İzmir-Ankara karayolunun 21.km sinden ayrılan 8 km lik tali bir yolla ulaşılan Kemalpaşa ilçe merkezi (25.448 nüfus), Nif Dağı eteklerinden ovaya doğru yayılmıştır. Son yıllarda sanayi tesislerinin hızla çoğaldığı ilçe, aynı zamanda tarımsal zenginliğini ve çekiciliğini de korumaktadır. 1936 yılından bu yana en iyi kiraz yetiştiren üreticiyi seçmek amacıyla yapılan Kemalpaşa Kiraz Festivali, bir takım kültür-eğlence etkinlikleriyle desteklenerek her yıl mayıs ayı sonunda düzenlenmektedir. Manisa il sınırları içindeki Spil Dağının devamı niteliğindeki Nif Dağı, Kemalpaşa'nın güneyinde 1446 m lik zirvesiyle, çam ormanları ve orman köyleriyle ovaya tezat oluşturmaktadır. Nif Dağı'nı Karabel geçidi üzerinden aşan Kemalpaşa-Torbalı karayolu, dağ yürüyüşleri için iyi bir başlangıç noktasıdır. Yol kenarındaki Karabel orman içi dinlenme yerinde mola verip ovadaki yaz sıcağından kurtularak piknik yapabilir, bu çevreden aşağıda uçsuz bucaksız görülen ovaları, sıra sıra köyleri, çam, zeytin ve kiraz ağaçlarının birlikteliğini seyredebilirsiniz .
Yakındaki köylere uğrayıp yaz sebzeleri ve meyvelerinden alabilirsiniz, Dereköy'den de bal almayı unutmamalısınız Kemalpaşa'da bir başka gezi güzergahı olan Kemalpaşa-Turgutlu tali yolu, sizi bir yeşil cennetinden geçirecektir. Üzüm bağları, şeftali ve kiraz ağaçları arasından uzanan bu yol kenarında en iyi mola noktalarından biri Yiğitler köyüdür . Yoldan ayrılıp, iç kısımları da görmeyi göze alırsanız, Yiğitler orman içi dinlenme yeri, deresiyle ve ulu ağaçlarıyla sizi beklemektedir. Y.Kızılca, Ovacık, Yenikurudere gibi köyler, sizi ormanlarla buluşturarak, yürüyüş ve piknik için sayısız olanaklar yaratmakta, Mahmut Dağını keşfetmenizi sağlamaktadır. Kemalpaşa'dan ayrılmadan önce Kurudere köyünde (7 km), artık unutulmaya yüz tutmuş boncuk imalatının yapıldığı ocakları görebilir, yakın çevredeki Alaş Kımız Üretme Çiftliğinin Kazak otağında kımız içip, Asya Türk yemeklerinden yiyebilir ve ata binip gezebilirsiniz .Kemalpaşa ilçe merkezinden 25 km kuzeydeki Spil Dağı Milli Parkı'na (Manisa), İzmir-Ankara karayolu üzerindeki Sütçüler köyünden ayrılan bir yolla, Beşpınar köyünden geçilerek de varılabilir. Beşpınar, Kemalpaşa'nın en yüksekte (yaklaşık 1000 m) yer alan köyüdür. Çam ormanları ve kiraz ağaçlarıyla çevrili köyün milli parka uzaklığı yalnızca 4 km dir. Kemalpaşa'nın diğer köyleri gibi buraya da İzmirliler tarafından kırsal ikinci konutlar yapılmaya başlanmıştır. Milli park, ilginç karstik oluşumları, 20 den fazla endemik bitki türü ve mitolojik yönüyle ( dağ adını bereket tanrıçası Kybele'den alıyor) zenginlik taşıyor.
Atalanı mevkininde 25 bungalov, konaklama olanağı vermektedir. Kemalpaşa'ya tarih boyunca gelin anlamına gelen "nif" denilmiştir. Bahar aylarında kiraz ve diğer meyve ağaçlarının çiçek açmasıyla Kemalpaşa ovası pembe bir örtüye bürünür. Yüksek tepelerden bakıldığında gelinlik giymiş bir dağ görüntüsünden dolayı bu ad verilmiştir. Atatürk'ün Kurtuluş Savaşının son günlerinde 8 Eylül gecesini burada geçirmesinden dolayı Kemalpaşa olarak ismi değiştirilmiştir. Kemalpaşa'nın tarihi sembolü kız kulesidir. Efsaneye göre İonya prensesi Sart kralına gelin olarak giderken Nif''e geldiğinde kralın ölüm haberini alır. Bu acılı haber üzerine güzel prenses burada bir saray yapılmasını emreder ve hayatının geri kalanını burada geçirir. Kemalpaşa da Efenin en güzel kirazları yetişir. Kiraz üretiminin tarihi çok eskilere gitmektedir. Daha önceleri 4 çeşit kiraz yetiştirilirken bugün bu sayı 26 dır.
Kemalpaşa'da Bizans döneminden kalma kale ve surları ile düzlükte bahçeler içinde bir Bizans sarayı yükselmektedir. Roma döneminden bu yana Nymphaion olarak anılan bu yerleşim bölgesi sonradan Nif ve günümüzde de Kemalpaşa olarak anılmaktadır. Burada Akadlar, Hititler, Helenler, Lidyalılar, Persler, Romalılar, Bizanslılar, Türkler ve Osmanlılar hüküm sürmüştür. Kemalpaşa'nın tarihi geçmişi M.Ö.13.yy.'la dayanmaktadır. İlçe yakınlarındaki Karabel geçidinde M.Ö. 13.yy'a ait Hititlerden kalma iki savaşçı kabartması bulunmaktadır. Ege Bölgesinde Hititlerden kalan tek örneği oluşturan kabartmalar çok önemli arkeolojik değerler taşımaktadır. Kemalpaşa - Torbalı karayolu üzerindeki kaya kabartma sanat tarihine Karabel Kaya Kabartması olarak geçmiştir. Söz konusu eser, düzgün bir kaya üzerine oyulmuş bir niş içerisinde sağ ayağını ileri uzatmış bir durumda, tipik Hitit giysileri içinde canlandırılmış bir erkek figürü alçak kabartma tekniğinde işlenmiştir. Sağ omzunda bir yay, sol elinde ucu yere bakan bir kılıç vardır.
Yüksekliği yaklaşık 2.5 m, eni ise 1.5 m olan kabartmada hiyeroglif yazıyla yazılmış bir yazıt varsa da, aşınmış olduğu için anlamı çözülemediğinden kabartmanın kesin olarak hangi kral tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir. Ancak kaya yazıtları üzerinde yalnız kralların değil, yerel krallar ve prenslerin de betimlendiğini göz önüne alırsak yukarıdaki bilgiler ışığında bir Hitit prens-kralının kabartıldığını söyleyebiliriz. İlçenin güneyindeki tepe üzerinde Bizans döneminden kalan ve Nif Kalesi olarak bilinen kale ve sur kalıntıları ile kent girişinde Kız Kulesi anılan bir Bizans Sarayının kalıntıları görülmektedir. Kemalpaşa'daki en önemli yapı Selçuklular zamanında yaptırılan ve orijinal yapısı ile günümüze kadar ayakta kalan Emet Bey Camii'dir.
KIZ KULESİ
Bizans Döneminde II.Tehedodoros Laskaris yaptırıldığı söylenen bu yapı Laskaris sarayı olarak da bilinir.
Beyaz kırmızı tuğlalardan yapılmış üç katlı yapıdır.
Kemalpaşanın girişinden görmek mümkündür.
YEDİGÖZ KÖPRÜSÜ
Kemalpaşaya 15 km uzaklıkta Çambel köyü civarında bulunan yedigöz köprüsü 16.yy.başlarında inşa edilmiştir.
Eski Nif Çayı üzerinden geçmektedir.Köprü İzmir Anakra Yolundan dikkatli bakıldığı zaman görülmektedir.
ALAŞ KIMIZ ÇİFTLİĞİ
İzmir-Kemalpaşa 29 km uzaklıktaki Alaş Kımız Üretme Çiftliğinin Kazak otağında kımız içip, Asya Türk yemeklerinden yenilebilir ve ata binerek gezinti yapılabilir.Kemalpaşa ilçesinde yer alan çiftlik, geleneksel Türk Mutfağı ve içkisiyle (Kımız) gelenlere hizmet vermektedir. Türk Çadırı özelliğini taşıyan (Otağ) bir merkezde konuklara Türk Müziği eşliğinde servis yapılmaktadır. İzmir'e yakınlığı nedeniyle turistlerin uğradığı otantik bir merkez halindedir.
ÇİNİLİKÖŞK
Kemalpaşa-Torbalı yolu üzerinde Çiniliköy de bulunan çiniliköşk ,ünlü seramik sanatçısı Ümran BARADAN tarafından yaptırılmış olup çini çalışmalarının en güzel örnekleri görülebilir. __________________
Yakındaki köylere uğrayıp yaz sebzeleri ve meyvelerinden alabilirsiniz, Dereköy'den de bal almayı unutmamalısınız Kemalpaşa'da bir başka gezi güzergahı olan Kemalpaşa-Turgutlu tali yolu, sizi bir yeşil cennetinden geçirecektir. Üzüm bağları, şeftali ve kiraz ağaçları arasından uzanan bu yol kenarında en iyi mola noktalarından biri Yiğitler köyüdür . Yoldan ayrılıp, iç kısımları da görmeyi göze alırsanız, Yiğitler orman içi dinlenme yeri, deresiyle ve ulu ağaçlarıyla sizi beklemektedir. Y.Kızılca, Ovacık, Yenikurudere gibi köyler, sizi ormanlarla buluşturarak, yürüyüş ve piknik için sayısız olanaklar yaratmakta, Mahmut Dağını keşfetmenizi sağlamaktadır. Kemalpaşa'dan ayrılmadan önce Kurudere köyünde (7 km), artık unutulmaya yüz tutmuş boncuk imalatının yapıldığı ocakları görebilir, yakın çevredeki Alaş Kımız Üretme Çiftliğinin Kazak otağında kımız içip, Asya Türk yemeklerinden yiyebilir ve ata binip gezebilirsiniz .Kemalpaşa ilçe merkezinden 25 km kuzeydeki Spil Dağı Milli Parkı'na (Manisa), İzmir-Ankara karayolu üzerindeki Sütçüler köyünden ayrılan bir yolla, Beşpınar köyünden geçilerek de varılabilir. Beşpınar, Kemalpaşa'nın en yüksekte (yaklaşık 1000 m) yer alan köyüdür. Çam ormanları ve kiraz ağaçlarıyla çevrili köyün milli parka uzaklığı yalnızca 4 km dir. Kemalpaşa'nın diğer köyleri gibi buraya da İzmirliler tarafından kırsal ikinci konutlar yapılmaya başlanmıştır. Milli park, ilginç karstik oluşumları, 20 den fazla endemik bitki türü ve mitolojik yönüyle ( dağ adını bereket tanrıçası Kybele'den alıyor) zenginlik taşıyor.
Atalanı mevkininde 25 bungalov, konaklama olanağı vermektedir. Kemalpaşa'ya tarih boyunca gelin anlamına gelen "nif" denilmiştir. Bahar aylarında kiraz ve diğer meyve ağaçlarının çiçek açmasıyla Kemalpaşa ovası pembe bir örtüye bürünür. Yüksek tepelerden bakıldığında gelinlik giymiş bir dağ görüntüsünden dolayı bu ad verilmiştir. Atatürk'ün Kurtuluş Savaşının son günlerinde 8 Eylül gecesini burada geçirmesinden dolayı Kemalpaşa olarak ismi değiştirilmiştir. Kemalpaşa'nın tarihi sembolü kız kulesidir. Efsaneye göre İonya prensesi Sart kralına gelin olarak giderken Nif''e geldiğinde kralın ölüm haberini alır. Bu acılı haber üzerine güzel prenses burada bir saray yapılmasını emreder ve hayatının geri kalanını burada geçirir. Kemalpaşa da Efenin en güzel kirazları yetişir. Kiraz üretiminin tarihi çok eskilere gitmektedir. Daha önceleri 4 çeşit kiraz yetiştirilirken bugün bu sayı 26 dır.
Kemalpaşa'da Bizans döneminden kalma kale ve surları ile düzlükte bahçeler içinde bir Bizans sarayı yükselmektedir. Roma döneminden bu yana Nymphaion olarak anılan bu yerleşim bölgesi sonradan Nif ve günümüzde de Kemalpaşa olarak anılmaktadır. Burada Akadlar, Hititler, Helenler, Lidyalılar, Persler, Romalılar, Bizanslılar, Türkler ve Osmanlılar hüküm sürmüştür. Kemalpaşa'nın tarihi geçmişi M.Ö.13.yy.'la dayanmaktadır. İlçe yakınlarındaki Karabel geçidinde M.Ö. 13.yy'a ait Hititlerden kalma iki savaşçı kabartması bulunmaktadır. Ege Bölgesinde Hititlerden kalan tek örneği oluşturan kabartmalar çok önemli arkeolojik değerler taşımaktadır. Kemalpaşa - Torbalı karayolu üzerindeki kaya kabartma sanat tarihine Karabel Kaya Kabartması olarak geçmiştir. Söz konusu eser, düzgün bir kaya üzerine oyulmuş bir niş içerisinde sağ ayağını ileri uzatmış bir durumda, tipik Hitit giysileri içinde canlandırılmış bir erkek figürü alçak kabartma tekniğinde işlenmiştir. Sağ omzunda bir yay, sol elinde ucu yere bakan bir kılıç vardır.
Yüksekliği yaklaşık 2.5 m, eni ise 1.5 m olan kabartmada hiyeroglif yazıyla yazılmış bir yazıt varsa da, aşınmış olduğu için anlamı çözülemediğinden kabartmanın kesin olarak hangi kral tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir. Ancak kaya yazıtları üzerinde yalnız kralların değil, yerel krallar ve prenslerin de betimlendiğini göz önüne alırsak yukarıdaki bilgiler ışığında bir Hitit prens-kralının kabartıldığını söyleyebiliriz. İlçenin güneyindeki tepe üzerinde Bizans döneminden kalan ve Nif Kalesi olarak bilinen kale ve sur kalıntıları ile kent girişinde Kız Kulesi anılan bir Bizans Sarayının kalıntıları görülmektedir. Kemalpaşa'daki en önemli yapı Selçuklular zamanında yaptırılan ve orijinal yapısı ile günümüze kadar ayakta kalan Emet Bey Camii'dir.
KIZ KULESİ
Bizans Döneminde II.Tehedodoros Laskaris yaptırıldığı söylenen bu yapı Laskaris sarayı olarak da bilinir.
Beyaz kırmızı tuğlalardan yapılmış üç katlı yapıdır.
Kemalpaşanın girişinden görmek mümkündür.
YEDİGÖZ KÖPRÜSÜ
Kemalpaşaya 15 km uzaklıkta Çambel köyü civarında bulunan yedigöz köprüsü 16.yy.başlarında inşa edilmiştir.
Eski Nif Çayı üzerinden geçmektedir.Köprü İzmir Anakra Yolundan dikkatli bakıldığı zaman görülmektedir.
ALAŞ KIMIZ ÇİFTLİĞİ
İzmir-Kemalpaşa 29 km uzaklıktaki Alaş Kımız Üretme Çiftliğinin Kazak otağında kımız içip, Asya Türk yemeklerinden yenilebilir ve ata binerek gezinti yapılabilir.Kemalpaşa ilçesinde yer alan çiftlik, geleneksel Türk Mutfağı ve içkisiyle (Kımız) gelenlere hizmet vermektedir. Türk Çadırı özelliğini taşıyan (Otağ) bir merkezde konuklara Türk Müziği eşliğinde servis yapılmaktadır. İzmir'e yakınlığı nedeniyle turistlerin uğradığı otantik bir merkez halindedir.
ÇİNİLİKÖŞK
Kemalpaşa-Torbalı yolu üzerinde Çiniliköy de bulunan çiniliköşk ,ünlü seramik sanatçısı Ümran BARADAN tarafından yaptırılmış olup çini çalışmalarının en güzel örnekleri görülebilir. __________________