelmektedir. Örnek vermek gerekirse kum ve toprak rüzgarla taşınır ve bu hareketin bir sonucu olarak çarptıkları başka büyük kayalarda aşınma yaratırlar. Yine benzer bir sistemle yağmur da kayalara şekil verir. Toprak, kum ve çakıllar böylece kayalardan koparak oluşmaktadırlar. Büyük bir kaya üzerindeki bir delik zamanla aşınarak bir mağara oluşturur. Yeryüzünün tüm şekillenmesi böyle doğal-fiziksel-kimyasal sistemlerle mümkün olabilmiştir.
Yağmur çok fazla yağarsa sel denilen felaket oluşur. Bu aslında insanlar için bir felakettir. Fakat geçmişte dünyanın şekillenmesinde bunların büyük rolü olmuştur. Önlerine kattıkları taşları ve toprakları sürükleyerek yeni yeryüzü şekilleri oluştururlar.
Kıyılarda bulunan kayalar ise fırtınalar sayesinde denizde oluşan büyük dalgalarla aşınmaktadırlar. Ayrıca kayalar sıcaklık değişimine duyarlıdır. Bir yıla bütün olarak bakılırsa kışın ve yazın kayaların farklı sıcaklıkların etkisi altında olduğu görülür. Ayrıca bir güne bütün olarak bakılırsa aynı olay daha minimal düzeyde gece-gündüz arasında da yaşanmaktadır. Bu zamanla kayalarda çatlama oluşturur. Bu çatlaklara sular dolar ve soğuk havalarda ise donarlar. Donan yerden parçalanarak ufalanırlar ve git gide toprakları oluştururlar. Kutuplardaki buzulların oluşumu ise yine bu tip bir sisteme dayanmaktadır. Kar çukur yerlerde biriktiğinde kış geçtikten sonra bile eriyemez ve buzlaşır. Böylece buzullar oluşur. Ayrıca bu buzullar dağ yamaçlarından kaymaya başlarlarsa önlerindeki her şeye törpüleme etkisiyle aşındırma yaparlar.
Doğa Olaylarının Madde Üzerindeki Etkisi Kısaca,
Madde üzerindeki değişiklikler bazen doğa olayları tarafından meydana gelmektedir. Örnek vermek gerekirse kum ve toprak rüzgarla taşınır ve bu hareketin bir sonucu olarak çarptıkları başka büyük kayalarda aşınma yaratırlar. Yine benzer bir sistemle yağmur da kayalara şekil verir. Toprak, kum ve çakıllar böylece kayalardan koparak oluşmaktadırlar. Büyük bir kaya üzerindeki bir delik zamanla aşınarak bir mağara oluşturur. Yeryüzünün tüm şekillenmesi böyle doğal-fiziksel-kimyasal sistemlerle mümkün olabilmiştir.
Yağmur çok fazla yağarsa sel denilen felaket oluşur. Bu aslında insanlar için bir felakettir. Fakat geçmişte dünyanın şekillenmesinde bunların büyük rolü olmuştur. Önlerine kattıkları taşları ve toprakları sürükleyerek yeni yeryüzü şekilleri oluştururlar.
Kıyılarda bulunan kayalar ise fırtınalar sayesinde denizde oluşan büyük dalgalarla aşınmaktadırlar. Ayrıca kayalar sıcaklık değişimine duyarlıdır. Bir yıla bütün olarak bakılırsa kışın ve yazın kayaların farklı sıcaklıkların etkisi altında olduğu görülür. Ayrıca bir güne bütün olarak bakılırsa aynı olay daha minimal düzeyde gece-gündüz arasında da yaşanmaktadır. Bu zamanla kayalarda çatlama oluşturur. Bu çatlaklara sular dolar ve soğuk havalarda ise donarlar. Donan yerden parçalanarak ufalanırlar ve git gide toprakları oluştururlar. Kutuplardaki buzulların oluşumu ise yine bu tip bir sisteme dayanmaktadır. Kar çukur yerlerde biriktiğinde kış geçtikten sonra bile eriyemez ve buzlaşır. Böylece buzullar oluşur. Ayrıca bu buzullar dağ yamaçlarından kaymaya başlarlarsa önlerindeki her şeye törpüleme etkisiyle aşındırma yaparlar.