DÜZCE Sakarca Yaylası
Sakarca Yaylası - Yanıklık Köyü
Bir kısmı Bolu bir kısmı Düzce’ye ait yaylada rakım 1000 m. Doğusunda çam, batısı kayın ormanı bulunan yayla aralıksız kekik kaplı. Hayvanlar doğal olarak bu ortamda otluyor, kekikler hayvanların etine sinip tadını etkiliyor. Yayla temmuz ayında kekik ve yayla çiçeği kokusundan geçilmiyor. Kekiği her yerde kullanıyorlar, yapraklarından çay demliyor, fasulye ezmesine karıştırıp adına Agut deyip, yiyorlar. Yayla daha önceleri Bolu’ya bağlıymış. Abdurrahmanoğlu İsmail Çuburoğlu 1932’de yaylaya ilk yerleşen kişi olmuş. Yayla köylüleri, yaylaya gelenlerin peynir, süt, yoğurt, köy ekmeği ile piknik yapabileceklerini dile getiriyorlar. Tavuk, civciv yetiştiremiyoruz, sansar hepsini boğuyor diye yakınıyorlar. Yanıklık Mevkii’nde geyiklerin görüldüğünü, tepedeki tuzlakta (yabani hayvanların tuz ihtiyacını karşılamak için yaladıkları kayalıklara köylüler tuzlak adını vermiş.) tavşanların çıkıp oynadığını, doğanın bekçisi olduğunu, avlanmanın yasak olduğunu vurguluyor. Sakarca Yaylası’ndan ayrılıp Karadikmen Yangın Gözetleme Kulesi’ne geliyoruz. Düzce’ye hâkim bir tepede yer alan kule çevresinde küçük bir havuz ile çeşme ve odun masalar var. Bu yüksekliğe bile piknik için gelen ailelerin olduğu vurgulanıyor.
Sakarca Yaylası - Yanıklık Köyü
Bir kısmı Bolu bir kısmı Düzce’ye ait yaylada rakım 1000 m. Doğusunda çam, batısı kayın ormanı bulunan yayla aralıksız kekik kaplı. Hayvanlar doğal olarak bu ortamda otluyor, kekikler hayvanların etine sinip tadını etkiliyor. Yayla temmuz ayında kekik ve yayla çiçeği kokusundan geçilmiyor. Kekiği her yerde kullanıyorlar, yapraklarından çay demliyor, fasulye ezmesine karıştırıp adına Agut deyip, yiyorlar. Yayla daha önceleri Bolu’ya bağlıymış. Abdurrahmanoğlu İsmail Çuburoğlu 1932’de yaylaya ilk yerleşen kişi olmuş. Yayla köylüleri, yaylaya gelenlerin peynir, süt, yoğurt, köy ekmeği ile piknik yapabileceklerini dile getiriyorlar. Tavuk, civciv yetiştiremiyoruz, sansar hepsini boğuyor diye yakınıyorlar. Yanıklık Mevkii’nde geyiklerin görüldüğünü, tepedeki tuzlakta (yabani hayvanların tuz ihtiyacını karşılamak için yaladıkları kayalıklara köylüler tuzlak adını vermiş.) tavşanların çıkıp oynadığını, doğanın bekçisi olduğunu, avlanmanın yasak olduğunu vurguluyor. Sakarca Yaylası’ndan ayrılıp Karadikmen Yangın Gözetleme Kulesi’ne geliyoruz. Düzce’ye hâkim bir tepede yer alan kule çevresinde küçük bir havuz ile çeşme ve odun masalar var. Bu yüksekliğe bile piknik için gelen ailelerin olduğu vurgulanıyor.