Hafta Hafta Gebelik

SoruCevap

Yeni Üye
Çözümler
1
Tepkime
57
Yaş
36
Coin
256,936
1. hafta
Gebeliğin 1. haftasında aslında henüz hamile değilsinizdir. Gebelik zamanı hesaplanırken ilişkinin zamanı değil son adet tarihinizin ilk günü başlangıç alınır bu yüzden bu zamanı hatırlamalı ve unutmamalısınız.
Bu şekilde hesaplandığında insanlarda gebelik 280 gün yani 40 hafta sürer.
Ay hesabı yapmak karışıklığa neden olabileceğinden siz de gebeliğinizi takip ederken hafta olarak ifade etmeyi öğrenmeli ve ay hesabını bırakmalısınız.
28 günde bir adet gören kadın için yumurtlama zamanı kanamanın başlangıcından itibaren 14. gün civarındadır.
Bu günler zararlı alışkanlıklardan (sigara, alkol) vazgeçmek için en uygun dönemdir. Gebelik öncesi dönemde kronik hastalığı bulunan veya uzun süredir herhangi bir nedenle ilaç kullanan kişiler sahip oldukları hastalıklar ve kullandıkları ilaçların gebeliğe olabilecek olumsuzlukları nedeniyle daha gebelik planlamadan kadın doğum doktorlarından süreç ile ilgili bilgi almalılardır.
Uygun ve sağlıklı beslenme alışkanlığı rahat bir gebelik süreci için önemlidir. Gebelikte beslenme konusu ayrı bir başlıkta ele alınacaktır.
Gebelik planlayan veya gebe olduğunu öğrenen kişi folik asit başlamalıdır. Folik asit sayesinde nöral tüp defekterinin yaklaşık %50’lik bir kısmı önlenebilmektedir.
Nöral tüp defektleri beyin omurilik anatomik gelişim bozukluğudur. Tedavi edilen tipleri olabildiği gibi yaşamla bağdaşmayan çeşitlerine de rastlanır.
Nöral Tüp Defekti

1. Hafta

Bu haftada henüz gebe değilsiniz ama gebelik oluşma ihtimaline bağlı olarak endometrium denilen rahim en iç tabakası kalınlaşmaya başlamıştır. Bu kalınlaşmanın amacı döllenme meydana geldikten sonra oluşacak embriyonun rahim içinde rahatlıkla tutunmasını sağlamaktır.
Bu haftanın sonunda gelişen yumurta çatlayarak yumurtalıktan atılır ve eğer spermle karşılaşırsa fertilizasyon gelişir ve ilk gebelik materyali olan zigot meydana gelir.
3. Hafta
Yumurtalıklardan atılan yumurta hücresi ile erkekten gelen sperm fallop tüplerinde karşılaşır. Pek çok sperm, yumurta etrafında kümelenmesine rağmen bunlardan sadece 1 tanesi yumurtanın zarını geçerek içine girer ve kendi genetik materyali ile yumurtanın genetik materyali birleşir. Bu döllenmedir. Döllenme ile birlikte adına yaşam denilen mucize başlar.
Bundan sonra bebeğinizin hayatındaki ilk yolculuğu başlar.Bu yolculuk fallop tüplerinden bundan sonraki yaşamını sürdüreceği rahim boşluğuna kadar yaklaşık 3 gün sürecek bir yolculuktur. Eğer bu sırada gebelik materyali fallop tüplerine yapışırsa dış gebelik oluşur.
Döllenmenin 4. gününe gelindiğinde morula denilen gebelik materyali uterus (rahim) içine ulaşmıştır.
Döllenme anında bebeğin cinsiyeti bellidir. Eğer dölleyen sperm X kromozomu taşıyor ise bebek kız, Y kromozomu taşıyor ise erkek olacaktır. Dolayısı ile bebeğin cinsiyetini belirleyen erkek, yani babasıdır. Kadının bebek cinsiyetinde en ufak bir rolü yoktur.
Bu devrede cinsiyeti saptamak ancak genetik inceleme ile mümkündür. Bu aşamada belli olan sadece cinsiyet değildir. 38 hafta sonra dünyaya merhaba diyecek olan bireyin göz renginden kan grubuna kadar bütün genetik yapısı bellidir ve değiştirilemez.
Genellikle bu haftaya kadar anne adayında fiziksel ve ruhsal değişiklikler yoktur.
4 Hafta:
Bu haftanın sonunda adetiniz gecikir ve eczaneden bir gebelik testi alıp evde yapabilirsiniz. Adet gecikmesinin tek sebebi gebelik olmadığı için gebelik testi negatif çıkarsa yapılması gereken en akıllıca iş hemen doktorunuzdan randevu almakdır.
Bu haftada doktora muayene olsanız bile muhtemelen gebelik kesesi görülmeyecektir ama en azından rahim ve yumurtalıkların ultrason ile gözlenmesi miyom ve yumurtalık kistlerinin dışlanması açısından önemlidir.
Gebelik teşhisinde kanda yapılan gebelik testi %100’e yakın doğrulukla gebeliğin olup olmadığını tespit edebilir. Eğer gebelik varsa doktorunuz size önerilerde bulunacaktır.
Bu haftada halsizlik, uyku hali ve göğüslerde hassasiyet gibi bazı şikayetler başlayabilir bu şikayetler bir çok gebede gözlenebilen ve endişe edilmemesi gereken durumlardır.
Bu haftada anne adayında karın ve kasıklarda kramp tarzı kasılmalar görülebilir. Çoğu kadın bunu adet göreceğine dair bir işaret olarak yorumlar ancak bu erken gebelikte normal kabul edilen bir durumdur.
5. Hafta:
Memelerde dolgunluk ve hassasiyet bu haftada en sık karşılaşılan yakınmadır.
Sürekli uyku hali ve halsizlik genelde görülen bulgulardandır.
Uterusunuzdaki büyüme mesanenizin kapasitesini azalltığı için sık sık tuvalete gitme ihtiyacı duyabilirsiniz.
Eğer hala daha doktorunuza gitmediyseniz bir an önce gidin çünkü içinizdeki canlı ile tanışma zamanı geldi.Doktorunuz vajinal ultrasonografi ile gebelik kesesini uterus içinde size gösterecektir.
Bebeğiniz ise şu an bir susam tanesi büyüklüğündedir.
Eğer ultrasonda kese görülemez ise bu bir dış gebelik olabilir.Dış gebelik hayati tehlike yaratabilen ciddi bir durumdur.
Bebeğin en erken işlev kazanmaya başlayan sistemi dolaşım sistemidir. Bu haftanın sonlarına doğru kalbi oluşturacak hücreler kasılmaya başlar. Ultrasonografide bu kasılmalar kalp atımları olarak görülebilir ve doppler ile duyulabilir.
Hala folik asit almadıysanız mutlaka başlayın.
Gebeliğin erken dönemlerinde kullanılan ilaçlar ya da radyasyon gibi çevresel faktörler ile ilgili “ya hep ya hiç” kuralı geçerlidir. Buna göre maruz kalınan madde ya bebekte bir hasara yol açarak düşüğe neden olur, ya da bebekte hiçbir etki yaratmaz. Doğanın mükemmel koruma mekanizmalarından biri olan bu kural nedeni ile eğer gebe olduğunuzu bilmediğiniz ilk haftalarda bu tür bir olaya maruz kalırsanız endişelenmeyin.
Anne adayında görülen değişiklikler açısından bakıldığında en sık karşılaşılan yakınmalar sık idrar çıkma ve halsizliktir. Bu aşamada sıvı alımını kısıtlamak doğru değildir. Ancak idrar söktürücü etkisi olan çay kahve gibi içecekleri azaltmakta yarar vardır.
Enerjinizin büyük kısmı bebeğe yönlenmiş olduğundan halsizlik ve çabuk yorulma çoğu kadında görülür. Bu nedenle kendinizi fazla zorlamanın bir anlamı yoktur.
Gaz ve şişkinlik, kokulara karşı hassasiyet ve tükrük salgısında artış da sık görülen problemlerdendir.
6. Hafta:
İlkel kalp bu dönemde kasılmaya başlar yani bu hafta bebeğinizin kalbinin atmaya başladığı dönemdir. Kalp hızı ilk başlarda dakikada 80-100 atım arasındadır ve günler ilerledikçe daha da hızlanır.
Bebeğinizin çenesi, yanakları, gözleri, kulakları ve burnu yavaş yavaş oluşmaya başlamıştır. Göz ve kulak taslakları meydana gelmiştir.
Bu haftayla birlikte pek çok kadın gibi sizde özelikle sabahları uyandığınızda midenizin bulandığını fark edebilir hatta kusabilirsiniz. Eskiden sevdiğiniz yemek kokuları ya da eşinizin parfümününün birden bire aslında hiç de güzel olmadığını fark ettiniz. Aslında tüm bu kokular yine eskisi gibi. Değişen sizsiniz. Gebelik hormonlarının beyninizdeki bulantı merkezini uyarması neticesinde olan bu durum emesis gravidarum olarak adlandırılır. Eğer bulantı ve kusmalar sizin yaşantınızı ve beslenmenizi etkileyecek kadar şiddetli olur ise hiperemesis gravidarum tablosu gelişti demektir.Bu durumda ilaç kullanmanız gerekebilir.
Doktorunuzun önereceği ilaçları kullanmaktan çekinmeyin.
Gebeliğe bağlı olabilecek şikayetlere (bulantı, kusma, halsizlik, uyuklama hali) sahip olmayabilirsiniz. Sanki hiç gebelik yokmuş gibi normal hayatınıza devam ediyor olabilirsiniz. Böyle olduğunda acaba gebelikte bir problem mi var diye düşünmeyin doktora başvurduysanız ve sizin için herşeyin yolunda olduğunu söylediyse size asla endişe etmeyin, sakin olun.
Bu dönem bebeğin organ gelişimi için kritik olduğundan alkol, sigara gibi bebeğe zararlı olabilecek maddelerden uzak durulmalıdır.
Pek çok anne adayı bu dönemde gebe olduğunu sevdikleri ve dostları ile paylaşmak ister ve aileye yeni bir bireyin katılacağı müjdesi bu haftada verilir. Bazı anne adayları ise mutlu haberi paylaşmak için düşük riski olan dönemin geçmesini ve gebeliğin normal seyrettiğinden emin olmayı beklerler. Her iki davranış şekli de normaldir.
Döllenmeden sonra 21 – 23 günlerde embriyonun boyu 1.5 – 3 mm kadar olmuştur. Bu dönemde çok hızlı bir büyüme ve değişim söz konusudur.
Eğer hala daha kontrole gitmediyseniz aslında bu hafta ilk doktor kontrolünüz için en uygun dönemdir.
7 Hafta:
Bu haftanın sonunda bebeğinizin boyu bir fasülye tanesi kadar olacaktır.
Bu fasülyenin tepe kısmına dikkat ettiğinizde iki küçük siyah noktacığı fark edebilecektiniz. İşte bu iki küçük nokta bebeğinizin gözleri olacaktır, hatta gözün ağ tabakası olan retina oluşmaya başlar.Biraz daha kenarda yer alan topluiğne başından küçük çukurluklar da kulaklar olarak gelişecektir.Bu organlar hem denge hem de işitmede görev alır. İlkel bir ağız ve dil fark edilebilir.
Yine bu haftada kol ve bacak tomurcukları oluşmaya başlar.
Bu haftada en hızlı büyüyen doku beyindir ve kabaca bir tahminle her dakikada 100 yeni sinir hücresi oluşmaktadır.
Tiroid bezi gelişimini sürdürür, lenfatik sistem ilk defa oluşmaya başlar.
Kan dolaşımı başlamıştır.Şimdilik iki bölümden oluşan kalp dakikada 150 defa atmaktadır. Doppler ultrason ile bebeğinizin kalp atımını doktorunuz size dinletebilir.
Akciğer gelişimi devam etmektedir.
Safra kesesi, mide, barsaklar ve pankreas gelişimini sürdürür.
Dışarıdan gebe olduğunuzu fark ettirecek hiçbir değişim yoktur. Bu dönemde 1-2 kilo alınabilir ya da verilebilir. Her iki durum da normaldir. Gebeliğin erken belirtileri yavaş yavaş azalmaya başlar, buna karşın bulantı ve kusmalar artabilir. Bu şikayetler özellikle sabah erken saatlerde daha fazla olur.
Bulantı ve kusmalar çok şiddetli ise eşinizden sabahları siz yataktan kalkmadan önce, size kraker türü şeyler getirmesini isteyebilirsiniz. Bu hem O’nun sizi anlamasına yardımcı olacak hem de sizin eşinizin desteğini hissetmenize yarayacaktır. Tuzlu krakerler ise bulantılar için en uygun besin maddeleridir.
Hormonların etkisi ile memelerde aşırı bir büyüme olabilir. Bu son derece normal ve beklenilen bir durumdur. Memeler üzerinde koyu renkli damarlar görünür hale gelebilir.
Sık idrara çıkma, çabuk yorulma, halsizlik, bulatı ve kusma gibi yakınmalar devam edebilir. Reflüye bağlı olarak midede ve yemek borusunda yanma hissedilebilir.
Barsaklar yavaşladığı için kabızlık sık görlür. Lif alımını arttırmak yarar sağlayabilir
8. Hafta
Bu hafta bebeğinizin günlük büyüme hızı yaklaşık 1 milimetre kadardır.
Özellikle beyin ve kafa hızla büyümeye devam eder.Göz kapakları kıvrım şeklinde ayırt edilebilir. Alt çene belirginleşmeye başlar.
Omurilik gelişimini sürdürür.Üst damak farklılaşır. Burnun ucu oluşur. Dişetlerinin altında dişler gelişimini başlatır.
Yemek borusu farklılaşır ve nefes borusundan ayrılır.Kalp içinde kapakçıklar fark edilmeye başlar.
Kalbin 4 odacığı ayırdedilebilir. Akciğerler yemek borusunun iki yanında yer alırlar. Böbrek oluşmaya başlar.
Kollar silindirik şekilde uzamaya başlarken uçlarında el ayaları belirmeye başlar. Kollarda sinir iletimi başlar.Yine kollar kıvrımlanır. Bu kıvrım gelecekdeki dirsekdir.
Bebeğiniz zaman zaman sıçrama tarzında istemsiz hareketler yapmaya başlamıştır. Bu hareketler ultrasonografide izlenebilir ancak hissetmeniz olanaksızdır.
Hala daha kendinizi gebe gibi hissetmiyor musunuz?

Önemli değil. Önünüzde daha çok zaman ve yaşanacak şey var. Örneğin gebelik öncesinde kapalı bir yumruk kadar olan rahiminiz artkı neredeyse portakal kadar oldu bile. Rahimdeki bu büyümeler sizde zaman zaman hissedeceğiniz karın kramplarına neden olabilir.

Hormonal değişimlere bağlı olarak cilt değişiklikleri baş göstermeye başlayacaktır. Yağlı bir cilt ve sivilcelenme bunun en tipik göstergeleridir.

Yine hormonların etkisi ile vajen dokusu da salgılarını arttırmaya başlar. İnce ve süt gibi bir akıntı olabilir. Bunun amacı doğum kanalını zarar verebilecek enfeksiyonlardan korumaktır ve tamamen normaldir.
Bu haftalarda stres, bulantı ve kusmalar, hormonal değişimler gibi pekçok nedene bağlı olarak başağrısı görülebilir. Şiddetli başağrısı varlığında mutlaka doktorunuzla görüşmelisiniz.

9. Hafta:
Kıkırdak ve kemik dokuları oluşmaya başlamıştır.
Barsaklar göbek kordonu içinden karın boşluğuna doğru göç etmeye başlarlar.
Beyin hala daha en büyük organdır.
Yutak belli olmaya başlar.Ağız boşluğu oluşumu görülebilir. Kulak kepçesi farklılaşır. Gözde retina iyice belli olabilir. Göz kapakları fark edilebilir.Burun delikleri belirir.Koku almaya yarayan sinir oluşur.
Yemek borusu uzar ve kalpden çıkan kan iki ayrı yönde pompalanmaya başlar.
Meme uçları belirgindir.İnce barsaklar uzar, böbrek oluşumu tamamlanır ve ilk kez idrar üretmeye başlar.
İlkel cinsiyet hücreleri oluşmaya başlar. Dış genital organların farklılaşması başlamıştır.Ancak hala daha kız yada erkek olduğu bellli değildir.
El ve dirsek belirginleşir. Bacaklarda sinir iletimi başlar.Bebek içinde yüzdüğü suyun içinde hafif hafif hareket etmeye başlar.
Belirgin bir kilo artışı olmasa da memeler büyürler ve dolgunluk ve hassasiyet olur. Bu dönemde destekleyici sütyen giymeye başlamak gerekebilir.
Mide içeriğinin yemek borusuna kaçması sonucu yanma hissi olabilir. Bu dönemde günlük kalori gereksiniminiz yaklaşık 300 kalori artmıştır.
Kan şekerinizde ve tansiyonunuzda ani nedeniyle kısa aralıklarla azar azar yemeye dikkat etmelisiniz.
Bu hafta bebeğin gelişiminin haftası ile uyumlu olması ve kalp atım hızının normal aralıkta bulunması durumunda kendiliğinden düşük riskinde belirgin bir azalma izlenir.
10. Hafta:
İlk kez beyin dalgaları üretilmeye başlar.
Kafa dik durumdadır ve iç kulakda denge sağlayan kısımlar gelişir.
Dudakların gelişimi tamamlanır. Diş tomurcukları oluşmaya başlar.Gözler kapalıdır.
Gonadlar gelişir ve testis ya da over olarak farklılaşır. Testisten testosteron adı verilen erkeklik hormonu üretilmeye başlar.
Kalp gelişimini büyük ölçüde tamamlar.
Gövdenin dışında gelişmiş olan barsaklar karın boşluğu içine doğru iyice hareket ederler.Mide içinde sindirim sistemi ile salgılar üretilmektedir.
Mesane içinde idrar izlenebilir.
Diz ve ayak belirginleşir. Ayak parmakları ve tırnakları belli olur. Kaslar güç kazanmaya başlar.
Kız bebeklerde klitoris erkek bebeklerde ise penis gelişir.
Hemen hemen bütün eklemler ve kasların oluşumu tamamlandığı için bebek artık su kesesi içinde hareket etmeye başlar, ancak bu hareketler sizin hissetmeniz için yeterli değildir.
Kemikler ve kıkırdaklar güçlenmeye devam eder.
Bu dönemlerde anne adayının duygu durumunda dalgalanmalar çok sık görülür. Bu çok normal bir durumdur. h
Kan hacminiz arttığı için cildinize yakın toplardamarlarda koyulaşmalar fark edebilirsiniz. Bu durum özellikle bacaklar ve memelerde belirgindir.
Kilonuz da artık artmaya başladı.
Bulantı ve kusmalarınızın azalmaya başlaması bu dönemlerde beklenebilir.
Yine bu haftalarda kasık ve karın ağrıları sık karşılaşılan sorunlardandır.Bu ağrıların temel nedeni rahmi yerinde tutan bağların gerilmesidir.
11. Hafta:
Bebeğinizin boyu bu hafta itibari ile yaklaşık 5-6 santimetredir.
Gebeliğin düşükler açısından en kritik dönemi artık sona erdi, ama 20. haftaya kadar düşükler görülebilir.
Bu haftada fetusun boyunun yarısını kafa oluşturmaktadır. Fetusun gözleri kapalıdır ve bu göz kapaklarının altında iris tabakası olgunlaşmasına devam etmektedir.
Bu hafta diyafram tamamen oluştu ve solunum hareketi yapabiliyor bu hareketlerle bebeğinizin etrafını saran amnion sıvısı akciğerlere geçiyor.
Artık böbreklerde idrar üretilebiliyor, bu idrar bebeğinizin içinde yüzdüğü amnion sıvısının kaynaklarından biridir. Bu haftada amnion sıvısının miktarı yaklaşık 50 ml olur.
Bu haftada kafa derisi içinde kıl kökleri oluşmaya başlar. Bunlar bebeğiniz doğduğundaki geçici saçları oluşturacaklardır.
Bebeğiniz artık ellerini açıp kapayabiliyor, dokunma duyusunun başladığı günlerdeyiz, ayrıca el ve ayak tırmakları da oluşmakta.
Bebeğiniz bu haftada başparmağını ağzına sokabilir.
Bebeğiniz içinizde gerinme ve sıçrama hareketleri yapmaktadır ancak sizin bunları hissetmeniz olanaksızdır.
Sizde ise rahim bir greyfurt büyüklüğüne ulaşmıştır ancak hala daha pelvis içinde yer alır.
Bulantılar azaldığından iştahda bir artış görülür.
Bu dönemde prenatal testlerden bazıları (ikili test) yapılabilir. Doktorunuz bu konuda size yol gösterecektir.ikili test hakkında ayrıntılı bilgiyi tarama testleri bölümünden öğrenebilirsiniz.
12. Hafta:
Bebeğiniz artık ufak ufak göz kapak hareketleriyle birlikte gözlerini oynatabiliyor.
Bu hafta itibariyle diş etlerinde 20 dişinde yerleri belli olmuştur. Yüz insan görünümündedir, ağız içinde ise üst damak birleşmeye başlamıştır. Fetusun gırtlağında ses telleri oluşumunu tamamlar ve bebeğiniz artık esneme hareketini yapabilir.
Karın boşluğunda ise barsaklar karın içine girmiştir ve hareketleri başlamıştır.
Karaciğer safra salgılamaya başlar ve salgılanan safra safra kesesinde depolanır.
Tiroid, ve pankreas gelişimini tamamlar. Pankreasdan insülin salgılanır.
Kemik iliği de oldukça aktiftir ve sürekli hiç ara vermeden kan hücreleri, özellikle doğumdan sonra karşılaşacağı enfeksiyonlarla mücadele için akyuvar denilen savunma hücrelerini üretmeye devam etmektedir
Her iki cinsde de dış genital organlar gelişimini tamamlamamıştır ancak kızlarda büyük ve küçük dudaklar, erkeklerde ise penis ve torbalar dikkatli gözlem ile ayırt edilebilir.
Beyin tabanında bulunan ve hipofiz adı verilen kısımda hormonlar üretilmeye başlanmıştır.
Ellerde ve ayaklarda tırnaklar uzamaya başlar. Sinir sitemi biraz daha olgunlaşır ve fetusda refleksler gelişir. Bu dönemde cilt oldukça hassasdır. kemiklerden bazıları sertleşmeye başlamıştır. Bu sertleşmeyle birlikte eğer gebe olduğunuzu bilmiyorsanız ve her hangi bir nedenle röntgen çekilirseniz bebeğiniz röntgen filminde görülebilir.
12. haftaya gelindiğinde uterus yukarı doğru büyümeye devam ederek pelvis dışına çıkar ve karın boşluğuna girer. Artık mesane üzerine çok fazla baskı yapmadığı için sık idrar yapma isteği bir miktar azalır.
Kan damarları genişlediğinden ani tansiyon düşmeleri ve bayılmalar olabilir. Yatar ya da oturur pozisyondan ayağa kalkarken ani hareket etmekten kaçınmanız iyi olacaktır.
Düşük tehlikesi çok büyük ölçüde azalmıştır. Doktorunuzun size bunu belirtmesi ile her anne adayında olduğu gibi siz de psikolojik açıdan rahatladığınızı fark edeceksiniz.
Diş etleri gebelikten olumsuz yönde etkilendiği için diş hekiminizden randevu almanızda ve muayene olmanızda büyük fayda olduğunu unutmayın. Bu haftalar diş kontrolü için oldukça uygun dönemdir. Eğer diş eti kanamalarınız çok oluyorsa çocuklar için üretilmiş yumuşak kıllı diş fırçalarını tercih edebilirsiniz.
13. Hafta:
Fetus artık giderek daha fazla insana benzemektedir. Gözler kafanın yan taraflarından ortaya doğru kaymaya başlar. Kulaklar normal pozisyonuna doğru hareketlenir.
Dışarıdan bakıldığında bebeğin cinsiyeti kolaylıkla saptanabilir. Ancak ultrasonografide cinsiyeti görebilmemiz için Birkaç haftamız daha var.
Artık bebeğinizin bütün organları oluştu. Bundan sonra bu organların gelişmesi ve olgunlaşması süreci başlayacak.
Gebeliğin erken bulguları ve yarattığı şikayetler hemen hemen hiç kalmamıştır ama yine de bazı hamilelerde bulantı ve kusma gibi şikayetler bir kaç hafta kadar daha uzayabilir.
Rahim büyüdükçe gerilir ve etrafını çevreleyen ve kendisini yerinde tutan zarları da gerer. Bu hafif bir kasık ağrısı şeklinde algılanabilir. Round ligaman ağrısı olarak adlandırılan bu durum gelip geçicidir ve önemli değildir.
Herşeyi etkileyen hormonlar ciltte de değişikliklere neden olurlar. Özellikle yüz ve boyunda lekelenmeler olabilir. Buna gebelik maskesi ya da chloasma adı verilir. Geçici bir durumdur ve doğumdan sonra düzelir.
Artık karnınız büyümeye başlamıştır. Eskiden olan kıyafetler dar gelmeye başlayabilir. Gebe kıyafetleri satın almanın vakti gelmiştir.
14. hafta:
Artık bebeğiniz tamamen bir insan görünümündedir ve zaman zaman kafasını dik tutabiliyor.
Bu arada bebeğinizin artık parmak izi var.
Şu anda kendileri yaklaşık 45 gram ağırlığında ve 9-10 santimetre boyunda. Artık tüm besin ve oksijenini plasentası yardımıyla sizden alıyor.
Bulantılar geçmiştir ama yine progesteronun gevşetici etkisi ile mide içeriği yemek borunuza kaçar ve yanma olabilir.
Bulantılar geçtiği için beslenmeniz düzelir, enerjiniz artar.
15. Hafta:
Bebeğinizin boyu yaklaşık olarak 11 cm ve ağırlığı ise 70 gram.
Gelişmekte olan bebeğin kafası üzerinde lanugo adı verilen ince ve ipeksi tüyler belirmeye başlar. Bu ilkel saçlar doğumda kaybolurlar.
Gelişen kas ve sinir sisteminin etkisiyle artık ultrasonda bebeğinizin olabilecek tüm eklemlerini oynattığını göreceksiniz hatta bebeğiniz şu anda mimik hareketleri bile yapıyor ama bizim görmemize biraz daha vakit var.
Bu dönemde bebeğin cildi oldukça incedir ve deri altında damarlar görülebilir.
Bu döneme ulaşıldığında karnınız oldukça büyümüştür. Elinizi karnınıza götürdüğünüzde uterusunuzu top gibi hissedebilirsiniz.
Memelerden klostrum adı verilen sıvı gelebilir. Bu normal bir durumdur.
Gebelik hormonları çalışmaya devam etmektedir. Bu haftalarda asıl etkileri diş ve dişetlerinde görülür. Dişler çürümeye daha eğilimli olurken diş etlerinde çekilmeler ve kanamalar olabilir. Sık kanayan dişetiniz varsa mutlaka dişhekiminiz ile görüşmelisiniz
Yine hormonların etkisi ile burunda sürekli bir tıkanıklık hatta kanama olabilir. Burun kanamaları sık tekrarlıyor ise bir kulak burun boğaz uzmanıın görmesinde yarar olabilir.
16. Hafta:
Bu haftada gözler ve kulaklar bebek doğduğunda bulunacakları son lokalizasyonlarına gelirler. Göz kırpma gibi basit refleksler gelişmeye başlar.Benzer şekilde kulaklar da son pozisyonlarını almışlardır.
Sinir lifleri onlara özelliklerini veren myelin ismindeki madde ile kaplanmaya başlar. Myelin sinir iletimi için son derece önemli bir maddedir. Dolaşım sistemi tam anlamı ile fonkisyonel olmuştur. Bebeğin plasentası yaklaşık fetus kadardır. Göbek kordonu sistemi olgunlaşmaya başlar.
120 gram olan bebek avucunuza sığacak kadar büyümüştür.
Ultrason altında bebeğin hıçkırdığı saptanabilir. Bu solunumun başlama işaretlerinden biridir.
Bu haftanın diğer bir ilki de bebekteki ışık refleksinin ortaya çıkışıdır. Artık bebeğiniz teorik olarak ışığa tepki verebilir.
Bu hafta her açıdan oldukça önemlidir. Bir kere anne ve baba adaylarının en çok merak ettikleri konuların başında belki de ilk sırada gelen bebeğin cinsiyeti bu haftada açıklığa kavuşur. İyi bir ultrason cihazı ve deneyimli bir göz 16. haftada bebeğin cinsiyetini çok büyük bir olasılıkla saptar. Bazı durumlarda 12-14. haftalarda da cinsiyet görülebilir, ya da gebeliğin son dönemlerine kadar hiç görülemeyebilir fakat bu çok nadir bir durumdur. Bu haftalarda bebeğin cinsiyetinin saptanması asıl olarak incelemeyi yapan hekimin tecrübesine bağlıdır.
Yine bu haftada down sendromu açısından son derece önemli olan üçlü veya dörtlü tarama testi yapılabilir. Bu testler için ideal zaman aralığı 16-20. haftalardır.
17. Hafta:
Onyedinci haftaya ulaşıldığında bebeğin cilt altındaki yağ depoları yavaş yavaş dolmaya başlar. Bu bebeğinizin hızlı büyüme evresine girdiğinin belirtisidir. Büyümeye bağlı olarak sizinde kilo artışınız bir miktar hızlanacaktır. Bu haftaya kadar 2-4 kilo arasında almış olmanız normaldir.
Bebeğin tüm organ sistemleri fonksiyoneldir. Ayrıca içinde yüzdüğü amniyon sıvısını akciğerlerine çekmekte ve geri vermektedir. Bu ilkel solumadır. Bebeğin doğum sonrası normal nefes alıp verişini sağlayacak sistemlerin olgunlaşması için gereklidir.
Kalbi ise inanılmaz bir eforlarla sürekli kan pompalamaktadır. İnanması güç olabilir ama bebeğinizin kalbi onun vücuduna günde yaklaşık 25-30 litre kan pompalıyor.
Siz de karınızı elleyerek rahminizin ulaştığı boyutu hissedebilirsiniz. Bu haftada rahimin tepe noktası yani fundus göbek değiliğin 3-4 parmak altındadır.
Pek çok anne adayı bu haftalarda bebekleri için endişe duyarlar. Doğumun nasıl olacağı, bebeğin sağlıklı olup olmayacağı endişeleri bu haftalarda yoğunluk kazanır.
18.hafta:
Bebeğinizin kemikleri giderek sertleşiyor ve doğumdaki halini alıyor. Yeterli kalsiyum almayı ihmal etmemeniz kemik olgunlaşması için çok önemli. Bunun için günde 1 kase ev yapımı yoğurt yemenizi ve yayaklaşık olarak 2 bardak süt içmenizi öneririm eğer süt ürünü kullanamıyorsanız doktorunuz size bununla ilgili kalsiyum içeren ilaçlar başlayacaktır.
Anne karnındaki bebeğin uyanık olma ve uyuma periyodları vardır. Bebek kendisine uygun ve sevdiği bir uyku pozisyonu seçebilir ve uyku döneminde bu pozisyonu alabilir.Gözlerin üzerinde kaşlar ortaya çıkmaya başlar.
Kız bebeklerde pelvis içinde gelişen yumurtalıklarda ilkel yumurta hücreleri belirir. Bunlar daha sonra hayatı boyunca sahip olacağı ve menopoza kadar her adet döneminde tüketecekleri yumurta hücrelerine dönüşeceklerdir. Yine kız bebeklerde uterus tamamı ile oluşmuştur. Erkek bebeklerde ise prostat bezi gelişimini tamamlar.
Cilt altında kahverengi yağ içeren doku meydana gelir. Deriyi kaplayan ve verniks caseosa adı verilen krem şeklindeki madde izlenebilir.
Dışarıdan bakıldığında kişinin gebe olduğu artık çok rahat anlaşılabilir. Bebek hareketleri çoğu anne adayı tarafından hissedilebilir. Eğer hala daha hissetmediyseniz endişelenmeyin, önünüzde 1-2 hafta daha olabilir.
Yatar pozisyondan ayağa kalkarken bu işi yavaş yavaş yapmaya özen gösterin.
35 yaşın üstündeki anne adaylarında ya da üçlü testte şüpheli durum saptananlarda amniyosentez bu haftalarda yapılır.
19. Hafta:
Eski kıyafetleriniz muhtemelen artık üzerinize olmuyor.
Fark edeceğiniz başka bir değişiklik ise memedeki kahverengi alanın gidrek büyümeye başlamasıdır. Areola adı verilen bu bölge memenin yarısını kaplayabilir. Bu normal bir durumdur ve doğumdan sonra onikinci aya kadar devam edebilir.
Bu haftayla birilikte spor olarak yürüyüşü tercih edebilirsiniz. Yürüyüş hem bünyeniz hem de psikolojik durumunuz için yararlıdır.
Ayrıca bu haftalarda karnınızda kaşınmalar hissetmeye başlayabilirsiniz. Bol su içmek cildin elestikiyetini arttıracak ve kaşıntıları azaltmaya yardımcı olacaktır.
Yine bu haftalarda cildinizde ve özellikle yüzünüzde renk koyulaşması fark edebilirsiniz.
Gebelikte tansiyon genellikle değişmez ama tansiyon düşüklüğünü en çok hissedeceğiniz
İçinizde neler olduğuna bakacak olursak, bebeğinizin vücudu krem benzeri bir madde ile çevrilidir. Onun hassas cildini uzun süre suda kalmanın etkilerinden koruyacak olan bu maddenin adı vernix caseosa’dır.
Bebeğinizin gelişiminden bahsedecek olursak bebeğinizin boyu yaklaşık olarak 20cm ağırlığı ise 250 gramdır. Verdiğimiz bu değerler ortalama olduğu için doktorunuzun ölçümleri ile birebir örtüşmeyebilir endişe etmeyin.
Ultrasonda ise bebeğinizin sürekli hareket halinde olduğunu görebilirsiniz. Sizler bebeğin bu büyük hareketlerini ancak seyirme gibi ufak hareketler halinde hissedeceksiniz.Ne yazık ki henüz eşiniz sizin bu heyecanınıza ortak olamayacak. Çünkü hareketler henüz dışarıdan elle hissedilebilecek kadar kuvvetli değil.
Özellikle 25. haftadan sonra bebeğinizin sizin sesinizi ayırt edebildiğini biliyoruz ama bu haftada bizleri duyabildiklerini gösteren çalışmalarda var bu yüzden bebeğinizle küçük sohbetlere başlayabilirsiniz.
20 Hafta:
Gebelik sürenizi tam olarak yarıladınız bebeğinizin boyu artık 25 cm ağırlığı ise yaklaşık olarak 300 gram.
Bu haftada doğumdan sonra 5 yaşına kadar devam edecek olan hızlı beyin olgunlaşması başlar. Bebeğin koku, tat, işitme, görme ve dokunma duyuları iyice aktif olmaya başlar.
Kaşlar ve saçlar iyice belirginleşir. Fetus sık sık göz kırpar. Lanugo adı verilen tüyler tüm vücudunu kaplar ancak yoğun olarak yüz ve boyun çevresinde bulunur. Kalp atımları hızlanır.
Erkek bebekteki testisler karın boşluğundan torbalara doğru inmeye başlar. Eğer bebeğiniz bir kız ise yumurtalıklarında tam 6 milyon yumurta hücresi vardır. Bundan sonra yeni yumurta hücresi gelişmez. Mevcut olanların ise sayısı giderek azalır ve doğumda yaklaşık 1 milyona iner.
Bebeğin hareketleri de hızlanır ve kuvvetlenir. Bebeğin ağırlığı yaklaşık 250-450 gram arasındadır. Bu haftadan sonra gebeliğin sona ermesi düşük olarak değil erken doğum olarak isimlendirilir.
Bebeğin tüm organlarının ve kalbinin değerlendirildiği malformasyon ultrasonografisi ya da başka bir isimle ikinci düzey ultrason için ideal zaman 22-24. haftalardır.
Bu haftada rahimin tepe noktası göbek deliği hizasına kadar büyümüştür.
Bu dönemden sonra 38. haftaya kadar her hafta yaklaşık 1 santimetre yükselir. 38. haftadan sonra ise bebeğin doğum kanalına doğru inmesi nedeni ile rahimin tepe noktası da aşağıya inmeye başlar.
Orta hatta göbek deliği ile kasık arasında siyahlık belirmeye başlar. Buna linea nigra adı verilir ve doğumdan sonra kaybolur.
Bu haftadan sonra gebelik çatlakları görülebileceğinden önlem almak yararlı olacaktır.Bebeğin hareketleri rahatça hissedilebilir. Normalde bir bebek saatte en az 2 kez hareket etmelidir. Ancak bu sayı gerçekte çok daha fazla olmasına rağmen sadece yeterince güçlü olan hareketler anne adayı tarafından hissedilebilir.
21.Hafta:
Bu hafta itibari ile bebeğiniz 28 cm boyunda ve yaklaşık olarak 400 gram ağırlığındadır.
Dolaşımınızdaki kan miktarındaki artış nedeni ile özellikle tüm gün ayakta olan gebelerde akşamları ayaklarda ve ayak bileklerinde şişmeler olabilir. Bu tamamen normal bir durumdur. Gün içinde zaman zaman ayakları hafif yükselterek dinlenmek ve eğer mümkünse 2 saatten fazla ayakta kalmamak duruma yardımcı olabilir. Bol su içmek bu yakınmaları arttırmaz tam tersine azaltır. Bu nedenle gün içinde bol bol su içmeyi ihmal etmeyin.
İhmal etmemeniz gereken bir başka konu ise artık en azından haftada bir kez tansiyonuzu ölçtürmenin faydalı olacağıdır. Evde bir tansiyon aletinin olmasında fayda var.
Karın boşluğu içerisinde büyüyen uterusun diğer organlar ile birlikte diyafram kasını da sıkıştırması sonucu pek çok gebe bu dönemde nefes darlığı ya da çabuk nefes nefese kalma sorunu yaşayabilir. Bu da gebeliğin normal sonuçlarından birisidir.
Gebelik ilerledikçe bu sıkıntılar artabilir. Yine daha önce başlamadıysanız bu haftadan itibaren demir desteğine başlamanızda fayda var. Diyet ile aldığınız demir gebelikte size yeterli gelmeyecektir. Eğer yapılan kan sayımında kansızlık başlamış ise dışarıdan destek almalısınız.
22. Hafta
Bebeğinizin boyu 28 cm ve ağırlığı yaklaşık olarak 500 gramdır.
Bu haftaya ulaştığınızda bebeğinizle konuşabilir ya da şarkı dinletebilirsiniz. Bebeğiniz sizi duyup seslere göre tepki verebilir. Bebeğiniz bu haftadan itibaren anne karnı içinde duyduğu uğultulu sesleri doğumdan sonrada arayacak bu sayede sizde saç kurutma makinesi aspiratör sesi gibi seslerle çocuğunuzun daha kolay uyuduğunu göreceksiniz.
Bebeğinizde bu gelişmeler olurken siz de artık dengenizi sağlamakta zaman zaman güçlük çektiğinizi fark edebilirsiniz. Karnınızın büyümesine bağlı olarak bel kavisiniz de içeri doğru genişlediğinden vücudunuzun denge merkezi yer değiştirmektedir. Bünyeniz buna aynı hızda uyum sağlayamadığından dengenizi sağlamakta güçlük yaşayabilirsiniz, bu nedenle dengeye dayalı sporlara da ara vermeniz gerekli.
Gebelik hormonlarına bağlı olarak parmak eklemlerinize kadar tüm eklemlerinizde gevşemeler olacaktır. Bu size bel ağrısı olarak yansıyabilir. Magnezyum desteği almanız ağrılarınızı tamamen kesmese de şikayetlerinizi azaltacaktır. Bu haftalar hem denge sorunları hem de bel ağrıları nedeni ile yüksek topuklu ayakkabılara veda edilmesi gereken dönemlerdir. Gebeliğinizi geri kalan kısmında daha rahat ayakkabılar giymeniz şikayetlerinizi azaltacaktır.
23. Hafta
Bebeğiniz artık tamamen minyatür bir insan görünümündedir.
Dudakları iyice belirginleşir bu sayede ultrasonografide gülümsemesi fark edilebilir.
Bebeğinizin boyu 30 santimetre, ağırlığı ise 550 gram civarındadır.
Gözleri tamamen gelişmiş olmasına rağmen göz rengi belli değildir.
Bacak krampları yirmili haftalarını yaşayan gebelerde nadir görülmeyen olaylardır. Kalsiyum ve magnezyum alımı şikayetleri ve krampların sıklığını azaltacaktır. Kramp girdiğinde bacağınızı düz uzatarak eşinizden masaj yapmasını isteyebilirsiniz.
Bir başka güzel olay ise artık bebeğinizin hareketlerini eşinizinde hissedebilecek olmasıdır. Eşiniz elini karnınıza koyduğunda bebeğinizin hareketlerini çok rahat hissedebilir, hatta bu hareketler dışarıdan gözle bile fark edilebilir. Yani bebeğin hareket etmesi için çok geniş bir alan vardır. Hareketler bebeğin motor gelişimi yani kas güçlenmesi için çok önemlidir.
24. Hafta
Gebelik süreci içindeki önemli dönemeçlerden birisidir. Çünkü bu hafta yaşam sınırı olarak kabul edilir. Viabilite annesine bağımlı olmadan, annesinin vücudu dışında yaşamını devam ettirebilme anlamında kullanılmaktadır. Ancak fetusun viabilitesi pratikde her zaman gerçek olmaz. Bunu hayata geçirebilmek için solunum, sindirim, vücut ısısını korumak gibi yaşamsal fonksiyonların çok iyi desteklenmesi ve bebeğin enfeksiyonlardan korunması gereklidir.
24 haftalık bir fetus 600 ağırlığa ulaşmıştır. Ülkemizde de belirli merkezlerde bu kadar küçük bebekler yaşatılabilmektedir.
Bu haftada bebeğinin akciğer içinde yer alan damar yapıları olgunlaşır. Hemen hemen bütün organları artık fonksiyonel olarak görev yapabilmektedir.
Sizde ise diş eti kanamaları görülebilir. Gebelik hormonları etkisi ile epulis gravidarum adı verilen diş eti hastalığı görülebilir. Dişinizi fırçalarken ve hatta ağzınızı çalkalarken bile kanamalar olabilir. Diş etleriniz çekilebilir. Hastalığın en ileri formunda dişlerde dökülmeler bildirilmektedir. Bu nedenle eğer benzer yakınmalarınız varsa ihmal etmeden diş hekiminiz ile görüşmelisiniz.
Yine 24. Haftada gebeliğe bağlı diabetin varlığını araştırmak için doktorunuz sizden 50 gramlık glukoz tarama testi isteyecektir. Bu test 28. Haftaya kadar ertelenebilir. Yeni tercih edilen testlerden biri de 75 gramlık glukoz testidir.
Yine bu haftalarda erken doğumun belirtilerine karşı dikkatli olmayı öğrenmelisiniz. Bunu başarabilmek için de erken doğum hakkında bigi sahibi olmanız gereklidir. Doktorunuz bu konuda size yardımcı olacaktır.
25. Hafta
Bebeğiniz büyümeye devam ediyor boyu 32 cm ağırlığı ise 850 gr oldu.
Bu haftalarda doğan bebekler dış ortamda yaşatılabildiği için anne karnında neler yaptıklarını bu haftalardan itibaren daha net biliyoruz.
Bebeğinizin artık bir uyku döngüsü var günün bazı saatlerinde daha hareketli bazı saatlerinde ise daha hareketsiz olduğunu göreceksiniz.
Bu haftanın en önemli olaylarından biri ise bebeğinizin tat duyusunun büyük ölçüde gelişmiş olmasıdır.
Bebeğinizin artık uterus içinde göreceli olarak kapladığı alan azalmaya başladı. Bu da hareket için kendisine kalan boş alanın giderek azalacağı anlamına geliyor. Sonuç ise hareketlerin daha sert hissedilmesi olacaktır.
Bu haftalarda yorgunluk hissedebilirsiniz. Bu gebeliğin normal yakınmalarından birisidir endişe etmeyin.
Büyüyen rahimin bası yapması ve dolaşımın bozulması nedeni ile bacaklarda ve belde ağrılar olabilir. Bazı gebelerde ise el parmaklarında dahi ağrılar olabilir. Bu gibi durumlarda soğuk tatbiki oldukça yararlı olmaktadır.
26. Hafta
Bebeğinizin Şimdiye dek kapalı olan göz kapakları artık açılıyor bebeğiniz şimdilik mavi gözlü gerçek göz rengi ise doğduktan sonraki aylarda tam olarak belli olacak.
Bebeğinizin akciğerlerinde hava kesecikleri oluşmaya başladı. Doğumdan hava solumayı sağlamak için akciğerler sürfaktan adı verilen bir madde üretirler. Bu madde, minik hava keseciklerinin çeperlerinin birbirine yapışmasına engel olur. Bu sayede her nefes alındığında kesecikler hava ile dolar. Erken doğum tehdidi yaşayan anne adaylarına yapılan bazı enjeksiyonlar ile bu maddenin yapımı hızlandırılmaya çalışılır. Amaç erken doğum olur ise bebeğin solunum problemi yaşamasını engellemeye çalışmaktır.
Yapılan çalışmalarda 26 haftalık bebeklerin beyin dalgaları incelendiğinde dokunmaya beyin dalgaları ile cevap verdiği saptanmıştır. Ayrıca ilginç bir bulgu da karnınıza kuvvetli bir ışık kaynağı dayadığınızda bebeğin kafasını o yöne çevirmesidir.
Bu haftalarda birden bire ve durup dururken karnızında bir sertleşme hissedebilirsiniz. Endişelenmeyin. Bu gebe rahimde, normalde görülen ve Braxton-Hicks olarak isimlendirilen kasılmalardır.
Kasılmaları siz ağrı olarak hissetmeyebilirsiniz ya da çok hafif adet sancısı şeklinde fark edebilirsiniz. Eğer bunların sıklığı konusunda endişeleriniz varsa hemen doktorunuz ile temasa geçiniz.
27. Hafta
Bu hafta bebeğinizin boyu 25 santimetreye yaklaştı ve kilosu 900 gram civarında artık bebeğinizin tam olarak hızlı kilo alma dönemi başladı bu güne kadar geçen haftalar boyunca bebeğiniz size çok büyümüyor gibi gelmiş olabilir ve ya bu zamana kadar takiplerinizde bebeğinizin kilosu ve boyu benim söylediğimden daha küçük hesaplanmış olabilir.
Beyin olgunlaşması hızla devam ediyor ve sese verdiği tepkiler iyice arttı.
İkinci trimesterın sonu olan 27. Haftada solunum ve uyku problemleri yaşayabilirsiniz. Bu durum bebeğinize herhangi bir zarar vermez ancak siz daha rahat edebilmek için geceleri yatarken kullandığınız yastık sayısını arttırmalısınız.
Çoğu anne adayı bu dönemlerde uykunun dinlenmeden çok sıkıntı yarattığını söylemekteler. Hatta uykuya dalmada büyük zorluklar yaşayabilirsiniz.
Dikkat etmeniz gereken bir diğer nokta da kan basıncınız. Gerçi doktorunuz her kontrolünüzde tansiyonunuzu ölçüyor ancak siz de 3-4 günde bir bunu tekrarlasanız yararlı olur. Zira halk arasında gebelik zehirlenmesi olarak da bilinen preeklempsi için riskli döneme girdiniz.
Rutin kontrollerinizde yapılan ultrason incelemelerinde artık bebeğinizi bir bütün olarak göremediğinizi fark etmişsinizdir. Artık bebek bütün olarak değil kısım kısım incelenmekte. Yapılan ölçümler ile kilosu gerçeğe yakın ölçülerde tahmin edilebilmekte.
Bu hafta ile birlikte gebeliğinizin ikinci trimester’ı sona erdi. Yolun büyük kısmı aşıldı.
28. Hafta
Bu hafta ile birlikte gebeliğin en zor dönemlerinden biri olan üçüncü trimester yani son üç aya girmiş oluyorsunuz. Bu haftada bebeğiniz hızla büyümeye devam edecek ve rahim içini mümkün olduğunca dolduracak. Rahim büyüklüğünüz neredeyse kaburgalarınzın seviyesine ulaştı.
Bu haftada bacaklarınızdaki varislerde artış ve şişme fark edebilirsiniz. Yine hemoroid probleminiz varsa bu kötüleşebilir ya da bacaklarınızda sık sık kramplar yaşayabilirsiniz.
28. Haftada doktorunuz sizden glukoz yükleme testi isteyecektir. Bu testin amacı gebelikte ortaya çıkan şeker hastalığını yani gestasyonel diabeti araştırmaktır.
Yine bu haftada kan uyuşmazlığınız varsa doktorunuza bunu hatırlatın.
28. Haftada dünyaya gelen bebeklerin yaklaşık %90’ı yaşatılmaktadır. Ancak bu bebeklerde yoğunbakım şartlarında solunum desteği gerekmektedir.
Bebeğiniz sürekli uyuma ve uyanma dönemleri geçirmektedir. Zaman zaman gözlerini açıp kapayabilir. Kaşları gelişimini tamamlamıştır.
Vücudu yağ depolamaya devam etmektedir. Bu yağlar doğduktan sonra kendi vücut ısısını ayarlamada oldukça önemlidir.
Bu haftada bebeğinizle rahatça konuşabilirsiniz, çünkü artık sizin sesinizi tanıyor!
29. Hafta
Bu hafta ile birlikte bebeğinizin artık kafası ve gövdesi arasındaki oran normal bir insanınkine oldukça yakın ve bebeğiniz kendi vücut ısısını ayarlayabilme yeteneğine sahip.
Zaman zaman içinizde aniden ve ritmik bir hareket hissederseniz şaşırmayın muhtemelen bebeğiniz hıçkırıyordur.
Bu haftalarda karın cildinizde kaşınmalar hissedebilirsiniz bu oldukça normal. Bunun için doktorunuzun önerdiği nemlendirici ve ya çatlak önleyici kremleri kullanabilirsiniz. Eğer kaşınma sadece göbekte değil tüm vücuduzdaysa bu bilgiyi mutlaka doktorunuzla paylaşmalısınız.
Bunun yanı sıra karın içi basıncındaki ve dolaşım sistemindeki değişikliklerin sonucunda hemoroid (basur) problemi görülebilir.
Ayrıca nefes darlığ, midede yanma, bacaklarda kramplar gibi yakınmalar ortaya çıkabilir. Bu yakınmaların sizi hamileliğinizden soğutmasına izin vermeyin. Bunların hepsi geçici ve tedavi ile üstesinden gelinebilecek şikayetleridir.
30. Hafta
30. Hafta ile birlikte bebeğinizin boyu 40 cm ve ağırlığı ise 1300 gr oldu.
Bebeğinizin cildini kaplayan ve lanugo adı verilen ince tüyler artık yavaş yavaş kaybolmaya başladı, el ve ayak tırnakları ise yavaş yavaş uzuyor.
Kemik iliği kan hücresi üretimini tamamen karaciğerden devaraldı.
Erkek bebeklerde testisler torbaya iniş sürecini tamamlamak üzeredir. Bebeğin ağrılığı doğumda olacağı ağırlığın üçte ikisine ulaşmıştır.
Bu haftalarda anne adayı artık hamilelikten iyice sıkılmaya başlar. Uyuyamamak ve mide yanmaları sık görülen problemlerdir.
Zaman zaman kasıklarınızda bir ağrı ya da kasılma hissedebilirsiniz. Bunlar rahimin gerginliğini sağladığı küçük ve önemsiz kasılmalardır ve Braxton Hicks kontraksiyonları olarak adlandırılırlar.
31. Hafta
Bebeğinizin boyu bu hafta yaklaşık olarak 40 cm, ağırlığı ise 1600 gr oldu artık kilosu hızlı bir şekilde artmaya başlayacak.
Bebeğiniz bu haftalarda her zamankinden daha fazla kalsiyuma gereksinim duyuyor. Bu nedenle süt ve süt ürünlerini bolca tüketmeli ve doktorunuz gerek gördüğü taktirde kalsiyum ilaçları kullanmalısınız.
Artık gebeliğinde ilerlemesiyle birlikte bebeğinizin hareketleri iyi takip etmelisiniz bebek hareketlerinde azalma hissedilmesi durumunda mutlaka doktorunuza başvurmalısınız. Bebeğin hareketlerinin günde kaç tane olması gerektiğiyle ilgili net bir kriter olmamakla birlikte artık siz bebeğinizin özellikle günün hangi saatinde ve nasıl hareket ettiğini öğrenmişsinizdir az önce bahsettiğim gibi bebeğinizin oynamadığını düşünüyorsanız . Böyle bir şey hissettiğinizde, öncelikle açsanız, karnınızı doyurun ve tatlı bir şeyler yiyin. Sol yan olacak şekilde uzanın ve istirahat edin. Hala hareket etmediyse, elinizle dokunarak uyandırmaya çalışın hala yanıt alamıyorsanız doktorunuzla iletişime geçin.
32. Hafta
Bebeğiniz artık 41 cm ve ağırlığı yaklaşık olarak 1800 gram.
Cilt altı yağ dokusu gelişmeye devam ettikçe bebeğinizin rengi kırmızıdan pembeye doğru dönmeye başlar.
Bebeğinizin kilo alımının hızlandığı bu günlerde haftada yaklaşık 400 gr kilo almanız gayet normal.
Bu haftadan sonra doktorunuz sizi 2 haftada bir görmek isteyebilir. Bu artık doğumun yaklaştığı anlamına da gelir. Erken doğum ile ilgili belirtileri öğrenip takip etmelisiniz.
Sindirim sistemi ile ilgili sorunları azar azar ama sık sık yüksek lifli yiyecekler tüketerek ve bol sıvı içerek azaltabilirsiniz.
Bacaklarda kramp çok sık ratlanılan bir bulgudur ve sizin kalsiyum ihtiyacınızın bir belirtisi olabilir.
Hamileliğinizin sonuna yaklaşmış olmanız vitamin alımını kesmenizi gerektirmez. Bu vitaminleri doğuma kadar kullanmanız gereklidir.
33. Hafta
Bebeğiniz büyümeye devam ediyor boyu artık 43 cm ağırlığı ise 2000 gr. oldu.
33. Haftaya gelindiğinde artık Bebeğinizin göz bebekleri tıpkı sizinkiler gibi ışıkta küçülüp karanlıkta büyüme yeteneğini kazanmıştır. Bebeğiniz bu sayede bulanık olarak görebilir.
Yenidoğanlar gibi bebeğiniz zamanının büyük bir kısmını uyuyarak geçirir. Hatta erişkinlerdeki gibi derin uykuya dalar ve gözlerinde hızlı göz hareketleri (Rapid eye movements REM) saptanabilir.
Bebeğinizin akciğerleri artık gelişimi ve olgunlaşmasını neredeyse tamamlamıştır.
Doğum sonrası vücut sıcaklığını koruma görevi yapan cilt altı yağ dokusu kalınlaşmaya devam etmektedir bu durum bebeğinizin kilo alımındaki hızlanmanın sebebidir.
Bebeğiniz artık yavaş yavaş doğum pozisyonunu almakta. Eğer kafası yukarda ise büyük bir olasılıkla makat geliş nedeniyle sezaryen olmanız gerekecektir.
Sonlara yaklaştıkça siz de daha hızlı kilo aldığınız fark edebilirsiniz.
Ellerde ve ayaklarda hafif ödem olması normaldir ancak şiddetli baş ağrılarınız varsa, çakan ışıklar ya da noktacıklar görüyorsanız, şişliklerde ani bir artış varsa karın ağrısı, bulantı ve kusmanız oluyor ise preeklempsi açısından dikkatli olmalı ve mutlaka zaman kaybetmeden doktorunuzla görüşmelisiniz.
Eğer bebeğiniz çok iriyse ya da ikiz ya da üçüz bebek bekliyorsanız karnınızın içindeki aşırı şişlik nedeniyle midenize olan bası ve rahatsızlık hissi nedeniyle iştahınızda azalma olabilir.
Bebeğinizin diz ve dirsek vurmalarını ayırt edebilirsiniz. Zaman zaman içerde bebeğin hopladığını hissettiğinizde telaşlanmayın. Bu bebeğinizin hıçkırmalarıdır ve tamemen normal bir durumdur.
34. Hafta
Bebeğiniz yaklaşık olarak 43 cm ağırlığı ise 2300 gr. oldu.
Bebeğinizin akciğerlerinde büyük bir olasılıkla artık surfaktan adı verilen madde vardır. Surfaktan akciğerlerde havalanmayı sağlayan alveollerin içindeki havayı boşalttıktan sonra duvararının birbirine yapışmasını önleyen maddedir. Zamanından çok önce doğan bebeklerde yoğun bakımda surfaktan dışarıdan verilir.
Bebeğinizin akciğerlerinde surfaktan olması doğum durumunda solunum problemi yaşama olasılığının çok azaldığı anlamına gelir.
Bebeğinizin böbrek üstü bezlerinden (adrenal) salgılanan hormonlar sizde süt üretimini başlatabilir.
Bebeğiniz uyurken sizin gibi davranır. Yani artık gözlerini uyurken kapatıp uyanıkken açık tutar.
Tırnakları parmak uçlarına kadar uzamıştır.
Bebeğinizin bağışıklık sistemi gelişmektedir.
Basit ve hafif enfeksiyonlarla mücadele edebilecek yeteneği kazanmıştır.
Bu haftalarda halsizlik ve yorgunluk pek çok hamile kadının en önemli şikayet sebeplerinden birisidir.
Kilo artışı ve buna bağlı olarak hareket yeteneğinde azalma sorun yaşamanıza neden olacaktır.
Bu dönemde cinsel isteksizlik yaşayabilirsiniz. Herhangi bir zararının olduğu gösterilmemiş olsa da eğer istemiyorsanız eşinizi anlayışlı olmak konusunda ikna etmelisiniz.
Bu haftalarda yaşanan bir başka sorun da doğum ve doğuma ait konularla ilgili endişelerdir. Eşinizin ve doktorunuzun yaklaşımı son derece önemlidir. Dünyada hergün binlerce kadının doğum yaptığını ve bunların sadece çok az bir kısmının sorun yaşadığını aklınızdan çıkarmamaya çalışın. Siz bu yazıyı okurken bile binden fazla bebek ilk çığlıklarını attı.
35. Hafta
Bebeğiniz yaklaşık olarak 44 cm ağırlığı ise 2500 gr. oldu.
Bu haftadan sonra artık erken doğum sancılarınız başlasa bile doktorunuz durdurmaya çalışmayacaktır. Bebeğiniz doğum sonrası genelde sorunsuz ya da az bir bakım ile yaşamını kolaylıkla devam ettirebilir.
Bebeğinizin yağ depolaması devam ediyor. Bu haftada kol ve bacaklarda yağ tutulumu başlıyor.
Tüm organ sistemleri gelişim ve olgunlaşmasını tamamladı. Artık son rütuşlar yapılıyor.
Artık içinde yüzdüğü suya oranla rahim içinde daha fazla yer kaplamaya başladığından hereketleri de çok kolay olmayacaktır.
Doktorunuz bu haftadan itibaren her kontrolde sizi muayene ederek rahim ağzınızın durumunu açıklık olup olmadığını incelemek isteyebilir.
Bu haftalara geldiğinizde uykusuzluk probleminiz artış gösterebilir. Uykusuzluğun bir nedeni de bebeğin yavaş yavaş aşağı inmesi nedeniyle mesaneye bası yapması ve sık aralıklarla tuvalete gitme gereksinimi duymanız olabilir. Gece yatmadan önce sıvı alımınızı kısıtlamanız bu konuda size yardımcı olabilir.
36. Hafta
Mutlu sona sadece 4 hafta kaldı. Eğer sezaryen olacaksanız 2 hafta kadar daha zamanınız var demektir.
Bebek ise hemen hemen hazırlandı.
Hamileliğinizin başında ultrasonda gördüğünüz o ufacık canlı artık tam anlamıyla yaklaşık 2750 gram ağırlığında ve 46 cm boyunda bir insan yavrusu.
Bu haftada bebeğiniz genelde son duruş pozisyonunu almıştır ve artık dönmesi çok nadir olarak görülür eğer bebeğiniz ters veya yan duruyorsa kendinizi sezeryana alıştırsanız iyi olur.
Bu haftadan sonra doktorunuz sizi her hafta görmek ve sizin ve bebeğinizin durumunu değerlendirmek isteyebilir. Bu haftalarda kilo artışınız (hem bebeğin hem de sizin) çok hızlı olabilir.
Bu haftalarda karnınızın üst kısmında bir boşluk ve rahatlama hissedebilirsiniz. Bu bebeğinizin doğum kanalına doğru indiğini belirtir ve angajman olarak adlandırılır.
Midenizdeki bası ortadan kalkacağı için iştahınız yeniden açılabilir. Benzer şekilde akciğerlerinizdeki baskı da olmayacağından soluk alıp vermeniz kolaylaşır.
İdrara çıkma sıklığınız angajman sonrası tıpkı hamileliğinizin ilk başlarındaki gibi iyice artacaktır.
Bebeğinizin hareketleri dışarıdan rahatlıkla izlenebilir. Zaman zaman karnızının bir bölgesinde aniden bir yükselti fark edebilirsiniz. Bebeğinizin hareketleri özellikle göğüs kafesinizin altında size acı verebilir, canınızı yakabilir.
37. Hafta
37.haftayı tamamladığınızda bebeğiniz ve hamileliğiniz miadını doldurmuş olarak kabul edilir. Ancak büyümesi daha durmamıştır. Vücudu yağ depolamaya devam eder ve günde yaklaşık 15-30 gram kadar alırlar.
Genelde erkek bebekler kzı bebeklerden daha fazla yağ depolarlar ve bu nedenle daha ağır doğarlar.
Bebeğiniz artık yeterli koordinasyonu sağlayacak kapasitededir ve elleri ile cisimleri rahatlıkla kavrayabilir. Eğer karnınıza çok kuvvetli bir ışık kaynağı dayarsanız yüzünü o tarafa doğru çevirecektir.
Rahim içinde soluk alıp verme hareketleri yapar ve bunların ultrasonda izlenmesi bebeğinizin iyi durumda olduğunun göstergesidir.
Amniyon sıvısına göre hacmi çok arttığından hareket etmesi zorlaşır ve bebek hareketlerinde azalma fark edebilirsiniz.
Bu haftaya kadar rahmi ağzınız ve onu rahim içine bağlayan kanal sümüğümsü bir tıkaç tarafından doldurulmaktaydı. Bu mukus tıkacın amacı rahminizin içini ve bebeğinizi vajinadan gelebilecek mikrop ve enfeksiyonlara karşı korumaktır. Bu mukus tıkacın vajinanızdan gelmesi doğumun belirtilerinden biridir ve halk arasında “nişan gelmesi” olarak adlandırılır. Nişan doğumdan birkaç hafta önce gelebileceği gibi sadece bir kaç saat önce de gelebilir. Nişanı genelde kanlı sümüğümsü bir akıntı şeklinde hissedersiniz.

38. Hafta
Eğer planlı sezaryen olacaksanız bu haftadan sonra herhangi bir günde güvenle doğumunuzu yapabilirsiniz. Bazı durumlarda normal doğum planlanan gebelerde doktorunuz suni sancı vererek doğumunuzu gerçekleştirebilir.
Bu haftada bebeğinizin kafa çevresi ile karın çevresi yaklaşık olarak birbirine eşittir. Yağ birikimi giderek yavaşladığından kilo alımı da yavaşlar. Aynı şekilde siz de daha az kilo almaya başlarsınız.
Yanakları ve emme kasları tamamen geliştiğinden ve bebeğiniz sürekli içinde yüzdüğü amniyon sıvısını yutar. Bu sıvı ile birlikte sinirim sisteminden
Cildinden dökülen hücreler ile tüyler barsak içeriğini yani dışkısını oluşturur. Bu dışkıya “mekonyum” adı verilir. Mekonyum koyu yeşil siyah renkli bir maddedir ve bebek herhangi bir nedenle sıkıntıya girdiğinde ilk olarak kakasını yapar.
Zaman zaman bacaklarınızda elektrik çarpmasına benzer yakınmalar olabilir. Bunun nedeni bebeğiniz hareket ederken ve pelvis içinde yerleşirken rahimin etrafındaki sinirlere dokunmasıdır.
39. Hafta
Son haftaya girildiğinde oksijen ve besin maddelerini bebeğinize taşıyan göbek kordonunun uzunluğu yaklaşık 50 kalınlığı ise 1.3 santimetre civarındadır.
Bebeğinizin ağırlığı 3000 gramın üzerindedir ve rahimin büyük bir kısmını doldurmaktadır.
Bebeğinizin cildini kaplayan ve verniks adı verilen kremsi madde ortadan kaybolmaya başlar. Benzer şekilde lanugo adı verilen tüyler de büyük ölçüde dökülmüştür.
Sizden geçen antikorlar bebeğinizin doğum sonrası en az 6 ay süreyle enfeksiyonlara karşı mücadelesinde yardımcı olacaktır.
Son haftada amniyon zarı her an açılabilir ve sularınız gelebilir. Bazen bardaktan boşalırcasına hızlı ve fazla miktarda olan bu olay bazen de çok yavaş olabilir. Hatta kendinizi idrar kaçırırmış gibi hissedebilirsiniz. Miktarı ne olursa olsun sularınızın geldiğini düşünüyosanız zaman kaybetmeden doktorunuzu aramalı ya da hastaneye gitmelisiniz.
40. Hafta
Eğer hala daha doğum yapmadıysanız iyice sıkılmaya ve sabırsızlanmaya başladınız demektir.
Sizden salgılanan hormonların bebeğinizin dolaşımında da bulunması nedeniyle erkeklerde torbalar, kızlarda da labiumlar normalden daha büyük görünecektir. Hatta doğum sonrası memelerinden süt dahi gelebilir. Bu hem kız hem de erkek bebeklerde rastlanabilen bir durumdur ve bir kaç gün içinde kendiliğinden kaybolur.
Bu hafta size çok uzun gelebilir. Sabırlı olmaya çalışmalısınız.
Siz herhangi bir ağrı hissetmeseniz bile rahim ağzınız yavaş yavaş açılmaya başlamış olabilir. Normal sancıların başlaması ile rahim ağzındaki açıklık ve incelme de artmaya başlar. Açıklık 10 santimetre olduğunda doğumun ilk evresi tamamlanmıştır.
Daha sonra ikinci evre yaşanır ve bebeğiniz dünyaya ve size merhaba der. Vajinal doğumda kafa doğduktan hemen sonra doktorunuz bebeğinizin ağzını siler ve ilk ağlaması odada yankılanmaya başlar.
 
Üst Alt