Göz çevresi, vücudumuzda doğal bir süreç olarak meydana gelen yaşlanma belirtilerinin gözlemlenebildiği ilk yerdir. Göz bölgesi, insan yüzünde en çok dikkat çeken ve bu sebeple değişimin en net gözlemlenebildiği alandır.
Göz çevresinde gözlemlenen; kırışma, torbalanma, morluk, karanlık görüntüler ve çizgilenme gibi durumlar, çeşitli sebeplerle meydana gelebilmektedir. Ortaya çıkan göz çevresi sorunları, kişide uykusuz, yorgun, mutsuz ve dolayısıyla aha yaşlı bir görünüme sebep olmaktadır.
Göz Çevresinde Yaşlanma Meydana Gelmesinin Sebepleri Nelerdir?
Göz çevresinde ortaya çıkan yaşlanmanın sebeplerini şu şekilde sıralayabilmekteyiz;
-İlerleyen yaş; kişinin göz çevresinde kırışıklıklara, torbalanma ve morluklara sebep olabilmektedir. Vücuttaki en hassas ve ince yapıya sahip olan göz çevresi derisi, yaşlanmanın etkilerini yapısı gereği gözlemlenebilir nitelikte ortaya koymaktadır.
-Cilt tipi; kişinin doğuştan ve genetik olarak sahip olduğu cilt yapısı, zamanın olumsuz etkilerine karşı daha zayıf nitelikte olabilmekte ve göz çevresinde gözlemlenebilir nitelikte yaşlanma belirtileri oluşturabilmektedir.
-Genetik faktörler; kişi genetik yapısı gereği yaşlanmaya daha yatkın olabilmekte ve bu durum kendisini, göz yapısında, göz cilt yapısında ya da yüz yapısında belirgin olarak ortaya koyabilmektedir.
Göz çevresinde meydana gelen yaşlanma belirtileri, yukarıda belirtilen sebepler dışında; sigara kullanımı, sağlıksız beslenme, yaşam tarzı, yaşam standardı gibi çeşitli faktörlerin etkisiyle de ortaya çıkabilmektedir.
Göz Çevresi Gençleştirme İçin Temel Değerlendirme
Göz çevresinde meydana gelen yaşlanma belirtileri, bütün bir yüz yapısından bağımsız olarak ele alınmamalıdır. Yüz bir bütündür ve göz çevresinde meydana gelen yaşlanma belirtilerinin bu bütünlük doğrultusunda ele alınması gerekmektedir.
Göz çevresi gençleştirme uygulamaları için yapılması gereken ilk değerlendirmeler şu şekilde sıralanabilmektedir:
Kaşların Seviyesinin Değerlendirilmesi
Yüzü bir bütün olarak düşündüğümüz zaman, kaşların belli bir oranda bulunması gerektiğini söyleyebilmekteyiz. Yüz temel oranına göre, kaşların seviyesinde meydana gelen düşme, yaşlanma belirtisi oluşturmaktadır. Göz çevresi gençleştirme uygulamalarının başarıya ulaşabilmesi için, kaşların yüz oranına uygun seviyeye getirilmesi gerekmektedir.
Kaşlarda belirgin bir düşme söz konusu olduğu zaman, öncelikle kaş seviyesinin yüz oranına uygun hale getirilmesi gerekmektedir.
Şakak Bölgesinde Düşüklük ya da Çöküntü
Şakak bölgesinde çökme ya da düşüklük meydana gelmesi, aslında kaş seviyelerinin değişmesinin ve göz çevresi yaşlanmasının ilk aşaması olarak nitelendirilebilmektedir. Yaşlanma, şakak bölgesinde düşme veya daha belirgin olarak çökmeyle kendisini belli etmektedir.
Şakak bölgesinde düşme ya da çökme meydana gelmesinin temel sebebini ise, yerçekimi oluşturmaktadır.
Göz Altı ve Üstü Torbalanmaları
Üst göz kapağı daha çok şakak bölgesinde ve kaşlarda meydana gelen, alt göz kapağı ise orta yüz ve yanak bölgelerindeki yaşlanma etkileriyle ortaya çıkmaktadır. Kaşlarda ve şakakta meydana gelen düşme, üst göz kapağında bir ağırlık oluşturarak, yerçekimi ve yaşlanmanın da etkisiyle torbalanmalara sebep olmaktadır. Orta yüz bölgesinde ve yanaklarda, yerçekiminin etkisiyle meydana gelen yer değişimi, alt göz kapağının aşağı çekilmesine ve torbalanmalara sebep olabilmektedir.
Göz altı torbalanmalarına sebep olan yanak düşmesi durumu ileri seviyede ise, endoskopik germe yöntemiyle yanak yukarı alınabilmektedir.
Göz Çevresi Gençleştirme İşlemi Öncesi Neler Yapılmalıdır?
35 yaş sonrasında meydana gelen göz çevresi yaşlanma belirtileri, üst göz kapağı derisinde bollaşma ve kaşlarda sarkma ile kendisini belirgin olarak ortaya koymaktadır.
50 yaş civarında ise, bütün vücut kaslarında ve derisinde olduğu gibi, üst göz kapağında bulunan kaslar ve deride incelme meydana gelmekte, sarkma ise artış göstermektedir. Göz çevresinde bulunan bağ dokuları ve liflerinde gevşeme oluşmasıyla, göz çukurunda bulunan yağ yastıkçıklarında dışarıya doğru fıtıklaşma ve göz torbaları gözlemlenmektedir.
Göz çevresi gençleştirme ameliyatı öncesi detaylı bir muayene işlemi gerçekleştirilmesiyle, yüzün bütünsel yapısının ve temel oranının sağlanmasına yönelik etkili işlemler gerçekleştirilebilmektedir.
Göz Çevresi Gençleştirme İşlemleri
Göz çevresinde gözlemlenen yaşlanma belirtilerinde yüz bir bütün olarak ele alınarak yapılan detaylı ön değerlendirmeler sonucunda gerekli işlemler gerçekleştirilmektedir.
-Üst göz kapağı operasyonları; genellikle lokal anestezi uygulanarak yapılmaktadır. Sadece üst göz kapağında gerçekleştirilen ameliyatlar, 40 dk- 1 saat içerisinde yapılabilmektedir.
-Alt göz kapağı operasyonları; yanak ve orta yüz sınır bölgesinde bulunduğu için daha detaylı işlemler uygulandığı işlemler olarak karşımıza çıkmaktadır. Alt göz kapaklarının ameliyatı bir saat sürebilmektedir. Alt göz kapağı operasyonlarında lokal anesteziye sedasyon yöntemi ilave edilebilmekte ya da hastanın isteğine göre genel anestezi uygulanabilmektedir.
-Kaş seviyesinin düzeltilmesi işlemi; endoskopik kaş kaldırma uygulaması ve botoks uygulamalarıyla tedavi edilebilmektedir.
Göz çevresi gençleştirme işlemleri sonrası kişi, genel anestezi uygulanmadığı durumlarda aynı gün taburcu olabilmektedir. Ameliyat sonrası kesin sonuçların görülmesi 1 ya da 2 ay sürebilmektedir. Göz kapağı derisi hassas ve ince yapısına rağmen, en kolay iyileşen bölgelerden biridir, bu sebeple ameliyat sonrası neredeyse hiç iz kalmamaktadır.
Göz çevresinde gözlemlenen; kırışma, torbalanma, morluk, karanlık görüntüler ve çizgilenme gibi durumlar, çeşitli sebeplerle meydana gelebilmektedir. Ortaya çıkan göz çevresi sorunları, kişide uykusuz, yorgun, mutsuz ve dolayısıyla aha yaşlı bir görünüme sebep olmaktadır.
Göz Çevresinde Yaşlanma Meydana Gelmesinin Sebepleri Nelerdir?
Göz çevresinde ortaya çıkan yaşlanmanın sebeplerini şu şekilde sıralayabilmekteyiz;
-İlerleyen yaş; kişinin göz çevresinde kırışıklıklara, torbalanma ve morluklara sebep olabilmektedir. Vücuttaki en hassas ve ince yapıya sahip olan göz çevresi derisi, yaşlanmanın etkilerini yapısı gereği gözlemlenebilir nitelikte ortaya koymaktadır.
-Cilt tipi; kişinin doğuştan ve genetik olarak sahip olduğu cilt yapısı, zamanın olumsuz etkilerine karşı daha zayıf nitelikte olabilmekte ve göz çevresinde gözlemlenebilir nitelikte yaşlanma belirtileri oluşturabilmektedir.
-Genetik faktörler; kişi genetik yapısı gereği yaşlanmaya daha yatkın olabilmekte ve bu durum kendisini, göz yapısında, göz cilt yapısında ya da yüz yapısında belirgin olarak ortaya koyabilmektedir.
Göz çevresinde meydana gelen yaşlanma belirtileri, yukarıda belirtilen sebepler dışında; sigara kullanımı, sağlıksız beslenme, yaşam tarzı, yaşam standardı gibi çeşitli faktörlerin etkisiyle de ortaya çıkabilmektedir.
Göz Çevresi Gençleştirme İçin Temel Değerlendirme
Göz çevresinde meydana gelen yaşlanma belirtileri, bütün bir yüz yapısından bağımsız olarak ele alınmamalıdır. Yüz bir bütündür ve göz çevresinde meydana gelen yaşlanma belirtilerinin bu bütünlük doğrultusunda ele alınması gerekmektedir.
Göz çevresi gençleştirme uygulamaları için yapılması gereken ilk değerlendirmeler şu şekilde sıralanabilmektedir:
Kaşların Seviyesinin Değerlendirilmesi
Yüzü bir bütün olarak düşündüğümüz zaman, kaşların belli bir oranda bulunması gerektiğini söyleyebilmekteyiz. Yüz temel oranına göre, kaşların seviyesinde meydana gelen düşme, yaşlanma belirtisi oluşturmaktadır. Göz çevresi gençleştirme uygulamalarının başarıya ulaşabilmesi için, kaşların yüz oranına uygun seviyeye getirilmesi gerekmektedir.
Kaşlarda belirgin bir düşme söz konusu olduğu zaman, öncelikle kaş seviyesinin yüz oranına uygun hale getirilmesi gerekmektedir.
Şakak Bölgesinde Düşüklük ya da Çöküntü
Şakak bölgesinde çökme ya da düşüklük meydana gelmesi, aslında kaş seviyelerinin değişmesinin ve göz çevresi yaşlanmasının ilk aşaması olarak nitelendirilebilmektedir. Yaşlanma, şakak bölgesinde düşme veya daha belirgin olarak çökmeyle kendisini belli etmektedir.
Şakak bölgesinde düşme ya da çökme meydana gelmesinin temel sebebini ise, yerçekimi oluşturmaktadır.
Göz Altı ve Üstü Torbalanmaları
Üst göz kapağı daha çok şakak bölgesinde ve kaşlarda meydana gelen, alt göz kapağı ise orta yüz ve yanak bölgelerindeki yaşlanma etkileriyle ortaya çıkmaktadır. Kaşlarda ve şakakta meydana gelen düşme, üst göz kapağında bir ağırlık oluşturarak, yerçekimi ve yaşlanmanın da etkisiyle torbalanmalara sebep olmaktadır. Orta yüz bölgesinde ve yanaklarda, yerçekiminin etkisiyle meydana gelen yer değişimi, alt göz kapağının aşağı çekilmesine ve torbalanmalara sebep olabilmektedir.
Göz altı torbalanmalarına sebep olan yanak düşmesi durumu ileri seviyede ise, endoskopik germe yöntemiyle yanak yukarı alınabilmektedir.
Göz Çevresi Gençleştirme İşlemi Öncesi Neler Yapılmalıdır?
35 yaş sonrasında meydana gelen göz çevresi yaşlanma belirtileri, üst göz kapağı derisinde bollaşma ve kaşlarda sarkma ile kendisini belirgin olarak ortaya koymaktadır.
50 yaş civarında ise, bütün vücut kaslarında ve derisinde olduğu gibi, üst göz kapağında bulunan kaslar ve deride incelme meydana gelmekte, sarkma ise artış göstermektedir. Göz çevresinde bulunan bağ dokuları ve liflerinde gevşeme oluşmasıyla, göz çukurunda bulunan yağ yastıkçıklarında dışarıya doğru fıtıklaşma ve göz torbaları gözlemlenmektedir.
Göz çevresi gençleştirme ameliyatı öncesi detaylı bir muayene işlemi gerçekleştirilmesiyle, yüzün bütünsel yapısının ve temel oranının sağlanmasına yönelik etkili işlemler gerçekleştirilebilmektedir.
Göz Çevresi Gençleştirme İşlemleri
Göz çevresinde gözlemlenen yaşlanma belirtilerinde yüz bir bütün olarak ele alınarak yapılan detaylı ön değerlendirmeler sonucunda gerekli işlemler gerçekleştirilmektedir.
-Üst göz kapağı operasyonları; genellikle lokal anestezi uygulanarak yapılmaktadır. Sadece üst göz kapağında gerçekleştirilen ameliyatlar, 40 dk- 1 saat içerisinde yapılabilmektedir.
-Alt göz kapağı operasyonları; yanak ve orta yüz sınır bölgesinde bulunduğu için daha detaylı işlemler uygulandığı işlemler olarak karşımıza çıkmaktadır. Alt göz kapaklarının ameliyatı bir saat sürebilmektedir. Alt göz kapağı operasyonlarında lokal anesteziye sedasyon yöntemi ilave edilebilmekte ya da hastanın isteğine göre genel anestezi uygulanabilmektedir.
-Kaş seviyesinin düzeltilmesi işlemi; endoskopik kaş kaldırma uygulaması ve botoks uygulamalarıyla tedavi edilebilmektedir.
Göz çevresi gençleştirme işlemleri sonrası kişi, genel anestezi uygulanmadığı durumlarda aynı gün taburcu olabilmektedir. Ameliyat sonrası kesin sonuçların görülmesi 1 ya da 2 ay sürebilmektedir. Göz kapağı derisi hassas ve ince yapısına rağmen, en kolay iyileşen bölgelerden biridir, bu sebeple ameliyat sonrası neredeyse hiç iz kalmamaktadır.