kurtuluş yıllarında Anadolu'da neler oldu ?

kurtuluş yıllarında Anadolu'da neler oldu ?
0
16

SoruCevap

Yeni Üye
Çözümler
1
Tepkime
44
Yaş
36
Coin
256,937
kurtuluş yıllarında Anadolu'da neler oldu ?

I Dunya Savaşı'nda dort yıl savaşan Osmanlı İmparatorluğu'nun cokmesinden sonra Turkiye'nin kurtuluşu icin yapılan Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın kaynakları her bakımdan cok kotu durumda idi Balkan Savaşı ve I Dunya Savaşı peş peşe gelince 1918 sonunda ateşkes imzalandığında Turkiye altı yıl savaşmıştı Bu savaşlar zaten mali ve ekonomik yonden perişan olan Turk kaynaklarını tuketmişti Mondros'tan sonra artık Arapların yaşadığı topraklar İmparatorluktan ayrılmış, ayrıca ulkenin en verimli toprakları dort yandan işgal edilmişti Birinci Dunya Savaşı'nda, Osmanlı Devleti 2850000 kişiyi silah altına almıştı Yararlanabildiği nufusu o tarihte 15 milyon kadar olduğuna gore, bu sayı yaklaşık beşte bir oluyordu Bu buyuk savaşta 325000 şehit 400000 yaralı 250000 esir verilmişti Salgın hastalıklardan olenler ve gocler sırasında Turk halkındaki kayıplar toplanınca Turkiye'nin savaş kayıpları milyonla belirtilir Birinci Dunya Savaşı sonunda Turkiye'nin nufusu, ekonomik,mali kaynakları yeni bir savaşı kaldıramayacak durumda gorulduğu icin, ulkenin kurtuluşunu İngiliz, Amerikan mandalarında arayanlar cıktığı gibi yoresel kurtuluş careleri arayan Mudafaai Hukuk hareketi de oluştu
Nufus
Osmanlı İmparatorluğu'nda tam sağlıklı bir nufus sayımı yapılmadığı icin nufus konusunda yeterli bilgi bulmak mumkun olamamaktadır 1902'de kabul edilen Sicil Nufus Nizamnamesi(Nufus Sicil Yonetmeliği) gereğince 1905'de nufus sayımı yapıldı Ancak bu sayıma Arap vilayetlerinin coğu (Hicaz, BağdatBasra, vs) ve Doğu illerinin cok ilkel durumda yaşayan aşiretleri alınamamıştı Bu durumda Osmanlı İmparatorluğu'nun nufusu 1914 yılında 18520016 dolaylarında idi Mondros Ateşkesi'nin imzalanmasından sonra Halep, Suriye, Beyrut nufusları toplamı olan 2805534'u bu sayıdan duşunce 16714428 kalıyordu Ayrıca Turk Ordusu'nu arkadan vurdukları ve ic guvenliği bozdukları icin 700000 kadar Ermeni de sınır dışı edilmişti Bunun dışında ulkede Rum, Ermeni, Musevi, Latin, Bulgar, Sırp ve Ulahların nufus toplamı 3314965 idi Bunlar da genel nufustan duşulunce İstiklal Savaşı'nın başladığı tarihte Turkiye nufusu 13 milyon kadardı Ancak İzmir ve Batı Anadolu (3365308) ve Trakya(546280) Yunan işgali altında idi Buraların nufusundan yararlanmak da mumkun olmuyordu Bu bakımdan yararlanılabilen nufus toplamı 9000000 kadardı Ancak, bu nufus, aclık, her ceşit, ihtiyac malzemesinin yokluğu, salgın hastalıklar (kolera, tifus, verem, sıtma, cicek, firengi, vb) yuzunden perişan durumda idi Savaştaki insan kayıpları yuzunden erkek nufusunun 1835 yaş grubunda buyuk acık oluşmuştu Toplumun uretici ve tuketici oranı bozulmuş, tuketici olan cocuk, yaşlı ve kadın nufusu artarken uretici yaş grubundaki duşuş uretime ve ekonomiye kotu etki yapmıştı Ulkenin en aydın tabakası olan yedek subaylar savaşta ağır kayıplar vermişti
Ekonomik Durum
Birinci Dunya Savaşı'nda ulkenin gencleri uretim alanından alınıp cepheye gonderilince, bu nufusun tuketici duruma gelmesi sebebiyle uretimde buyuk duşuş oldu Her ne kadar kadınlardan uretimde yararlanmak yoluna gidildiyse de ihtiyacı karşılayamadı Savaş ekonomisi kuralları uygulandığı icin, ulkenin butun kaynakları ordunun gereksiniminde kullanıldı Yatırımlar durdu Bunun yanı sıra mali cokuntu, enflasyon daha cok arttı Savaş bittiğinde Kapitulasyonlarve Duyunu Umumiyeyeniden devreye girdiler
Mondros Ateşkesi'nden sonra ulkenin en verimli toprakları ve gelişmiş şehirleri işgal edildiler Yunanlıların da İzmir ve Ege Bolgesi'ni işgal etmeleri uzerine, bu şehir ve yorelerin uretiminden ve vergilerinden yararlanma olanağı bulunamadı Boylece nufus kaynağının yetersizliği yanı sıra, en verimli ve zengin ticari şehirlerin de duşman işgalinde bulunması yuzunden, İstiklal Savaşı boyunca ordunun insan kaynağı ve bunların beslenmesi, giydirilmesi, her turlu bakımı, silah ve cephane sağlanması, maaş ve diğer masrafların karşılanması icin geri kalan, coğu yoksul, uretimi cok duşuk topraklardan ve kucuk ticari işletmelerin bulunduğu şehirlerin kaynaklarından yararlanıldı insan ve ceşitli uretim mallarından yararlanılan vilayet ve sancaklar cok azdı Doğu Anadolu'dan (Birinci Dunya Savaşı'nda Rus ve Ermeni işgaline uğramış, nufus icerilere goc etmiş olduğu icin perişan durumda idi) yararlanmak mumkun olmadı Ceşitli gıda ve malzemeyi taşımak cok guctu Bu sebeple buradan ancak silah ve cephane taşınabildi Milli Savunma Bakanlığı 1921 yılı sonunda butun illerin ekonomik durumunu oğrenmek icin bilgi istedi Menteşe, İzmit, Bolu, Eskişehir, Afyon, Teke, Kastamonu, Ankara, Konya, Niğde, Silifke, Samsun, Sivas, Kayseri, Trabzon, Elazığ, Erzurum, Diyarbakır, Bitlis, Van, Kars ve Ardahan'dan gelen raporlar bu yorelerin zirai ve hayvancılıkla ilgili uretim mallarına sahip olduğunu gosteriyordu Değerli madenlerin uretimi cok duşuk olduğu gibi, işletmeciliğinin buyuk kısmı yabancıların elindeydi En onemli maden olan komurun 1921 yılında uretimi 342041 ton, 1922'de ise 410000 ton idi Ancak komurun bulunduğu Zonguldak bir sure Fransız işgalinde kalmıştı
Yollar ise cok kotu durumda idi Karayolları şose ve toprak olup, kullanılamayacak durumdaydı Bu yollarda kullanılan ulaşım araclarının coğu, ilkel araclardı Kağnı, iki veya dort tekerlekli atlı arabalar, deve, eşekle, taşımacılık yapılıyordu Bunlar durumlarına gore 100140 km arası yuk taşıyabiliyorlar ve gunde (kağnı 1520 km) 1540 km arası gidebiliyorlardı Kamyon ve benzeri motorlu araclar yok denecek kadar azdı
Demiryolları İstanbulBağdat hattı ve diğer hatlardan oluşuyordu İzmit'e kadar İngiliz işgalinde idi Eskişehir'de bulunan İngilizler, Turk kuvvetlerinden kacarlarken uc tren kullandılar İşletme veznesindeki 20000 lirayı onemli memurları ve 13 lokomotif ve 100'den cok vagonu da beraber goturduler Ulusal kuvvetlerin elinde OsmaneliEskişehir (118 km), EskişehirAnkara (268 km), KonyaUlukışla (237 km) hatları vardı Bunlar toplam 1000 km kadar tutuyordu Bu hatlarda ise komurlu 15 ve mazotlu 5 Lokomatif ve 717 kadar vagon vardı M Kemal Paşa 25 Mart 1920 tarihinde bu hatlara el koydurtarak askeri yonetim altına aldırttı Ancak EskişehirKutahya Savaşları sırasında komur olmadığı icin odun ve hatta vagonlar yakılarak taşıma yapılmaya calışıldı
Fakat taşıma yetersizliği ve haberleşme olanaksızlıkları yuzunden Eskişehir'de cok malzeme kaldı Sakarya Savaşı sırasında bu hatta gunde ancak 320 ton malzeme taşınabildi Buyuk Taarruz oncesi ise 600 tona, bazen de 900 tona ulaştı
Deniz taşımacılığı, ozellikle yurt dışından gelen malzemenin taşınması icin buyuk onem taşıyordu Osmanlı Donanması İtilaf Devletleri'nin elinde bulunuyordu Bu sebeple İstiklal Savaşı boyunca TBMM cok sınırlı olanaklarla calıştı 24 Ağustos 1920'de Mili Savunma Bakanlığı Umuru Bahriye Muduriyetikuruldu Eylul 1920 tarihinden itibaren Rus limanlarından başlayan taşımada sivil motorlar calıştılar Diğer yandan Samsun'da Deniz Harp Okulu kuruldu, fakat ancak altı ay calışabildi Birkac gemiyle başlayan bu ulaşım Rusların yardımı ile guclendi
Heyeti Temsiliye Donemi
Yunan işgali ve M Kemal Paşa'nın Anadolu'ya cıkıp, Ulusal Mucadele'ye başlaması aynı tarihlere rastlıyordu Bu sebeple M Kemal Paşa Erzurum'dan itibaren Heyeti Temsiliye'nin kurulması ile birlikte, mali kaynak bulma sorunlarıyla karşılaşırken; Yunan işgaline karşı direnişi başlatan Kuvayı Milliyecilerin de insan ve para kaynağı bulmaları gerekiyordu Bu iki olay Sivas Kongresi'nde M Kemal tarafından birleştirildi
M Kemal Paşa Anadolu'ya 16 kişilik bir heyetle gelmişti Başlangıcta bu heyetin masrafları, peşin alınan uc aylık odenekleri ile karşılanabilmişti Fakat Amasya Genelgesi'nin duyulmasından sonra İstanbul Hukumeti kendisini gorevden aldı Bu sebeple masrafların karşılanması zorlaştı Amasya'dan Erzurum'a ise M Kemal Paşa'nın biriktirdiği 800 lira ile gidildi Erzurum Kongresi'ne gonderilen delegelerin masrafları, gonderen ilin Mudafaai Hukuk gruplarınca karşılandı Erzurum Mudafaai Hukuku ise , ev sahibi olarak masrafları ustlendi Erzurum Şubesi Erzurum halkının manevi desteği yanı sıra, maddi yardımda bulunmasını şukranla anıyordu Kongre giderlerinin ve temsilcilerin ağırlanması icin toplanan para 1500 liraydı Kongre sona erdiğinde kasada 80 lira kalmıştı M Kemal Paşa Erzurum'da askerlik mesleğinden ayrıldığından, kendisinin ve yanındakilerin Erzurum'dan Sivas'a gitmeleri icin para bulmak gerekiyordu Gerci Heyeti Temsiliye Başkanı olduğundan yonetmelik gereğince masrafların Vilayeti Şarkiye Mudafaai Hukuk Cemiyeti'nce karşılanması gerekiyordu, fakat kasada 80 lira kalmıştı M Kemal Paşa'nın bu sıkıntılı anında, Emekli Binbaşı Suleyman Bey (60 yaşında), Cemiyet'e, Ulusun selametinden başka bir dileğim yok Bu parayı size veririm Fakat bu parayı verdiğimizi ne Paşa ne de başka kimse bilmeyecek, ileride Mudafaai Hukuk'un parası olursa verirsiniz, olmazsa helal olsundiyerek biriktirdiği 900 lirayı verdi İşte M Kemal Paşa ve yanındakiler Erzurum'dan bu para ile yola cıktılar
Sivas Kongresi'ne katılan delegelerin masrafları Mudafaai Hukuk orgutlerince karşılandı Fakat bazı yerlerin temsilcileri, temsilcisi oldukları şehirlerde anlaşmazlık olduğundan kendi paralarıyla geldiler Sivas'a gelen temsilcilerin barındırılma ve yemek ihtiyaclarını Şekeroğlu İsmail Efendi karşıladı 28 delegeyi 32 gun ağırladı Sivas Kongresi'nde secilen Heyeti Temsiliye'nin de parası yoktu Erzurum'da alınan para tukenmişti Rauf Bey 100 altın vererek bir sure ihtiyacı giderdi Sivas'tan Ankara'ya kadar aynı sorunlar devam etti Ankara'da TBMM'nin acılması ile yeni donem başladı Meclis'in acılışına kadar ise 2 Kolordu Komutanlığı masrafları karşıladı
Kuvayı Milliye Donemi
Yunan işgali ile birlikte Batı Anadolu'da başlayan Kuvayı Milliye kuruluşları insan, para sağlamak icin ceşitli yollara başvurdular Balıkesir Kongresi'nde alınan kararlarla, levazım orgutleri ve Milli Menzil Mufettişliği kurulması uygun bulundu Halktan silah ve para yardımı alınması esasa bağlandı Nazilli Kongresinde ise, cephelere yeterli asker ve malzeme yollanması, bunların masraflarının karşılanması icin halktan para ve ayni yardım alınmasına ve bu işlerin yurutulmesi mucahit başkanlarının yetkisine bırakıldı Alaşehir Kongresi'nde ise ulusal ve genel seferberlik ilanı kararı alındı Asker ve para toplamakla yetkili kurulların calışmasının devamı uygun bulundu Bu kongrelerde Batı Anadolu Kuvayı Milliye'sinin bir otorite altına alınması, asker, para ihtiyacının karşılanması icin cok onemli kararlar alındı Batı Anadolu Kuvayı Milliyesi, Sivas Kongresi'nde Ali Fuat Paşa'nın Kuvayı Milliye Komutanlığı'na atanması ile birleşti
Gerek şehirlerde gerekse koylerde kurulan heyetler, Kongrelerin kararlarını uygulamada buyuk gucluklerle karşılaşmadılar Fakat asıl gucluk, eşkıyadan oluşan Kuvayı Milliye birliklerinin bir duzene konulamaması ve bunların başlarında bulunanların kendilerini Kongrelerin kararlarına bağlı saymamaları yuzunden kendi başlarına hareket etmelerinden doğuyordu Eşkıyalıktan gelen bu orgutler, cephe gerisinde halktan, ihtiyaclarından daha fazla para ve ceşitli malları zorla almışlar bu sebeple bircok olay cıkmıştı Bunların icinde, kendi başına buyruk ve kendi yontemleriyle calışarak yorelerinde adeta mutlak hakim duruma gelmiş olan Cerkez Ethem ve Demirci Mehmet Efe onemli yer alırlar
Ethem, 1919 Haziran'ından itibaren Yunanlılara karşı Salihli yoresinde silahlı direnişe başladı Eski İzmir Valisi Rahmi Bey'in oğlunu kacırarak 50000 lira karşılığında serbest bıraktı Bu para sayesinde kuvvetlerinin uzun sure ihtiyacını karşıladı Kuvayı Milliye komutanlarının halktan Nakti ve Ayniyardım almaları ile silah, cephane, ve askerlerinin beslenmesi, ikamet masrafları karşılanıyordu Ethem'in başvurduğu bu yontem Demirci Mehmet Efe ve bazıları tarafından kullanılıyordu Bu durum Ulusal Mucadele'ye karşı olanların, Padişah'ın asker toplamayı ve vergi almayı yasakladığı propagandalarını yapanların halkı isyana kışkırtmasına yol acıyordu Halktan toplanan paraların nasıl ve nerelere harcandığını saptamak ise mumkun değildi Ethem ve onun gibi calışanlar emirlerindekilere maaş verdikleri icin 1920 yılı sonunda bu birliklerin duzenli ordu durumuna gecirilmesinde buyuk gucluklerle karşılaşıldı
Guney Anadolu Kuvayı Milliyesi ise Batıdaki gibi değildi Tam bir halk savaşı veriliyordu Savunma savaşları yapan şehirler kendi kıt olanakları ile savaşı surdurduler Maraş'ın savunmasından sonra, şehir cok fakir duşmuş olduğu icin M Kemal Paşa 10 Şubat 1920'de 12 Kolordu Komutanlığına emir vererek, toplanacak para yardımının Maraş Mudafaai Hukuku'na verilmesini bildirdi Bu yorede de silah ve cephane yokluğu cok duyuldu Kuvayı Milliye'nin desteklenmesi icin zenginlerin ve halkın fedakarlıkları ile toplanan yardımlar yararlı oldu Antep Savaşı BMMnin acılmasından sonra da surdu Fakat yol olmadığı icin Antep'e yeterli yardım yapılamadı 18000 Antepli yiyecek bulamadıkları icin ot koku ve ağac kabukları, zerdali cekirdeği yemek zorunda kalmışlardı Sonunda aclık ve cephanesizlik yuzunden teslim oldu
TBMM Donemi Mali Kaynakları
İstiklal Savaşı'nın cok buyuk yokluklar icinde başladığını gorduk Ekonomik cokuntu BMM'nin acıldığı sırada Meclis'in para bulmakta buyuk sorunlarla karşılaşmasına yol actı Mebusların oturduğu yerler bile bin turlu guclukle sağlanabildi Yemekleri askerlere pişen yemek ile aynıydı Cephedeki askerin sıkıntı cekmemesi icin her turlu sıkıntıya goğus geriliyordu Meclis tutanakları, dilekce kağıtlarına yazılıyor, mektup zarfları defalarca kullanılıyordu
Meclis'in acıldığı tarihte en buyuk sorun butce hazırlamaktı Yeni bir butce hazırlamak uzun zaman alacağı icin, Meclisi Mebusan tarafından cıkarılan butcenin 1920 yılının Mart ve Nisan ayına ait olan kısımları gecici butce olarak kabul edildi Butce hazırlanamadığı icin gecici butceler (avans kanunları biciminde) yapmak yoluna gidildi 1 Mayıs31 Ekim 1920 tarihleri arasında ilk altı aylık donem icin 30000000 lira harcama yetkisi tanındı Bunun 10775303 lirası Milli Savunmaya aitti Mayıs l920'de ceşitli illerden toplanan para ancak 20479 lira idi Cephelere malzeme taşınması icin 250 lira harcama yapılmasına bile M Kemal'in imzası gerekmişti Mayıs ayı sonunda Niğde'den 100000 ve Kastamonu'dan gelen 200000 lira buyuk para sayılmıştı Maliye bu paraları cok titiz bir şekilde harcıyordu Subayların 614 ay maaş alamadıkları bir sırada bu paralar silah ve cephane icin kullanılıyordu Ekim ayında ikinci butce hazırlanmasına başlandı Fakat calışmalar surduğu icin KasımAralık ayları icin 11923400 liralık gecici butce ile harcama yetkisi tanındı OcakŞubat 1921 ayları icin de 10300000 liralık (300000 lirası fakir koyluye yardım idi) harcama yetkisi tanındı 1920 yılı esas butce kanunu ise ancak 28 Şubat 1921'de, yani mali yılın bitmesine iki gun kala kabul edildi Bu kanunla gelir arttırıcı yollar aranırken, Kuvayı Milliye ve Mudafaai Hukuk Cemiyetlerinin ve Birlik Komutanlarının, halktan gelir toplamaları da yasaklandı Butce gelirleri 61388626 lira, giderler ise 63018358 liradır Acık 11629732 lira yani % 20'ye yaklaşmaktadır Mali kaynak sağlamak icin Duyunu Umumiye ve Tutun Rejisi İdareleri ve Osmanlı Devleti'ne ait borc odemeleri barışta ve yalnız Misakı Milli sınırlarına duşen hisseye ait olanının odenmesi koşuluyla durduruldu Fakat bu kurumların TBMM'nin bulunduğu yerlerde devlet kuruluşlarına zarar vermeden calışmalarına izin verildi Osmanlı Bankası'ndan gecici avanslar alınması kabul edildi Savaş yılları icinde, olağanustu sebepler dolayısıyla, devlet harcamaları kısa vadeli avans kanunlarıyla yapılırken, gelirler gelir kanunlarına gore yapıldı
Meclis acılır acılmaz ele alınan konuların başında gelir kaynağı bulmak geliyordu Ancak vergi ve asker toplanabilmesi icin, Meclis'in Anadolu'da otoritesinin kurulması gerekliydi Oysa Meclis'in acıldığı tarihte Anadolu'nun bircok yerinde ic ayaklanmalar cıkmış ve surmekteydiler Bu sebeple buralardan vergi almak mumkun olmuyordu Meclis'in 24 Nisan 1920'da ilk ele aldığı kanun Ağnam Resmi(Hayvanlar Vergisi) ile ilgili kanun oldu Ağnam Resmi'nin eskiden olduğu gibi dort kat alınması kabul edildi Duyunu Umumiye gelirlerine el kondu İlk gelir getirici kanun 28 Temmuz 1920'de kabul edildi Anadolu'ya getirilen mallardan vergi alınması icin, gumruk vergisi beş kat arttırıldı Daha sonra Zonguldak yoresinden cıkartılan komurden gumruk vergisi dışında, ayrıca ton başına 23 lira arası ihracat vergisi alınması icin kanun cıkartıldı Pul gelirleri icin Maliyeye yetki tanındı İhracat vergisi diğer mallara da uygulanmaya başlandı Diğer yandan 1914 tarihli Gelir Vergisi Kanunu'ndaki oranlar 510 misli arttırıldı Butun bu gelir kaynağı bulmaya yonelik calışmalarda koyluyu vergi yuku altına sokmamaya buyuk ozen gosterildi Gelir kaynağı aranırken tasarruf onlemleri de alındı Mebus maaş ve yolluklarından vergi kesildi Gereksiz yere soba ve geceleri lamba yakılmaması, kışın oğlen saatlerinde calışılıp, gunduzden yararlanılması, gereksiz telgraf haberleşmelerinin yapılmaması gibi yontemler uygulanırken, 14 Eylul 1920'de Meni Muskiyrat(icki yasağı) ve 25 Kasım 1920'de de Meni İsrafat(israfı engelleme) kanunları kabul edildi
1920 yılı bu onlemlerle gecirildi 1921 yılı ise İnonu, EskişehirKutahya ve Sakarya Savaşları'nın yapıldığı yıl olduğu icin, para sıkıntısı en ust duzeye ulaştı Cephane ve malzeme yokluğu I İnonu Savaşı'nda kendini gosterdi 10 Ocak gunu cepheden, cephane olmadığı icin yenilmek uzere olunduğu haberleri geliyordu Fevzi Paşa cephe Komutanı'na telgrafla Size bir tren cephane gonderdim Elinize varıncaya kadar mukavemet imkanını temin edinizyanıtını verdi Oysa bir kac sandık cephane ancak bulunabilmişti Bu caresiz durumda askere moral gonderen Fevzi Paşa'nın gozyaşlarını tutamadığı acı bir gercektir II İnonu Savaşı da aynı kıt olanaklarla surduruldu EskişehirKutahya taarruzuna başlayan Yunanlıların ordularını ve kaynaklarını iki kat arttırmalarına karşılık Turkiye'nin kaynakları bu hıza yetmedi Bu sebeple Başkomutan Tekalifi Milliye Emirleriile yeni bir gelir kaynağına başvurup, halktan bir cift coraba kadar vergi almak zorunda kaldı Sakarya Savaşı bu yontemlerle kazanıldı
1921 yılı butce giderleri yalnız ordu icin 45000000 liraya ihtiyac gosteriyordu Oysa tahmin edilen gelir 55000000 lira idi Gercek ihtiyaclar icin ise 81000 000 lira gerekliydi Daha başlangıctan acık 26000000 lira olarak goruluyordu 1921 yılı da avans kanunları ile geciştirildi Tam butce yapılamadı Butce kanunu ise ancak yılın sonuna doğru kabul edildi Buna gore 52285000 gelir, 77325399 lira gider vardı Acık ise 25039899 lira idi Bircok giderden tasarruf yapılmaya calışıldıysa da acık kapanamadı Bu sebeple dış para yardım kaynaklarına başvuruldu
1922 yılında da, daha onceki yıllarda olduğu gibi toplu bir butce yapılmayıp, avans kanunları ile mali durum yonetildi Kesin butce ancak mali yıl sonunda ortaya cıktı 22 Şubat 1923'de kabul edilen kanuna gore butce 87735 lira olup Milli Savunma'Butcesi 49207924 lira idi
 
Üst Alt