LASİK, Gözün lazerle çizilmesi “olarak bilinmektedir. Lasik deyimi “Laser in situ keratomileusis” kelimelerinden üretilmiştir. Lasik gözün en önündeki saydam tabaka (kornea)ya uygulanan bir tekniktir. Bu teknikte 193 nm dalga boyundaki EXCİMER LASER ile gözün saydam tabakasına bir tür traşlama uygulanır, kornea şekillendirilir. Bunun için, önce mikrokeratom adı verilen özel bir bıçakla saydam tabakadan yüzeysel bir kapak kaldırılır Sonra, saydam tabakanın orta katmanları laserle şekillendirildikten sonra kapak kapatılır ve işlem tamamlanmış olur.
PRK, fotorefraktif (photorefractive) keratektomi kelimelerinden türetilmiş kelimedir. Burada da kornea şekillendirilmektedir, ancak özel kesiciler kullanılmadan, lazer kornea ön yüzeyine doğrudan uygulanmaktadır.
LASİK ve PRK geri dönüşümü olmayan cerrahi işlemlerdir.
Refraktif cerrahi, gözlük yada kontak lens kullanmayan yada çeşitli nedenlerle kullanamayan, bunları kendisi için ciddi bir engel olarak gören yada kendi görünümüne, mesleğine, kariyerine, spor yapmasına vb. engel olduğunu varsayan kişilerin istekli oldukları, tıp tarihinde ilk kez tüketim pazarına sunulan, geri dönüşümsüz cerrahi girişimdir. Bu girişimler, örneğin; glokom, retina dekolmanı, katarakt cerrahisi gibi hastaya yapıldığında körlükle sonuçlanabilecek hastalıklardaki cerrahi girişimlerden farklıdır.
Refraktif Cerrahi seçen kişi hasta değildir, gözünde kırma kusuru (ametropi) vardır. Refraktif cerrafi, mevcut ametropiyi kornea üzerinde cerrahi değişim uygulayarak ”Düzeltmek” amacıyla yapılır. Ortada hastalık yoktur ki hasta ve tedavisi olsun..Sözü bu denli uzatmamızın nedeni, refraksiyon kusurlarına bakış açısındaki çarpıklığı düzeltmektir. Ametrop kişiyi hasta kabul ederseniz , sözde tedavi işlemleri de zorunlu olarak gündeme gelebilecektir. Oysa bu kişiler hasta değil, ametrop kırma kusurlu kişilerdir, tedavi edilmemektedirler, “kendi özgür karar ve bilinçli onaylarıyla”hekim kılavuzluğunda seçimlerini gözlük, kontakt lens yada Refraktif Cerrahi lehine yapmaktadırlar..
Bazı reklamlarda veya reklam amaçlı TV programlarında kartal gözünden bahsedilmektedir. Gözde ne tür bir operasyon yapılırsa yapılsın gözün bir kartal gözü gibi fonksiyon kazanması fizyolojik olarak mümkün görünmemektedir.
Günümüzde her kişinin düzeltimsiz normal görmeyi istediği, en azından bu konuda yoğun biçimde propaganda reklam baskısı altında tutulduğu ileri sürülebilir. Bu bağlamda serbest-liberal pazar ekonomisi, özel girişimcilik, sermaye piyasası, endüstri-sanayi toplumu, sanayi ötesi toplum, bilgisayar toplumu, iletişim-medya çağı, bilimsel teknolojik devrim, küreselleşme, yeni dünya düzeni vb. ne ad verilirse verilsin, nasıl nitelendirilirse nitelendirilsin eninde sonunda karşımıza kapitalist tüketim toplumu-çok uluslu tekeller ve onların yasaları, özellikle günümüzün tek süper devleti ABD ve oradan tüm dünyaya dayatılan tüketim modelleri söz konusudur. Bu nedenle hem hekimin hem refraktif cerrahi isteyen kişinin uyanık ve bilinçli olması gerekir.
Bu hastalara etik yaklaşım ne olmalıdır sorunu da gündemin konusudur. Refraktif Cerrahi işleminde , kişinin bilinçli onay ve karar verme hakkına sahip olduğu özellikle karar verme son aşamasına mutlaka bilinçli olarak katılması gerektiği kanaatındayım. İşlemin risk ve yararları ayrıntılı tartışmalı, kişinin davranışları, gereksinimleri, karar verme aşamasına aktif olarak katılma hakkı öne alınmalıdır.
BİRİ SEÇİM BİRİ TEMENNİ
- Oftalmologlara –
Hangisi daha çok mutlu:
Kartal görüş için çırpınan mı
Tam görmesine rağmen?
Az çok şekil seçmeye başlayan mı
Hiçbir şey göremezken?
Dr.H.Kadircan KESKİNBORA (BEN SUYUM şiir kitabından)
PRK, fotorefraktif (photorefractive) keratektomi kelimelerinden türetilmiş kelimedir. Burada da kornea şekillendirilmektedir, ancak özel kesiciler kullanılmadan, lazer kornea ön yüzeyine doğrudan uygulanmaktadır.
LASİK ve PRK geri dönüşümü olmayan cerrahi işlemlerdir.
Refraktif cerrahi, gözlük yada kontak lens kullanmayan yada çeşitli nedenlerle kullanamayan, bunları kendisi için ciddi bir engel olarak gören yada kendi görünümüne, mesleğine, kariyerine, spor yapmasına vb. engel olduğunu varsayan kişilerin istekli oldukları, tıp tarihinde ilk kez tüketim pazarına sunulan, geri dönüşümsüz cerrahi girişimdir. Bu girişimler, örneğin; glokom, retina dekolmanı, katarakt cerrahisi gibi hastaya yapıldığında körlükle sonuçlanabilecek hastalıklardaki cerrahi girişimlerden farklıdır.
Refraktif Cerrahi seçen kişi hasta değildir, gözünde kırma kusuru (ametropi) vardır. Refraktif cerrafi, mevcut ametropiyi kornea üzerinde cerrahi değişim uygulayarak ”Düzeltmek” amacıyla yapılır. Ortada hastalık yoktur ki hasta ve tedavisi olsun..Sözü bu denli uzatmamızın nedeni, refraksiyon kusurlarına bakış açısındaki çarpıklığı düzeltmektir. Ametrop kişiyi hasta kabul ederseniz , sözde tedavi işlemleri de zorunlu olarak gündeme gelebilecektir. Oysa bu kişiler hasta değil, ametrop kırma kusurlu kişilerdir, tedavi edilmemektedirler, “kendi özgür karar ve bilinçli onaylarıyla”hekim kılavuzluğunda seçimlerini gözlük, kontakt lens yada Refraktif Cerrahi lehine yapmaktadırlar..
Bazı reklamlarda veya reklam amaçlı TV programlarında kartal gözünden bahsedilmektedir. Gözde ne tür bir operasyon yapılırsa yapılsın gözün bir kartal gözü gibi fonksiyon kazanması fizyolojik olarak mümkün görünmemektedir.
Günümüzde her kişinin düzeltimsiz normal görmeyi istediği, en azından bu konuda yoğun biçimde propaganda reklam baskısı altında tutulduğu ileri sürülebilir. Bu bağlamda serbest-liberal pazar ekonomisi, özel girişimcilik, sermaye piyasası, endüstri-sanayi toplumu, sanayi ötesi toplum, bilgisayar toplumu, iletişim-medya çağı, bilimsel teknolojik devrim, küreselleşme, yeni dünya düzeni vb. ne ad verilirse verilsin, nasıl nitelendirilirse nitelendirilsin eninde sonunda karşımıza kapitalist tüketim toplumu-çok uluslu tekeller ve onların yasaları, özellikle günümüzün tek süper devleti ABD ve oradan tüm dünyaya dayatılan tüketim modelleri söz konusudur. Bu nedenle hem hekimin hem refraktif cerrahi isteyen kişinin uyanık ve bilinçli olması gerekir.
Bu hastalara etik yaklaşım ne olmalıdır sorunu da gündemin konusudur. Refraktif Cerrahi işleminde , kişinin bilinçli onay ve karar verme hakkına sahip olduğu özellikle karar verme son aşamasına mutlaka bilinçli olarak katılması gerektiği kanaatındayım. İşlemin risk ve yararları ayrıntılı tartışmalı, kişinin davranışları, gereksinimleri, karar verme aşamasına aktif olarak katılma hakkı öne alınmalıdır.
BİRİ SEÇİM BİRİ TEMENNİ
- Oftalmologlara –
Hangisi daha çok mutlu:
Kartal görüş için çırpınan mı
Tam görmesine rağmen?
Az çok şekil seçmeye başlayan mı
Hiçbir şey göremezken?
Dr.H.Kadircan KESKİNBORA (BEN SUYUM şiir kitabından)