Dolaşım sistemini oluşturan yapı ve organlar nelerdir kısaca,
Dolaşım sistemini oluşturan yapı ve organlar hangileridir,
Sindirilmiş besinlerin hücrelerin ihtiyaç duyduğu şekilde vücuda dağıtılmasını ve hücrelerdeki atık ürünlerin de hücrelerden uzaklaştırılmasını sağlayan sisteme dolaşım sistemi adı verilir. Dolaşım sistemi insanlarda büyük kan dolaşımı ve küçük kan dolaşımı olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır.
Dolaşım sisteminin bütününde kalp, kan damarları ve damarların içinde dolaşan kan dolaşım sisteminin temel elemanlarını meydana getirir.
Kalp
Kalp insan hayatının devamlılığı için çok önemli bir organdır. Çok kısa süreli de olsa durması, insan hayatını tehdit eder ve ölümle sonuçlanabilir. İnsanın yumruğu büyüklüğünde yarım kiloluk bir organ olan kalp hi duraksamadan kan pompalar. Vücudun en uç noktalarına kadar ulaşan kanı pompalayabilmesi için de kas yapıdadır. Dakikada yaklaşık olarak 70 kez kan pompalama işlemi yapar ve ortalama bir insan hayatında toplamda 300 milyon litre kan pompalanır. Kalbin duvar yapısının büyük kısmını oluşturan kas, kalp için özel yapıda bir kas türüdür ve kalp kası olarak adlandırılır. Kalp kasının yapısı çizgili kasa benzemektedir, ancak çizgili kas gibi çabuk yorulan özellikte değildir. Kan kalbin dört odalı yapısına dolar. Bu dört odanın üstte sağ ve sol olmak üzere çift taraflı yer alan ikisine kulakçık, altta aynı şekilde yer alan iki odaya ise karıncık adı verilir. Kalbe gelen temiz kan önce sol kulakçığa girer ve buradan da sol karıncığa ulaşır. Sol karıncıktan çıkan damarlar ve sol kulakçığa giren damarlar temiz kan taşır. Kirli kan ise sağ kulakçık ve karıncıkta bulunur. Buraya giren ve buradan çıkan damarlar da kirli kan taşır. Kan kalbin karıncıklarıyla kulakçıkları arasındaki geçişi iki oda arasındaki kapakçıklar sayesinde gerçekleştirir. Bu kapakçıklar aynı zamanda bir odaya geçen kanın tekrar geri dönmesini engelleyen niteliktedir.
Yetişkin erkeklerde kalp dakikada ortalama 72 kez atarken kadınlarda bu rakam 76-80 arasında değişmektedir. Yenidoğanda 140, çocuklarda 90 ve yaşlılarda 50-65 kadar kalp atımı tespit edilir. Hayvanlarda bu rakam türden türe değişmektedir. Daha küçük hayvanlarda daha fazla kalp atımı görülmektedir. Küçük kuşlarda 200, kedilerde 130, atlarda 35 ve fillerde 25 kalp atımı görülür.
Normal bir insan kalbi her attığında kendi ağırlığı olan yarım kilo kanı pompalar. Ve bu kadar kanı yerden bir metre yukarı ulaştıracak kadar büyük bir güç sağlar.
Kan Damarları
Kanın kalpten pompalandıktan sonraki durağı damarlardır. Damarlar sayesinde vücudun en uç noktalarına kadar kan ulaştırılabilir ve dokuların ihtiyaçları karşılanabilir. Vücudumuzda taşıma işlevi gören 3 çeşit damar vardır: Atardamar, toplardamar ve kılcal damarlar. Bu damarlardan büyük olanların içinde kanın ters yönde akışını engellemek amacıyla kapakçıklar yer almaktadır. Bu kapakçıklar ile kan akış yönü bozulmaz ve yer çekimine karşı hareket edebilir.
Atardamar: Atardamarlar kalbten çıkan kanın uğradığı ilk yerler olarak basıncı karşılayabilecek yapıdadırlar. Duvarları diğer damarlara göre daha kalın, daha esnektir ve sağlam yapıda duvara sahiptir. Akciğer atardamarı dışında tüm atardamarlar temiz kan taşır. Temiz kan oksijen içeriği yüksek olan kandır. Kalpten ilk çıkan atardamar o kadar büyük ve kalındır ki, neredeyse bir hortum büyüklüğündedir. Bu sayede kalpten pompalanan kanın basıncına dayanabilir. Daha sonra bu büyük damarlar daha küçük damarlara ayrılarak vücudun uç noktalarına ulaşırlar. En büyük atardamar aorttur.
Toplardamar: Akciğer toplardamarı dışında kirli kanı kalbe taşıyan damarlardır. Toplardamarlarda basınç daha düşük olduğu için çok sağlam yapıda değillerdir, nitekim en büyük atardamar iki parmak kalınlığında ve daha ince duvarlıdır. Kanın atardamarlar tarafından dağıtılması sonucu toplardamarlar genellikle yarı yarıya doludur. Bu nedenle de rahatlıkla katlanıp bükülebilirler.
Kılcal Damarlar: Vücudun her yeri kılcal damar ağıyla kaplı olduğundan çok sayıda kılcal damar vardır. Atardamarlarla toplardamarlar arasındaki kan alışverişini sağlarlar ve bu iki damarı birbirine bağlarlar. Çok küçük damarlardır, saç telinin onda biri kadardırlar. Bu şekilde boyutları sayesinde vücudun her noktasına ulaşabilirler. Duvarları ise oldukça geçirgendir. Kan hücrelerinin geçmesine izin verirler.
Küçük ve Büyük Dolaşım
Küçük Dolaşım: Küçük dolaşımın amacı kanın akciğerlere ulaşması ve temizlenmesidir. Kirli kan kalbin sağ kulakçığından çıkar ve akciğer atardamarıyla akciğerlere ulaşır. Burada karbondioksitten temizlenen kan, oksijen açısından da zenginleştirilir. Daha sonra da akciğer toplardamarıyla temiz kan olarak akciğeri terk eder. Akciğer toplardamarı da kalbin sol karıncığına dökülür. Bu şekilde küçük dolaşım tamamlanmış olur.
Büyük Dolaşım: Akciğerlerde temizlenen temiz kanın kalbin sol kulakçığından aort aracılığı ile çıkması ve tüm vücuda yayılması büyük dolaşım ile olur. Aorttan ayrılan damarlarla temiz kan vücudu dolaşır ve dağılır. Sonra toplardamarlarla birlikte vücudun atık maddelerini toplayarak kalbin sağ karıncığına ulaşır. Bu şekilde de büyük dolaşım tamamlanmış olur.
Dolaşım sistemini oluşturan yapı ve organlar hangileridir,
Sindirilmiş besinlerin hücrelerin ihtiyaç duyduğu şekilde vücuda dağıtılmasını ve hücrelerdeki atık ürünlerin de hücrelerden uzaklaştırılmasını sağlayan sisteme dolaşım sistemi adı verilir. Dolaşım sistemi insanlarda büyük kan dolaşımı ve küçük kan dolaşımı olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır.
Dolaşım sisteminin bütününde kalp, kan damarları ve damarların içinde dolaşan kan dolaşım sisteminin temel elemanlarını meydana getirir.
Kalp
Kalp insan hayatının devamlılığı için çok önemli bir organdır. Çok kısa süreli de olsa durması, insan hayatını tehdit eder ve ölümle sonuçlanabilir. İnsanın yumruğu büyüklüğünde yarım kiloluk bir organ olan kalp hi duraksamadan kan pompalar. Vücudun en uç noktalarına kadar ulaşan kanı pompalayabilmesi için de kas yapıdadır. Dakikada yaklaşık olarak 70 kez kan pompalama işlemi yapar ve ortalama bir insan hayatında toplamda 300 milyon litre kan pompalanır. Kalbin duvar yapısının büyük kısmını oluşturan kas, kalp için özel yapıda bir kas türüdür ve kalp kası olarak adlandırılır. Kalp kasının yapısı çizgili kasa benzemektedir, ancak çizgili kas gibi çabuk yorulan özellikte değildir. Kan kalbin dört odalı yapısına dolar. Bu dört odanın üstte sağ ve sol olmak üzere çift taraflı yer alan ikisine kulakçık, altta aynı şekilde yer alan iki odaya ise karıncık adı verilir. Kalbe gelen temiz kan önce sol kulakçığa girer ve buradan da sol karıncığa ulaşır. Sol karıncıktan çıkan damarlar ve sol kulakçığa giren damarlar temiz kan taşır. Kirli kan ise sağ kulakçık ve karıncıkta bulunur. Buraya giren ve buradan çıkan damarlar da kirli kan taşır. Kan kalbin karıncıklarıyla kulakçıkları arasındaki geçişi iki oda arasındaki kapakçıklar sayesinde gerçekleştirir. Bu kapakçıklar aynı zamanda bir odaya geçen kanın tekrar geri dönmesini engelleyen niteliktedir.
Yetişkin erkeklerde kalp dakikada ortalama 72 kez atarken kadınlarda bu rakam 76-80 arasında değişmektedir. Yenidoğanda 140, çocuklarda 90 ve yaşlılarda 50-65 kadar kalp atımı tespit edilir. Hayvanlarda bu rakam türden türe değişmektedir. Daha küçük hayvanlarda daha fazla kalp atımı görülmektedir. Küçük kuşlarda 200, kedilerde 130, atlarda 35 ve fillerde 25 kalp atımı görülür.
Normal bir insan kalbi her attığında kendi ağırlığı olan yarım kilo kanı pompalar. Ve bu kadar kanı yerden bir metre yukarı ulaştıracak kadar büyük bir güç sağlar.
Kan Damarları
Kanın kalpten pompalandıktan sonraki durağı damarlardır. Damarlar sayesinde vücudun en uç noktalarına kadar kan ulaştırılabilir ve dokuların ihtiyaçları karşılanabilir. Vücudumuzda taşıma işlevi gören 3 çeşit damar vardır: Atardamar, toplardamar ve kılcal damarlar. Bu damarlardan büyük olanların içinde kanın ters yönde akışını engellemek amacıyla kapakçıklar yer almaktadır. Bu kapakçıklar ile kan akış yönü bozulmaz ve yer çekimine karşı hareket edebilir.
Atardamar: Atardamarlar kalbten çıkan kanın uğradığı ilk yerler olarak basıncı karşılayabilecek yapıdadırlar. Duvarları diğer damarlara göre daha kalın, daha esnektir ve sağlam yapıda duvara sahiptir. Akciğer atardamarı dışında tüm atardamarlar temiz kan taşır. Temiz kan oksijen içeriği yüksek olan kandır. Kalpten ilk çıkan atardamar o kadar büyük ve kalındır ki, neredeyse bir hortum büyüklüğündedir. Bu sayede kalpten pompalanan kanın basıncına dayanabilir. Daha sonra bu büyük damarlar daha küçük damarlara ayrılarak vücudun uç noktalarına ulaşırlar. En büyük atardamar aorttur.
Toplardamar: Akciğer toplardamarı dışında kirli kanı kalbe taşıyan damarlardır. Toplardamarlarda basınç daha düşük olduğu için çok sağlam yapıda değillerdir, nitekim en büyük atardamar iki parmak kalınlığında ve daha ince duvarlıdır. Kanın atardamarlar tarafından dağıtılması sonucu toplardamarlar genellikle yarı yarıya doludur. Bu nedenle de rahatlıkla katlanıp bükülebilirler.
Kılcal Damarlar: Vücudun her yeri kılcal damar ağıyla kaplı olduğundan çok sayıda kılcal damar vardır. Atardamarlarla toplardamarlar arasındaki kan alışverişini sağlarlar ve bu iki damarı birbirine bağlarlar. Çok küçük damarlardır, saç telinin onda biri kadardırlar. Bu şekilde boyutları sayesinde vücudun her noktasına ulaşabilirler. Duvarları ise oldukça geçirgendir. Kan hücrelerinin geçmesine izin verirler.
Küçük ve Büyük Dolaşım
Küçük Dolaşım: Küçük dolaşımın amacı kanın akciğerlere ulaşması ve temizlenmesidir. Kirli kan kalbin sağ kulakçığından çıkar ve akciğer atardamarıyla akciğerlere ulaşır. Burada karbondioksitten temizlenen kan, oksijen açısından da zenginleştirilir. Daha sonra da akciğer toplardamarıyla temiz kan olarak akciğeri terk eder. Akciğer toplardamarı da kalbin sol karıncığına dökülür. Bu şekilde küçük dolaşım tamamlanmış olur.
Büyük Dolaşım: Akciğerlerde temizlenen temiz kanın kalbin sol kulakçığından aort aracılığı ile çıkması ve tüm vücuda yayılması büyük dolaşım ile olur. Aorttan ayrılan damarlarla temiz kan vücudu dolaşır ve dağılır. Sonra toplardamarlarla birlikte vücudun atık maddelerini toplayarak kalbin sağ karıncığına ulaşır. Bu şekilde de büyük dolaşım tamamlanmış olur.