Dış Kulak ve Dış Kulak Yolu : Dış kulak, kulak kepçesi ve dış kulak yolundan meydana gelir. Dış kulak
yolu , kulak kepçesi ile kulak zarı arasında, tünel şeklindeki kısıma verilen isimdir.
Kulak kanalı, kum saatine benzer, orta kısmında daralır. Bu yolun dış kısmındaki derinin içerisinde, kulak
akıntısını oluşturan özel salgı bezleri bulunur.
Salgının, toz ve kum parçalarını tutarak zara ulaşmalarını engellediği varsayılır . Genellikle salgı kurur ve
içerdiği toz ve kumla birlikte kulak dışına atılır veya silinip alındığı kulak kepçesine doğru kayar. Buradaki
kurumuş birikintiye “buşon (kulak kiri)” adı verilir.
Kulak kiri aslında kulağın kirli olduğu anlamına gelmez, halk arasında böyle isimlendirilmiştir. Kulak
salgısı koyu olan kişilerde veya tozlu ortamda çalışan insanlarda bu akıntı birikebilir ve dış kulak yolunu
tıkayabilir.
Kulaklarımızı Temizlemeli Miyiz ?
Kulak salgısı kulak yolunun iç kısmında oluşmaz , sadece dış kısmında oluşur. Şayet kişi kulağını, kulak
çöpü, toka bükülmüş kağıt mendil gibi cisimlerle temizlemeye çalışırsa kiri kulak zarına doğru iter. Bu tür
cisimlerle kulak temizlenemez, sadece kulak birikintisi içeriye doğru itilir. Aynı zamanda dış kulak yolunun
derisi ve kulak zarı çok ince ve hassastır, kolaylıkla zedelenebilir hatta delinebilir. Pamuk sarılmış
çubuklar, göbeği temizlemek içindir, kulağı değil !
Kulak akıntısı, kulak yolunu koruduğu ve geçici bir koruyucu su tabakası oluşturduğu için faydalıdır.
Kulak akıntısının yokluğu, kuru ve kaşıntılı kulağa sebep olur.
Çoğunlukla kulak kanalı kendi kendini temizler. Bu kulak zarından kulak kepçesine kadar derinin ve
birikintilerin yavaş yavaş dışa doğru süpürülmesi ile olur. Eski kulak birikintisi devamlı olarak kulak dışına
doğru süpürülür , bu arada kurur ve düşer.
İdeal şartlar altında kulağınızı temizlemeniz gerekmez. Mamafih biliyoruz ki, bu her zaman böyle değildir.
Kulak birikintisi çok olup dış kulak yolunun tıkayarak işitmeye bile engelleyecek duruma gelebilir. Bu
durumda hekim, kulağı mikroskop altında aspiratörle , özel aletler ( farklı ebatlarda klak küretleri ) ile
veya yıkayarak temizler . Bazı durumlarda birikintiyi yumuşatacak ilaçlar kullanır. Böyle bir durumunuz
olduğunu biliyorsanız hekime gitmeden ‘gliserin’ gibi yumuşatıcı damlalardan kullanabilirsiniz.
Kulak zarınızda delik olup olmadığını bilmelisiniz . Kulak zarınız delikse kullandığınız damlalar kulak
iltihabına yol açabilir. Aynı şekilde, delik kulak zarı olan bir kulağın yıkanması da iltihaba yol açar. Kulak
zarınızın sağlamlığından emin değilseniz, mutlaka hekiminize başvurmanız gerekir.
Kulak Yıkatmak Alışkanlık Yapar Mı ?
Bu tamamen yanlış bir inanıştır. Kulak yolunun yıkanması bir alışkanlık yapmaz. Koyu kulak akıntısı olan
kimseler bu akıntının karakteri değişmeyeceği için her altı ay veya yılda bir kez kulaklarını temizlemek
gereğini duyarlar. Bu kulak akıntısının yapısından kaynaklanmaktadır, yıkanmanın sonucu değildir.
Yıkansa da yıkanmasa da kulak akıntısı birikecektir. Bu inanış; ellerimi yıkamayayım yoksa tekrar kirlenir
demeye benzer.
yolu , kulak kepçesi ile kulak zarı arasında, tünel şeklindeki kısıma verilen isimdir.
Kulak kanalı, kum saatine benzer, orta kısmında daralır. Bu yolun dış kısmındaki derinin içerisinde, kulak
akıntısını oluşturan özel salgı bezleri bulunur.
Salgının, toz ve kum parçalarını tutarak zara ulaşmalarını engellediği varsayılır . Genellikle salgı kurur ve
içerdiği toz ve kumla birlikte kulak dışına atılır veya silinip alındığı kulak kepçesine doğru kayar. Buradaki
kurumuş birikintiye “buşon (kulak kiri)” adı verilir.
Kulak kiri aslında kulağın kirli olduğu anlamına gelmez, halk arasında böyle isimlendirilmiştir. Kulak
salgısı koyu olan kişilerde veya tozlu ortamda çalışan insanlarda bu akıntı birikebilir ve dış kulak yolunu
tıkayabilir.
Kulaklarımızı Temizlemeli Miyiz ?
Kulak salgısı kulak yolunun iç kısmında oluşmaz , sadece dış kısmında oluşur. Şayet kişi kulağını, kulak
çöpü, toka bükülmüş kağıt mendil gibi cisimlerle temizlemeye çalışırsa kiri kulak zarına doğru iter. Bu tür
cisimlerle kulak temizlenemez, sadece kulak birikintisi içeriye doğru itilir. Aynı zamanda dış kulak yolunun
derisi ve kulak zarı çok ince ve hassastır, kolaylıkla zedelenebilir hatta delinebilir. Pamuk sarılmış
çubuklar, göbeği temizlemek içindir, kulağı değil !
Kulak akıntısı, kulak yolunu koruduğu ve geçici bir koruyucu su tabakası oluşturduğu için faydalıdır.
Kulak akıntısının yokluğu, kuru ve kaşıntılı kulağa sebep olur.
Çoğunlukla kulak kanalı kendi kendini temizler. Bu kulak zarından kulak kepçesine kadar derinin ve
birikintilerin yavaş yavaş dışa doğru süpürülmesi ile olur. Eski kulak birikintisi devamlı olarak kulak dışına
doğru süpürülür , bu arada kurur ve düşer.
İdeal şartlar altında kulağınızı temizlemeniz gerekmez. Mamafih biliyoruz ki, bu her zaman böyle değildir.
Kulak birikintisi çok olup dış kulak yolunun tıkayarak işitmeye bile engelleyecek duruma gelebilir. Bu
durumda hekim, kulağı mikroskop altında aspiratörle , özel aletler ( farklı ebatlarda klak küretleri ) ile
veya yıkayarak temizler . Bazı durumlarda birikintiyi yumuşatacak ilaçlar kullanır. Böyle bir durumunuz
olduğunu biliyorsanız hekime gitmeden ‘gliserin’ gibi yumuşatıcı damlalardan kullanabilirsiniz.
Kulak zarınızda delik olup olmadığını bilmelisiniz . Kulak zarınız delikse kullandığınız damlalar kulak
iltihabına yol açabilir. Aynı şekilde, delik kulak zarı olan bir kulağın yıkanması da iltihaba yol açar. Kulak
zarınızın sağlamlığından emin değilseniz, mutlaka hekiminize başvurmanız gerekir.
Kulak Yıkatmak Alışkanlık Yapar Mı ?
Bu tamamen yanlış bir inanıştır. Kulak yolunun yıkanması bir alışkanlık yapmaz. Koyu kulak akıntısı olan
kimseler bu akıntının karakteri değişmeyeceği için her altı ay veya yılda bir kez kulaklarını temizlemek
gereğini duyarlar. Bu kulak akıntısının yapısından kaynaklanmaktadır, yıkanmanın sonucu değildir.
Yıkansa da yıkanmasa da kulak akıntısı birikecektir. Bu inanış; ellerimi yıkamayayım yoksa tekrar kirlenir
demeye benzer.