Kuranda geçen adil olmakla ilgili ayetler,
Kurandaki adaletle ilgili ayetler
Allah, doğrusu kendisinden diğer ilah olmadığına şahitlik etti; melekler ve ilim sahipleri de O´ndan diğer ilah olmadığına adaletle tanıklık ettiler Aziz ve Hakim olan O´ndan diğer ilah yoktur (318)
Ey iman edenler, açıklanmış bir süre için borçlandığınız vakit onu yazınız Aranızdan bir katip dürüst olarak yazsın, katip Allah´ın kendisine öğrettiği gibi yazmaktan kaçınmasın, yazsın Üzerinde hak olan (borçlu) da yazdırsın ve Rabbi olan Allah´tan sakınsın, ondan hiçbir şeyi eksiltmesin Eğer üstünde hak olan (borçlu), düşük zeki ya da za´f sahibi veya kendisi yazmaya baskı yetiremeyecekse, velisi doğruca yazdırsın Erkeklerinizden de iki şahid tutun; eğer iki erkek yahut, şahidlerden rıza göstereceğiniz bir erkek ve biri şaşırdığında öbürü ona hatırlatacak iki bayan (da olur) Şahidler çağırıldıkları zaman kaçınmasınlar Onu (borcu) eksik olsun, fazla olsun, süresiyle birlikte yazmaya üşenmeyin Bu, Allah katında en adaletli, tanıklık için en sağlam, şüphelenmemeniz için de en yakın olandır Oysa aranızda devredip durduğunuz ve peşin olarak yaptığınız ticaret diğer, bunu yazmamanızda sizin için bir sakınca yoktur Alışveriş ettiğinizde de şahid tutun Yazana da, şahide de hasar verilmesin (Aksini) Yaparsanız, o, kendiniz için fısk (gaddarlık ve günah)tır Allah´tan sakının Allah size öğretiyor Allah herşeyi bilendir (2282)
Allah´ın ayetlerini inkâr edenler, peygamberleri haksız yere öldürenler ve insanlardan adaleti emredenleri öldürenler; işte onlara acıklı bir azabı müjdele (321)
Eğer babasız (kız)lar konusunda adaleti yerine getiremeyeceğinizden korkarsanız, bu durumda, (onlarla yok) size helal olan (başka) kadınlardan ikişer, üçer, dörder almak üzere nikahlayın Ola Ki adaleti sağlayamayacağınızdan korkarsanız, o vakit bir (benzeyen) veya sağ ellerinizin malik olduğu (cariye) ile (yetinin) Bu sapmamanıza daha yakındır (43)
Kuşkusuz Allah, size emanetleri ehline (sahiplerine) teslim etmenizi ve millet arasında hükmettiğinizde adaletle hükmetmenizi emrediyor Bununla Allah, size ne hoş öğüt veriyor! Doğrusu Allah, işitendir, görendir (458)
Kadınlar konusunda senden fetva isterler De ama: Onlara ilişkin fetvayı size Allah veriyor (Bu fetva,) Kendilerine yazılan (hakları veya servet)ı vermediğiniz ve kendilerini nikahlamayı istediğiniz yetim kadınlar ve güçsüz çocuklar (hakkında) ile yetimlere aleyhinde adaleti ayakta tutmanız konusunda size Kitap´ta okunmakta olanlardır Hayır namına her ne yaparsanız, şüphesiz Allah onu bilir (4127)
Kadınlar arasında adaleti sağlamaya ne dek itina gösterseniz de güç yetiremezsiniz Öyleyse, tamamen (birine) cereyan (sevgi ve ilgi) gösterip de öbürünü askıdaymış gibi bırakmayın Eğer arayı düzeltir ve sakınırsanız, kuşkusuz, Allah, bağışlayandır, esirgeyendir (4129)
Ey iman edenler, kendiniz, annebabanız ve yakınlarınız aleyhine bile olsa, Allah için şahidler olarak adaleti ayakta tutun (Onlar) ister varlıklı olsun, ister yoksul olsun; çünkü Allah onlara daha yakındır Öyleyse adaletten dönüp heva (tutkuları)nıza uymayın Eğer dilinizi eğip büker (sözü geveler) veya yüz çevirirseniz, şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberi olandır (4135)
Ey iman edenler, adaletli şahidler olarak, Allah için, hakkı ayakta tutun Bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletten alıkoymasın Adalet yapın O, takvaya daha yakındır Allah´tan korkupsakının Kuşkusuz Allah, yapmakta olduklarınızdan haberi olandır (58)
Onlar, yalana kulak tutanlardır, haram yiyicilerdir Sana gelirlerse aralarında hükmet ya da onlardan yüz çevir Eğer onlardan yüz çevirecek olursan, sana hiçbir şeyle kesinkes hasar veremezler Arasında hükmedersen adaletle hükmet Şüphesiz, Allah, adaletle hüküm yürütenleri sever (542)
Ey iman edenler, siz ihramlıyken avı öldürmeyin Sizden kim onu mahsus (taammüden) öldürürse, cezası, hayvandan öldürdüğünün bir benzeridir Buna da, Kabe´ye ulaşmış bir kurbanlık olarak içinizden hak sahibi iki birey hükmedecektir Veya yoksulları doyurmak veya onun dengi oruç yakalamak olan bir keffaret vardır Bu Vesile Ile işlediğinin vebalini tadmış olsun Allah geçmişte olanı bağışladı Lakin kim tekrarlarsa, Allah ondan öc alacaktır Allah üstün ve dinç olandır, öc sahibidir (595)
Ey iman edenler, sizden birinize vefat gelip çattığı süre, vasiyet hazırlanışında, aranızda içinizden adaletli iki kişiyi (şahid tutun) Veya yolculukta olup size vefat musibeti gelip çatarsa, sizden olmayan diğer iki kişiyi (şahid tutun İkisini) Belki kuşkulanacak olursanız namazdan daha sonra alıkoyarsınız, onlar da (size): Akraba dahi olsa onu (yeminimizi) hiçbir değere değiştirmeyeceğiz ve Allah´ın şahidliğini gizlemeyeceğiz Somurtkan takdirde biz kuşkusuz günahkarlardan oluruzdiye Allah namına yemin etsinler (5106)
Rabbinin sözü, doğruluk bakımından da, hak bakımından da tastamamdır O´nun sözlerini değiştirebilecek yoktur O, işitendir, bilendir (6115)
De fakat: Rabbim adaletle davranmayı emretti Her mescid yanına (secde yerinde) yüzlerinizi (O´na) doğrultun ve dini yalnız kendisine has kılarak O´na dua edin Başlangıçta sizi yarattığıgibi döneceksiniz(729)
Eğer bir kavmin ihanet edeceğinden kesin olarak korkarsan, sen de açık ve adil bir tutumla (onlarla olan uzlaşma metnini ve diplomatik ilişkiyi) at Gerçekten Allah, ihanet edenleri sevmez (858)
Yetimin malına, o erginlik çağına erişinceye değin o en hoş (şeklin) haricen yaklaşmayın Ölçüyü ve tartıyı dürüst olarak yapın hiçbir nefse, gücünün kaldırabileceği dışında bir şey yüklemeyiz Söylediğiniz süre yakınınız dahi olsa adil olun Allah´ın ahdine vefa gösterin İşte bunlarla size öğüt (emr) etti; umulur oysa tavsiye alıpdüşünürsünüz(6152)
Musa´nın kavminden hakka ileten ve onunla yargı yapan bir topluluk vardır (7159)
Yarattıklarımızdan, hakka yöneltipileten ve onunla adaleti kılan (uygulayan) bir ümmet vardır (7181)
Sizin tümünüzün dönüşü O´nadır Allah´ın va´di bir gerçektir İman edip salih amellerde bulunanlara, adaletle karşılık belirlemek için yaratmayı başlatan, daha sonra onu iade edecek olan O´dur İnkâr edenler ise, küfürleri dolayısıyla, onlar için kaynar sudan bir içki ve acı bir azab vardır (104)
Her ümmetin bir resulü vardır Onlara resulleri geldiği vakit, aralarında adaletle hüküm verilir ve onlar zulme uğratılmazlar (1047)
Zulmeden her leziz, yeryüzündekilerin tümüne sahip olsa bunu (azaba karşılık) mutlaka fidye olarak verirdi Onlar azabı görür görmez pişmanlıklarını gizlerler, ama onlar haksızlığa uğratılmadan arasında adaletle hükmedilmiştir (1054)
Allah şu örneği verdi: İki kişi; bunlardan birisi dilsiz, hiçbir şeye gücü yetmez ve herşeyiyle efendisinin üstünde (bir tartı), o, onu hangi yöne gönderse bir hayır getirmez; derhal bu, adaletle emreden ve doğruca yol üzerinde bulunanla eşdeğer olabilir mi (1676)
Kuşkusuz Allah, adaleti, ihsanı, yakınlara vermeyi emreder; çirkin utanmazlıklardan (fahşadan), kötülüklerden ve zorbalıklardan sakındırır Size öğüt vermektedir, umulur fakat tavsiye alıpdüşünürsünüz (1690)
Reel şu oysa, inkar edip Allah yolundan ve yerlilerle dıştan gelenler için eşdeğer olarak (haram ve kıble) kıldığımız Mescidi Haram´dan alıkoyanlara, orada zulmederek adaletten ayrılanlara acı bir azab taddırırız (2225)
Onları (evlat edindiklerinizi) babalarına nisbet ederek çağırın; bu, Allah katında daha adildir Eğer babalarını bilmiyorsanız bundan böyle onlar, dinde sizin kardeşleriniz ve dostlarınızdır Hata olarak yaptıklarınızda ise, sizin için bir sakınca (bir vebal) yoktur Oysa kalplerinizin hedef gözeterek (taammüden) yaptıklarınızda vardır Allah, bağışlayandır, esirgeyendir (335)
Şu halde, sen bundan dolayı ağırlama et ve emrolunduğun gibi dürüst bir güzergah tuttur Onların heva (istek ve arzu)larına intibak Ve de ki: Allah´ın indirdiği her kitaba inandım Aranızda adaletli davranmakla emrolundum Allah, bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir Bizim amellerimiz bizim, sizin amelleriniz sizindir Bizimle aranızda ´deliller getirerek tartışma (ya, huccete gerek)´ yoktur Allah bizi bir araya getiriptoplayacaktır Dönüş O´nadır(4215)
Mü´minlerden iki kalabalık çarpışacak olursa, aralarını bulupdüzeltin Ola Ki biri diğerine tecavüzde bulunacak olursa, bundan böyle tecavüzde bulunanla, Allah´ın emrine dönünceye kadar savaşın; eğer sonunda (Allah´ın emrini kabul edip) dönerse, bu durumda adaletle aralarını bulun ve (her konuda) adil davranın Şüphesiz Allah, adaletli olanları sever (499)
Tartıyı adaletle tutupdoğrultun ve tartıyı noksan tutmayın (559)
Andolsun, Biz elçilerimizi açık açık belgelerle gönderdik ve ırk adaleti ayakta tutsunlar diye, onlarla birlikte kitabı ve mizanı indirdik Ve kendisine çetin bir sertlik ve millet için (dağıtılmış) yararlar bulunan demiri de indirdik; böylece ancak Allah, kendisine ve elçilerine gayb ile (görmedikleri halde) kimlerin takviye edeceğini bilsin (ortaya çıkarsın) Şüphesiz Allah, büyük zor sahibidir, üstün olandır (5725)
Allah, sizinle din konusunda savaşmayan, sizi yurtlarınızdan sürüpçıkarmayanlara iyilik yapmanızdan ve onlara adil davranmanızdan sizi sakındırmaz Çünkü Allah, hak yapanları sever (608)
Sonradan (üç iddet umma) sürelerine ulaştıkları süre, artık onları maruf (aşina hoş bir stil) üzere tutun, ya da maruf üzere onlardan ayrılın İçinizden yargı sahibi iki kişiyi de şahid tutun Şahidliği Allah için doğruca yerine getirin İşte bununla, Allah´a ve ahiret gününe iman edenlere tavsiye verilir Kim Allah´tan korkupsakınırsa, (Allah) ona bir çıkış yolu gösterir; (652) *
Kurandaki adaletle ilgili ayetler
Allah, doğrusu kendisinden diğer ilah olmadığına şahitlik etti; melekler ve ilim sahipleri de O´ndan diğer ilah olmadığına adaletle tanıklık ettiler Aziz ve Hakim olan O´ndan diğer ilah yoktur (318)
Ey iman edenler, açıklanmış bir süre için borçlandığınız vakit onu yazınız Aranızdan bir katip dürüst olarak yazsın, katip Allah´ın kendisine öğrettiği gibi yazmaktan kaçınmasın, yazsın Üzerinde hak olan (borçlu) da yazdırsın ve Rabbi olan Allah´tan sakınsın, ondan hiçbir şeyi eksiltmesin Eğer üstünde hak olan (borçlu), düşük zeki ya da za´f sahibi veya kendisi yazmaya baskı yetiremeyecekse, velisi doğruca yazdırsın Erkeklerinizden de iki şahid tutun; eğer iki erkek yahut, şahidlerden rıza göstereceğiniz bir erkek ve biri şaşırdığında öbürü ona hatırlatacak iki bayan (da olur) Şahidler çağırıldıkları zaman kaçınmasınlar Onu (borcu) eksik olsun, fazla olsun, süresiyle birlikte yazmaya üşenmeyin Bu, Allah katında en adaletli, tanıklık için en sağlam, şüphelenmemeniz için de en yakın olandır Oysa aranızda devredip durduğunuz ve peşin olarak yaptığınız ticaret diğer, bunu yazmamanızda sizin için bir sakınca yoktur Alışveriş ettiğinizde de şahid tutun Yazana da, şahide de hasar verilmesin (Aksini) Yaparsanız, o, kendiniz için fısk (gaddarlık ve günah)tır Allah´tan sakının Allah size öğretiyor Allah herşeyi bilendir (2282)
Allah´ın ayetlerini inkâr edenler, peygamberleri haksız yere öldürenler ve insanlardan adaleti emredenleri öldürenler; işte onlara acıklı bir azabı müjdele (321)
Eğer babasız (kız)lar konusunda adaleti yerine getiremeyeceğinizden korkarsanız, bu durumda, (onlarla yok) size helal olan (başka) kadınlardan ikişer, üçer, dörder almak üzere nikahlayın Ola Ki adaleti sağlayamayacağınızdan korkarsanız, o vakit bir (benzeyen) veya sağ ellerinizin malik olduğu (cariye) ile (yetinin) Bu sapmamanıza daha yakındır (43)
Kuşkusuz Allah, size emanetleri ehline (sahiplerine) teslim etmenizi ve millet arasında hükmettiğinizde adaletle hükmetmenizi emrediyor Bununla Allah, size ne hoş öğüt veriyor! Doğrusu Allah, işitendir, görendir (458)
Kadınlar konusunda senden fetva isterler De ama: Onlara ilişkin fetvayı size Allah veriyor (Bu fetva,) Kendilerine yazılan (hakları veya servet)ı vermediğiniz ve kendilerini nikahlamayı istediğiniz yetim kadınlar ve güçsüz çocuklar (hakkında) ile yetimlere aleyhinde adaleti ayakta tutmanız konusunda size Kitap´ta okunmakta olanlardır Hayır namına her ne yaparsanız, şüphesiz Allah onu bilir (4127)
Kadınlar arasında adaleti sağlamaya ne dek itina gösterseniz de güç yetiremezsiniz Öyleyse, tamamen (birine) cereyan (sevgi ve ilgi) gösterip de öbürünü askıdaymış gibi bırakmayın Eğer arayı düzeltir ve sakınırsanız, kuşkusuz, Allah, bağışlayandır, esirgeyendir (4129)
Ey iman edenler, kendiniz, annebabanız ve yakınlarınız aleyhine bile olsa, Allah için şahidler olarak adaleti ayakta tutun (Onlar) ister varlıklı olsun, ister yoksul olsun; çünkü Allah onlara daha yakındır Öyleyse adaletten dönüp heva (tutkuları)nıza uymayın Eğer dilinizi eğip büker (sözü geveler) veya yüz çevirirseniz, şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberi olandır (4135)
Ey iman edenler, adaletli şahidler olarak, Allah için, hakkı ayakta tutun Bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletten alıkoymasın Adalet yapın O, takvaya daha yakındır Allah´tan korkupsakının Kuşkusuz Allah, yapmakta olduklarınızdan haberi olandır (58)
Onlar, yalana kulak tutanlardır, haram yiyicilerdir Sana gelirlerse aralarında hükmet ya da onlardan yüz çevir Eğer onlardan yüz çevirecek olursan, sana hiçbir şeyle kesinkes hasar veremezler Arasında hükmedersen adaletle hükmet Şüphesiz, Allah, adaletle hüküm yürütenleri sever (542)
Ey iman edenler, siz ihramlıyken avı öldürmeyin Sizden kim onu mahsus (taammüden) öldürürse, cezası, hayvandan öldürdüğünün bir benzeridir Buna da, Kabe´ye ulaşmış bir kurbanlık olarak içinizden hak sahibi iki birey hükmedecektir Veya yoksulları doyurmak veya onun dengi oruç yakalamak olan bir keffaret vardır Bu Vesile Ile işlediğinin vebalini tadmış olsun Allah geçmişte olanı bağışladı Lakin kim tekrarlarsa, Allah ondan öc alacaktır Allah üstün ve dinç olandır, öc sahibidir (595)
Ey iman edenler, sizden birinize vefat gelip çattığı süre, vasiyet hazırlanışında, aranızda içinizden adaletli iki kişiyi (şahid tutun) Veya yolculukta olup size vefat musibeti gelip çatarsa, sizden olmayan diğer iki kişiyi (şahid tutun İkisini) Belki kuşkulanacak olursanız namazdan daha sonra alıkoyarsınız, onlar da (size): Akraba dahi olsa onu (yeminimizi) hiçbir değere değiştirmeyeceğiz ve Allah´ın şahidliğini gizlemeyeceğiz Somurtkan takdirde biz kuşkusuz günahkarlardan oluruzdiye Allah namına yemin etsinler (5106)
Rabbinin sözü, doğruluk bakımından da, hak bakımından da tastamamdır O´nun sözlerini değiştirebilecek yoktur O, işitendir, bilendir (6115)
De fakat: Rabbim adaletle davranmayı emretti Her mescid yanına (secde yerinde) yüzlerinizi (O´na) doğrultun ve dini yalnız kendisine has kılarak O´na dua edin Başlangıçta sizi yarattığıgibi döneceksiniz(729)
Eğer bir kavmin ihanet edeceğinden kesin olarak korkarsan, sen de açık ve adil bir tutumla (onlarla olan uzlaşma metnini ve diplomatik ilişkiyi) at Gerçekten Allah, ihanet edenleri sevmez (858)
Yetimin malına, o erginlik çağına erişinceye değin o en hoş (şeklin) haricen yaklaşmayın Ölçüyü ve tartıyı dürüst olarak yapın hiçbir nefse, gücünün kaldırabileceği dışında bir şey yüklemeyiz Söylediğiniz süre yakınınız dahi olsa adil olun Allah´ın ahdine vefa gösterin İşte bunlarla size öğüt (emr) etti; umulur oysa tavsiye alıpdüşünürsünüz(6152)
Musa´nın kavminden hakka ileten ve onunla yargı yapan bir topluluk vardır (7159)
Yarattıklarımızdan, hakka yöneltipileten ve onunla adaleti kılan (uygulayan) bir ümmet vardır (7181)
Sizin tümünüzün dönüşü O´nadır Allah´ın va´di bir gerçektir İman edip salih amellerde bulunanlara, adaletle karşılık belirlemek için yaratmayı başlatan, daha sonra onu iade edecek olan O´dur İnkâr edenler ise, küfürleri dolayısıyla, onlar için kaynar sudan bir içki ve acı bir azab vardır (104)
Her ümmetin bir resulü vardır Onlara resulleri geldiği vakit, aralarında adaletle hüküm verilir ve onlar zulme uğratılmazlar (1047)
Zulmeden her leziz, yeryüzündekilerin tümüne sahip olsa bunu (azaba karşılık) mutlaka fidye olarak verirdi Onlar azabı görür görmez pişmanlıklarını gizlerler, ama onlar haksızlığa uğratılmadan arasında adaletle hükmedilmiştir (1054)
Allah şu örneği verdi: İki kişi; bunlardan birisi dilsiz, hiçbir şeye gücü yetmez ve herşeyiyle efendisinin üstünde (bir tartı), o, onu hangi yöne gönderse bir hayır getirmez; derhal bu, adaletle emreden ve doğruca yol üzerinde bulunanla eşdeğer olabilir mi (1676)
Kuşkusuz Allah, adaleti, ihsanı, yakınlara vermeyi emreder; çirkin utanmazlıklardan (fahşadan), kötülüklerden ve zorbalıklardan sakındırır Size öğüt vermektedir, umulur fakat tavsiye alıpdüşünürsünüz (1690)
Reel şu oysa, inkar edip Allah yolundan ve yerlilerle dıştan gelenler için eşdeğer olarak (haram ve kıble) kıldığımız Mescidi Haram´dan alıkoyanlara, orada zulmederek adaletten ayrılanlara acı bir azab taddırırız (2225)
Onları (evlat edindiklerinizi) babalarına nisbet ederek çağırın; bu, Allah katında daha adildir Eğer babalarını bilmiyorsanız bundan böyle onlar, dinde sizin kardeşleriniz ve dostlarınızdır Hata olarak yaptıklarınızda ise, sizin için bir sakınca (bir vebal) yoktur Oysa kalplerinizin hedef gözeterek (taammüden) yaptıklarınızda vardır Allah, bağışlayandır, esirgeyendir (335)
Şu halde, sen bundan dolayı ağırlama et ve emrolunduğun gibi dürüst bir güzergah tuttur Onların heva (istek ve arzu)larına intibak Ve de ki: Allah´ın indirdiği her kitaba inandım Aranızda adaletli davranmakla emrolundum Allah, bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir Bizim amellerimiz bizim, sizin amelleriniz sizindir Bizimle aranızda ´deliller getirerek tartışma (ya, huccete gerek)´ yoktur Allah bizi bir araya getiriptoplayacaktır Dönüş O´nadır(4215)
Mü´minlerden iki kalabalık çarpışacak olursa, aralarını bulupdüzeltin Ola Ki biri diğerine tecavüzde bulunacak olursa, bundan böyle tecavüzde bulunanla, Allah´ın emrine dönünceye kadar savaşın; eğer sonunda (Allah´ın emrini kabul edip) dönerse, bu durumda adaletle aralarını bulun ve (her konuda) adil davranın Şüphesiz Allah, adaletli olanları sever (499)
Tartıyı adaletle tutupdoğrultun ve tartıyı noksan tutmayın (559)
Andolsun, Biz elçilerimizi açık açık belgelerle gönderdik ve ırk adaleti ayakta tutsunlar diye, onlarla birlikte kitabı ve mizanı indirdik Ve kendisine çetin bir sertlik ve millet için (dağıtılmış) yararlar bulunan demiri de indirdik; böylece ancak Allah, kendisine ve elçilerine gayb ile (görmedikleri halde) kimlerin takviye edeceğini bilsin (ortaya çıkarsın) Şüphesiz Allah, büyük zor sahibidir, üstün olandır (5725)
Allah, sizinle din konusunda savaşmayan, sizi yurtlarınızdan sürüpçıkarmayanlara iyilik yapmanızdan ve onlara adil davranmanızdan sizi sakındırmaz Çünkü Allah, hak yapanları sever (608)
Sonradan (üç iddet umma) sürelerine ulaştıkları süre, artık onları maruf (aşina hoş bir stil) üzere tutun, ya da maruf üzere onlardan ayrılın İçinizden yargı sahibi iki kişiyi de şahid tutun Şahidliği Allah için doğruca yerine getirin İşte bununla, Allah´a ve ahiret gününe iman edenlere tavsiye verilir Kim Allah´tan korkupsakınırsa, (Allah) ona bir çıkış yolu gösterir; (652) *