Son devirlerde danışanlarımın en çok sorduğu sorulardan birisi keçi sütünün inek sütüne nazaran daha yararlı olup olmadığı. İşte bu yüzden, aslında yıllardır hayatımızda olmasına karşın son devirlerde çok konuşulan keçi sütüyle ilgili haberlerimi sizlerle paylaşmak istedim. Bakalım keçi sütüne olan talebin bu kadar artmasının sebepleri neler?
Sütün yararlarının yanı sıra keçi sütünün ilmî araştırmalarla kanıtlanan pek çok artısı bulunmakta.
- Keçi sütünün yağ molekülleri inek sütüne kıyasla daha ufaktır ve proteinlerinin oluşturduğu pıhtıda daha yumuşak olduğu için sindirimi inek sütüne nazaran daha kolaydır. Bu yüzden bebeklerin ve hastaların (karaciğer marazları, ketozis, hazım meselesi yaşayan ve peptik ülser) günlük menülerinde bölge alması müsaittir. Başkaca gerilime bağlı nedenlerle hazımsızlık ve konstipasyon (kabızlık) durumlarında, kolay sindirimi ve yüksek B1(tiamin), B2(riboflavin) vitamini içeriği ile olumlu tesire sahip olduğu tespit edilmiştir.
- İnek sütüne orantıyla daha ziyade fosfat içermesi nedeniyle et ve balık tüketmeyen bireyler için yeterli bir alternatif olabilir.
- Doğal homojenize olan keçi sütü (aglütinin olmaması nedeni ile), vitamin A, fosfor, magnezyum ve selenyum ölçüsü açısından ana sütüne en yakın süttür. Ayrıyeten serum proteinlerinin alerjik özelliği olmamasından ötürü bebeklerde tasarrufu münasiptir. 100 gram ana sütünde kalsiyum nispeti 32, inek sütünde 119, keçi sütünde 134 miligramdır. İçerdiği yüksek kalsiyum nedeniyle bebeklerde böbrek solüt yükünü arttırmaması için kesinlikle sulandırarak tüketilmesi önerilir.
- Keçi sütündeki yağ globulleri çapı inek sütüne nazaran küçüktür. Bu nedenle yağın süt içerisinde uygun dağılıp büyük yüzey yeri oluşturması süte homojen bir yapı kazandırdırır ve pankreatik lipaz aktivitesinin artması ile sindirimi kolaylaştırır. Lipaz enziminin aktivite artışı; keçi sütünün bileşiminde bulunan yağın inek sütüne orantıyla daha ziyade sayıda kısa ve orta zincirli yağ asitlerini içermesi olarak özetlenebilmektedir. Kelam konusu yağ asitleri bilhassa; kistik fibroz, evlat epilepsisi, prematüre bebek beslenmesi, inek sütü tüketen çocuklarda görülebilen egzamaya neden olmaması, safra taşlarını içeren klinik rahatsızlıklar ile yağlı dışkı üzere rahatsızlıklarda tedavi emeli ile kullanılmaktadır.
- Keçi sütü bileşiminde bulunan yağlar vücutta depolanmamakta direkt güç sağlamada kullanılabilmekte, yağların depolanmaması neticesinde de; serum kolesterol seviyesinin azalması gerçekleşmektedir. Keçi sütü yağı bileşiminde; kalp sıhhati üzerinde yararları olduğu ispatlanmış tekli doymamış ve çoklu doymamış yağ asitlerinin bulunmaktadır. Başkaca birtakım yağ asitlerinin Candida albicans üzere maya kaynaklı patojenlere karşı antimikrobiyal tesirli oluşu, keçi sütünün tamponlanma kapasitesinin çok düzgün olması gastrik ülser tedavisinde olumlu sonuçlar vermesinin sebepleridir.
- Yüksek kalsiyum, fosfor, klor, magnezyum ve potasyum içeren keçi sütü tüketimi neticesinde; insan vücudunda zayıf bulunan, besinler aracılığı ile alınması farz bir iz element olan ve antioksidan, immunostimulan ve antikanser üzere tesirleri olan selenyum ile çinkonun biyoyararlılığını arttırdığı tespit edilmiştir.
- Diş ve kemik gelişimi için uygun bir kalsiyum-fosfor kaynağıdır. Bu nedenle birçok Avrupa memleketinde keçi sütünden yapılan mamuller kişisel sıhhat dükkanlarında satılmaktadır.
o Keçi sütü umumiyetle gayrı sütlerden daha az mikroorganizma içerir. Ayrıyeten kokusuz ve beğenilen özellikte keçi sütü üretilebilir ve üstün nitelikli bedelli süt eserlerine işlenebilir.
Besinlerin biyoyararlılığı hakkında malumat sahibi olmak ve bu cihette hareket etmek çok kıymetlidir. Lakin ne olursa olsun, besinlerin tek başına tedavi edici tesirinin bulunmadığını ve ziyade ölçüde tüketiminin yarardan çok zarar sağlayacağını aklınızdan çıkarmayın.
Sütün yararlarının yanı sıra keçi sütünün ilmî araştırmalarla kanıtlanan pek çok artısı bulunmakta.
- Keçi sütünün yağ molekülleri inek sütüne kıyasla daha ufaktır ve proteinlerinin oluşturduğu pıhtıda daha yumuşak olduğu için sindirimi inek sütüne nazaran daha kolaydır. Bu yüzden bebeklerin ve hastaların (karaciğer marazları, ketozis, hazım meselesi yaşayan ve peptik ülser) günlük menülerinde bölge alması müsaittir. Başkaca gerilime bağlı nedenlerle hazımsızlık ve konstipasyon (kabızlık) durumlarında, kolay sindirimi ve yüksek B1(tiamin), B2(riboflavin) vitamini içeriği ile olumlu tesire sahip olduğu tespit edilmiştir.
- İnek sütüne orantıyla daha ziyade fosfat içermesi nedeniyle et ve balık tüketmeyen bireyler için yeterli bir alternatif olabilir.
- Doğal homojenize olan keçi sütü (aglütinin olmaması nedeni ile), vitamin A, fosfor, magnezyum ve selenyum ölçüsü açısından ana sütüne en yakın süttür. Ayrıyeten serum proteinlerinin alerjik özelliği olmamasından ötürü bebeklerde tasarrufu münasiptir. 100 gram ana sütünde kalsiyum nispeti 32, inek sütünde 119, keçi sütünde 134 miligramdır. İçerdiği yüksek kalsiyum nedeniyle bebeklerde böbrek solüt yükünü arttırmaması için kesinlikle sulandırarak tüketilmesi önerilir.
- Keçi sütündeki yağ globulleri çapı inek sütüne nazaran küçüktür. Bu nedenle yağın süt içerisinde uygun dağılıp büyük yüzey yeri oluşturması süte homojen bir yapı kazandırdırır ve pankreatik lipaz aktivitesinin artması ile sindirimi kolaylaştırır. Lipaz enziminin aktivite artışı; keçi sütünün bileşiminde bulunan yağın inek sütüne orantıyla daha ziyade sayıda kısa ve orta zincirli yağ asitlerini içermesi olarak özetlenebilmektedir. Kelam konusu yağ asitleri bilhassa; kistik fibroz, evlat epilepsisi, prematüre bebek beslenmesi, inek sütü tüketen çocuklarda görülebilen egzamaya neden olmaması, safra taşlarını içeren klinik rahatsızlıklar ile yağlı dışkı üzere rahatsızlıklarda tedavi emeli ile kullanılmaktadır.
- Keçi sütü bileşiminde bulunan yağlar vücutta depolanmamakta direkt güç sağlamada kullanılabilmekte, yağların depolanmaması neticesinde de; serum kolesterol seviyesinin azalması gerçekleşmektedir. Keçi sütü yağı bileşiminde; kalp sıhhati üzerinde yararları olduğu ispatlanmış tekli doymamış ve çoklu doymamış yağ asitlerinin bulunmaktadır. Başkaca birtakım yağ asitlerinin Candida albicans üzere maya kaynaklı patojenlere karşı antimikrobiyal tesirli oluşu, keçi sütünün tamponlanma kapasitesinin çok düzgün olması gastrik ülser tedavisinde olumlu sonuçlar vermesinin sebepleridir.
- Yüksek kalsiyum, fosfor, klor, magnezyum ve potasyum içeren keçi sütü tüketimi neticesinde; insan vücudunda zayıf bulunan, besinler aracılığı ile alınması farz bir iz element olan ve antioksidan, immunostimulan ve antikanser üzere tesirleri olan selenyum ile çinkonun biyoyararlılığını arttırdığı tespit edilmiştir.
- Diş ve kemik gelişimi için uygun bir kalsiyum-fosfor kaynağıdır. Bu nedenle birçok Avrupa memleketinde keçi sütünden yapılan mamuller kişisel sıhhat dükkanlarında satılmaktadır.
o Keçi sütü umumiyetle gayrı sütlerden daha az mikroorganizma içerir. Ayrıyeten kokusuz ve beğenilen özellikte keçi sütü üretilebilir ve üstün nitelikli bedelli süt eserlerine işlenebilir.
Besinlerin biyoyararlılığı hakkında malumat sahibi olmak ve bu cihette hareket etmek çok kıymetlidir. Lakin ne olursa olsun, besinlerin tek başına tedavi edici tesirinin bulunmadığını ve ziyade ölçüde tüketiminin yarardan çok zarar sağlayacağını aklınızdan çıkarmayın.
