Türkiye'nin yüzde 40'ına yakın kısmında tiroid hastalıklarının çeşitli formları görülüyor. Tiroid hastalıklarının en değerli nedeni; iyot eksikliği, ailesel ve yenilen guatrojen besinlerle ilgilidir. Guatr ise boyun ön kısmında yer alan tiroid bezinin kanser ve iltihabı dışındaki büyümesidir. Bunlardan guatr denilen tiroid bezinin nodüllü yahut nodülsüz büyümesi değerli yer teşkil eder. Genel Cerrahi-Meme-Tiroid ve Onkolojik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Emin Güneş yazdı
Tiroid bezi boynun ön kısmında yer alan yaklaşık 20 gram yükünde olan lakin hayati değeri boyutundan çok daha büyük olan bir organdır. O denli ki bedenin orkestra şefi üzeredir. Salgıladığı hormonlar bedenin birçok işlevini düzenler. Bedenin çabucak hemen tüm fonksiyonel sistemlerinde rol oynayan bu hormonlar, az salgılanırsa hipotiroidi denir ve metabolizma dediğimiz bedenin çalışma suratı düşer. Bu durumda, hareket yavaşlar, kilo alımı başlar. Kişi çabuk yorulur, uykuya meyili artar, ruhsal olarak da depresif durumda olur.
Şayet tiroid hormonları fazla salgılanırsa buna da hipertiroidi denir. Hormonların fazla çalışmasına bağlı olarak, bedenin çalışma suratı artar, ellerde titreme, çok terleme, adet düzensizlikleri, çarpıntı, meşakkat, sonluluk ve kilo kaybı, göz bebeklerinde büyüme görülür.
Tiroid hastalıklarının en değerli nedeni; İyot eksikliği, ailesel ve yenilen guatrojen besinlerle ilgilidir. Guatr ise boyun ön kısmında yer alan tiroid bezinin kanser ve iltihabı dışındaki büyümesidir. Bunlardan guatr dediğimiz tiroid bezinin nodüllü yahut nodülsüz büyümesi değerli yer teşkil etmektedir.
Tüm bu durumların dışında tiroid hormon düzeyi, olağan olup, tiroid bezinde nodüler büyüme olabilir. Tiroid nodülleri ise, tiroid dokusunun içerisinde farklı yapıda ve büyüklüklerde oluşabilen olağandışı yumru dediğimiz kitlelerdir. İşte bu nodüllerin sayısı, büyüklüğü, sıcak ve soğuk nodül olması değerlidir. Bunların büyük kısmı zararsız ve uygun huyludur.
BELİRTİLERİ NELERDİR?
Birçoğu dışardan çıplak gözle fark edilmezler. Fakat 2 cm.ye ulaşan nodüller fark edilebilirler. Uzunluğunda şişkinlik, bası hissi, nefes almada ve yutmada zahmet, nadiren ağrı ve ses kısıklığı ya da ses çatallaşmasına neden olabilirler.
TİROİD NODÜLLERİ KANSERLEŞİR Mİ?
Soğuk nodüllerden kanser gelişme oranı sıcak nodüllere nazaran daha fazladır. Tüm tiroid nodüllerinden kanser gelişme oranı % 5-10 civarındadır.
TEŞHİS NASIL KONUR?
Teşhis en kolay tiroid ultrasonografisi ile konur. Kan tiroid hormon düzeyleri de değerlidir. Ultrasonografi ile bir arada tiroid nodüllerinin teşhisi artınca, göreli olarak toplumda tiroid nodülleri de sık görülmeye başlandı.
Tespit edilen her nodül asla ameliyat demek değildir. Bilhassa nodüllerin sayısı ve boyutu çok değerlidir. Nodüllerin kistik ya da solid yapıda olması, nodülün takipde süratli büyümesi, ultrasonografide kanlanması epey değerlidir. 1cm. ve üzerindeki nodüllere iiab denilen iğne biyopsisi yapılır. Bu cerrahi bir formül değildir. Tiroid ultrasonografisi altında, ince ve bildiğimiz enjektörden daha uzun ve daha ince bir iğneyle yapılan, katiyetle hissedilmeyen bir usuldür. Bu prosedürle alınan biyopsinin patolojisi kıymetlidir. Sonuç benign yani pak gelmişse, 2,5 hatta 3 cm.lik nodüller bile ameliyatsız izlenebilir.
Sonuç kuşkulu geldiği takdirde operasyon düşünülür. Yani 3 cm.ye kadar nodüller artık takip ediliyor. Takipteki değerli kriter, İİAB denilen ince iğne biyopsinin pak gelmesidir.
HER TİROİD NODÜLÜ KANSERE DÖNÜŞÜR MÜ?
Hayır, tiroid nodüllerinin sıcak yahut soğuk nodül olması kıymetlidir. Şayet tiroid nodülü soğuk ve tek nodül ise bunun kanser dönüşme riski yüzde 5 ile 10 ortasındadır. Tekrar nodül sayısı fazla ve tekrar soğuk nodüllerse bunun kansere dönüşme riski de % 5 kadardır. Sıcak nodüllerin ise kanserleşme riski en az olup, yüzde 1-2 kadardır.
Ve unutulmamalıdır ki, her şeyin aslı sevgidir. Sermayesi olmayan tek şey sevgidir. Lütfen bunu esirgemeyin. Bilin ki, size dönecek olan fakat sizin etrafınıza gönderdiklerinizdir. Salgın suratının arttığı şu günlerde toplumsal ara, maske ve hijyeninize dikkat etmeyi unutmayınız. Sıhhatle kalın.
Tiroid bezi boynun ön kısmında yer alan yaklaşık 20 gram yükünde olan lakin hayati değeri boyutundan çok daha büyük olan bir organdır. O denli ki bedenin orkestra şefi üzeredir. Salgıladığı hormonlar bedenin birçok işlevini düzenler. Bedenin çabucak hemen tüm fonksiyonel sistemlerinde rol oynayan bu hormonlar, az salgılanırsa hipotiroidi denir ve metabolizma dediğimiz bedenin çalışma suratı düşer. Bu durumda, hareket yavaşlar, kilo alımı başlar. Kişi çabuk yorulur, uykuya meyili artar, ruhsal olarak da depresif durumda olur.
Şayet tiroid hormonları fazla salgılanırsa buna da hipertiroidi denir. Hormonların fazla çalışmasına bağlı olarak, bedenin çalışma suratı artar, ellerde titreme, çok terleme, adet düzensizlikleri, çarpıntı, meşakkat, sonluluk ve kilo kaybı, göz bebeklerinde büyüme görülür.
Tiroid hastalıklarının en değerli nedeni; İyot eksikliği, ailesel ve yenilen guatrojen besinlerle ilgilidir. Guatr ise boyun ön kısmında yer alan tiroid bezinin kanser ve iltihabı dışındaki büyümesidir. Bunlardan guatr dediğimiz tiroid bezinin nodüllü yahut nodülsüz büyümesi değerli yer teşkil etmektedir.
Tüm bu durumların dışında tiroid hormon düzeyi, olağan olup, tiroid bezinde nodüler büyüme olabilir. Tiroid nodülleri ise, tiroid dokusunun içerisinde farklı yapıda ve büyüklüklerde oluşabilen olağandışı yumru dediğimiz kitlelerdir. İşte bu nodüllerin sayısı, büyüklüğü, sıcak ve soğuk nodül olması değerlidir. Bunların büyük kısmı zararsız ve uygun huyludur.
BELİRTİLERİ NELERDİR?
Birçoğu dışardan çıplak gözle fark edilmezler. Fakat 2 cm.ye ulaşan nodüller fark edilebilirler. Uzunluğunda şişkinlik, bası hissi, nefes almada ve yutmada zahmet, nadiren ağrı ve ses kısıklığı ya da ses çatallaşmasına neden olabilirler.
TİROİD NODÜLLERİ KANSERLEŞİR Mİ?
Soğuk nodüllerden kanser gelişme oranı sıcak nodüllere nazaran daha fazladır. Tüm tiroid nodüllerinden kanser gelişme oranı % 5-10 civarındadır.
TEŞHİS NASIL KONUR?
Teşhis en kolay tiroid ultrasonografisi ile konur. Kan tiroid hormon düzeyleri de değerlidir. Ultrasonografi ile bir arada tiroid nodüllerinin teşhisi artınca, göreli olarak toplumda tiroid nodülleri de sık görülmeye başlandı.
Tespit edilen her nodül asla ameliyat demek değildir. Bilhassa nodüllerin sayısı ve boyutu çok değerlidir. Nodüllerin kistik ya da solid yapıda olması, nodülün takipde süratli büyümesi, ultrasonografide kanlanması epey değerlidir. 1cm. ve üzerindeki nodüllere iiab denilen iğne biyopsisi yapılır. Bu cerrahi bir formül değildir. Tiroid ultrasonografisi altında, ince ve bildiğimiz enjektörden daha uzun ve daha ince bir iğneyle yapılan, katiyetle hissedilmeyen bir usuldür. Bu prosedürle alınan biyopsinin patolojisi kıymetlidir. Sonuç benign yani pak gelmişse, 2,5 hatta 3 cm.lik nodüller bile ameliyatsız izlenebilir.
Sonuç kuşkulu geldiği takdirde operasyon düşünülür. Yani 3 cm.ye kadar nodüller artık takip ediliyor. Takipteki değerli kriter, İİAB denilen ince iğne biyopsinin pak gelmesidir.
HER TİROİD NODÜLÜ KANSERE DÖNÜŞÜR MÜ?
Hayır, tiroid nodüllerinin sıcak yahut soğuk nodül olması kıymetlidir. Şayet tiroid nodülü soğuk ve tek nodül ise bunun kanser dönüşme riski yüzde 5 ile 10 ortasındadır. Tekrar nodül sayısı fazla ve tekrar soğuk nodüllerse bunun kansere dönüşme riski de % 5 kadardır. Sıcak nodüllerin ise kanserleşme riski en az olup, yüzde 1-2 kadardır.
Ve unutulmamalıdır ki, her şeyin aslı sevgidir. Sermayesi olmayan tek şey sevgidir. Lütfen bunu esirgemeyin. Bilin ki, size dönecek olan fakat sizin etrafınıza gönderdiklerinizdir. Salgın suratının arttığı şu günlerde toplumsal ara, maske ve hijyeninize dikkat etmeyi unutmayınız. Sıhhatle kalın.