Göz hastalıkları ve tedavileri,
Göz hastalıkları ve nedenleri hakkında bilgi kısaca,
Televizyon, bilgisayar gibi teknolojik aletlerin kullanımının artmasıyla göz problemleri de artmaya başladı. Bunun dışında da göz hastalıklarına neden olan pek çok faktör bulunmaktadır.
Katarakt (Göze Perde İnmesi): İnsan gözünde ışığı kırmak için gözlük camının yaptığı görevi gören mercekler vardır. Bu mercekler gözlük camı gibi saydamdır yani ışığa karşı geçirgendir. Işığa geçirgenlik azaldığında gözlük camı kirlendiğinde olduğu gibi kirli bir camın arkasından bakıyormuş gibi bir görüntü oluşur. Bu da kişinin görmesinde kayba yol açar. Zamanla ilerleyen kataraktta da görüntü gittikçe bozulur ve tedavi edilmezse insanda ciddi görme kayıplarına yol açar. Eskiden bir çare bulunamayan katarakt, günümüzde çok basit cerrahi müdahalelerle tedavi edilebilir. Bunun dışında ilaç tedavisi yapılamamaktadır. Cerrahi müdahale için son derece görme bozukluğu yaratan kataraktlı hastalar tercih edilir. Cerrahiden sonra ise sonuç oldukça yüz güldürücü olmaktadır.
Göz Tansiyonu-Glokom (Karasu): Bu göz hastalığı görmeyi sağlayan sinirlerden kaynaklanır. Göz sinirlerinde bir bozulma olduğunda göz içindeki basınç artarak görmede bazı problemlere yol açar. Göz sinirlerinin tahribatı dışında sinirleri besleyen kan dolaşımının bozukluğunda da göz tansiyonu artabilir. Öncelikle tercih edilen tedavi yöntemi ilaç tedavisidir. İlaç tedavisinin fayda etmediği hastalarda cerrahi operasyon ve lazer ile tedavi yapılır.
Arpacık (İt Dirseği): Tıpta Hordoleum olarak bilinen arpacık göz çevresindeki kılların köklerinden ileri gelen bir hastalıktır. Kıl köklerinde çeşitli nedenlerle meydana gelen şişlik hastaya acı verir ve ağrı görülür. Hastalar tarafından zonklama olarak tarif edilen ağrı ile durumun farkına varan hasta öncelikle doktora görünmelidir. Kişinin kulaktan dolma bir şekilde kendini tedavi etmeye çalışması doğru değildir. Genellikle ilaç tedavisi tercih edilir ancak bazı durumlarda cerrahiye de başvurulabilir. Doktora güvenmek ve talimatları yerine getirmek gerekmektedir.
Retinitis Pigmentoza (Tavuk Karası): Kalıtsal bir hastalık olan retina pigmentoza, halk arasında tavuk karası olarak bilinir. Adından da anlaşılabileceği gibi retinanın bir hastalığıdır ve tedavisi yoktur. Kalıtsal hastalıkların görülme riskini artıran akraba evliliği gibi durumlarda hastalık sık görülmektedir. Hastalığın tedavisi adına kök hücre tedavisi, gen tedavisi gibi seçenekler araştırılmaktadır.
Kornea Nakli (Göz Nakli): Kornea nakli kullanılamaz durumdaki göz için tercih edilen bir seçenektir. Bir hastalık değil, hastalık sonucu gözün iyileştirilmesine yönelik bir işlemdir. Tedavisi yapılamayan hastaların gözlerine ölmüş ve organ bağışını kabul etmiş kişilerden korneanın nakledilmesi ile gerçekleştirilir. Kadavradan 6-9 mm arası büyüklükte bir kornea parçası alınır ve hastaya nakledilir. Riskli gibi gözükse de günümüz sağlık teknolojisinde gözün sağlam kısımlarına zarar verilmeden nakil güvenli bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir. Gözün sağlam olmayan kısmı lazer uygulanarak sağlam kısımdan rahatlıkla ayrılabilir.
Keratokonus (Kornea Sivrileşmesi): Ergenlik dönemindeki gençlerde korneanın incelip sivri bir hal almasıyla olur. Ergenlikteki başlangıcın ardından 20 ve 40 yaşları arasında ilerleme gösterir ve 40 yaş geçildikten sonra ilerleme durur. Çok farklı tedavi yöntemleri vardır. Kontakt lens, göz içi halka tedavisi, kornea nakli, crosslinking bunlardan bazılarıdır.
Makula Dejenerasyonu (Sarı Nokta Hastalığı): Gözün ağ tabakası retinanın merkezinde makula densa adı verilen bir bölge bulunur. Bu hastalık da bu bölgeden kaynaklanan bir hastalıktır. ileri yaşlarda yaklaşık 55 yaş üstü insanlarda oluşur. Sık görülmekle birlikte ilerlemenin önüne geçilmezse tam görme kaybına kadar varan sonuçlar ortaya çıkabilir. Retina merkeze doğru kararmaya başlar ve görüntü de aynı doğrultuda kaybolur. Eskiden tedavisi çok mümkün olmayan hastalık için 2000′li yıllardan sonra tedavi yöntemleri geliştirilmiştir. Aşamalı bir tedavi uygulanan hastalara öncelikle fotodinamik adı verilen bir tedavi yöntemi uygulanır. Daha sonra da ilaç tedavisiyle hasta desteklenir. İlaç hasta gözün içine direk olarak enjekte edilir ve retinada genişleyerek problem yaratan damarların büyümesinin önüne geçilir.
Excimer Lazer (Göz Çizdirme): Excimer lazer göz hastalığı değil, görme bozuklukları için bir çözüm yöntemidir. Miyop, astigmat, hipermetrop gibi toplumun büyük kısmında görülen göz kusurlarının ortadan kaldırılmasında büyük yarar sağlanan yöntemdir. Kişiler gözlük, lens gibi araçları kullanmayı bırakır ve normal bir göze sahip olur. Geçtiğimiz 30 yıldır kullanılan, yüz güldürücü ve güvenli bir yöntemdir.
Göz hastalıkları ve nedenleri hakkında bilgi kısaca,
Televizyon, bilgisayar gibi teknolojik aletlerin kullanımının artmasıyla göz problemleri de artmaya başladı. Bunun dışında da göz hastalıklarına neden olan pek çok faktör bulunmaktadır.
Katarakt (Göze Perde İnmesi): İnsan gözünde ışığı kırmak için gözlük camının yaptığı görevi gören mercekler vardır. Bu mercekler gözlük camı gibi saydamdır yani ışığa karşı geçirgendir. Işığa geçirgenlik azaldığında gözlük camı kirlendiğinde olduğu gibi kirli bir camın arkasından bakıyormuş gibi bir görüntü oluşur. Bu da kişinin görmesinde kayba yol açar. Zamanla ilerleyen kataraktta da görüntü gittikçe bozulur ve tedavi edilmezse insanda ciddi görme kayıplarına yol açar. Eskiden bir çare bulunamayan katarakt, günümüzde çok basit cerrahi müdahalelerle tedavi edilebilir. Bunun dışında ilaç tedavisi yapılamamaktadır. Cerrahi müdahale için son derece görme bozukluğu yaratan kataraktlı hastalar tercih edilir. Cerrahiden sonra ise sonuç oldukça yüz güldürücü olmaktadır.
Göz Tansiyonu-Glokom (Karasu): Bu göz hastalığı görmeyi sağlayan sinirlerden kaynaklanır. Göz sinirlerinde bir bozulma olduğunda göz içindeki basınç artarak görmede bazı problemlere yol açar. Göz sinirlerinin tahribatı dışında sinirleri besleyen kan dolaşımının bozukluğunda da göz tansiyonu artabilir. Öncelikle tercih edilen tedavi yöntemi ilaç tedavisidir. İlaç tedavisinin fayda etmediği hastalarda cerrahi operasyon ve lazer ile tedavi yapılır.
Arpacık (İt Dirseği): Tıpta Hordoleum olarak bilinen arpacık göz çevresindeki kılların köklerinden ileri gelen bir hastalıktır. Kıl köklerinde çeşitli nedenlerle meydana gelen şişlik hastaya acı verir ve ağrı görülür. Hastalar tarafından zonklama olarak tarif edilen ağrı ile durumun farkına varan hasta öncelikle doktora görünmelidir. Kişinin kulaktan dolma bir şekilde kendini tedavi etmeye çalışması doğru değildir. Genellikle ilaç tedavisi tercih edilir ancak bazı durumlarda cerrahiye de başvurulabilir. Doktora güvenmek ve talimatları yerine getirmek gerekmektedir.
Retinitis Pigmentoza (Tavuk Karası): Kalıtsal bir hastalık olan retina pigmentoza, halk arasında tavuk karası olarak bilinir. Adından da anlaşılabileceği gibi retinanın bir hastalığıdır ve tedavisi yoktur. Kalıtsal hastalıkların görülme riskini artıran akraba evliliği gibi durumlarda hastalık sık görülmektedir. Hastalığın tedavisi adına kök hücre tedavisi, gen tedavisi gibi seçenekler araştırılmaktadır.
Kornea Nakli (Göz Nakli): Kornea nakli kullanılamaz durumdaki göz için tercih edilen bir seçenektir. Bir hastalık değil, hastalık sonucu gözün iyileştirilmesine yönelik bir işlemdir. Tedavisi yapılamayan hastaların gözlerine ölmüş ve organ bağışını kabul etmiş kişilerden korneanın nakledilmesi ile gerçekleştirilir. Kadavradan 6-9 mm arası büyüklükte bir kornea parçası alınır ve hastaya nakledilir. Riskli gibi gözükse de günümüz sağlık teknolojisinde gözün sağlam kısımlarına zarar verilmeden nakil güvenli bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir. Gözün sağlam olmayan kısmı lazer uygulanarak sağlam kısımdan rahatlıkla ayrılabilir.
Keratokonus (Kornea Sivrileşmesi): Ergenlik dönemindeki gençlerde korneanın incelip sivri bir hal almasıyla olur. Ergenlikteki başlangıcın ardından 20 ve 40 yaşları arasında ilerleme gösterir ve 40 yaş geçildikten sonra ilerleme durur. Çok farklı tedavi yöntemleri vardır. Kontakt lens, göz içi halka tedavisi, kornea nakli, crosslinking bunlardan bazılarıdır.
Makula Dejenerasyonu (Sarı Nokta Hastalığı): Gözün ağ tabakası retinanın merkezinde makula densa adı verilen bir bölge bulunur. Bu hastalık da bu bölgeden kaynaklanan bir hastalıktır. ileri yaşlarda yaklaşık 55 yaş üstü insanlarda oluşur. Sık görülmekle birlikte ilerlemenin önüne geçilmezse tam görme kaybına kadar varan sonuçlar ortaya çıkabilir. Retina merkeze doğru kararmaya başlar ve görüntü de aynı doğrultuda kaybolur. Eskiden tedavisi çok mümkün olmayan hastalık için 2000′li yıllardan sonra tedavi yöntemleri geliştirilmiştir. Aşamalı bir tedavi uygulanan hastalara öncelikle fotodinamik adı verilen bir tedavi yöntemi uygulanır. Daha sonra da ilaç tedavisiyle hasta desteklenir. İlaç hasta gözün içine direk olarak enjekte edilir ve retinada genişleyerek problem yaratan damarların büyümesinin önüne geçilir.
Excimer Lazer (Göz Çizdirme): Excimer lazer göz hastalığı değil, görme bozuklukları için bir çözüm yöntemidir. Miyop, astigmat, hipermetrop gibi toplumun büyük kısmında görülen göz kusurlarının ortadan kaldırılmasında büyük yarar sağlanan yöntemdir. Kişiler gözlük, lens gibi araçları kullanmayı bırakır ve normal bir göze sahip olur. Geçtiğimiz 30 yıldır kullanılan, yüz güldürücü ve güvenli bir yöntemdir.