Son konular

Godsmack

zeberus1234

Yeni Üye
Tepkime
10
Yaş
36
Coin
2
23 sene bateri çaldıktan sonra Sully Erna, yeni bir grup kurmaya karar verdiğinde sene 1995ti. Kısa bir süre sonra ise baterinin arkasından kalkıp ön planda olması gerektiğine karar vererek vokalist oldu. Birkaç eleman değişikliği yaşandıktan sonra Godsmack kurulmuş oldu. Adını Alice In Chainsin Godsmack adlı şarkısından alan Sully Erna, Robbie Merrill ve Tony Rombolayı da yanına alarak stüdyonun yolunu tuttu ve ilk albüm All Wound Up kaydedildi. 26 bin dolara malolan albüm, 1 haftada ortaya çıktı. Takip eden 2 sene içerisinde baterist Joe Darco gruba dahil olurken, grup Bostonda performans grubu olrak gittikçe ünleniyordu. New England bölgesinde yaptıkları gürültü ve yarattıkları etki insanların suratına tokat gibi çarpıyordu. Kitlesi gittikçe büyüyen Godsmackin albümü Bostonda elden ele dolaşırken, nihayet WAAF adlı radyoda yayın yapan bir djin eline geçiyor ve Keep Away şarkısı kısa sürede radyoda en çok çalınan şarkı oluyordu. New England bölgesinde bulunan müzik marketleri zinciri Newbury Comics de Godsmackin CDlerini satmayı kabul edince büyüme engellenemez oldu.

Keep Awayin ve dolayısıyla All Wound Upın başarısının ardından Godsmack tekrar stüdyoya girdi ve Whatever adlı şarkıyı kaydetti. Bu şarkı da beklendiği gibi WAAFın en favori şarkılarından biri oldu ve Godsmack için yarış başlamış oldu.

Single her hafta yüzlerce kopya satarken ilerleyen haftalarda bu sayı binlere ulaştı ve mağazalarda en çok satılan ikinci albüm oldu. Grubun konserleri New Englandda kapalı gişe devam ederken artık bütün radyolar Godsmack çalıyordu.. Nihayet beklenen oldu ve Republic/Universal 1998 yazında gruba anlaşma teklif etti.

Joe Darconun yerine Tommy Stewartın dahil olmasının hemen ardından, All Wound Upın masteri tekrar yapıldı ve albüm kapağı değiştiridi. Albümün makyajı tamamlandıktan sonra Godsmack adıyla tekrar piyasaya çıkarıldı. Godsmack The Voodoo Tour ile ilk turnesini gerçekleştirken, inanılmaz canlı performansları, gittikçe artan hayran sayısı ile Ozzfest 1999 ve 2000de kendine yer bulurken, Black Sabbathın alt grubu olarak çıktıkları Avrupa turnesi ve Woodstock 1999a çağrılmaları grubu gittikçe daha sağlam bir pozisyona yerleştiriyordu.

2000 yılında grubun ikinci albümü Awake piyasaya çıktı. Albümün açılış şarkısı Sick Of Life bütün radyolarda listeleri alt üst ederken albümdeki enstrümantal şarkı Vampires gruba ilk Grammy ödülünü kazandırıyordu.

Godsmackin sahnesi gittikçe değişirken, izleyiciler video gösterileri, gotik sahne dekoru ve kullanılan alevlerle paralarının karşılığını alıyorlardı.

2002 yılında Sullye, The Scorpion King filminin soundtrackini yapması için bir teklif geldi. Godsmackin film için yazdığı I Stand Alone daha sonra Prince Of Persia: Warrior Within adlı bilgisayar oyununa da soundtrack olmakla kalmayıp radyolarda da 1 numara olurken tam 14 hafta en çok çalınan şarkı oldu.

Dört yılını yollarda, konserlerle geçiren grup, tekrar stüdyoya girmeden önce biraz dinlenmek istedi. Grup dinlenirken kadroda bir değişiklik daha oluyor ve Sullynin 15 yıllık arkadaşı olan, Wratchild America, Amen gibi gruplarda çalmış olan baterist Shannon Larkin, Tommy Stewartın yerine gruba dahil oldu.

Bu yeni kadrosuyla Godsmack, Miamiye giderek üçüncü albümleri Facelessi kaydetti. Nisan ayında piyasaya çıkan albüm, satışa çıktığı hafta Amerikanın en çok satan albümü oldu. Facelessın başarısı bu kadar değildi elbet. Albüm, gruba 23 ay sürecek bir turne, iki Grammy ödülü daha ve metal dünyasının devi Metallica ile 11 aylık bir dünya turu getirdi..

Godsmack, Mart 2004te ilk akustik EPsi, The Other Side piyasaya çıktı. EPde Keep Away, Re-Align ve Awake şarkılarının yeni versiyonları bulunuyordu.

EP kendi turunu da yaratmış oldu. Kocaman kadife kumaşlar, heykeller ve noel ışıklarından oluşan sahnesiyle ülkenin dört bir yanındaki salonlarda konserler verirken, hayranlarına hiç unutamayacakları, yepyeni tecrübeler sundular..
 
Üst Alt