Kıl dönmesi (Pilonidal Sinus) hastalığı çoğunlukla kuyruk sokumunda görülen, ciltte kıl giriş delikleri, altında kıl yumağı, kıl yumağını saran zar (kist kapsülü), apseleşip boşaldıysa apsenin ve iltihabın çıkış deliklerinden oluşan bir hastalıktır.
Kıl Dönmesi Hastalığının Nedenleri:
En önemli etkenlerden biri kılların cilt altına girerek kendine yuva yapması veya kıl diplerinde minik apseler oluşturmasıdır.
Yetersiz temizlik (hijyen) ortaya çıkmasını kolaylaştırır. Her gün duş alınmalı, kurulanmalıdır. Gün içinde de nemli tutulmamalıdır. Gün içinde sık sık kurulayarak sırttan, saçtan dökülen kılların kuyruk sokumunda kalması engellenmelidir.
Genç ve kıllı erkeklerde fazla olması hormonal faktörlerin sebep olabileceğini gösterir.
Genetik faktörler de rol oynamaktadır.
Kıl dönmesi mutlaka ameliyat edilmesi gereken bir hastalıktır.
Ameliyatta hastalığı oluşturan yapıların (ciltte kıl giriş delikleri, apse ve iltihabın çıkış delikleri, cilt altında kıl yumağı ve onu saran zar) hepsinin çıkarılması gerekir. Bu yapılar çok çeşitli yöntemlerle ve kesiler yapılarak çıkarılabilir.
Kıl dönmesi apseleşmediği, fazla büyümediği sürece fazla şikayete sebep olmaz. Bu nedenle tedavisi ihmal edilen bir hastalıktır. Maalesef bazı meslektaşlarımız da gerek yoğunluktan, gerekse önemsemediklerinden ameliyata gerek görmezler. Oysa bu hastalık ameliyatsız geçmeyecek bir hastalıktır. İster küçücük olsun, ister büyük olsun ameliyat gerektirir.
Kıl Dönmesinde Neden Minimal Cerrahi (Mikrosinüsektomi) ?
Cerrahi tedavilerde hastaya şifa verirken, ameliyat ederken minimal zararla bu işi yapmak esas alınır. Örneğin safra kesesi ameliyatında geniş bir kesi yerine 4 adet 1 cm’lik kesi ile laporoskopik cerrahi tercih edilir. Artık günümüzde tümör ameliyatlarında bile olabildiğince az ve küçük kesi ile ameliyatı bitirmeye çalışılır ve laparoskopik ameliyatlar tercih edilmektedir.
Kanser ameliyatlarında bile ameliyat sonrasında hastayı daha az yoracak ameliyatlar tercih edilirken hayati önemi olmayan kıl dönmesinde günlerce yüzükoyun yatmayı gerektirecek, haftalarca işinden alı koyduracak ameliyat olmak pek mantıklı değildir.
Bu hastalıkta minimal invazif cerrahi dediğimiz hastaya olumsuz etkileri olabildiğince az olan bir ameliyat yöntemi var mıdır?
Evet, vardır: Mikro sinüsektomi bu imkânı sağlamaktadır.
Mikro Sinüsektomi Ameliyatı Nedir ?
Hastalığı oluşturan yapıların olabilecek en küçük kesi ile çıkarılmasıdır.
Pilonidal sinüs tedavisinde yaklaşık 15 çeşit tedavi yöntemi vardır. Bu yöntemlerden biri de yurt dışında yaygın olarak kullanılan ve kabul edilen Bascom ameliyatıdır. Mikro sinüsektomi, bascom ameliyatının modifiye edilmiş (hastalığın durumuna göre değiştirilmiş) şeklidir.
Tahmin edersiniz ki küçük boyuttaki bir hastalığın tedavisi daha kolay olur. Ayrıca bazı hastalar da tekrarlama ihtimalinden dolayı nasıl olsa tekrarlayacak düşüncesiyle ameliyat olmazlar. Oysa hastalık küçükken ameliyat olanlarda doku kaybı az,gerginlik az, kesi kısa olduğundan daha az tekrarlama olasılığı vardır. Kesi büyüdükçe, doku kaybı arttıkça tekrarlama riski artar.
Mikro sinüsektominin avantajları:
Yalnızca hastalığın olduğu alan yani gerektiği kadar doku çıkarılır. Kistin etrafından sağlam alanlardan doku çıkarılmaz. Bir anlamda minimal invazif dediğimiz tipte bir ameliyattır.
Yaklaşık 2 cm’ye bir kesi vardır. Diğer ameliyatlar gibi 15-30 cm’ye kadar kesi yoktur.
Kesi küçük olduğundan genellikle orta hatta küçük bir iz kalır. Diğer yöntemlerde uzun, hatta zik-zag şeklinde izler kalabilir.
Genel anestezi (narkoz) gerektirmez, sınırlı uyuşturma ile yapılabilir. Böylece hastaneye yatmaya gerek kalmaz.
Daha ekonomiktir.
Kesi küçük olduğundan kanama, hematom (kan birikmesi), iltihap bulaşma, yaranın açılması diğer yöntemlere göre çok daha azdır. Bu riskler oluşsa bile tedavisi, yaranın düzelmesi, toparlanması çok daha kolay olur.
Kan ve sıvı birikmesini önlemek için diğer yöntemlerde konulan dren (sıvıyı dışarıya almak için konulan hortum) mikro sinüsektomide konulmaz. Böylece günlerce hortumla gezmek zorunda kalınmaz.
Kesi küçük olduğundan ağrı diğer yöntemlerden kıyaslanamayacak kadar azdır.
Flep gibi yöntemlerde 15 gün kadar yüzükoyun yatmak gerekebiliyor. Mikro sinüsektomide bu şekilde yatmak gerekmiyor. Gece de sırt üstü bile yatabilirsiniz.
İyileşme süreci diğer yöntemlerden çok daha kısadır. İyileşmek için flepte 1 ay, açık bırakılma da birkaç ay gerekebilir..
İşe dönüş süresi diğer yöntemlere göre çok daha kısadır. Bazı hastalar ertesi gün çalışabilmektedir.
Tekrar etme oranı %3 tür. En az tekrar eden yöntemdir. Diğer yöntemlerde % 15-20’yi bulabilir. Hiç tekrarlamayan yöntem yoktur.
Tedavi (ameliyat ) süresi kısadır. Diğer ameliyatlarda 1-1,5 saat sürebilirken mikro sinüsektomi 10-30 dakika kadar sürmektedir. Ameliyattan sonra 15 dakika kadar dinlenen hastamız yürüyerek evine gidebilir.
Mikro Sinusektomi Nasıl Yapılır ?
Kıl yumağının olduğu alan, kıl giriş, varsa apse çıkış delikleri tespit edilir. Bu alan çok ince ve küçük uçlu iğnelerle lokal anestezi yapılır. Giriş ve çıkış deliklerini içine alacak yaklaşık 2 cm.uzunluğunda,1 cm genişliğinde kesi yapılarak kıl yumağı etrafındaki zarla (kapsül) birlikte çıkarılır. Kemiğe kadar inilmez, ya da yanlardan sağlam dokular çıkarılmaz. Küçük kanama sızıntıları radyofrekans ile durdurulur. Açılan yara emilebilen (estetik gizli) dikişlerle kapatılır.
Çoklu Mikrosinüsektomi Nedir?
Kıl dönmesi kıl giriş deliği,altında kıl yumağı ve kapsülü varken tespit edilirse tedavi için en ideal zamandır. Bu durumdayken 1,5-2 cm. kadar bir kesi ile mikrosinüsektomi yapılabilir.
Tedavi edilmeyen hastalık zaman içerisinde iltihaplanabilir, apseleşebilir. Böylece belirti vermeye, fark edilmeye başlar. Enfeksiyon ve apse eklendiğinde alttaki kist büyür, genişler. Apseleştiğinde cerrahi olarak boşaltılırsa orta hatta ve kıl giriş deliklerine yakın bir kesi ile boşaltılabilir. Bu durumda sonraki tedavinin boyutu fazla genişlemez.
Bazen uzun süreler geçmesi, sık sık iltihaplanması ya da apseleştiğinde bekletilip kıl giriş deliğine uzak bir yere kendiliğinden boşalması sonucunda birden çok alanda çok sayıda giriş ya da çıkış delikleri vardır. Bu durumda birbirinden uzak çıkarılması gereken alanlar görülür.
Ameliyat yaparken bazı yöntemler uygulanmak zorunda kalınır.
Klasik primer kapama ya da flep yöntemleri. Bu ameliyatlarda uzun kesiler yapılması gerekir.
Birden fazla giriş ve çıkış deliğini de içine alacak uzun bir kesiyle kist çıkarılır. Değişik kapama yöntemleri uygulanabilir.
Birden fazla küçük kesilerle kist çıkarılır.
Çoklu Mikrosinüsektomi Ne Zaman yapılabilir ?
Kıl giriş delikleri, çıkış delikleri birbirinden uzak alanlarda ise, bu alanların arasında sağlam cilt alanları varsa 2 ya da 3 küçük kesi ile kistin tamamı çıkarılabilir.
Çoklu (ikili,üçlü ) mikrosinüsektomi nasıl yapılır?
Bu uzun kesiler yerine küçük birkaç kesi ile kist çıkarılır. Kıl giriş çıkış deliklerini içine alan alanların her bir bölgesine eliptik kesi yapılır. Bu kesilerin her biri yaklaşık 2 cm. kadardır. Aralarında sağlam (deliksiz) cilt vardır. Bu kesilerin arasından tünel şeklinde tüm kist bütün olarak çıkarılır. Yöntemi bilmeyenler sağlam cilt altındaki kistin parçasının kaldığını düşünebilir. Oysa bu yöntemde de kıl dönmesi tedavisinin temel prensibi olan kisti kapsülüyle birlikte bütün olarak çıkartma işlemi yapılır. Böylece örneğin 7-8 cm.lik uzun bir kesi yerine yaklaşık 2 cm.lik 3 kesi vardır.
Çoklu Mikrosinüsektominin Avantajları:
Lokal anestezi ile yapılabilmesi, genel anestezi gerektirmemesi, hastanede yatmadan yapılabilmesi, yara yerinin kanama ve enfeksiyon riskinin az olması, ağrının az olması, daha kabul edilebilir derecede iz kalması, dren koymak gerekmemesi, yüzükoyun yatmak gerektirmemesi, iyileşme ve işe dönüş sürelerinin kısa olması, nüksün daha az olması gibi Mikrosinüsektominin avantajları çoklu kesilerle yapılan mikrosinüsektomide de vardır.
Uzun bir (10-15 cm) kesi yerine kısa (2cm.lik) 2-3 kesi vardır.
Dikişte enfeksiyon gibi sebeplerle açılma olursa boydan boya açılma yerine küçük bir alan açılır. Böylece yaranın iyileşmesi daha kolay olur.
Tedavi süresi mikrosinüsektomiden biraz uzun olsa da diğer klasik yöntemlere göre daha azdır.
Kıl Dönmesi Hastalığının Nedenleri:
En önemli etkenlerden biri kılların cilt altına girerek kendine yuva yapması veya kıl diplerinde minik apseler oluşturmasıdır.
Yetersiz temizlik (hijyen) ortaya çıkmasını kolaylaştırır. Her gün duş alınmalı, kurulanmalıdır. Gün içinde de nemli tutulmamalıdır. Gün içinde sık sık kurulayarak sırttan, saçtan dökülen kılların kuyruk sokumunda kalması engellenmelidir.
Genç ve kıllı erkeklerde fazla olması hormonal faktörlerin sebep olabileceğini gösterir.
Genetik faktörler de rol oynamaktadır.
Kıl dönmesi mutlaka ameliyat edilmesi gereken bir hastalıktır.
Ameliyatta hastalığı oluşturan yapıların (ciltte kıl giriş delikleri, apse ve iltihabın çıkış delikleri, cilt altında kıl yumağı ve onu saran zar) hepsinin çıkarılması gerekir. Bu yapılar çok çeşitli yöntemlerle ve kesiler yapılarak çıkarılabilir.
Kıl dönmesi apseleşmediği, fazla büyümediği sürece fazla şikayete sebep olmaz. Bu nedenle tedavisi ihmal edilen bir hastalıktır. Maalesef bazı meslektaşlarımız da gerek yoğunluktan, gerekse önemsemediklerinden ameliyata gerek görmezler. Oysa bu hastalık ameliyatsız geçmeyecek bir hastalıktır. İster küçücük olsun, ister büyük olsun ameliyat gerektirir.
Kıl Dönmesinde Neden Minimal Cerrahi (Mikrosinüsektomi) ?
Cerrahi tedavilerde hastaya şifa verirken, ameliyat ederken minimal zararla bu işi yapmak esas alınır. Örneğin safra kesesi ameliyatında geniş bir kesi yerine 4 adet 1 cm’lik kesi ile laporoskopik cerrahi tercih edilir. Artık günümüzde tümör ameliyatlarında bile olabildiğince az ve küçük kesi ile ameliyatı bitirmeye çalışılır ve laparoskopik ameliyatlar tercih edilmektedir.
Kanser ameliyatlarında bile ameliyat sonrasında hastayı daha az yoracak ameliyatlar tercih edilirken hayati önemi olmayan kıl dönmesinde günlerce yüzükoyun yatmayı gerektirecek, haftalarca işinden alı koyduracak ameliyat olmak pek mantıklı değildir.
Bu hastalıkta minimal invazif cerrahi dediğimiz hastaya olumsuz etkileri olabildiğince az olan bir ameliyat yöntemi var mıdır?
Evet, vardır: Mikro sinüsektomi bu imkânı sağlamaktadır.
Mikro Sinüsektomi Ameliyatı Nedir ?
Hastalığı oluşturan yapıların olabilecek en küçük kesi ile çıkarılmasıdır.
Pilonidal sinüs tedavisinde yaklaşık 15 çeşit tedavi yöntemi vardır. Bu yöntemlerden biri de yurt dışında yaygın olarak kullanılan ve kabul edilen Bascom ameliyatıdır. Mikro sinüsektomi, bascom ameliyatının modifiye edilmiş (hastalığın durumuna göre değiştirilmiş) şeklidir.
Tahmin edersiniz ki küçük boyuttaki bir hastalığın tedavisi daha kolay olur. Ayrıca bazı hastalar da tekrarlama ihtimalinden dolayı nasıl olsa tekrarlayacak düşüncesiyle ameliyat olmazlar. Oysa hastalık küçükken ameliyat olanlarda doku kaybı az,gerginlik az, kesi kısa olduğundan daha az tekrarlama olasılığı vardır. Kesi büyüdükçe, doku kaybı arttıkça tekrarlama riski artar.
Mikro sinüsektominin avantajları:
Yalnızca hastalığın olduğu alan yani gerektiği kadar doku çıkarılır. Kistin etrafından sağlam alanlardan doku çıkarılmaz. Bir anlamda minimal invazif dediğimiz tipte bir ameliyattır.
Yaklaşık 2 cm’ye bir kesi vardır. Diğer ameliyatlar gibi 15-30 cm’ye kadar kesi yoktur.
Kesi küçük olduğundan genellikle orta hatta küçük bir iz kalır. Diğer yöntemlerde uzun, hatta zik-zag şeklinde izler kalabilir.
Genel anestezi (narkoz) gerektirmez, sınırlı uyuşturma ile yapılabilir. Böylece hastaneye yatmaya gerek kalmaz.
Daha ekonomiktir.
Kesi küçük olduğundan kanama, hematom (kan birikmesi), iltihap bulaşma, yaranın açılması diğer yöntemlere göre çok daha azdır. Bu riskler oluşsa bile tedavisi, yaranın düzelmesi, toparlanması çok daha kolay olur.
Kan ve sıvı birikmesini önlemek için diğer yöntemlerde konulan dren (sıvıyı dışarıya almak için konulan hortum) mikro sinüsektomide konulmaz. Böylece günlerce hortumla gezmek zorunda kalınmaz.
Kesi küçük olduğundan ağrı diğer yöntemlerden kıyaslanamayacak kadar azdır.
Flep gibi yöntemlerde 15 gün kadar yüzükoyun yatmak gerekebiliyor. Mikro sinüsektomide bu şekilde yatmak gerekmiyor. Gece de sırt üstü bile yatabilirsiniz.
İyileşme süreci diğer yöntemlerden çok daha kısadır. İyileşmek için flepte 1 ay, açık bırakılma da birkaç ay gerekebilir..
İşe dönüş süresi diğer yöntemlere göre çok daha kısadır. Bazı hastalar ertesi gün çalışabilmektedir.
Tekrar etme oranı %3 tür. En az tekrar eden yöntemdir. Diğer yöntemlerde % 15-20’yi bulabilir. Hiç tekrarlamayan yöntem yoktur.
Tedavi (ameliyat ) süresi kısadır. Diğer ameliyatlarda 1-1,5 saat sürebilirken mikro sinüsektomi 10-30 dakika kadar sürmektedir. Ameliyattan sonra 15 dakika kadar dinlenen hastamız yürüyerek evine gidebilir.
Mikro Sinusektomi Nasıl Yapılır ?
Kıl yumağının olduğu alan, kıl giriş, varsa apse çıkış delikleri tespit edilir. Bu alan çok ince ve küçük uçlu iğnelerle lokal anestezi yapılır. Giriş ve çıkış deliklerini içine alacak yaklaşık 2 cm.uzunluğunda,1 cm genişliğinde kesi yapılarak kıl yumağı etrafındaki zarla (kapsül) birlikte çıkarılır. Kemiğe kadar inilmez, ya da yanlardan sağlam dokular çıkarılmaz. Küçük kanama sızıntıları radyofrekans ile durdurulur. Açılan yara emilebilen (estetik gizli) dikişlerle kapatılır.
Çoklu Mikrosinüsektomi Nedir?
Kıl dönmesi kıl giriş deliği,altında kıl yumağı ve kapsülü varken tespit edilirse tedavi için en ideal zamandır. Bu durumdayken 1,5-2 cm. kadar bir kesi ile mikrosinüsektomi yapılabilir.
Tedavi edilmeyen hastalık zaman içerisinde iltihaplanabilir, apseleşebilir. Böylece belirti vermeye, fark edilmeye başlar. Enfeksiyon ve apse eklendiğinde alttaki kist büyür, genişler. Apseleştiğinde cerrahi olarak boşaltılırsa orta hatta ve kıl giriş deliklerine yakın bir kesi ile boşaltılabilir. Bu durumda sonraki tedavinin boyutu fazla genişlemez.
Bazen uzun süreler geçmesi, sık sık iltihaplanması ya da apseleştiğinde bekletilip kıl giriş deliğine uzak bir yere kendiliğinden boşalması sonucunda birden çok alanda çok sayıda giriş ya da çıkış delikleri vardır. Bu durumda birbirinden uzak çıkarılması gereken alanlar görülür.
Ameliyat yaparken bazı yöntemler uygulanmak zorunda kalınır.
Klasik primer kapama ya da flep yöntemleri. Bu ameliyatlarda uzun kesiler yapılması gerekir.
Birden fazla giriş ve çıkış deliğini de içine alacak uzun bir kesiyle kist çıkarılır. Değişik kapama yöntemleri uygulanabilir.
Birden fazla küçük kesilerle kist çıkarılır.
Çoklu Mikrosinüsektomi Ne Zaman yapılabilir ?
Kıl giriş delikleri, çıkış delikleri birbirinden uzak alanlarda ise, bu alanların arasında sağlam cilt alanları varsa 2 ya da 3 küçük kesi ile kistin tamamı çıkarılabilir.
Çoklu (ikili,üçlü ) mikrosinüsektomi nasıl yapılır?
Bu uzun kesiler yerine küçük birkaç kesi ile kist çıkarılır. Kıl giriş çıkış deliklerini içine alan alanların her bir bölgesine eliptik kesi yapılır. Bu kesilerin her biri yaklaşık 2 cm. kadardır. Aralarında sağlam (deliksiz) cilt vardır. Bu kesilerin arasından tünel şeklinde tüm kist bütün olarak çıkarılır. Yöntemi bilmeyenler sağlam cilt altındaki kistin parçasının kaldığını düşünebilir. Oysa bu yöntemde de kıl dönmesi tedavisinin temel prensibi olan kisti kapsülüyle birlikte bütün olarak çıkartma işlemi yapılır. Böylece örneğin 7-8 cm.lik uzun bir kesi yerine yaklaşık 2 cm.lik 3 kesi vardır.
Çoklu Mikrosinüsektominin Avantajları:
Lokal anestezi ile yapılabilmesi, genel anestezi gerektirmemesi, hastanede yatmadan yapılabilmesi, yara yerinin kanama ve enfeksiyon riskinin az olması, ağrının az olması, daha kabul edilebilir derecede iz kalması, dren koymak gerekmemesi, yüzükoyun yatmak gerektirmemesi, iyileşme ve işe dönüş sürelerinin kısa olması, nüksün daha az olması gibi Mikrosinüsektominin avantajları çoklu kesilerle yapılan mikrosinüsektomide de vardır.
Uzun bir (10-15 cm) kesi yerine kısa (2cm.lik) 2-3 kesi vardır.
Dikişte enfeksiyon gibi sebeplerle açılma olursa boydan boya açılma yerine küçük bir alan açılır. Böylece yaranın iyileşmesi daha kolay olur.
Tedavi süresi mikrosinüsektomiden biraz uzun olsa da diğer klasik yöntemlere göre daha azdır.