Hemoroidal Hastalık

Konuyu Yükselt

SoruCevap

Yeni Üye
Katılım
17 Ocak 2024
Mesajlar
1
Çözümler
1
Tepkime
41
Puanları
318
Yaş
35
Coin
256,935
Hemoroid, anüsün hemen içini döşeyen mukoza denilen tabakanın altında yer alan damarsal yapılar olarak tarif edilebilir. Yumuşak yastıkçıklar şeklindedirler. Anatomik olarak normalde var olan hemoroid pakelerinin gaitanın geçişini kolaylaştırıcı bir etkileri bir etkileri olduğu düşünülür.
Normalde bulunan bu hemoroid pakelerini oluşturan damarsal yapıların değişik nedenler ile genişlemesi sonucunda hemoroidal hastalık oluşur. Mevcut pakeler genişler, uzar ve anüsten dışarıya doğru şişer. Damarsal yapıların genişlemesinin başlıca sebeperi, aşırı ıkınma ve gebelik gibi karın içi basıncının artmasıdır.
Hemoroidal hastalığın belirtileri pakelerin anüsün içinde (İç hemoroid) ya da dışında (Dış hemoroid) oluşuna göre değişiklik gösterebilir. İç hemoroid varlığında çoğu kez pakeler anüsün dışında görünmezler. Ancak anüs içinde bir dolgunluk ve sürekli gaita varmış hissi (Tenezm) yaratabilirler. Kabızlık durumunda ise, sert gaitanın geçişi esnasında kanamaya neden olabilirler. Bu kanama genellikle gaita yapılmasından sonra damla damla parlak kırmızı renkli bir kanamadır. Çoğu kez kanamaya ağrı eşlik etmez. Dış hemoroid varlığında ise, hemoroid pakeleri anüsten dışarı doğru çıkmışlardır. Bazen içlerindeki kan pıhtılaşır ve hemoroid pakesi sertleşerek şiddetli ağrıya yol açar (Tromboze hemoroid).
Hemoroidal hastalığın biz cerrahlar için en önemli yanı, kalın barsağın özellikle son kısımlarındaki kanserlerin bir belirtisi olarak ortaya çıkabilmeleridir. Bu nedenle hemeroidal hastalık saptandığında mutlaka ve öncelikle rektal tuşe (Parmak ile muayene) ve kolonoskopi yapılmalıdır.
Hemoroidal hastalık 4 derece olarak sınıflanır;
1.Derece: Pakeler görünmez, anüsten dışarı çıkmaz, ancak parmak ile muayene ya da anoskopi ile görülebilir. Tek bulgu tenezm ve kanamadır. Çoğu kez ameliyat gerekmez ve ilaçlar ile tedavi edilebilir.
2. Derece: Pakeler ıkınma ile anüsten dışarı çıkarlar ve kendiliğinden içeri girerler. Sadece kanama şiddetli ise cerrahi müdahale gerektirirler.
3.Derece: Pakeler ıkınma ile anüsten dışarı çıkarlar ve ancak el ile anüsten içeriye itilebilirler. Tedavisi çoğu kez cerrahi olarak mümkündür.
4.Derece: Pakeler sürekli olarak anüsün dışındadır ve anüsten içeri itilemezler. Şiddetli ağrı mevcuttur. Tıbbi tedavi sonrası cerrahi tedavi gerektirirler.
Hemoroidal hastalığın tıbbi tedavisinde; gaita alışkanlığını düzenlenmesi, varsa kabızlığın giderilmesi, pakelerdeki kanlanmayı azaltıcı ilaçlar, kortizon içeren kremler kullanılmaktadır.
Cerrahi tedavide klasik ve en etkili yöntem, pakelerin çıkarılması ve damarların köklerinden bağlanmasıdır. Bu yöntem ile ameliyat sonrası dönem ağrı diğer yöntemlere göre daha fazladır ancak hastalığın tekrarlama olasılığı en düşük olan yöntemdir.
Klasik cerrahi tadevi dışında, band ligasyon, Longo yöntemi, Lazer gibi işlemler de kullanılmaktadır. Band ligasyon genellikle şiddetli kanamaya yol açan pakelerin tedavisinde kullanılır. Ancak gerçek bir hemoroid tedavisi sağlamaz. Longo yönteminde ise, bu işlem için özel olarak üretilmiş stapler adı verilen cihazlar kullanılır. Ameliyat sonrası dönemde ağrı hemen hemen hiç olmaz ve etkin bir hemerid tedavisi sağlanır. Ancak ciddi komplikasyonlara yol açabilen bir yöntemdir , deneyim gerektirir ve maliyeti yüksektir.
Hemoroidal hastalığın tedavisinde Lazer kullanılması son yıllarda giderek artmaktadır. Lokal anestezi ile yapılabiliyor olması, hastanede yatmayı gerektirmemesi ve işlem sonrası ağrının olmaması en önemli avantajlarıdır. Uzak dönemde nüks oranları konusu henüz tam netleşmemiştir. Seçilmiş hastalarda başarıyla uygulanabilir.
 

Similar threads

  • Soru
Hemoroid, anüsün acilen içini döşeyen mukoza denilen tabakanın altında taraf alan damarsal yapılar olarak tanım edilebilir. Yumuşak yastıkçıklar biçimindedirler. Anatomik olarak olağanda var olan hemoroid pakelerinin gaitanın geçişini kolaylaştırıcı bir tesirleri bir tesirleri olduğu düşünülür...
Cevaplar
0
Görüntüleme
6
  • Soru
Makat bölgesinin çabucak iç tarafında yer alan içi kanla dolu damarsal yastıkçıklardır. İstirahat sırasında içinin kanla dolu olması büyük abdest (gaita kontinansı) tutmaya yardımcı olur. Hemoroid yastıkçıkları ardında bulunan kalın barsağın kas katmanına tutunmuş durumdadır. Dışkılama...
Cevaplar
0
Görüntüleme
12
  • Soru
Normalde kalın bağırsağın dışarı açılan en son kısmında damar ağları mevcuttur. Anüs (makat) ve rektumda bulunan ve hemoroidal damarlar denilen bu damar ağlarının vücudumuzda çok önemli görevleri vardır. - Hemoroidal damarlar yerleşim yerine göre eksternal (dış) ve internal (iç) olarak ikiye...
Cevaplar
0
Görüntüleme
19
  • Soru
Normalde insanlarda kalın barsağın dışarı açılan en son kısmında süngersi yapıda damar ağları mevcuttur. Hemoroidal damarlar denilen bu yapıların genişlemesi ile hemoroidal hastalık oluşur. Hemoroidal damarların vücutta önemli fonksiyonları vardır: Normalde bu damar ağlarında biriken kan...
Cevaplar
0
Görüntüleme
9
  • Soru
Normalde insanlarda kalın barsağın dışarı açılan en son kısmında süngersi yapıda damar ağları mevcuttur. Anüs (makat) ve rektumda (kalın bağırsağın en son bölümü) bulunan ve hemoroidal damarlar denilen bu yapıların genişlemesi ile hemoroid hastalığı oluşur. Hemoroidal damarların vücutta önemli...
Cevaplar
0
Görüntüleme
32
Üst Alt