zeberus1234
Üye
Edward Aloysius Murphy, Jr. (d. Panama Kanal Bölgesi 11 Ocak 1918 ö. 17 Temmüz 1990), 1918 doğumlu ABD Hava Kuvvetlerinde 1949'da roketler üzerine deney yapan mühendislerden biridir. İnsan üzerine ivmelenmenin etkilerini incelemişti (usaf proje mx981). Deneylerden birisinde bir pilot üzerine 16 değişik noktaya akselometre takılması gerekiyordu. Sensör bir yapıştırıcı ile ancak iki türlü takılabiliyordu ve birisi 16 sensörün tamamını da yanlış takmayı becerdi. Bunun üzerine Murphy, daha sonra kanun olarak nitelendirilecek ilk söylemlerini bir basın toplantısında açıkladı. Birkaç ay içinde "Murphy Kanunları" mühendislik sahasında çalışanlar arasında yayıldı ve 1958'de de nihayet webster'in sözlüğüne girdi.1990 yılında hayata veda etti.
Murphy Kanunlarını Tanıyalım
Murphy Kanunları'nın temeli şu söze dayanır:
"Eğer bir işi halletmek için birden fazla olasılık varsa ve bu olasılıklardan biri istenmeyen sonuçlar veya felaket doğuracaksa; kesinlikle bu olasılık gerçekleşecektir."
Aslen Finagle Kanunu olarak geçen ve daha yaygın olarak bilinen bir söz ise şöyledir:
"Ters gidebilecek her şey, ters gidecektir."
Bu parola modern teknikte analitik ölçüt olarak hataları önleme stratejisi olarak kullanılır ve görünen en esprili ama aslında ciddi bir temel üzerine oturtulmuş kanundur.
Murphy Kanunları'na ters düşen karmaşık sistemlerden olan kültürler için ortaya konan kanun şöyledir: Belirli bir gelişme herhangi bir yerde ortaya çıkmadıysa, zaten bu durumda mümkün değilmiş demektir.
Olasılık "gerçek sonuçların olası sonuçlara oranı" şeklinde tanımlanır. Bir olay süreç içerisinde gerçekleşmezse, olasılığı 0'dır, yani imkânsızdır. Murphy Kanunları ise olaya tersinden yaklaşır: Bir olay mümkünse, gerçekleşir. Murphy Kanunları temelini sibernetik ve sistem kuramındaki fen bilimsel-matematiksel bir kanundan alır. Bu da demektir ki; bir olayda az organizasyon ve daha çok kaos olasılık olarak sıkı organizasyona ya da daha çok düzene göre ezici bir üstünlük kazanır. Daha basit bir cümleyle söylemek gerekirse; kaos, düzenden daha olasıdır.
Edward Murphy 1949'da; insan bedeninin en fazla ne kadar ivmeye dayanabileceğini bulmasını sağlaması gereken, U.S. Air Force'un roket nakliye programı için mühendis olarak test alanında bulunuyordu. Çok pahalı olan bu deney sırasında denek üzerine 16 adet ölçüm cihazı bağlandı. Birisinin tüm cihazları yanlış bir yöntemle bağlaması, deneyin başarısız olmasına yol açtı. Bu deneyim Murphy'nin temel kanununu oluşturmasını sağladı.
Murphy Kanunları'nın tersi Yhprum Kanunu olarak tanımlanır.
Kurallar
"Bir şeyin ters gitme olasılığı varsa, ters gidecektir."
"Bir şeyin birkaç şekilde ters gitme olasılığı varsa, hep en kötü sonuç doğuracak şekilde ters gidecektir."
"Bir şeyin ters gidebileceği olasılıkları engelleseniz bile, anında yeni bir olasılık ortaya çıkacaktır."
"Bir şeyin olma olasılığı, isteme olasılığı ile ters orantılıdır."
"Er ya da geç olası en kötü koşullar zincirlemesi vuku bulacaktır."
"Ne zaman bir şeyden vazgeçseniz, vazgeçtiğiniz o şey size geri gelir."
"Olmuyorsa zorlayın, kırılırsa zaten değişmesi gerekirdi."
"Ne kadar beklersen bekle istenmediği zaman gelecektir."
"Çözülen her problem yeni problemler yaratır."
"Her şey yolunda gidiyorsa, kesin bir terslik vardır."
Murphy Kanunlarını Tanıyalım
Murphy Kanunları'nın temeli şu söze dayanır:
"Eğer bir işi halletmek için birden fazla olasılık varsa ve bu olasılıklardan biri istenmeyen sonuçlar veya felaket doğuracaksa; kesinlikle bu olasılık gerçekleşecektir."
Aslen Finagle Kanunu olarak geçen ve daha yaygın olarak bilinen bir söz ise şöyledir:
"Ters gidebilecek her şey, ters gidecektir."
Bu parola modern teknikte analitik ölçüt olarak hataları önleme stratejisi olarak kullanılır ve görünen en esprili ama aslında ciddi bir temel üzerine oturtulmuş kanundur.
Murphy Kanunları'na ters düşen karmaşık sistemlerden olan kültürler için ortaya konan kanun şöyledir: Belirli bir gelişme herhangi bir yerde ortaya çıkmadıysa, zaten bu durumda mümkün değilmiş demektir.
Olasılık "gerçek sonuçların olası sonuçlara oranı" şeklinde tanımlanır. Bir olay süreç içerisinde gerçekleşmezse, olasılığı 0'dır, yani imkânsızdır. Murphy Kanunları ise olaya tersinden yaklaşır: Bir olay mümkünse, gerçekleşir. Murphy Kanunları temelini sibernetik ve sistem kuramındaki fen bilimsel-matematiksel bir kanundan alır. Bu da demektir ki; bir olayda az organizasyon ve daha çok kaos olasılık olarak sıkı organizasyona ya da daha çok düzene göre ezici bir üstünlük kazanır. Daha basit bir cümleyle söylemek gerekirse; kaos, düzenden daha olasıdır.
Edward Murphy 1949'da; insan bedeninin en fazla ne kadar ivmeye dayanabileceğini bulmasını sağlaması gereken, U.S. Air Force'un roket nakliye programı için mühendis olarak test alanında bulunuyordu. Çok pahalı olan bu deney sırasında denek üzerine 16 adet ölçüm cihazı bağlandı. Birisinin tüm cihazları yanlış bir yöntemle bağlaması, deneyin başarısız olmasına yol açtı. Bu deneyim Murphy'nin temel kanununu oluşturmasını sağladı.
Murphy Kanunları'nın tersi Yhprum Kanunu olarak tanımlanır.
Kurallar
"Bir şeyin ters gitme olasılığı varsa, ters gidecektir."
"Bir şeyin birkaç şekilde ters gitme olasılığı varsa, hep en kötü sonuç doğuracak şekilde ters gidecektir."
"Bir şeyin ters gidebileceği olasılıkları engelleseniz bile, anında yeni bir olasılık ortaya çıkacaktır."
"Bir şeyin olma olasılığı, isteme olasılığı ile ters orantılıdır."
"Er ya da geç olası en kötü koşullar zincirlemesi vuku bulacaktır."
"Ne zaman bir şeyden vazgeçseniz, vazgeçtiğiniz o şey size geri gelir."
"Olmuyorsa zorlayın, kırılırsa zaten değişmesi gerekirdi."
"Ne kadar beklersen bekle istenmediği zaman gelecektir."
"Çözülen her problem yeni problemler yaratır."
"Her şey yolunda gidiyorsa, kesin bir terslik vardır."