Hem bebeğinizi sağlıklı büyütün, hem de zayıflayın.Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Sosyal Pediatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Meda Kondolot, emziren annelerde meme ve yumurtalık kanserine daha nadir rastlandığını, kemik erimesinin daha az görüldüğünü ve bir sonraki gebeliğin geciktiğini bildirdi.
Yrd. Doç. Dr. Kondolot, yaptığı yazılı açıklamada, bir çocuğun sağlıklı bedensel ve ruhsal gelişim gösterebilmesi için ihtiyacı olan en temel besinin anne sütü olduğunu belirtti.
Anne sütünün başta enfeksiyon hastalıkları olmak üzere pek çok akut ve kronik hastalığa karşı koruyucu olduğunu ifade eden Kondolot, şunları kaydetti:
''Anne sütüyle beslenen bebeklerde zatürre, ishal, orta kulak iltihabı, idrar yolu enfeksiyonu, menenjit, alerjik hastalıklar daha az görülmekte veya daha hafif seyretmektedir. Bu nedenle anne sütü bebek ve çocuk ölümlerinin azalmasında çok büyük katkıya sahiptir. Ayrıca anne sütüyle beslenen çocuklarda ileri yaşlarda kalp damar hastalıkları, hipertansiyon, şeker hastalığı, bazı bağırsak hastalıkları, şişmanlık ve bazı kanser türlerine daha az rastlanmaktadır. Bununla birlikte bu bebeklerin psikososyal gelişimleri daha iyi olmakta ve çeşitli ruhsal hastalıklar daha az görülmektedir. Anne sütüyle beslenen bebeklerin zeka düzeyinin daha iyi olduğu ve okulda daha başarılı olduğu gözlenmiştir.''
Kondolot, amaçlarının tüm bebeklere doğumdan sonra ilk 6 ay sadece anne sütü verilmesini sağlamak olduğunu, bu dönemde anne sütü dışında verilecek her türlü besininin anne sütünün etkinliğini azalttığını, emzirmenin 2 yaşına kadar sürdürülmesi gerektiğini bildirdi.
-EMZİRMEK ZAYIFLATIYOR-
Yrd. Doç. Dr. Kondolot, emzirmenin annenin bedensel ve ruhsal sağlığı için de sayısız yararları olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
''Emziren annelerde meme kanseri, yumurtalık kanseri daha nadirdir, kemik erimesi daha az görülür ve bir sonraki gebelik gecikir. Emziren anneler daha sağlıklı şekilde kilo verir. Bunun yanında emziren annelerin annelik duyguları daha güçlüdür. Bebek ile anne arasında daha güvenli bir bağ oluşur ve anneler ruhsal açıdan daha sağlıklıdır.''
Türkiye'de ve dünyada anne sütüyle besleme oranının istenilen düzeyde olmadığını belirten Kondolot, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
''Ülkemizde geçen yıl nüfus ve sağlık araştırması sonuçlarına göre 6 aydan küçük bebeklerin yüzde 40'ı sadece anne sütüyle beslenmektedir. Bundan dolayı anne sütüyle beslenmenin yaygınlaştırılması için dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de çeşitli etkinlikler yürütülmekte ve eğitimler düzenlenmektedir. Ekim ayının ilk haftası da bu nedenle Emzirme Haftası olarak belirlenmiştir. Başta sağlık çalışanları olmak üzere tüm toplum bu konuda duyarlı olmalı ve anne sütüyle beslenme desteklenmelidir.
Anneye bebek bakımında yardımcı olacak kişilerin de anne sütü ve emzirmenin yararları konusunda bilgilendirilmesi ve anneye destek olması sağlanmalıdır. Doğumdan hemen sonra bebek, anne sütüyle tanışmalı ve emzirme tekniği anneye tekrar gösterilmelidir. Emzirmeyle ilgili sorunla karşılayan anneler hiç vakit kaybetmeden doktorlarına başvurmalıdır. Bebek dostu hastane olan üniversite hastanemizde anne sütü ile beslenmeye büyük önem verilmekte, bu konuda eğitimli ekiple hizmet yürütülmektedir.''
Yrd. Doç. Dr. Kondolot, yaptığı yazılı açıklamada, bir çocuğun sağlıklı bedensel ve ruhsal gelişim gösterebilmesi için ihtiyacı olan en temel besinin anne sütü olduğunu belirtti.
Anne sütünün başta enfeksiyon hastalıkları olmak üzere pek çok akut ve kronik hastalığa karşı koruyucu olduğunu ifade eden Kondolot, şunları kaydetti:
''Anne sütüyle beslenen bebeklerde zatürre, ishal, orta kulak iltihabı, idrar yolu enfeksiyonu, menenjit, alerjik hastalıklar daha az görülmekte veya daha hafif seyretmektedir. Bu nedenle anne sütü bebek ve çocuk ölümlerinin azalmasında çok büyük katkıya sahiptir. Ayrıca anne sütüyle beslenen çocuklarda ileri yaşlarda kalp damar hastalıkları, hipertansiyon, şeker hastalığı, bazı bağırsak hastalıkları, şişmanlık ve bazı kanser türlerine daha az rastlanmaktadır. Bununla birlikte bu bebeklerin psikososyal gelişimleri daha iyi olmakta ve çeşitli ruhsal hastalıklar daha az görülmektedir. Anne sütüyle beslenen bebeklerin zeka düzeyinin daha iyi olduğu ve okulda daha başarılı olduğu gözlenmiştir.''
Kondolot, amaçlarının tüm bebeklere doğumdan sonra ilk 6 ay sadece anne sütü verilmesini sağlamak olduğunu, bu dönemde anne sütü dışında verilecek her türlü besininin anne sütünün etkinliğini azalttığını, emzirmenin 2 yaşına kadar sürdürülmesi gerektiğini bildirdi.
-EMZİRMEK ZAYIFLATIYOR-
Yrd. Doç. Dr. Kondolot, emzirmenin annenin bedensel ve ruhsal sağlığı için de sayısız yararları olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
''Emziren annelerde meme kanseri, yumurtalık kanseri daha nadirdir, kemik erimesi daha az görülür ve bir sonraki gebelik gecikir. Emziren anneler daha sağlıklı şekilde kilo verir. Bunun yanında emziren annelerin annelik duyguları daha güçlüdür. Bebek ile anne arasında daha güvenli bir bağ oluşur ve anneler ruhsal açıdan daha sağlıklıdır.''
Türkiye'de ve dünyada anne sütüyle besleme oranının istenilen düzeyde olmadığını belirten Kondolot, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
''Ülkemizde geçen yıl nüfus ve sağlık araştırması sonuçlarına göre 6 aydan küçük bebeklerin yüzde 40'ı sadece anne sütüyle beslenmektedir. Bundan dolayı anne sütüyle beslenmenin yaygınlaştırılması için dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de çeşitli etkinlikler yürütülmekte ve eğitimler düzenlenmektedir. Ekim ayının ilk haftası da bu nedenle Emzirme Haftası olarak belirlenmiştir. Başta sağlık çalışanları olmak üzere tüm toplum bu konuda duyarlı olmalı ve anne sütüyle beslenme desteklenmelidir.
Anneye bebek bakımında yardımcı olacak kişilerin de anne sütü ve emzirmenin yararları konusunda bilgilendirilmesi ve anneye destek olması sağlanmalıdır. Doğumdan hemen sonra bebek, anne sütüyle tanışmalı ve emzirme tekniği anneye tekrar gösterilmelidir. Emzirmeyle ilgili sorunla karşılayan anneler hiç vakit kaybetmeden doktorlarına başvurmalıdır. Bebek dostu hastane olan üniversite hastanemizde anne sütü ile beslenmeye büyük önem verilmekte, bu konuda eğitimli ekiple hizmet yürütülmektedir.''