İlk Süpürge Makinesi
1901 yılında, köprü mühendisi Hubert Cecil
Booth tarafından gerçekleştirildi. O yıl, Bay
Booth bir gün Londra'daki St. Pancras istasyonunun
lokantasında otururken, vagonların
nasıl temizlendiğini gördü. Sıkıştırılmış hava
ile çalışan makineler aracılığıyla görevliler vagonları
temizliyorlardı. Ancak makine ne denli
güçle üflerse üflesin, havaya kalkan tozlar,
bir süre sonra yeniden koltukların üzerine iniyorlardı.
Bu durumu gören Bay Booth, üfleme
sisteminin yanlış olduğunu, makinelerin
tam tersine, tozlan emmeleri gerektiğini söyledi.
Çevresindekiler, böyle bir şeyin mümkün
olamayacağını öne sürdüler. Bunun üzerine
cebinden bir mendil çıkardı ve oturduğu deri
koltuğun üzerine torba şeklinde koydu. Ağzını
beze dayadı ve hızla içini çekti. Mendili
eline aldığında koltuğa değen kısmının tozlarla
kaplanmış olduğu görüldü. Daha sonra bu sistemi
geliştirdi ve "emici süpürge makinesi"nin
ilk prototipini o yıl içinde yapmayı başardı.
Vacuum Cleaner Co. Ltd adlı bir şirket kurdu
ve 25 Şubat 1902 günü, Booth, şirketini tanıtan
ilk broşürleri bastırdı.
O dönemde, pek az evde elektrik bağlıydı
ve emici süpürgenin fiyatı da herkesin alamayacağı
kadar pahalıydı. Bu nedenle Booth,
ürettiği makineleri satmak yerine bir temizlik
servisi kurmayı akıl etti. Dört tekerlekli bir atlı
arabanın üzerine akaryakıt ya da elektrikle çalışabilen
çok güçlü bir emici pompa yerleştirdi.
Bu pompa, isteyen müşterinin evinin önüne
kadar arabayla taşınıyordu. 230 metre
uzunluğundaki hortum, birinci kat pencerelerinden
birinden binanın içine sokulduktan
sonra tüm halı, perde ve döşemeler üzerindeki
tozlar emiliyordu. BBC'de kendisiyle yapılan
bir programda, Booth, aygıtının tek olumsuz
yönünün, çıkardığı aşırı gürültü olduğunu
söyledi. Zira pompa çalıştığı anlarda, çevreden
geçen atlar ürküyor, arabacılar çok zor
durumlarda kalıyorlardı.
Booth'un süpürgesi, en önemli işlevlerinden
birini,1902 yılında İngiltere Kralı VII.Edward'ın
"taç giyme törenleri"nde yerine
getirdi. Kral'ın taç giyeceği kilisede tüm hazırlıklar
tamamlanmıştı. Birden, yerdeki açık
mavi halı döşemenin son derece tozlu olduğu
görüldü. Kral, taç giymek için bu zemine diz
çökemezdi. Üstelik, alışılagelmiş yöntemlerle
kiliseyi süpürerek temizlemek için de vakit çok
geçti. Booth, bu durumu haber alınca, töreni
düzenlemekle görevli saray yetkilisine giderek,
yardım önerisinde bulundu. Bir saat sonra,
Booth'un arabası, kilisenin önüne getirildi ve
dev hortum sıraların arasında dolaşmaya başladı.
Olayı öğrenen Kral çok memnun oldu ve
Buckingham Sarayı'nda kendisi ve Kraliçe
Alexandra için de bir "gösteri" düzenlemesini
istedi. Bu gösteriden sonra Booth, makine
satmama politikasında bir değişiklik yapmak
zorunda kaldı. Çünkü bu kez sipariş, bizzat
Kral'dan geliyordu ve çok geçmeden biri, Buckingham
Sarayı'na, diğeri de Windsor Şatosu'na,
iki adet emici süpürge satıldı.
Kraliyet ailesinin gösterdiği bu ilgi, Londra
sosyetesine de yansımakta gecikmedi. İngiliz
soyluları, bu yeni aygıtı yalnızca yararlı bir temizlik
aracı olarak değil, aynı zamanda bir
gösteri unsuru olarak da kabul ediyorlardı.
Pek çok soylu ailenin düzenlediği suarelerde,
Booth'un şirketinden gelen görevlilerin yaptığı
temizlik, ilgiyle izlenen bir gösteri niteliğini
taşıyordu. Halıların ve perdelerin
temizlenişini soyluların büyük bir zevkle izlediğini
öğrenen Booth, şeffaf bir hortum takarak,
sosyete mensubu kişilerin kendi pisliklerini
daha iyi görebilmelerini, böylece daha
çok zevk alabilmelerini sağladı (!)
Elektrikli "ev tipi" ilk portatif süpürge,
1905 yılında San Francisco'da Chapman and
Skinner tarafından piyasaya sürüldü. Ağırlığı
46 kilo olan bu makinenin bir benzeri de,
ertesi yıl Booth'un Londra'daki tesislerinde
üretildi.
Toz torbası, sapına bağlı olan portatif
elektrik süpürgelerinin ilki de 1907 yılında
ABD'nin Ohio eyaleti, Canton kentinde, J.
Murray Spangler tarafından yapıldı. Spangler,
bu ilk makinesinde, toz emici torba olarak
karısından büyük ricalar karşılığında
alabildiği bir yastık kılıfını kullanmıştı.
Bir gün, bir rastlantı sonucu Spangler'in
buluşunu gören hemşerisi J.H. Hoover, bu
harika makineye büyük ilgi duydu. Asıl mesleği,
koşum yapımcılığıydı. Ancak, otomobillerin
sayısının hızla artması, onun işine olan
ilgisini azaltmış, Hoover de yeni bir iş arayışına
girmişti. Ne yapıp etti ve Spangler'den
elektrik süpürgesinin yapım haklarını satın aldı.
1908 yılında, tanesi 70 dolardan ilk modellerini
piyasaya çıkardı. Bu yeni aygıta olan
ilgi öylesine büyük boyutlara ulaştı ki, üç yıl
sonra Hoover, Kanada'da ayrı bir fabrika açmak
zorunda kaldı. Oradan da tüm dünyaya
yayıldı. Aygıtın bulucusu olan Spangler'in adı
silinip giderken, Hoover adı yalnızca elektrik
süpürgesinin simgesi olmakla kalmadı, birçok
dilde elektrik süpürgesiyle temizlik yapmaya
"Hooverlemek" dendi.
1901 yılında, köprü mühendisi Hubert Cecil
Booth tarafından gerçekleştirildi. O yıl, Bay
Booth bir gün Londra'daki St. Pancras istasyonunun
lokantasında otururken, vagonların
nasıl temizlendiğini gördü. Sıkıştırılmış hava
ile çalışan makineler aracılığıyla görevliler vagonları
temizliyorlardı. Ancak makine ne denli
güçle üflerse üflesin, havaya kalkan tozlar,
bir süre sonra yeniden koltukların üzerine iniyorlardı.
Bu durumu gören Bay Booth, üfleme
sisteminin yanlış olduğunu, makinelerin
tam tersine, tozlan emmeleri gerektiğini söyledi.
Çevresindekiler, böyle bir şeyin mümkün
olamayacağını öne sürdüler. Bunun üzerine
cebinden bir mendil çıkardı ve oturduğu deri
koltuğun üzerine torba şeklinde koydu. Ağzını
beze dayadı ve hızla içini çekti. Mendili
eline aldığında koltuğa değen kısmının tozlarla
kaplanmış olduğu görüldü. Daha sonra bu sistemi
geliştirdi ve "emici süpürge makinesi"nin
ilk prototipini o yıl içinde yapmayı başardı.
Vacuum Cleaner Co. Ltd adlı bir şirket kurdu
ve 25 Şubat 1902 günü, Booth, şirketini tanıtan
ilk broşürleri bastırdı.
O dönemde, pek az evde elektrik bağlıydı
ve emici süpürgenin fiyatı da herkesin alamayacağı
kadar pahalıydı. Bu nedenle Booth,
ürettiği makineleri satmak yerine bir temizlik
servisi kurmayı akıl etti. Dört tekerlekli bir atlı
arabanın üzerine akaryakıt ya da elektrikle çalışabilen
çok güçlü bir emici pompa yerleştirdi.
Bu pompa, isteyen müşterinin evinin önüne
kadar arabayla taşınıyordu. 230 metre
uzunluğundaki hortum, birinci kat pencerelerinden
birinden binanın içine sokulduktan
sonra tüm halı, perde ve döşemeler üzerindeki
tozlar emiliyordu. BBC'de kendisiyle yapılan
bir programda, Booth, aygıtının tek olumsuz
yönünün, çıkardığı aşırı gürültü olduğunu
söyledi. Zira pompa çalıştığı anlarda, çevreden
geçen atlar ürküyor, arabacılar çok zor
durumlarda kalıyorlardı.
Booth'un süpürgesi, en önemli işlevlerinden
birini,1902 yılında İngiltere Kralı VII.Edward'ın
"taç giyme törenleri"nde yerine
getirdi. Kral'ın taç giyeceği kilisede tüm hazırlıklar
tamamlanmıştı. Birden, yerdeki açık
mavi halı döşemenin son derece tozlu olduğu
görüldü. Kral, taç giymek için bu zemine diz
çökemezdi. Üstelik, alışılagelmiş yöntemlerle
kiliseyi süpürerek temizlemek için de vakit çok
geçti. Booth, bu durumu haber alınca, töreni
düzenlemekle görevli saray yetkilisine giderek,
yardım önerisinde bulundu. Bir saat sonra,
Booth'un arabası, kilisenin önüne getirildi ve
dev hortum sıraların arasında dolaşmaya başladı.
Olayı öğrenen Kral çok memnun oldu ve
Buckingham Sarayı'nda kendisi ve Kraliçe
Alexandra için de bir "gösteri" düzenlemesini
istedi. Bu gösteriden sonra Booth, makine
satmama politikasında bir değişiklik yapmak
zorunda kaldı. Çünkü bu kez sipariş, bizzat
Kral'dan geliyordu ve çok geçmeden biri, Buckingham
Sarayı'na, diğeri de Windsor Şatosu'na,
iki adet emici süpürge satıldı.
Kraliyet ailesinin gösterdiği bu ilgi, Londra
sosyetesine de yansımakta gecikmedi. İngiliz
soyluları, bu yeni aygıtı yalnızca yararlı bir temizlik
aracı olarak değil, aynı zamanda bir
gösteri unsuru olarak da kabul ediyorlardı.
Pek çok soylu ailenin düzenlediği suarelerde,
Booth'un şirketinden gelen görevlilerin yaptığı
temizlik, ilgiyle izlenen bir gösteri niteliğini
taşıyordu. Halıların ve perdelerin
temizlenişini soyluların büyük bir zevkle izlediğini
öğrenen Booth, şeffaf bir hortum takarak,
sosyete mensubu kişilerin kendi pisliklerini
daha iyi görebilmelerini, böylece daha
çok zevk alabilmelerini sağladı (!)
Elektrikli "ev tipi" ilk portatif süpürge,
1905 yılında San Francisco'da Chapman and
Skinner tarafından piyasaya sürüldü. Ağırlığı
46 kilo olan bu makinenin bir benzeri de,
ertesi yıl Booth'un Londra'daki tesislerinde
üretildi.
Toz torbası, sapına bağlı olan portatif
elektrik süpürgelerinin ilki de 1907 yılında
ABD'nin Ohio eyaleti, Canton kentinde, J.
Murray Spangler tarafından yapıldı. Spangler,
bu ilk makinesinde, toz emici torba olarak
karısından büyük ricalar karşılığında
alabildiği bir yastık kılıfını kullanmıştı.
Bir gün, bir rastlantı sonucu Spangler'in
buluşunu gören hemşerisi J.H. Hoover, bu
harika makineye büyük ilgi duydu. Asıl mesleği,
koşum yapımcılığıydı. Ancak, otomobillerin
sayısının hızla artması, onun işine olan
ilgisini azaltmış, Hoover de yeni bir iş arayışına
girmişti. Ne yapıp etti ve Spangler'den
elektrik süpürgesinin yapım haklarını satın aldı.
1908 yılında, tanesi 70 dolardan ilk modellerini
piyasaya çıkardı. Bu yeni aygıta olan
ilgi öylesine büyük boyutlara ulaştı ki, üç yıl
sonra Hoover, Kanada'da ayrı bir fabrika açmak
zorunda kaldı. Oradan da tüm dünyaya
yayıldı. Aygıtın bulucusu olan Spangler'in adı
silinip giderken, Hoover adı yalnızca elektrik
süpürgesinin simgesi olmakla kalmadı, birçok
dilde elektrik süpürgesiyle temizlik yapmaya
"Hooverlemek" dendi.