SoruCevap
Yeni Üye
Osmanlılarda eğitim, Osmanlı imparatorluğu ve eğitim, Osmanlı ve eğitimI) ilk Seviyedeki Eğitim-Öğretim Müesseseleri
Sıbyan Mektepleri: Osmanlılar da bu okullara Daru ttalim , Daru l-ibn , Muallimhâne ,
Mektephâne , Mahalle Mektebi , Mekteb-i ibtidaiye adları verilirdi. Osmanlılar da bu mektebin hocasına Muallim , yardımcısına Kalfa , talebelerine de Suhte , Puser , Şakird denilirdi. Daha çok cami ve mescit bitişiğine yapılan bu okullar, medreselerin çekirdekleri idi. ilk tahsil veren bu mekteplerde 5-6 yaşlarındaki çocuklara okuyup yazmayı, başta Kur an-ı Kerim okumak olmak üzere dinî bilgileri ve dört işlemden ibaret olan matematik dersini verilirdi. Bu mektepler camilerin veya mescidlerin yanına yapılırdı. Bu mekteplerin en önemli özelliklerinden biri de mektebe başlama şekliydi. Çocuk, okuma çağına gelince mektebe büyük bir merasim ile başlatılırdı ki, buna Âmin Alayı denirdi. Mektepteki okuma müddeti içinde, çocuklara çalışıp kolayca öğrenmeleri için teşvikte bulunulur ve çocuklar hediyeler alınıp ödüller verilirdi. Bu mektepleri bitiren çocuklar, rüşdiye ve emsali okullara devam edebilecek duruma gelirlerdi. Bu okullarda Elifba, Kur an-ı Kerim, Tecvid, ilmihâl, Ahlâk, Sarf-ı Osmanî, imlâ, Kıraat, Mülahhas Tarih-i Osmanî, Muhtasar Coğrafya-ı Osmanî, Hesap, Hendese, Hüsn-i Hatt gibi dersler okutulurdu. Okuma yazma bilen ve bu işe uygun olan herkes, bu mektepte muallim olabilirdi. Okulun belirli sınıfları ve süresi yoktu. Her çocuk, öğretilen bilgiyi öğreninceye kadar mektebe giderdi.
II) Orta ve Yüksek Seviyedeki Eğitim-Öğretim Müesseseleri Medreseler:
Medrese, Arapça bir kelime olan derese türevinden gelmektedir. ilim öğrenilen yer anlamına gelir. Medrese teşkilatlı bir kuruluş olup, dershane ve etrafında öğrencilerin kaldığı
odalar, medreselerin bel kemiğini teşkil eder. Kütüphane, imaret, hamam gibi kuruluşlarda medresenin ayrılmaz parçalarıdır. Çoğu zaman cami ve mescid bitişiklerine yapılırdı. Diğer islam Devletleri nde olduğu gibi Osmanlılarda da temel eğitim ve öğretim kurumları medreseler idi.
Osmanlılar, medreselerini Büyük Selçuklu, Anadolu Selçukluları ve diğer islam devletlerini örnek alarak kurdular. Kısa zamanda şöhret bulan bu medreselere, islam dünyasındaki diğer ülkelerden çok sayıda talebe ve âlim akın etmeye başlamıştır. Osmanlılar medreselerinde naklî ilimlerde Şam-Mısır; aklî ilimlerde Bağdat-Semerkand bölgelerinde yetişmiş ûlemadan istifade etmiştir
Sıbyan Mektepleri: Osmanlılar da bu okullara Daru ttalim , Daru l-ibn , Muallimhâne ,
Mektephâne , Mahalle Mektebi , Mekteb-i ibtidaiye adları verilirdi. Osmanlılar da bu mektebin hocasına Muallim , yardımcısına Kalfa , talebelerine de Suhte , Puser , Şakird denilirdi. Daha çok cami ve mescit bitişiğine yapılan bu okullar, medreselerin çekirdekleri idi. ilk tahsil veren bu mekteplerde 5-6 yaşlarındaki çocuklara okuyup yazmayı, başta Kur an-ı Kerim okumak olmak üzere dinî bilgileri ve dört işlemden ibaret olan matematik dersini verilirdi. Bu mektepler camilerin veya mescidlerin yanına yapılırdı. Bu mekteplerin en önemli özelliklerinden biri de mektebe başlama şekliydi. Çocuk, okuma çağına gelince mektebe büyük bir merasim ile başlatılırdı ki, buna Âmin Alayı denirdi. Mektepteki okuma müddeti içinde, çocuklara çalışıp kolayca öğrenmeleri için teşvikte bulunulur ve çocuklar hediyeler alınıp ödüller verilirdi. Bu mektepleri bitiren çocuklar, rüşdiye ve emsali okullara devam edebilecek duruma gelirlerdi. Bu okullarda Elifba, Kur an-ı Kerim, Tecvid, ilmihâl, Ahlâk, Sarf-ı Osmanî, imlâ, Kıraat, Mülahhas Tarih-i Osmanî, Muhtasar Coğrafya-ı Osmanî, Hesap, Hendese, Hüsn-i Hatt gibi dersler okutulurdu. Okuma yazma bilen ve bu işe uygun olan herkes, bu mektepte muallim olabilirdi. Okulun belirli sınıfları ve süresi yoktu. Her çocuk, öğretilen bilgiyi öğreninceye kadar mektebe giderdi.
II) Orta ve Yüksek Seviyedeki Eğitim-Öğretim Müesseseleri Medreseler:
Medrese, Arapça bir kelime olan derese türevinden gelmektedir. ilim öğrenilen yer anlamına gelir. Medrese teşkilatlı bir kuruluş olup, dershane ve etrafında öğrencilerin kaldığı
odalar, medreselerin bel kemiğini teşkil eder. Kütüphane, imaret, hamam gibi kuruluşlarda medresenin ayrılmaz parçalarıdır. Çoğu zaman cami ve mescid bitişiklerine yapılırdı. Diğer islam Devletleri nde olduğu gibi Osmanlılarda da temel eğitim ve öğretim kurumları medreseler idi.
Osmanlılar, medreselerini Büyük Selçuklu, Anadolu Selçukluları ve diğer islam devletlerini örnek alarak kurdular. Kısa zamanda şöhret bulan bu medreselere, islam dünyasındaki diğer ülkelerden çok sayıda talebe ve âlim akın etmeye başlamıştır. Osmanlılar medreselerinde naklî ilimlerde Şam-Mısır; aklî ilimlerde Bağdat-Semerkand bölgelerinde yetişmiş ûlemadan istifade etmiştir