zeberus1234
Yeni Üye
Kur'ân ı Kerim de Duâ
Yargı Teâlâ Hazretleri buyuruyor:
Ey Resûli Ekremim! Benim kullarım Rabbimiz uzak mıdır, yakında mıdır?diyerek sana beni sordukları zaman sen onlara yanıt ver oysa: Ben onlara böylece yakınımdır Bana duâ eden kulumun duasını kabul ederim Duâ ettiğinde benden duâlarının kabulünü istesinler Ve bana îman etsinler Umulur fakat onlar îmanları ve duâları nedeniyle dürüst yola vâsıl olurlar ve irşâd olunurlar (Bakara Sûresi, 186)
Fahri Râzî, Kâzı Beyzâyi ve Hâzin'in beyânlarına tarafından ashâbı kiramdan bir takım kimselerin: Ya Resûlallah! Rabbimiz bize yakîn ise hafif sesle yahud çaktırmadan duâ edelim Eğer uzaktan ise yüksek sesle duâ edelimdemeleri üstüne bu âyeti celîlenin nâzil olduğu mervîdir
Başka bir rivâyette ise yahûdilerin: Yâ Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem! Sen yer ile gök arasını öyle uzaktan haber veriyorsun Rabbimiz duâmızı nasıl işidir?demeleri üzerine nâzil olduğu mervîdir Bu sebebi nûzullere tarafından âyetin ma'nası şöyle olur:
Ey Resûlüm! Benim kullarım sana benim evsâfımdan suâl edip Rabbimizin lutfu bize yakın mı? Duâmızı gizlice kendi içimizde mi yapalım? Yahut uzak mı? Duamızı yüksek sadâ ile yapalım? dediklerinde: Sen onlara Benim tarafımdan cevâb ver Ben onların rahat duâlarını işitirim Zira Benim ilmim onlara pek yakındır Binâenaleyh onların işlerini bilip sözlerini işiterek hallerine muttali' olduğumdan duâ eden kimsenin duâsı ihlâs üzere olursa icâbet ederim Şu hâlde onlar benden icâbet istek etsinler Ben de onlara icâbet ederim Senin vâsıtan ile onları îmana eğlence etdiğimde hemencecik îman etsinler Zîra ben onların duâlarına icabet edince onların da benim da'vetime icabet ve emrime itaat etmeleri vâcibdir ve onlar davetime icabetle içten yolu emin bulurlar
Hadislerde Duâ
Resûli Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
Büyük zorluklara dûçar olduğunuz zaman Allah bize yeter O ne güzel vekildirzikri cemîlîne devam ediniz
Cenâbı Yargı, duada pozitif ısrar edenleri sever
Eğer bir kul, Cenâbı Hakk'a bir hususda duâ eder de icâbet olunmazsa onun yerine bir hasene, yani bir sevâb yazılır
Bir babanın oğlu için duâsı, bir peygamberin ümmeti hakkındaki duâsı gibi makbuldür
İyilik görenlerin iyilik gördükleri kimseler hakkında ettikleri hayır duâları reddolunmaz
Ezân ile ikâmet arasında yapılan duâ müstecâbdır sırası gelmişken hemencecik duâ ediniz
Kaderden sakınmak kaderi def etmez Lâkin sâlihlerin duâsı, nüzûl etmiş ve edecek olan çile ve musîbeti def etmeğe ve kaldırmağa medâr olur Meslek böyle olunca ey Allah'ın kulları, duâ ediniz
Kur'ânı Azîmü'şşan her ne süre hatmolunursa akabinde yapılan bir duâ müstecâbdır
Bir kimsenin sevdiği bir kimse karşı olan duâsının kabul olunmamasını Cenâbı Hakk'tan istirhâm eyledim
Bir farz namazını huşû' ile edâ eden kimsenin o namazın akabinde vakı' olacak bir duâsı müstecâb olur
Mazlumun bedduâsından sakınınız Zîra bir kıvılcım sür'atiyle semâya icabete yükselir
''Fâcir de olsa mazlûmun duâsı makbûldür
Cenâbı Allah buyurmuşdur ki: Kim bana duâ etmezse ona gadab ederim
Zîrâ bu hal ya gafletten, yahut kibirden ileri kazanç
Müslüman kardeşinin ayıp ve çıplak yerlerini setrederek onu dünyâda rüsvay etmeyen kimsenin ayıplarını Cenâbı Hakk kıyâmet gününde setreder
Bir yerde yangın vuku' bulduğunu gördüğünüz vakit ''Allahü Ekber' diyerek her zaman tekbîr alınız Zîra tekbir yangını söndürür
Dünyânın geniş vakitlerinde, yani afiyet ve servet ve asâyiş ve emniyet gibi esbâbı istirahat olduğu bir zamanda Cenâbı Hakk'a ibâdet ve tâat ile kendini takdîm et fakat muzâyakalı tedirgin bir zamanda seni lutf ile yâd edip gözetsin
Asıl ve babaya iyilik ömrü artırır yalan söylemek rızkı noksanlaştırır, duâ kazaya siper olur
Kendisine iltica ile bir ricada bulunan kimsenin ricasını kesip atanın duâ ve ricasını da Allah kesip atar
Bir mü'mine yapılan zillet ve hakareti görüp de men'ine muktedir olduğu halde muâvenette bulunmayanları Cenabı Yargı mahşerde zelîl eder
Her kim duâlarının kabûlünü, gam ve üzüntülerinin def olup kaldırılmasını arzu ederse sıkıntıda bulunanların imdâdına yetişsin
İşlerde istihâre edenler, yani Allah'dan hayır dileyerek rızâsına muvafık hareket edenler zarar etmezler İstişâre edenler de işin sonunda pişman olmazlar İdâri maîşetinde isrâf etmeyip i'tidâl yolunu iltizâm edenler de fakr u zarurete düşmezler
Bir işe başlatmak istediğin vakit âkıbetini adamakıllı tefekkür edip hayr u sevâbı mûcib ise devam et, şerr ü ıkâbı mûcib ise ictinâb et!
Hikmet on parçadır Dokuzu uzlette, öteki biri de sükûttadır Yâni mâlâyâniden, kendisini ilgilendirmeyen ve gereksiz yer alan şeylerden hıfzeylemektedir
Akâidi fâside ve bid'at sâhiplerinin amellerini, ibâdetlerini Cenâbı Allah benimsemek istemezEğer tevbe edip ehli sünnet ve'lcemâat i'tikadına rûcû' ederlerse kabûl eder
Ebû Hüreyre radıyallahu anh der ki: Resûli Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuşlardır:
Her bir peygambere etmesi için bir duâ verilmiştir Ben ise ümmetime şefâat almak üzere duâmı âhirete ayrılmak istiyorum
Enes bin Mâlik'den gelen rivayette ise Resûli Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem:
Her bir nebî Allah'dan bir dilekte bulundu Yahud, her bir peygamberin Allah'a edeceği bir duâsı vardı her biri duâsını yaptı ve kabul olundu Ben ise duâmı kıyâmet gününde ümmetim için şefâat kıldımbuyurmuşlardır
Enbiyâyı izâmın her duâsının müstecâb olması kuvvetle umulur ise de, kat'î olmayıp yalnız bir duâlarının kesinkes kabûl edileceği kendilerine bildirilmişdir O duâ, her bir nebîye Allah kadar husûsî olarak verilen duâdır
Ezcümle Hazreti Âdem aleyhisselâm bu müstecâb duâsını tevbesinin kabûl olması için; Hazreti Nuh aleyhisselâm kavmininin helâki ve berâberindeki mü'minlerin kurtulması için, Hazreti İbrahimaleyhisselâm i Mükerreme ve Beytullah için, Hazreti Mûsâ aleyhisselâm Fir'avn'ın helâki için, Hazreti îsâ aleyhisselâm gökten bir mâide, sofra indirilmesi için etmişler ve müstecâb olmuşdur
Hazreti Resûli Ekrem sallallahu aleyhi ve sellemEfendimiz ise, bu muhakkak kabul olunacağı Allah kadar te'min olunan duâsını, ümmetine şefâat için âhirete bırakmıştır Ne mutlu O'nun sünnetine sıkıca sarılan mü'minlere
*
Yargı Teâlâ Hazretleri buyuruyor:
Ey Resûli Ekremim! Benim kullarım Rabbimiz uzak mıdır, yakında mıdır?diyerek sana beni sordukları zaman sen onlara yanıt ver oysa: Ben onlara böylece yakınımdır Bana duâ eden kulumun duasını kabul ederim Duâ ettiğinde benden duâlarının kabulünü istesinler Ve bana îman etsinler Umulur fakat onlar îmanları ve duâları nedeniyle dürüst yola vâsıl olurlar ve irşâd olunurlar (Bakara Sûresi, 186)
Fahri Râzî, Kâzı Beyzâyi ve Hâzin'in beyânlarına tarafından ashâbı kiramdan bir takım kimselerin: Ya Resûlallah! Rabbimiz bize yakîn ise hafif sesle yahud çaktırmadan duâ edelim Eğer uzaktan ise yüksek sesle duâ edelimdemeleri üstüne bu âyeti celîlenin nâzil olduğu mervîdir
Başka bir rivâyette ise yahûdilerin: Yâ Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem! Sen yer ile gök arasını öyle uzaktan haber veriyorsun Rabbimiz duâmızı nasıl işidir?demeleri üzerine nâzil olduğu mervîdir Bu sebebi nûzullere tarafından âyetin ma'nası şöyle olur:
Ey Resûlüm! Benim kullarım sana benim evsâfımdan suâl edip Rabbimizin lutfu bize yakın mı? Duâmızı gizlice kendi içimizde mi yapalım? Yahut uzak mı? Duamızı yüksek sadâ ile yapalım? dediklerinde: Sen onlara Benim tarafımdan cevâb ver Ben onların rahat duâlarını işitirim Zira Benim ilmim onlara pek yakındır Binâenaleyh onların işlerini bilip sözlerini işiterek hallerine muttali' olduğumdan duâ eden kimsenin duâsı ihlâs üzere olursa icâbet ederim Şu hâlde onlar benden icâbet istek etsinler Ben de onlara icâbet ederim Senin vâsıtan ile onları îmana eğlence etdiğimde hemencecik îman etsinler Zîra ben onların duâlarına icabet edince onların da benim da'vetime icabet ve emrime itaat etmeleri vâcibdir ve onlar davetime icabetle içten yolu emin bulurlar
Hadislerde Duâ
Resûli Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
Büyük zorluklara dûçar olduğunuz zaman Allah bize yeter O ne güzel vekildirzikri cemîlîne devam ediniz
Cenâbı Yargı, duada pozitif ısrar edenleri sever
Eğer bir kul, Cenâbı Hakk'a bir hususda duâ eder de icâbet olunmazsa onun yerine bir hasene, yani bir sevâb yazılır
Bir babanın oğlu için duâsı, bir peygamberin ümmeti hakkındaki duâsı gibi makbuldür
İyilik görenlerin iyilik gördükleri kimseler hakkında ettikleri hayır duâları reddolunmaz
Ezân ile ikâmet arasında yapılan duâ müstecâbdır sırası gelmişken hemencecik duâ ediniz
Kaderden sakınmak kaderi def etmez Lâkin sâlihlerin duâsı, nüzûl etmiş ve edecek olan çile ve musîbeti def etmeğe ve kaldırmağa medâr olur Meslek böyle olunca ey Allah'ın kulları, duâ ediniz
Kur'ânı Azîmü'şşan her ne süre hatmolunursa akabinde yapılan bir duâ müstecâbdır
Bir kimsenin sevdiği bir kimse karşı olan duâsının kabul olunmamasını Cenâbı Hakk'tan istirhâm eyledim
Bir farz namazını huşû' ile edâ eden kimsenin o namazın akabinde vakı' olacak bir duâsı müstecâb olur
Mazlumun bedduâsından sakınınız Zîra bir kıvılcım sür'atiyle semâya icabete yükselir
''Fâcir de olsa mazlûmun duâsı makbûldür
Cenâbı Allah buyurmuşdur ki: Kim bana duâ etmezse ona gadab ederim
Zîrâ bu hal ya gafletten, yahut kibirden ileri kazanç
Müslüman kardeşinin ayıp ve çıplak yerlerini setrederek onu dünyâda rüsvay etmeyen kimsenin ayıplarını Cenâbı Hakk kıyâmet gününde setreder
Bir yerde yangın vuku' bulduğunu gördüğünüz vakit ''Allahü Ekber' diyerek her zaman tekbîr alınız Zîra tekbir yangını söndürür
Dünyânın geniş vakitlerinde, yani afiyet ve servet ve asâyiş ve emniyet gibi esbâbı istirahat olduğu bir zamanda Cenâbı Hakk'a ibâdet ve tâat ile kendini takdîm et fakat muzâyakalı tedirgin bir zamanda seni lutf ile yâd edip gözetsin
Asıl ve babaya iyilik ömrü artırır yalan söylemek rızkı noksanlaştırır, duâ kazaya siper olur
Kendisine iltica ile bir ricada bulunan kimsenin ricasını kesip atanın duâ ve ricasını da Allah kesip atar
Bir mü'mine yapılan zillet ve hakareti görüp de men'ine muktedir olduğu halde muâvenette bulunmayanları Cenabı Yargı mahşerde zelîl eder
Her kim duâlarının kabûlünü, gam ve üzüntülerinin def olup kaldırılmasını arzu ederse sıkıntıda bulunanların imdâdına yetişsin
İşlerde istihâre edenler, yani Allah'dan hayır dileyerek rızâsına muvafık hareket edenler zarar etmezler İstişâre edenler de işin sonunda pişman olmazlar İdâri maîşetinde isrâf etmeyip i'tidâl yolunu iltizâm edenler de fakr u zarurete düşmezler
Bir işe başlatmak istediğin vakit âkıbetini adamakıllı tefekkür edip hayr u sevâbı mûcib ise devam et, şerr ü ıkâbı mûcib ise ictinâb et!
Hikmet on parçadır Dokuzu uzlette, öteki biri de sükûttadır Yâni mâlâyâniden, kendisini ilgilendirmeyen ve gereksiz yer alan şeylerden hıfzeylemektedir
Akâidi fâside ve bid'at sâhiplerinin amellerini, ibâdetlerini Cenâbı Allah benimsemek istemezEğer tevbe edip ehli sünnet ve'lcemâat i'tikadına rûcû' ederlerse kabûl eder
Ebû Hüreyre radıyallahu anh der ki: Resûli Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuşlardır:
Her bir peygambere etmesi için bir duâ verilmiştir Ben ise ümmetime şefâat almak üzere duâmı âhirete ayrılmak istiyorum
Enes bin Mâlik'den gelen rivayette ise Resûli Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem:
Her bir nebî Allah'dan bir dilekte bulundu Yahud, her bir peygamberin Allah'a edeceği bir duâsı vardı her biri duâsını yaptı ve kabul olundu Ben ise duâmı kıyâmet gününde ümmetim için şefâat kıldımbuyurmuşlardır
Enbiyâyı izâmın her duâsının müstecâb olması kuvvetle umulur ise de, kat'î olmayıp yalnız bir duâlarının kesinkes kabûl edileceği kendilerine bildirilmişdir O duâ, her bir nebîye Allah kadar husûsî olarak verilen duâdır
Ezcümle Hazreti Âdem aleyhisselâm bu müstecâb duâsını tevbesinin kabûl olması için; Hazreti Nuh aleyhisselâm kavmininin helâki ve berâberindeki mü'minlerin kurtulması için, Hazreti İbrahimaleyhisselâm i Mükerreme ve Beytullah için, Hazreti Mûsâ aleyhisselâm Fir'avn'ın helâki için, Hazreti îsâ aleyhisselâm gökten bir mâide, sofra indirilmesi için etmişler ve müstecâb olmuşdur
Hazreti Resûli Ekrem sallallahu aleyhi ve sellemEfendimiz ise, bu muhakkak kabul olunacağı Allah kadar te'min olunan duâsını, ümmetine şefâat için âhirete bırakmıştır Ne mutlu O'nun sünnetine sıkıca sarılan mü'minlere
*