Hayvanlarla ilgili atasozleri ve anlamları
Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez
Buyuk cıkarlar beklenen yer icin kucuk fedakarlıklar yapılmalı, kimi sıkıntılara girilmeli ve bundan kacınılmamalıdır
Katıra baban kim demişler, dayım attır demiş
Kişi kusurlu yanının acığa cıkmasını istemez, bunu gizlemeye calışır Sadece iyi yanıyla gorunmeye ve ovunmeye gayret eder
Kartala bir ok değmiş, o da kendi yeleğinden
Kişi, hayatta karşılaşacağı en buyuk kotuluğu coklukla en yakınlarından gorur
Karga yavrusuna bakmış, benim akpak evladım demiş
Yaptığı iş ne kadar kusurlu, cocuğu ne kadar cirkin olursa olsun, kişiye bunlar iyi ve guzel gorunur Başkalarının bu konuda ne diyeceği o kadar onemli değildir
Karga, kekliği taklit edeyim demiş; kendi yuruyuşunu şaşırmış
İnsanlar yetiştikleri cevrenin eğitimini alırlar Bu bakımdan gorguleri, beceri ve bilgileri, davranışları, yol ve yontemleri birbirinden farklıdır Buna rağmen kimi kişiler ozenti hastalığına yakalanırlar ve onu bunu taklit etmeye başlarlar Ancak bunu beceremezler, bunu beceremedikleri gibi tabii davranışlarını da yitirir, gulunc duruma duşerler
Vakitsiz oten horozun başını keserler
Her işin olduğu gibi, her sozun de uygun bir yeri ve zamanı vardır Uygun olan bir zamanda soylenmeyen, yerli yersiz ortaya atılan, densizce sarf edilen sozler birilerinin tepkisini ceker; rahatsızlığa neden olur, buyuk zarara yol acar Vakitsiz oten horozdan, ancak onu keserek kurtulan insanlar; yerinde ve zamanında konuşmayan insanı da cezalandırıp susturmakta hic tereddut etmezler
Yırtıcı Kuşun Omru Az Olur
Ona buna saldıran, zarar veren, onun bunun sırtından gecinen kimselerin duşmanı cok olur Az zamanda, bunlar da duşmanlarının gazabına uğrarlar, hak ettikleri cezayı gorurler
Yılanın başı kucukken ezilmeli
Daha kucukken tehlikeli olacağı, zarar vereceği anlaşılan bir şeyin, duşmanın veya bir durumun onune hemen gecilmeli; buyumesine izin verilmeden
Yılana yumuşak diye el sunma
Hicbir şeyin dış gorunuşune bakarak bir eylemde bulunmamalı kişi Kolay gorunen iş cok zor, yumuşak huylu bir kimse cok sert, zararsız gibi gorunen bir durum cok tehlikeli olabilir ve zarar gorebilir insan
Yavuz at, yemini (yavuz it ununu) kendi artırır
Gayretli, girişken, calışkan, gorevini ihmal etmeyen, uzerine aldığı işi tam yapan kimseler bunun mukafatını gorurler
Yatan aslandan, gezen tilki yeğdir
Cok guclu olup da calışmayan, soylu olup da bir şeyler uretmeyen, tembel tembel oturup onun bunun sırtından gecinen kimselerden; gucsuz olup da calışan, boş oturmayan ve gecimini sağlamak icin uğraşan kimseler daha iyidir
Tilkiye, Tavuk kebabı yermisin diye sormuşlar; Adamı guldurmeyin diye cevap vermiş
Bir kimseye duşkun olduğu, cok sevip ozlediği, elde etmek icin yanıp tutuştuğu bir şeyi, “İster misin? Arzu eder misin? diye sormak son derece yersiz, hatta abes ve gulunctur
Tilki tilkiliğini bildirinceye kadar post elden gider
1 İşlemediği halde suclu gorulen kimse, sucsuz olduğunu kanıtlayıncaya kadar yeterince ceza ceker
2 Kurnaz ve duzenbaz kimse, sahasında ne kadar hunerli olduğunu gosterinceye kadar, kendisinden daha hilekar birinin tuzağına duşer
Tilkinin donup dolaşıp geleceği yer kurkcu dukkanıdır
Meslek veya alışkanlık gereği olan bir sonuctan kacınılmaz Daha once kopup ayrılmış olsa da, kişi bağlı olduğu cevreye, işe veya bir alışkanlığa eninde sonunda, şu ya da bu sebepten oturu doner
Havlayan kopek ısırmaz
Bağırıp cağırarak başkalarını korkutmak isteyen kimseden saldırı beklenmez Kotuluk yapacak kişi, bu niyetini gizli tutar; belli etmez ve gurultuye patırtıya yer vermez
Urumesini bilmeyen kopek, suruye kurt getirir
1 Beceriksiz kimseler iyilik yapayım derken coklukla hem kendilerini, hem de başkalarını zarara sokarlar
2 Neyi, ne zaman, nasıl soyleyeceğini bilmeyen kimseler hem kendilerinin, hem
Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez
Buyuk cıkarlar beklenen yer icin kucuk fedakarlıklar yapılmalı, kimi sıkıntılara girilmeli ve bundan kacınılmamalıdır
Katıra baban kim demişler, dayım attır demiş
Kişi kusurlu yanının acığa cıkmasını istemez, bunu gizlemeye calışır Sadece iyi yanıyla gorunmeye ve ovunmeye gayret eder
Kartala bir ok değmiş, o da kendi yeleğinden
Kişi, hayatta karşılaşacağı en buyuk kotuluğu coklukla en yakınlarından gorur
Karga yavrusuna bakmış, benim akpak evladım demiş
Yaptığı iş ne kadar kusurlu, cocuğu ne kadar cirkin olursa olsun, kişiye bunlar iyi ve guzel gorunur Başkalarının bu konuda ne diyeceği o kadar onemli değildir
Karga, kekliği taklit edeyim demiş; kendi yuruyuşunu şaşırmış
İnsanlar yetiştikleri cevrenin eğitimini alırlar Bu bakımdan gorguleri, beceri ve bilgileri, davranışları, yol ve yontemleri birbirinden farklıdır Buna rağmen kimi kişiler ozenti hastalığına yakalanırlar ve onu bunu taklit etmeye başlarlar Ancak bunu beceremezler, bunu beceremedikleri gibi tabii davranışlarını da yitirir, gulunc duruma duşerler
Vakitsiz oten horozun başını keserler
Her işin olduğu gibi, her sozun de uygun bir yeri ve zamanı vardır Uygun olan bir zamanda soylenmeyen, yerli yersiz ortaya atılan, densizce sarf edilen sozler birilerinin tepkisini ceker; rahatsızlığa neden olur, buyuk zarara yol acar Vakitsiz oten horozdan, ancak onu keserek kurtulan insanlar; yerinde ve zamanında konuşmayan insanı da cezalandırıp susturmakta hic tereddut etmezler
Yırtıcı Kuşun Omru Az Olur
Ona buna saldıran, zarar veren, onun bunun sırtından gecinen kimselerin duşmanı cok olur Az zamanda, bunlar da duşmanlarının gazabına uğrarlar, hak ettikleri cezayı gorurler
Yılanın başı kucukken ezilmeli
Daha kucukken tehlikeli olacağı, zarar vereceği anlaşılan bir şeyin, duşmanın veya bir durumun onune hemen gecilmeli; buyumesine izin verilmeden
Yılana yumuşak diye el sunma
Hicbir şeyin dış gorunuşune bakarak bir eylemde bulunmamalı kişi Kolay gorunen iş cok zor, yumuşak huylu bir kimse cok sert, zararsız gibi gorunen bir durum cok tehlikeli olabilir ve zarar gorebilir insan
Yavuz at, yemini (yavuz it ununu) kendi artırır
Gayretli, girişken, calışkan, gorevini ihmal etmeyen, uzerine aldığı işi tam yapan kimseler bunun mukafatını gorurler
Yatan aslandan, gezen tilki yeğdir
Cok guclu olup da calışmayan, soylu olup da bir şeyler uretmeyen, tembel tembel oturup onun bunun sırtından gecinen kimselerden; gucsuz olup da calışan, boş oturmayan ve gecimini sağlamak icin uğraşan kimseler daha iyidir
Tilkiye, Tavuk kebabı yermisin diye sormuşlar; Adamı guldurmeyin diye cevap vermiş
Bir kimseye duşkun olduğu, cok sevip ozlediği, elde etmek icin yanıp tutuştuğu bir şeyi, “İster misin? Arzu eder misin? diye sormak son derece yersiz, hatta abes ve gulunctur
Tilki tilkiliğini bildirinceye kadar post elden gider
1 İşlemediği halde suclu gorulen kimse, sucsuz olduğunu kanıtlayıncaya kadar yeterince ceza ceker
2 Kurnaz ve duzenbaz kimse, sahasında ne kadar hunerli olduğunu gosterinceye kadar, kendisinden daha hilekar birinin tuzağına duşer
Tilkinin donup dolaşıp geleceği yer kurkcu dukkanıdır
Meslek veya alışkanlık gereği olan bir sonuctan kacınılmaz Daha once kopup ayrılmış olsa da, kişi bağlı olduğu cevreye, işe veya bir alışkanlığa eninde sonunda, şu ya da bu sebepten oturu doner
Havlayan kopek ısırmaz
Bağırıp cağırarak başkalarını korkutmak isteyen kimseden saldırı beklenmez Kotuluk yapacak kişi, bu niyetini gizli tutar; belli etmez ve gurultuye patırtıya yer vermez
Urumesini bilmeyen kopek, suruye kurt getirir
1 Beceriksiz kimseler iyilik yapayım derken coklukla hem kendilerini, hem de başkalarını zarara sokarlar
2 Neyi, ne zaman, nasıl soyleyeceğini bilmeyen kimseler hem kendilerinin, hem