Menopoz, yumurtalıklardaki yumurta atılımı durduğu hengam oluşmaktadır ve aybaşı devri bir yıl boyunca külliyen durmuşsa tam menopoz olarak kabul edilir. Doğal menopoz sürecinde vücut östrojen ve progesteron hormonlarını daha az üreterek aybaşı periyotlarının azalmasına ve ahir da durmasına neden olur. Çoklukla 40’lı yaşların ortalarında ve 50’li yaşların başlarında başlar. Ama, cerrahi, kemoterapi yahut hormon tedavisi üzere kanser tedavileri yumurtalıkların çalışmasını durdurarak menopozun daha erken oluşmasına yol açabilir. Menopoz belirtileri; sıcak basmaları, gece terlemeleri, vajinal kuruluk, ağrılı cinsî bağ, cinsî istekte azalma, osteoporoz (kemiklerin incelmesi), mesane denetim güçlükleri, huy değişiklikleri ve uykusuzluktur.
Bayanların birçoklarının göğüslerinde hayatları boyunca birtakım değişiklikler oluşur. Bu değişiklikleri birçok hormonlara bağlıdır. Menapoza girmemiş genç hatunlarda göğüs dokusu daha ağır ve serttir. Ağır göğüs dokusu daha çok bez ve bağ dokusu, daha az yağ dokusu içermektedir. Hormon ilaçları, veladet denetim hapları yahut enjeksiyonları kullanılıyorsa göğüsler daha sert ve ağır olabilir. Menopoza yaklaştıkça göğüslerde doku ve yağ kaybı olur, göğüs dokusunun yoğunluğu azalır. Göğüsler küçülmeye başlayabilir ve yumrular hissedilebilir. Bunların birçok kanser değildir ve âlâ huylu değişiklikler ismi verilir.
Bayanların yaklaşık %70’i ömürlerinin rastgele bir devrinde göğüs ağrısı deneyimi yaşamaktadır. Göğüs ağrısı; göğüslerde hassasiyet, şişme ve huzursuzluk ya da tartı hissi olarak tanımlanmaktadır. Hormonsal değişikliklere bağlı olarak aybaşı periyotları sırasında yahut öncesinde hissedilebilir. Bu devirde göğüs dokusu içindeki su ölçüsü arttığından ötürü yumrular hissedilebilir. Aybaşı periyodunun ahir çoklukla bu bulgular kaybolur. Ergenliğe birinci girişte ve gebeliğin birinci periyodunda göğüsler ağrılı ve hassastır. Hayatlarının daha ileri devirlerinde göğüs ağrısı yaşayan hatunların birçoklarında göğüs ağrısı menopozdan kısa bir müddet sonra yahut aybaşı devirleri bittiği hengam makbul.
Göğüsler östrojen ve progesteron tarafından uyarıldığı devir şişer, yumru yumru ve şiddetli hassas olmaya başlar. Gebelik ve ergenlikteki ağrı ve hassasiyetin sebebi östrojen hormonudur. Tıpkı şey menopoz devrinde de, bilhassa östrojen artarsa oluşabilir. Menopoz başlangıç periyodunda östrojen azalır, gelgelelim bazen denetim dışı olarak artar. Buna östrojen yüklenmesi denir ve önemli ağrıya neden olur. Progesteron su tutulmasına yol açar, bu da göğüs dokusunda gerginliğe ve ağrıya neden olur. Östrojen ise göğüs dokusunun ölçüsünü artırır. Hormonlar göğüsleri büyüttüğünden ötürü bez dokuları artmakta, bu da fibröz dokuları gererek ağrıya neden olmaktadır. Dalgalanan hormon seviyeleri göğüslerde kistler oluşmasına da neden olabilir. Bu içi likit dolu kistler ekseriyetle âlâ huyludur, lakin çok hassas ve yumru halinde olup ağrıya neden olabilir.
Menopoz periyodunda iki ana tip göğüs ağrısı yaşanır. “Dönemsel göğüs ağrısı” aybaşı periyodu ile birliktedir ve aybaşı periyodu başlamadan bir hafta yahut daha evvel olma eğilimindedir. Bu ağrı menopoz öncesi yahut aybaşı periyotları bitmeden tesirli olan ağrı tipidir. “Dönemsel olmayan göğüs ağrısı”nın ise aybaşı devri ile hiçbir ilgisi yoktur ve rastgele bir devir başlayabilir. Menopoz öncesi, sırasında yahut sonrasında oluşabilir. Menopoz belirtilerinin tedavisi için kullanılan ilaçlar da sentetik hormonlar içerdiğinden ötürü göğüs ağrısı ve hassasiyeti olabilir. Depresyon ilacı üzere birtakım ilaçların, hormonlarla birlikte kullanılan kolesterol düşürücü ilaçların, kalp ilaçları ve psikiyatri ilaçlarının göğüs ağrısını arttırması muhtemeldir.
Göğüs ağrısı dahil menopoz belirtilerinden yakınan hatunlarda bitkisel tedavisinde (fitoterapi) iki tip bitkisel ilaç vardır. Birincisi karayılan otu üzere faal olarak östrojen içeren (fitoöstrojenik) bitkilerdir. Menopoz belirtilerinin azalmasına yardım eder, fakat mahzuru vücudun kendi östrojen üretimini azaltmasıdır. 2. tip ise maca üzere östrojen içermeyen bitkiler olup vücuttaki iç salgı bezlerini uyararak daha çokça doğal hormon üretmelerine neden olur. Göğüs ağrısı olması otomatikman göğüs kanseri bulunduğu manasına gelmez. Ama, bu türlü bir durumda kesinlikle tabibe danışmak ve muayene olmak gerekir.
Menopozun kendisi kanser oluşum riski ile birlikte değildir. Fakat, göğüs kanseri dahil birçok kanser yaşla birlikte artmaktadır. Elli-beş yaşından sonra menopoza giren bir hatunda yumurtalık, göğüs ve rahim kanseri riski artmaktadır. Bir hatunda aybaşı periyotları 12 yaşından evvel başlamışsa risk daha büyüktür. Östrojene maruz kalmak rahim ve göğüs kanseri riskini arttırmakta, olağandan daha çokça yumurta yapmak yumurtalık kanseri riskini arttırmaktadır. Ayrıyeten, menopoz belirtilerini tedavi etmek için kullanılan ilaçların kimileri kişinin kanser riskini arttırabilir yahut azaltabilir. Ne kadar uzun vade östrojen ve progesterondan oluşan bir hormon tedavisi alınırsa göğüs kanseri olma talihi o kadar yüksektir. Başkaca, menopoz belirtileri için kombine hormon tedavisi alan bayanlarda göğüs kanseri, kalp bunalımı, inme ve kanda pıhtı atma riskinin arttığı bulunmuştur. Bu risklerden ötürü, bilhassa göğüs kanseri hikayesi yahut yüksek göğüs kanseri riski olan hatunlarda bu tedavi önerilmemekte ya da kısa bir vade için düşük dozda önerilmektedir.
Bayanların birçoklarının göğüslerinde hayatları boyunca birtakım değişiklikler oluşur. Bu değişiklikleri birçok hormonlara bağlıdır. Menapoza girmemiş genç hatunlarda göğüs dokusu daha ağır ve serttir. Ağır göğüs dokusu daha çok bez ve bağ dokusu, daha az yağ dokusu içermektedir. Hormon ilaçları, veladet denetim hapları yahut enjeksiyonları kullanılıyorsa göğüsler daha sert ve ağır olabilir. Menopoza yaklaştıkça göğüslerde doku ve yağ kaybı olur, göğüs dokusunun yoğunluğu azalır. Göğüsler küçülmeye başlayabilir ve yumrular hissedilebilir. Bunların birçok kanser değildir ve âlâ huylu değişiklikler ismi verilir.
Bayanların yaklaşık %70’i ömürlerinin rastgele bir devrinde göğüs ağrısı deneyimi yaşamaktadır. Göğüs ağrısı; göğüslerde hassasiyet, şişme ve huzursuzluk ya da tartı hissi olarak tanımlanmaktadır. Hormonsal değişikliklere bağlı olarak aybaşı periyotları sırasında yahut öncesinde hissedilebilir. Bu devirde göğüs dokusu içindeki su ölçüsü arttığından ötürü yumrular hissedilebilir. Aybaşı periyodunun ahir çoklukla bu bulgular kaybolur. Ergenliğe birinci girişte ve gebeliğin birinci periyodunda göğüsler ağrılı ve hassastır. Hayatlarının daha ileri devirlerinde göğüs ağrısı yaşayan hatunların birçoklarında göğüs ağrısı menopozdan kısa bir müddet sonra yahut aybaşı devirleri bittiği hengam makbul.
Göğüsler östrojen ve progesteron tarafından uyarıldığı devir şişer, yumru yumru ve şiddetli hassas olmaya başlar. Gebelik ve ergenlikteki ağrı ve hassasiyetin sebebi östrojen hormonudur. Tıpkı şey menopoz devrinde de, bilhassa östrojen artarsa oluşabilir. Menopoz başlangıç periyodunda östrojen azalır, gelgelelim bazen denetim dışı olarak artar. Buna östrojen yüklenmesi denir ve önemli ağrıya neden olur. Progesteron su tutulmasına yol açar, bu da göğüs dokusunda gerginliğe ve ağrıya neden olur. Östrojen ise göğüs dokusunun ölçüsünü artırır. Hormonlar göğüsleri büyüttüğünden ötürü bez dokuları artmakta, bu da fibröz dokuları gererek ağrıya neden olmaktadır. Dalgalanan hormon seviyeleri göğüslerde kistler oluşmasına da neden olabilir. Bu içi likit dolu kistler ekseriyetle âlâ huyludur, lakin çok hassas ve yumru halinde olup ağrıya neden olabilir.
Menopoz periyodunda iki ana tip göğüs ağrısı yaşanır. “Dönemsel göğüs ağrısı” aybaşı periyodu ile birliktedir ve aybaşı periyodu başlamadan bir hafta yahut daha evvel olma eğilimindedir. Bu ağrı menopoz öncesi yahut aybaşı periyotları bitmeden tesirli olan ağrı tipidir. “Dönemsel olmayan göğüs ağrısı”nın ise aybaşı devri ile hiçbir ilgisi yoktur ve rastgele bir devir başlayabilir. Menopoz öncesi, sırasında yahut sonrasında oluşabilir. Menopoz belirtilerinin tedavisi için kullanılan ilaçlar da sentetik hormonlar içerdiğinden ötürü göğüs ağrısı ve hassasiyeti olabilir. Depresyon ilacı üzere birtakım ilaçların, hormonlarla birlikte kullanılan kolesterol düşürücü ilaçların, kalp ilaçları ve psikiyatri ilaçlarının göğüs ağrısını arttırması muhtemeldir.
Göğüs ağrısı dahil menopoz belirtilerinden yakınan hatunlarda bitkisel tedavisinde (fitoterapi) iki tip bitkisel ilaç vardır. Birincisi karayılan otu üzere faal olarak östrojen içeren (fitoöstrojenik) bitkilerdir. Menopoz belirtilerinin azalmasına yardım eder, fakat mahzuru vücudun kendi östrojen üretimini azaltmasıdır. 2. tip ise maca üzere östrojen içermeyen bitkiler olup vücuttaki iç salgı bezlerini uyararak daha çokça doğal hormon üretmelerine neden olur. Göğüs ağrısı olması otomatikman göğüs kanseri bulunduğu manasına gelmez. Ama, bu türlü bir durumda kesinlikle tabibe danışmak ve muayene olmak gerekir.
Menopozun kendisi kanser oluşum riski ile birlikte değildir. Fakat, göğüs kanseri dahil birçok kanser yaşla birlikte artmaktadır. Elli-beş yaşından sonra menopoza giren bir hatunda yumurtalık, göğüs ve rahim kanseri riski artmaktadır. Bir hatunda aybaşı periyotları 12 yaşından evvel başlamışsa risk daha büyüktür. Östrojene maruz kalmak rahim ve göğüs kanseri riskini arttırmakta, olağandan daha çokça yumurta yapmak yumurtalık kanseri riskini arttırmaktadır. Ayrıyeten, menopoz belirtilerini tedavi etmek için kullanılan ilaçların kimileri kişinin kanser riskini arttırabilir yahut azaltabilir. Ne kadar uzun vade östrojen ve progesterondan oluşan bir hormon tedavisi alınırsa göğüs kanseri olma talihi o kadar yüksektir. Başkaca, menopoz belirtileri için kombine hormon tedavisi alan bayanlarda göğüs kanseri, kalp bunalımı, inme ve kanda pıhtı atma riskinin arttığı bulunmuştur. Bu risklerden ötürü, bilhassa göğüs kanseri hikayesi yahut yüksek göğüs kanseri riski olan hatunlarda bu tedavi önerilmemekte ya da kısa bir vade için düşük dozda önerilmektedir.