HACI ABDULLAH EFENDİ
Seydişehir'de yaşayan buyuk velilerden Bozkır'ın Karacahisar koyunde 1806 (H1222) senesinde doğdu Babası Muderris Yeğen Mehmed Efendidir Ailesinin tek cocuğu olan Abdullah Efendi, kucuk yaşta annesini kaybetmesine rağmen tahsilini aksatmayıp, sıbyan mektebinden mezun oldu Bu arada babasını da kaybettiTahsiline devam etmek icin babasının talebelerindenMehmed Kudsi Efendinin yanına gitti Mehmed Kudsi Efendi Nakşibendiye yolunun buyuklerindendi Bu buyuk zatın yanında ilim ve edep oğrenen Abdullah Efendi, hocasının vefatı uzerine yerine gecti
Abdullah Efendi, hocasının işareti uzerine Seydişehir'e yerleşerek, buradaki medresede talebe yetiştirmeye başladı Kendisine başvuranların dertleriyle ilgilenir ve care bulurdu Namazlarını SeyyidHarUnı Veli Camiinde kılardı Devlet erkanı sık sık sohbetlerinde bulunur, onun hayır duasını alırdı
Bir gun Konya Valisi Ferid Paşa, Hacı Abdullah Efendinin ziyaretine geldi Birkac gun Seydişehir'de kalan Paşa, Abdullah Efendinin sohbetlerine katıldı Paşa ayrılmak uzere izin isteyince, Abdullah Efendi, işlerinin hayırlı olması icin Paşaya dua etti Paşa ayrılırken; Dua buyurun efendim! İlk fırsatta ziyaretinize tekrar geleceğimdeyince, Abdullah Efendi; Seydişehir'e son gelişiniz, bir daha goruşemeyeceğizbuyurdu Bu sozlerden Ferid Paşa uzulunce,Abdullah Efendi; Merak etmeyin netice hayırlıdırdediSeydişehir'den ayrılan Ferid Paşa AntalyaSancağına teftiş icin gitti Burada sadrazam olduğuna dair telgraf alarak hemen deniz yoluyla İstanbul'a gitti Bir daha Seydişehir'e gelmek nasib olmadı
Talebelerinden fukara babası ve cok yardım sever olarak bilinen Hacı Mehmed Efendi, icazet aldıktan sonra memleketine donmuştu Babası ve kayınpederi hacda vefat edince, Mehmed Efendinin işleri bozuldu Her hafta hocasını ziyaret icin Seydişehir'e gelirdi Hac mevsimi yaklaştığı sırada yine hocasını ziyarete gelmiş, duasını almıştı Elini opup ayrıldığı sırada, Abdullah Efendi oturduğu minderin altından bir bohca cıkarıp Mehmed Efendinin boynuna dolayıp; Mehmed Hacca gideceksin, niyet et!dedi (O zamanlar hacca gitmek isteyenler boyunlarına bir bohca bağlamak sUretiyle hacca gideceklerini belli etmeleri adetti) Maddi durumu iyi olmayan Mehmed Efendi cok şaşırdı, fakat hocasına bir şey diyemediMedreseden cıkarken, bohcayı boynundan cıkarıp, koynuna koydu ve hadiseyi kimseye soylemedi
Ertesi hafta tekrar hocasını ziyarete geldiğinde, medresenin kapısından girerken bohcayı boynuna bağlamayı unutmadı Hocasının elini operken, hocası; Mehmed iki kapı arasında bohcayı boynundan cıkarsan da hacca gideceksin, niyet et!buyurdu Hocasının bu ihtarı uzerine Mehmed Efendi, hacca niyet etti ve hazırlıklarını tamamladı
Yola cıkılacağı gun butun hacı adayları ile birlikte Mehmed Efendi de, Abdullah Efendinin medresesinin onune geldi Abdullah Efendi butun hacı adaylarına hayır dua eder, onlar da elini operek vedalaşırlardıSıra Mehmed Efendiye gelince, Hacı Abdullah Efendi cebinden cıkardığı beş kuruşu vererek; Bunu kesenin dibine dik!diye tenbihte bulundu
Kafile uzun yolculuktan sonra Cidde'ye vardı Cidde'de rehberler yuksek sesle ve memleketlerinin isimlerini soyleyerek hacı adaylarını ararlardı Seydişehir rehberi de misafirlerini buldu ve; İcinizde Mehmed Efendi var mı?diye sorduMehmed Efendiyi kendi evine goturdu Akşam namazından sonra rehber, Mehmed Efendiye; Oğlum! Baban ve kayınbaban hacca geldiler ve burada vefat ettiler Hacı Abdullah Efendi sık sık ruyama girerek; Emanetleri sahibine ver!diyordedikten sonra para dolu iki kemer verdi Mehmed Efendi bu paralardan orada harcadığı gibi, memleketine donunce de durumu duzeldi
Şimdi Etibank Aluminyum Tesislerinin voleybol sahasının bulunduğu yer uzum bağı, meyve ve sebzelikti Bu bahcenin suyu olmadığından sahibi cok sıkıntı cekiyordu Bir yaz mevsiminde bahcenin sahibi, Hacı Abdullah Efendi olmak uzere şehrin ileri gelenlerini davet etti OğlunuAbdullah Efendiyi alması icin gonderdi Bahceye gelen Abdullah Efendi, bir sure misafirlerle sohbet ettikten sonra bahce sahibine; Ahmed! Bize bahceyi gezdirbuyurdu Ahmed Efendi ile bahceyi gezerken uzum bağının olduğu kısma geldikleri sırada, HacıAbdullah Efendi bir muddet durduktan sonra; Ahmed! Şurayı kaz aradığını bulursunbuyurdu Ahmed Efendi oraya ucbeş taş koyarak yerini belli etti Yatsı namazından sonra misafirler dağılınca, Ahmed Efendi bir fener ışığında işaret edilen yeri kazdı Yarım metre kazdıktan sonra, berrak ve tertemiz bir su cıktı Aile efradı o gece bayram yaptı
Hacı Abdullah Efendi, bir ara hac farizasını yerine getirmek icin Hicaz'a gitti Medine'de Peygamber efendimizin kabri şerifinin bulunduğu Hucrei Saadetin etrafındaki Şebekei Seadete girmek istedi Ravzai Mutehheranın muhafızlarına; Burayı acın ben iceri girmek istiyorumdedi Muhafızlardan biri; Buranın anahtarları bizde yok Burada bir meşayih heyeti vardır Onlar toplanır, karar verir ve ancak onların kararıyla burası acılır Babam da bu heyetin başkanıdırdedi Abdullah Efendi; Oyleyse babanıza haber verinbuyurdu Muhafız gidip durumu babasına soyleyince babası; Meşayih heyetinin herbiri bir yerde Şu anda onları toplamak mumkun değildircevabını verdi Muhafız durumu Hacı Abdullah Efendiye bildirince, ellerini kaldırıp; Essalatu Vesselamu aleyke ya ResUlallah, Essalatu vesselamu aleyke ya Habiballahderken kapının kilidi duştu ve kapı acıldı Şebekei Saadette tam yedi saat ayakta durdu Bu arada meşayih heyeti de toplanıp, geldi Muhafızlardan durumu oğrenince, Abdullah Efendiye tazim ve hurmet ettiler
Hacı Abdullah Efendi talebelerine sık sık şoyle buyururdu:
Başkalarını himaye edin, kendinizi beğenip kibirli olmayın
Kalp uyanıklığı ile ibadet etmeyen kimse ile Allahu teala arasında mani vardır
Yapılan ibadetleri muhafaza edip, ahirete goturmek, ibadetlerden hasıl olan amellerin muhafaza meyvesi olan manevi zevki kazanmaktan guctur
Helal yemek lazımdır Dini İslama uygun kazanmak lazımdır Cunku din, hakikat ancak helal yemekle meydana gelir Tehlikenin başı haram yemektir Bir insan haramdan sakınır ise, onun icin ibadet ve taat kolaylaşır İbadetten tad alır
Hayatının otuz dort yılını muderrislik ve şeyhlik gibi iki yuce makamı hakkıyla ihya ederek Hak yolunda hizmetle değerlendiren Hacı Abdullah Efendi, 1903 (H1319) senesinde vefat etti Cok kalabalık bir cemaatle Seyyid HarUnı Veli Camiinde kılınan cenaze namazından sonra vasiyeti uzerine Hıdır Mescidi denilen bugunku turbesinin olduğu yere defnedildi
ET, HELVA VE PİRİNC PİLAVI
Talebelerinden Bergamalı İbrahim Efendi, ziyaret maksadıyla Seydişehir'e geliyordu Eskişehir'de bir gece bir arkadaşında misafir oldu Hacı Abdullah Efendiyi ziyarete gittiğini soyleyince ev sahibi; Ben de seninle ziyaret icin gelip, o mubarek zatın hayır duasını alayımdedi Ertesi gun birlikte yola cıktılar Abdullah Efendi o gun talebelerinden birine; Oğlum! Kasaptan et al eve gotur Hacı anneye soyle, eti topluca pişirsin Helva ile pilav da yapsın Akşam uzeri misafirlerimiz gelecek Onlar gelinceye kadar hazır olsun Geldiklerinde yemekleri aldırırızdedi Talebe bu emri yerine getirdi
Akşam uzeri iki misafir geldi Abdullah Efendi hizmetlerini goren talebesine; Oğlum! Misafirlerimiz ac, yemek getirdedi Biraz sonra ağızları kapalı yemekler tepsi ustunde onlerine konulunca, Eskişehirli olan hemen yemek tabaklarının kapaklarını acıp, baktı O anda derhal ayağa kalkıp, Abdullah Efendinin elini opup, af diledi ve şoyle dedi: Yolda hayli acıkmıştım Şehre yaklaşınca; Şeyh Efendi olgun bir zat ise, et, bir helva, bir de pirinc pilavı hazırlatır Bize ikram ederdiye kalbimden gecirdim Aynı yemekleri onumde bulunca cok şaşırdım Beni bağışlayın
Hacı Abdullah Efendi de; Bizde bir şey yok Her şeyi Allahu teala emreder, kulları yapar Karnınızı doyurmaya bakın, buyrun afiyet olsundedi
1) Seydişehir Tarihi (Abdurrahman Ayaz); s64
2) Konya Velileri (Dr Hasan Ozonder); s243
3) Seydişehir Tarihi (Mehmed Onder); s163
Seydişehir'de yaşayan buyuk velilerden Bozkır'ın Karacahisar koyunde 1806 (H1222) senesinde doğdu Babası Muderris Yeğen Mehmed Efendidir Ailesinin tek cocuğu olan Abdullah Efendi, kucuk yaşta annesini kaybetmesine rağmen tahsilini aksatmayıp, sıbyan mektebinden mezun oldu Bu arada babasını da kaybettiTahsiline devam etmek icin babasının talebelerindenMehmed Kudsi Efendinin yanına gitti Mehmed Kudsi Efendi Nakşibendiye yolunun buyuklerindendi Bu buyuk zatın yanında ilim ve edep oğrenen Abdullah Efendi, hocasının vefatı uzerine yerine gecti
Abdullah Efendi, hocasının işareti uzerine Seydişehir'e yerleşerek, buradaki medresede talebe yetiştirmeye başladı Kendisine başvuranların dertleriyle ilgilenir ve care bulurdu Namazlarını SeyyidHarUnı Veli Camiinde kılardı Devlet erkanı sık sık sohbetlerinde bulunur, onun hayır duasını alırdı
Bir gun Konya Valisi Ferid Paşa, Hacı Abdullah Efendinin ziyaretine geldi Birkac gun Seydişehir'de kalan Paşa, Abdullah Efendinin sohbetlerine katıldı Paşa ayrılmak uzere izin isteyince, Abdullah Efendi, işlerinin hayırlı olması icin Paşaya dua etti Paşa ayrılırken; Dua buyurun efendim! İlk fırsatta ziyaretinize tekrar geleceğimdeyince, Abdullah Efendi; Seydişehir'e son gelişiniz, bir daha goruşemeyeceğizbuyurdu Bu sozlerden Ferid Paşa uzulunce,Abdullah Efendi; Merak etmeyin netice hayırlıdırdediSeydişehir'den ayrılan Ferid Paşa AntalyaSancağına teftiş icin gitti Burada sadrazam olduğuna dair telgraf alarak hemen deniz yoluyla İstanbul'a gitti Bir daha Seydişehir'e gelmek nasib olmadı
Talebelerinden fukara babası ve cok yardım sever olarak bilinen Hacı Mehmed Efendi, icazet aldıktan sonra memleketine donmuştu Babası ve kayınpederi hacda vefat edince, Mehmed Efendinin işleri bozuldu Her hafta hocasını ziyaret icin Seydişehir'e gelirdi Hac mevsimi yaklaştığı sırada yine hocasını ziyarete gelmiş, duasını almıştı Elini opup ayrıldığı sırada, Abdullah Efendi oturduğu minderin altından bir bohca cıkarıp Mehmed Efendinin boynuna dolayıp; Mehmed Hacca gideceksin, niyet et!dedi (O zamanlar hacca gitmek isteyenler boyunlarına bir bohca bağlamak sUretiyle hacca gideceklerini belli etmeleri adetti) Maddi durumu iyi olmayan Mehmed Efendi cok şaşırdı, fakat hocasına bir şey diyemediMedreseden cıkarken, bohcayı boynundan cıkarıp, koynuna koydu ve hadiseyi kimseye soylemedi
Ertesi hafta tekrar hocasını ziyarete geldiğinde, medresenin kapısından girerken bohcayı boynuna bağlamayı unutmadı Hocasının elini operken, hocası; Mehmed iki kapı arasında bohcayı boynundan cıkarsan da hacca gideceksin, niyet et!buyurdu Hocasının bu ihtarı uzerine Mehmed Efendi, hacca niyet etti ve hazırlıklarını tamamladı
Yola cıkılacağı gun butun hacı adayları ile birlikte Mehmed Efendi de, Abdullah Efendinin medresesinin onune geldi Abdullah Efendi butun hacı adaylarına hayır dua eder, onlar da elini operek vedalaşırlardıSıra Mehmed Efendiye gelince, Hacı Abdullah Efendi cebinden cıkardığı beş kuruşu vererek; Bunu kesenin dibine dik!diye tenbihte bulundu
Kafile uzun yolculuktan sonra Cidde'ye vardı Cidde'de rehberler yuksek sesle ve memleketlerinin isimlerini soyleyerek hacı adaylarını ararlardı Seydişehir rehberi de misafirlerini buldu ve; İcinizde Mehmed Efendi var mı?diye sorduMehmed Efendiyi kendi evine goturdu Akşam namazından sonra rehber, Mehmed Efendiye; Oğlum! Baban ve kayınbaban hacca geldiler ve burada vefat ettiler Hacı Abdullah Efendi sık sık ruyama girerek; Emanetleri sahibine ver!diyordedikten sonra para dolu iki kemer verdi Mehmed Efendi bu paralardan orada harcadığı gibi, memleketine donunce de durumu duzeldi
Şimdi Etibank Aluminyum Tesislerinin voleybol sahasının bulunduğu yer uzum bağı, meyve ve sebzelikti Bu bahcenin suyu olmadığından sahibi cok sıkıntı cekiyordu Bir yaz mevsiminde bahcenin sahibi, Hacı Abdullah Efendi olmak uzere şehrin ileri gelenlerini davet etti OğlunuAbdullah Efendiyi alması icin gonderdi Bahceye gelen Abdullah Efendi, bir sure misafirlerle sohbet ettikten sonra bahce sahibine; Ahmed! Bize bahceyi gezdirbuyurdu Ahmed Efendi ile bahceyi gezerken uzum bağının olduğu kısma geldikleri sırada, HacıAbdullah Efendi bir muddet durduktan sonra; Ahmed! Şurayı kaz aradığını bulursunbuyurdu Ahmed Efendi oraya ucbeş taş koyarak yerini belli etti Yatsı namazından sonra misafirler dağılınca, Ahmed Efendi bir fener ışığında işaret edilen yeri kazdı Yarım metre kazdıktan sonra, berrak ve tertemiz bir su cıktı Aile efradı o gece bayram yaptı
Hacı Abdullah Efendi, bir ara hac farizasını yerine getirmek icin Hicaz'a gitti Medine'de Peygamber efendimizin kabri şerifinin bulunduğu Hucrei Saadetin etrafındaki Şebekei Seadete girmek istedi Ravzai Mutehheranın muhafızlarına; Burayı acın ben iceri girmek istiyorumdedi Muhafızlardan biri; Buranın anahtarları bizde yok Burada bir meşayih heyeti vardır Onlar toplanır, karar verir ve ancak onların kararıyla burası acılır Babam da bu heyetin başkanıdırdedi Abdullah Efendi; Oyleyse babanıza haber verinbuyurdu Muhafız gidip durumu babasına soyleyince babası; Meşayih heyetinin herbiri bir yerde Şu anda onları toplamak mumkun değildircevabını verdi Muhafız durumu Hacı Abdullah Efendiye bildirince, ellerini kaldırıp; Essalatu Vesselamu aleyke ya ResUlallah, Essalatu vesselamu aleyke ya Habiballahderken kapının kilidi duştu ve kapı acıldı Şebekei Saadette tam yedi saat ayakta durdu Bu arada meşayih heyeti de toplanıp, geldi Muhafızlardan durumu oğrenince, Abdullah Efendiye tazim ve hurmet ettiler
Hacı Abdullah Efendi talebelerine sık sık şoyle buyururdu:
Başkalarını himaye edin, kendinizi beğenip kibirli olmayın
Kalp uyanıklığı ile ibadet etmeyen kimse ile Allahu teala arasında mani vardır
Yapılan ibadetleri muhafaza edip, ahirete goturmek, ibadetlerden hasıl olan amellerin muhafaza meyvesi olan manevi zevki kazanmaktan guctur
Helal yemek lazımdır Dini İslama uygun kazanmak lazımdır Cunku din, hakikat ancak helal yemekle meydana gelir Tehlikenin başı haram yemektir Bir insan haramdan sakınır ise, onun icin ibadet ve taat kolaylaşır İbadetten tad alır
Hayatının otuz dort yılını muderrislik ve şeyhlik gibi iki yuce makamı hakkıyla ihya ederek Hak yolunda hizmetle değerlendiren Hacı Abdullah Efendi, 1903 (H1319) senesinde vefat etti Cok kalabalık bir cemaatle Seyyid HarUnı Veli Camiinde kılınan cenaze namazından sonra vasiyeti uzerine Hıdır Mescidi denilen bugunku turbesinin olduğu yere defnedildi
ET, HELVA VE PİRİNC PİLAVI
Talebelerinden Bergamalı İbrahim Efendi, ziyaret maksadıyla Seydişehir'e geliyordu Eskişehir'de bir gece bir arkadaşında misafir oldu Hacı Abdullah Efendiyi ziyarete gittiğini soyleyince ev sahibi; Ben de seninle ziyaret icin gelip, o mubarek zatın hayır duasını alayımdedi Ertesi gun birlikte yola cıktılar Abdullah Efendi o gun talebelerinden birine; Oğlum! Kasaptan et al eve gotur Hacı anneye soyle, eti topluca pişirsin Helva ile pilav da yapsın Akşam uzeri misafirlerimiz gelecek Onlar gelinceye kadar hazır olsun Geldiklerinde yemekleri aldırırızdedi Talebe bu emri yerine getirdi
Akşam uzeri iki misafir geldi Abdullah Efendi hizmetlerini goren talebesine; Oğlum! Misafirlerimiz ac, yemek getirdedi Biraz sonra ağızları kapalı yemekler tepsi ustunde onlerine konulunca, Eskişehirli olan hemen yemek tabaklarının kapaklarını acıp, baktı O anda derhal ayağa kalkıp, Abdullah Efendinin elini opup, af diledi ve şoyle dedi: Yolda hayli acıkmıştım Şehre yaklaşınca; Şeyh Efendi olgun bir zat ise, et, bir helva, bir de pirinc pilavı hazırlatır Bize ikram ederdiye kalbimden gecirdim Aynı yemekleri onumde bulunca cok şaşırdım Beni bağışlayın
Hacı Abdullah Efendi de; Bizde bir şey yok Her şeyi Allahu teala emreder, kulları yapar Karnınızı doyurmaya bakın, buyrun afiyet olsundedi
1) Seydişehir Tarihi (Abdurrahman Ayaz); s64
2) Konya Velileri (Dr Hasan Ozonder); s243
3) Seydişehir Tarihi (Mehmed Onder); s163