Son konular

Eğitim bir ulkenin gelişmesi icin neden onemlidir?

Konuyu Yükselt

SoruCevap

Yeni Üye
Katılım
17 Ocak 2024
Mesajlar
1
Çözümler
1
Tepkime
43
Puanları
318
Yaş
36
Coin
256,938
Eğitim bir ulkenin gelişmesi icin neden onemlidir?

Cevap: Eğitim bir ulkenin gelişmesi icin neden onemlidir?

Eğitim, toplumun değer yargılan ile bilgi ve beceri birikiminin yeni kuşaklara aktarılması; bu amacla okullarda ve benzer kurumlarda surdurulen oğretim ve yetiştirme etkinlikleri
Geniş anlamda eğitim, kişinin belli bir yaşam tarzını oğrendiği toplumsallaşma ye kulturleşme sureciyle ozdeş tutulabilir Butun toplumlarda eğitimin amacı, yeni kuşaklara bir kultur birikimini aktarmak, genclerin davranışını yetişkinlerin hayat tarzı yonunde bicimlendirerek, onlan gelecekteki toplumsal rollerine doğru yoneltmektir En ilkel kulturlerde orgun (formel) eğitim, okul ve oğretmenlik gibi uzmanlaşmış kurum ve işlevler hemen hic yoktur; genellikle butun toplumsal cevre ve etkinlikler okul işlevi gorur, yetişkinlerin hemen tumu oğretmen konumundadır Toplumlar karmaşıklaştıkca, kuşaktan kuşağa aktanlacak bilgi birikimi kimsenin tek başına taşıyamayacağı kadar coğalır, kultur aktarımının daha secici ve etkin yollannı geliştirmek gerekir Okullarda ya da okul niteliği taşıyan kuruluşlarda oğretmenliği meslek edinmiş kişilerce surdurulen orgun eğitim bu gereksinimi karşılar Eğitimin orgunleşmesiyle birlikte okul, cocukları belirli bir sure icin ailelerinden ayırır ve oğrenim, genc kuşakların toplumca onaylanmış bir etkinliği durumuna gelir
Toplum yapısının karmaşıklaşmasına ve oku! sisteminin kurumlaşmasına koşut olarak, eğitim etkinliğinin gunluk yaşamla doğrudan İlgisi azalır, eğitim pratikten bir olcude soyutlanır Eğitimin orgun bir cevrede yoğunlaşması, genclerin kendi kulturleri uzerinde yalnızca gozlem ve oykunmeyle kazanabileceklerinden cok daha fazla bilgi edinebilmelerine olanak sağlar Ote yandan gunumuzde orgun eğitimin başlıca işlevlerinden biri, genc işgucunun ekonomideki ceşitli istihdam alanları arasında dağılımını yonlendirmektir Ozellikle II Dunya Savaşından sonra, eğitime harcanan kaynakların verimliliğini artırmak, toplam işgucu icindeki oranı surekli yukselen genc nufusu kazanclı iş olanaklarına hazırlamak ve sanayinin becerili işgucu talebindeki artışı karşılayabilmek gibi amaclarla eğitimde mesleki hazırlığa gitgide daha buyuk onem verilmeye başlamıştır Orgun eğitimin gene gunumuzde vurgulanan bir başka işlevi, yetişkinlerin gozetiminde akran grubu ilişkilerinin gelişmesini ozendirmesidir Cocuğun akran grubuyla kurduğu ilişkiler, aile otoritesinden bağımsızlaşmasını, cok sayıda başka ailenin değer ve deneyimleriyle ilişki kurmasını sağlar Cağdaş toplumlarda cocuk bakımı da orgun eğitim kurumlarının işlevleri arasında sayılmaktadır; bu işlev gercekte anababalann işgucune katılımını kolaylaştırma gereksiniminin bir uzantısıdır
İlkoğretimden doktora sonrasına değin dikey bir eğitim piramidinden soz edildiği gibi, eğitimin turleri (orn mesleki ve genel) arasında yatay bir bolunmeden de soz edilebilir Başlangıcta yuksek ruhbanlık gorevlerini yerine getirebilecek kişilerin yetiştirilmesi amacıyla duzenlenen orgun eğitim, bu anlamda mesleki nitelik taşıyordu Ortacağda da eğitimin en yaygın bicimi cıraklıktı) 18 yuzyıl ve 19 yuzyılda ise Batı Avrupa ile Kuzey Amerikada yeni burjuva sınıfı uyelerinin başlıca cabası, yuksek kultur cevresine girmelerini sağlayabilecek bir genel eğitimden gecebilmekti; ama oteki sınıflar eski becerileri aktaran cıraklık sistemini surduruyordu 19 yuzyılda ilkoğretim yoksul sınıflara yaygınlaşırken, yeni muhendislik ve bilim kavramlarına dayalı teknik eğitim de gelişmeye başladı 20 yuzyılda gelir duzeyinin yukselmesine ve tuketim toplumunun yaygınlaşmasına koşut olarak, eskiden ust ve orta sınıfların ayrıcalığı sayılan genel eğitimin butun cocukları kapsaması eğilimi guclendi; Ote yandan teknik uzmanlaşmanın gelişmesi daha cok insanın yuksek duzeyli mesleklere girmesine olanak hazırladı Cağdaş tuketim toplumunun gelişmesi boyunca kulturlu kişi kavramı da kokunden değişti Nufusun durmadan buyuyen bir kesiminin, yaşamının gitgide daha uzun bir bolumunu, hatta olgunluk yaşlarını bile eğitim surecinde gecirmesi, cağdaş kulturun yapısını temelden etkilemeye başladı İnsanı surekli oğrenci olarak goren anlayış giderek yerleşirken, guclu oğrenci grupları Batılı toplumların belirgin Ozelliklerinden biri oldu
# Sanayileşme ve teknolojik gelişme, eğitimin, bicim ye iceriğinde de surekli değişikliğe yol actı İşbolumunun karmaşiklaşmasıyla birlikte, uzun sureli bir orgun eğitim gerektiren mesleklerin sayısı arttı Toplumun teknik ve burokratik Orgutlenmesini yonlendirmek icin gereken kadro kabardıkca, eğitilmiş ve becerili insangucu akımının surekliliğini sağlamak onem kazandı Ama bir yandan da genel kultur duzeyinin yukseltilmesi ile calışma yaşamının gitgide uzmanlaşması arasında bir catışma ortaya cıktı Eğitimin birincil amaclan arasında yer alan, olgunlaşmış bir kulturun surekliliğini sağlama gereği ile teknolojinin ve bilginin iceriğinin değişmesi arasındaki celişki de giderek belirginleşti
Oğrenim surecinde oğrencinin anlatım ozgurluğunun korunması, oğrenci ile oğretmen arasındaki yakın ve sıcak İlişki İle gelecekteki İş yaşamının hiyerarşik ve genellikle otoriter yapısı arasındaki bağdaşmazlık da 20 yuzyılın eğitim alanında ortaya cıkardığı bir başka gerilimdir
Gelişmekte olan ulkelerde ise eğitim alanındaki en belirgin eğilim, okuryazarlığı butun topluma yaygınlaştırma, ozellikle ilkoğretimi okul cağındaki butun cocuklara ulaştırma cabasıdır Ama okuryazarlıkla, bu ozelliğin gundelik yaşamda kullanımı arasında doğrudan bağ kurulamadığı icin, yetişkinlere donuk okuma yazma kampanyaları coğu kez başarısız kalmaktadır Bu nedenle genellikle, kişinin okuryazarlık gerektiren bir işi başarabilme yeteneği olarak tanımlanan işlevsel okuryazarlık kavramı yeğlenmektedir İlkoğretimde ise oğretim yontemlerinin eskiliği, oğretmenlerin eğitimsizliği, okul binalarının yetersizliği vb gelişmekte olan ulkelerin karşılaştığı başlıca sorunlardır Ote yandan bu ulkelerde ortaoğretimle^) yuksekoğretime( ) yonelik talep, ekonomik kalkınmaya katkıda bulunabilecek becerileri kazanma isteğinden cok, prestij yarışı ile cocukları elit konumlara hazırlama cabasından kaynaklanmaktadır Yuksekoğretim duzeyine ulaşanlar genellikle teknik ve bilimsel beceriler edinmeye değil, beşeri bilimlere, ozellikle de hukuk oğrenimine ilgi gostermektedir Bu nedenle gelişmekte olan ulkelerde, kulturel bağımsızlığı kazanma hedefi ile teknik ve bilimsel becerilerde kendine yeterliliği sağlayabilecek kadroların yetiştirilmesi arasında optimum dengenin kurulması buyuk onem taşımaktadır Gelişmiş bir yuksekoğretim programının, ilk ve orta oğretim duzeylerinde sağlam bir temel gerektirdiği de unutulmamalıdır
Eğitimin ekonomik boyutları Bir toplumun eğitime yonelik harcamaları, tıpkı fiziksel sermayeye yapılan yatırımlar gibi, bugunku tuketimden vazgecerek gelecekteki getirileri artırmak amacıyla beşeri sermayeye, yani toplumun bilgi ve beceri birikimine yapılan bir yatırım gibi gorulebilir Bu yatırımın bir bolumu, eski kuşakların ve onların becerilerinin yerini yeni kuşakların ve yeni becerilerin almasını sağlarken, bir bolumu de beşeri sermaye stokunda net bir artış gercekleştirecektir Toplumsal ve teknolojik değişmenin hızı, kısıtlı doğal ve beşeri kaynaklardan optimum bicimde yararlanabilmek icin eğitim planlamasına gunumuzde buyuk onem kazandırmıştır
Eğitim planlaması, bireylerin mesleki ve başka tercihlerini kolaylaştırmakla yetinen gevşek bir yonlendirme sistemi olabileceği gibi, merkezi hukumetce saptanan belirgin insangucu hedeflerini gercekleştirmeye yonelik bir surec de olabilir Genel eğitim planlamasında dikkate alınacak başlıca unsurlar, nufus değişikliği, ekonomik buyume ve kalkınma, toplumsal talep ve fırsat eşitliği gibi hedeflerdir İnsangucu planlamasının temel yaklaşımı ise, becerili İnsangucunde optimum arzı sağlayabilmek amacıyla devletin eğitim ve Oğretim sistemine mudahale etmesidir
İnsangucu planlamasının başarısı, gelecekteki toplam becerili insangucu gereksiniminin doğru tahmin edilmesine bağlıdır; ayrıca insangucu arz ve talebine ilişkin kuramsal hedeflerin bireysel tercihlerle de uyumlaştırılması gerekir Eğitim harcamalarının değerlendirilmesinde kullanılan bir başka olcut uluslararası karşılaştırmadır Orneğin kişi başına ulusal gelirleri benzer duzeyde olan ulkelerin tuketim oruntulerinin de benzemesi beklenir Ama eğitim yapısı genellikle gelir duzeyinden cok ekonomik yapıyla ilişkilidir Tarihsel koşulların eğitim yapısı uzerindeki etkisi, toplumsal ve ekonomik yapının etkisinden de gucludur
Eğitim hizmetlerine donuk talep surekli artma eğilimindedir Talepteki artışın kaynaklarından biri olan nufus artışı, yaşam standardının yukselişi sonucunda yavaşlasa da, bu kez yuksek yaşam standardı eğitim talebinin yaygınlaşmasına yol acar Toplam oğrencilik suresinin uzaması, İlkoğretimin evrenselleşmesi, eğitim gormuş kuşakların kendi cocukları icin daha yuksek bir eğitim duzeyi araması ve genel olarak teknolojik gelişme ile ekonomik buyume, eğitim talebindeki surekli artışın Oteki onemli kaynaklandır Oysa eğitim hizmetlerinin arzında yapısal belirsizlikler vardır Ozellikle kentleşmenin doğurduğu nufus akışkanlığı, eğitim talebinin uzmanlık alanlarına dağılımındaki kaymaların yol actığı oğretmen acıkları, nufusun dinsel ve etnik yapısı, eğitim hizmetleri arzının talebe kolayca uyum gostermesini zorlaştıran başlıca etmenlerdir
Oğretmenler toplam eğitilmiş insangucunun onemli bir oranını oluşturduğu icin, oteki mesleklerin eğitilmiş kadro talebindeki artışlar da potansiyel oğretmen arzını duşurme eğilimindedir Ayrıca Ozellikle gelişmekte olan ulkelerde oğretmenlik, akademik ve toplumsal yukselmenin bir basamağı olma işlevini yitirmektedir Gelişmiş ulkelerde de nufusun yuzde 2025′inin gerek oğretmen gerek oğrenci konumuyla eğitim sisteminde tam zaman istihdam edilmesi, oğretmenliği bir prestij mesleği olmaktan cıkararak, bir tur seri uretim etkinliğine donuşturmektedir Eğitim talebinin ilk, orta ve yuksek aşamalar arasındaki dağılımında demografik ve toplumsal değişikliklerin doğurduğu kaymalar da arz ve talep arasındaki kronik dengesizliğin bir başka nedenidir
Eğitim sistemleri
Butun eğitim sistemleri tarihsel, siyasal, toplumsal ve ekonomik etmenlerin bir urunudur Ama dunyadaki eğitim sistemleri genel cizgileriyle merkeziyetci, ademi merkeziyete, ve karma sistemler biciminde gruplanabilir
Butun eğitim sistemlerinin ortak sorunlarından biri, kamu eğitiminde dinin yerinin belirlenmesidir Bircok batılı ulke kamu okullarından din dersini kaldırmış, din eğitimi amacıyla yerel nitelikte ayrı okulların acılmasını ozendirmiştir Bununla birlikte, orneğin İrlanda gibi bazı ulkelerde din eğitimi hem secmeli hem zorunlu olabilmekte, ayrıca bazı okullar dinsel orgutlerce yonetilmektedir Kamu sistemi dışında kalan okullann denetlenmesi ve dil azınlıkları ile oteki azınlıklara yonelik uygulamalar, eğitim sistemlerinin cozmek zorunda olduğu oteki onemli sorunlar arasındadır
Merkeziyetci eğitim sistemlerinde yetkiler merkezi yonetimde toplanmıştır Orneğin Fransada eğitim bakanı hem 616 yaş (zorunlu eğitim cağı) arasındaki kuşağın eğitiminden, hem de yuksekoğretimden sorumludur Doktor unvanı dışında butun unvan ve belgeler bakanlıkca verilir Coğu dinsel Orgutlerce yonetilen, ama devletten de belirli bir yardım goren ozel okullann mezunları da bu kurallara bağlıdır Eğitim bakanlığı butun ulkeyi eğitim bolgelerine ayırmıştır
En buyuk birim olan academide(eğitim dairesi) bir universite ile bir grup ortaoğretim kurumundan oluşur
Acadimie nin başyoneticisi, hukumetce atanan rektordur Rektorun başlıca gorevi yonetici kadroları gorevlendirmek ve sınavları denetlemektir Eğitsel bolunumde genişlik bakımından İkinci sırada yer alan departementın (il) başında bulunan vali yalnızca ilkoğretimden sorumludur Valinin eğitime harcanmak uzere yerel vergi salma yetkisi vardır; ama finansman temelde hukumetce sağlanır En kucuk birim olan commune (bucak) yoneticisi belediye başkanı, aynı zamanda yerel eğitim kurulunun da başkanıdır Belediye başkanının gorevi, ulusal eğitim politikasının gereğince uygulanmasını sağlamaktır
Yerel birimlere gitgide daha cok sorumluluk verilmesine karşın, Fransa da genel olarak merkezi yonetim eğitimin denetimini bugun de elinde tutmaktadır Fransadakinden farklı olmakla birlikte, merkeziyetci sistemi benimsemiş ulkeler arasında İtalya, Danimarka, İsvec, Norvec, Arjantin, Brezilya, El Salvador, Yunanistan, Belcika ve Hollanda sayılabilir Ademimerkeziyetci sistemlere ornek olarak ABD, Batı Almanya, Hindistan, Kanada ve Avustralya gosterilebilir Bu sistemlerin ozelliği, okulların ve eğitimi etkileyen politikaların temelde yerel denetim altında olması ve yerel kaynaklarca finanse edilmesidir Merkezi bir devlet kuruluşu, eğitim icin yardımcı ya da ozel fon sağlayabilir; ama bu konudaki karar mekanizmasına cok ender durumlarda katılır Orneğin ABDde federal hukumetce uygulanan tek bir eğitim sistemi yoktur
Eğitim her eyaletin kendi sorumluluğundadır ve eyaletler, merkeziyetci ve ademimerkeziyetci sistemlerden birini tercih eder Bircok eyalette, gerekli fon tahsisi, Oğretmenlerin ders verme yetkisinin onaylanması, mufredatın onerilmesi, okul yapımı ve onarımının denetlenmesi, eyalet eğitim kurulunun yetki alanındadır Ama yonetim yetkisi genellikle yerel eğitim kurullarının elindedir Eğitim kurullarının Coğu kez secimle gelen yoneticileri, eğitim politikasını saptama ve butceyi belirleme konularında yore halkının dileklerine uyar İngiliz eğitim sistemi ise karma sistemin Orneğidir Bu ulkede, eğitim bakanlığının cizdiği genel cerceve ile yerel gereksinimler arasındaki uyum, yerel yetkililerce sağlanır
 

Similar threads

  • Soru
Osmanlı Devletinde Orgun Eğitim Osmanlıda Orgun Eğitim Kurumları Osmanlıda Orgun Eğitim Muesseseleri Nelerdir Osmanlı Devletinin askeri ve siyasi yonden gelişmesine paralel olarak, teşkilatında, burokrasisinde ve kurumlarında da yeni yapılanmalar ve buyumeler olmuştur Her devlet, gucu...
Cevaplar
0
Görüntüleme
24
  • Soru
Osmanlı Devletinde Orgun Eğitim Osmanlıda Orgun Eğitim Kurumları Osmanlıda Orgun Eğitim Muesseseleri Nelerdir Osmanlı Devletinin askeri ve siyasi yonden gelişmesine paralel olarak, teşkilatında, burokrasisinde ve kurumlarında da yeni yapılanmalar ve buyumeler olmuştur Her devlet, gucu...
Cevaplar
0
Görüntüleme
20
  • Soru
Anasınıfı Oğretmenliği Nedir Anaokulu oğretmenliği programının amacı,06 yaş grubundaki cocukların eğitimlerini gercekleştirecek okul oncesi eğitim veren kurumlara oğretmen yetiştirmektir Mezunlar meslek liselerinde ve okul oğcesi eğitim kurumlarında oğretmen olarak gorev alabilirler...
Cevaplar
0
Görüntüleme
12
  • Soru
Cumhuriyetin İlanından İtibaren Eğitim Nasıl Gelişti A Yeni Turkiye Kurulurken Yeni Turkiye kurulurken ve kurulduğundan 3,5 yıl sonra Cumhuriyet ilan edilirken, cok elverişsiz ve olumsuz koşullar altıda 11 yıl suren cok ağır savaşlar gecirmiş ve gecirmekte; topraklarının 23 ’u savaş alanları...
Cevaplar
0
Görüntüleme
22
  • Soru
1oğretmenlik,insanlar,oğrenmeyi ve oğretmeyi sevenler icin ideal bir meslektir 2oğretmenlerin buyuk bir bolumu devlet memurudur 3oğretmenlik tum ulkelerde en yaygın olarak gorulen bir meslektir 4oğretmenlik kadınların yoğun olarak calıştığı bir meslek alanıdır 5oğretmenlik,daha cok orta ve...
Cevaplar
0
Görüntüleme
34
Üst Alt