zeberus1234
Yeni Üye
İsmail Cem (1940 - 2007) Eski Dışişleri Bakanı İsmail Cem, tedavi gördüğü İstanbul Cerrahi Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Hastaneden alınan bilgiye göre, akciğer enfeksiyonu teşhisiyle 15 Aralık 2006 tarihinde hastaneye kaldırılan Cem, 24 ocak 2007 günü 09.50 itibariyle vefat etti.
1940 yılında İstanbul’da doğan İsmail Cem, 1959 yılında İstanbul Robert Kolej, 1963’te de Lozan Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Paris Siyasal Bilgiler Enstitüsü’nde Siyaset Sosyolojisi dalında master yapan İsmail Cem, 1963 yılından itibaren çeşitli gazetelerde yazı işleri müdürlüğü, genel yayın müdürlüğü yaptı.
Daha genç bir gazeteciyken yazdığı “Türkiye’de Geri Kalmışlığın Tarihi” adlı kitapla özellikle sol çevrelerde büyük yankı uyandıran İsmail Cem, 1974’te Ecevit Hükümeti sırasında TRT Genel Müdürlüğü’ne getirildi.
Bu dönemde TRT’de önemli atılımlar yaptı. Türkiye’nin tek tv kanalı olan TRT’de nitelikli belgeseller, dizi filmler ve filmler yayınlandı.
Ancak TRT’daki bu yenilikçi atılım muhafazakar çevrelerin tepkisini çekti.
Muhalefet partileri tarafından büyük tepki toplayan Cem, 1’inci Milliyetçi Cephe hükümetinin gelişiyle TRT’deki görevinden ayrıldı.
Daha sonra çıkardığı sosyalist eğilimli “Politika” gazetesi 12 Eylül’le birlikte yayın hayatına son vermek zorunda kaldı.
1980 sonrasında Sosyal Demokrat Halkçı Parti’de aktif siyasete atılan Cem, 1987 ve 1991 seçimlerinde İstanbul’dan milletvekili seçildi.
Deniz Baykal’ın liderliğini yaptığı “yeni sol” akımını kavramsallaştıran Cem, 1995 seçimleri arifesinde önemli bir tercih değişikliği yaptı ve DSP’ye katıldı.
Ecevit’in Kayseri’den aday gösterdiği Cem’i harcamak istediği ileri sürüldü, fakat Cem aktif bir kampanya yürüterek daha önce hiçbir bağının olmadığı Kayseri’den milletvekili seçildi.
Ecevitler tarafından DSP Meclis Grup Yönetim Kurulu üyeliğine seçilen Cem, asıl başarısını yurtdışında gösterdi. Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Sosyalist Grubu Başkanvekilliği’ne seçildi.
1995’te kurulan 50. hükümette Kültür Bakanlığı yapan Cem, 30 haziran 1997’de Dışişleri Bakanlığı’na getirildi.
11 Temmuz 2002 tarihine kadar Dışişleri Bakanlığı yapan Cem, cumhuriyet tarihinde bu görevi en uzun süre yürüten bakanlar arasında yer aldı ve Dışişleri’ndeki parlak kariyeriyle dünyada Türkiye’nin batılı yüzü olarak tanındı. Özellikle Yunanistan’ın ile ilişkilerin geliştirilmesinde büyük rol oynadı. Hatta, Yunanistan Dışişleri Bakanı Papandreu ile birlikte 2000 yılında dünyada ‘Yılın devlet adamı ödülü’nü aldı.
2002 yazında Ecevit’le yollarını ayıran İsmail Cem, Hüsamettin Özkan, İstemihan Talay ve DSP’den kopan diğer milletvekilleriyle ile birlikte Yeni Türkiye Partisi’ni kurdu.
İlk hayal kırıklığını Kemal Derviş’in CHP’ye katılmasıyla yaşayan Cem’in partisi 3 Kasım seçimlerinde yüzde 1 oy alarak barajın altında kaldı.
Seçimlerin ardından akciğer kanseri tedavisi için ABD’ye giden İsmail Cem ile CHP Genel Başkanı Baykal arasında gerçekleşen telefon görüşmeleri CHP ile YTP arasında birleşmeye giden yolun ilk adımını oluşturdu.
Baykal’dan gelen birleşme teklifini kabul eden Cem, YTP’nin Ekim 2004 ‘te son kez yapılan kurultayına katıldı.
Cem, CHP’nin 29 Ocak 2005’teki olağanüstü kurultayının ardından genel başkan başdanışmanlığına getirildi.
1940 yılında İstanbul’da doğan İsmail Cem, 1959 yılında İstanbul Robert Kolej, 1963’te de Lozan Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Paris Siyasal Bilgiler Enstitüsü’nde Siyaset Sosyolojisi dalında master yapan İsmail Cem, 1963 yılından itibaren çeşitli gazetelerde yazı işleri müdürlüğü, genel yayın müdürlüğü yaptı.
Daha genç bir gazeteciyken yazdığı “Türkiye’de Geri Kalmışlığın Tarihi” adlı kitapla özellikle sol çevrelerde büyük yankı uyandıran İsmail Cem, 1974’te Ecevit Hükümeti sırasında TRT Genel Müdürlüğü’ne getirildi.
Bu dönemde TRT’de önemli atılımlar yaptı. Türkiye’nin tek tv kanalı olan TRT’de nitelikli belgeseller, dizi filmler ve filmler yayınlandı.
Ancak TRT’daki bu yenilikçi atılım muhafazakar çevrelerin tepkisini çekti.
Muhalefet partileri tarafından büyük tepki toplayan Cem, 1’inci Milliyetçi Cephe hükümetinin gelişiyle TRT’deki görevinden ayrıldı.
Daha sonra çıkardığı sosyalist eğilimli “Politika” gazetesi 12 Eylül’le birlikte yayın hayatına son vermek zorunda kaldı.
1980 sonrasında Sosyal Demokrat Halkçı Parti’de aktif siyasete atılan Cem, 1987 ve 1991 seçimlerinde İstanbul’dan milletvekili seçildi.
Deniz Baykal’ın liderliğini yaptığı “yeni sol” akımını kavramsallaştıran Cem, 1995 seçimleri arifesinde önemli bir tercih değişikliği yaptı ve DSP’ye katıldı.
Ecevit’in Kayseri’den aday gösterdiği Cem’i harcamak istediği ileri sürüldü, fakat Cem aktif bir kampanya yürüterek daha önce hiçbir bağının olmadığı Kayseri’den milletvekili seçildi.
Ecevitler tarafından DSP Meclis Grup Yönetim Kurulu üyeliğine seçilen Cem, asıl başarısını yurtdışında gösterdi. Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Sosyalist Grubu Başkanvekilliği’ne seçildi.
1995’te kurulan 50. hükümette Kültür Bakanlığı yapan Cem, 30 haziran 1997’de Dışişleri Bakanlığı’na getirildi.
11 Temmuz 2002 tarihine kadar Dışişleri Bakanlığı yapan Cem, cumhuriyet tarihinde bu görevi en uzun süre yürüten bakanlar arasında yer aldı ve Dışişleri’ndeki parlak kariyeriyle dünyada Türkiye’nin batılı yüzü olarak tanındı. Özellikle Yunanistan’ın ile ilişkilerin geliştirilmesinde büyük rol oynadı. Hatta, Yunanistan Dışişleri Bakanı Papandreu ile birlikte 2000 yılında dünyada ‘Yılın devlet adamı ödülü’nü aldı.
2002 yazında Ecevit’le yollarını ayıran İsmail Cem, Hüsamettin Özkan, İstemihan Talay ve DSP’den kopan diğer milletvekilleriyle ile birlikte Yeni Türkiye Partisi’ni kurdu.
İlk hayal kırıklığını Kemal Derviş’in CHP’ye katılmasıyla yaşayan Cem’in partisi 3 Kasım seçimlerinde yüzde 1 oy alarak barajın altında kaldı.
Seçimlerin ardından akciğer kanseri tedavisi için ABD’ye giden İsmail Cem ile CHP Genel Başkanı Baykal arasında gerçekleşen telefon görüşmeleri CHP ile YTP arasında birleşmeye giden yolun ilk adımını oluşturdu.
Baykal’dan gelen birleşme teklifini kabul eden Cem, YTP’nin Ekim 2004 ‘te son kez yapılan kurultayına katıldı.
Cem, CHP’nin 29 Ocak 2005’teki olağanüstü kurultayının ardından genel başkan başdanışmanlığına getirildi.