Montaigne (Montaigne Kimdir Montaigne Hakkında Bilgi)
Çoğunuz duymuşunuzdur eminimMontaigne'iKiminiz DENEMELER adlı eserini okumuş kiminiz uzun ve anlamsız bulduğu için ilgilenmemiştir bileAncak o kadar basit birşey değilKimilerinin hayat felsefelerini değiştiren kimilerin ise düşüncelerini olgunlaştıran kimilerine ise ters gelen kelimelerle ateş yakan motaigne nin bu eserini bölüm bölüm sizlerle paylaşacağım
MONTAIGNE'İN YAŞAMI
1533-Michel de Montaigne doğuyor ve Papessus köyünde bir
sütnineye gönderiliyor
1535-Michel, Fransızca bilmeyen Horstanus adlı bir Alman
eğitmenine veriliyor Bu eğitmen Michet'in babasının İtalyada
gördüğü yeni bir yöntemle çocuğu hep Latince konuşarak yetiştiriyor
1539-Michel, altı yaşında; Fransa'nın en iyi kolejlerinden birine,
Guyenne Kolejine giriyor Burada yedi yıl okuyor Latin şiirinin
tadına varıyor ve biraz da Yunanca öğreniyor
1546-Bordeaux da; Edebiyat Fakültesinde felsefe okuyor
1548-Bordeaux da isyan: Michel, Toulouse da hukuk okuluna
gidiyor
1554-Montaigne in babası Bordeaux Belediye Başkanı oluyor
1555-Montaigne babasıyla Paris'e gidip geliyor
1557-Bordeaux Belediye Meclisine giriyor
1558-Montaigne'le La Boetie arasındaki büyük dostluk başlıyor
1559-Bordeaux da mezhep kavgaları Bir tüccar diri diri yakılıyor:
Amyot, Plutarkhos'un Hayatlar'ını Fransızcaya çeviriyor
Montaigne'in en çok seveceği, okuyacağı kitap bu olacak
1561-Bordeaux Belediye Medisi Montaigne'i önemli bir görevle
saraya gönderiyor La Boetie siyasal hayata giriyor:
1562-Protestanlara karşı şiddet hareketleri başlıyor Montaigne,
Rouen şehrini Protestanlardan almaya giden kral ordusuna katılıyor:
1563-Montaigne, Bordeaux'ya dönüyor: La Boetie ölüyor
1565-9 Charles, Bordeaux'ya gelip bir süre kalıyor Montaigne,
Françoise de la Chassagne'la evleniyor
1568-Babası ölüyor Miras beş erkek, üç kız kardeş arasında
bölünüyor Michel, Montaigne çiftliğinin sahibi oluyor
1569-Montaigne; babasının isteğiyle yaptığı Raimond Sebond'un
thelogia üzerine bir eserinin çevirisini bastırıyor
1570-Montaigne, Bordeaux Belediye Meclisindeki görevinden istifa
ederek Paris'e gidiyor La Boetie nin Latince şiirleriyle çevirilerini
bastırıyor Montaigne'in ilk kızı doğup iki ay sonra ölüyor
1571-Montaigne, çiftliğine çekiliyor ve kütüphanesine şu Latince
kitabeyi yazıyor:
«1571 yılı: Michel de Montaigne, otuz sekiz yaşında Doğum
yıldönümünden bir gün önce; meclisteki kulluğundan ve
memuriyetinden bıkmış; fakat sapasağlam olarak kitapları arasına
dönüyor ve geri kalan günlerini orada, sessizlik içinde geçirmeye
karar veriyor>
1572-Saint-Barthelemy kırımı Montaigne Denemeleri'ni yazmaya
başlıyor Plutarkhos'un Ahlaki Eserleri'nin çevirisi çıkıyor ve
Montaigne in elinden düşmüyor:
1573-İç savaş Montaigne kralın ordusuna katılıyor; görevle
Bordeaux'ya gönderiliyor
1574-Montaigne'in dördüncü kızı doğup üç ay sonra ölüyor
1575-Montaigne Paris'e gidiyor
1576-Montaigne, Pyrrhon felsefesiyle yakından ilgileniyor: Raimond
Sebond üstüne babasına söz verdiği eseri yazmaya başlıyor
1577-Montaigne'in beşinci kızı doğup bir ay sonra ölüyor Henri de
Navarre, Montaigne'e yüksek bir rütbe veriyor Montaigne ilk kez
kum sancılarına tutuluyor Denemeler'ine devam ediyor
1578-Montaigne küçük bir orman satın alıyor
1579-Montaigne kendini en çok anlattığı Denemelerini yazıyor
1580-Denemeler ilk kez, iki cilt halinde basılıyor Montaigne
İsviçre'ye, İtalya'ya gidiyor Paris'e dönüp kitabını krala sunuyor
Kral beğeniyor
1581-Montaigne evine dönüyor
1582-Montaigne, Bordeaux Belediye Başkanı oluyor, Denemeler'i
birçok eklemelerle yeniden bastırıyor
1583-Montaigne in altıncı kızı doğuyor ve birkaç gün yaşıyor
1584-Navarre Kralı (Sonraki V Henri) Montaigne'in çiftliğine gelip
iki gün kalıyor
1585-Montaigne Mareşal Matignon'la mektuplaşıyor İç savaşta
önemli roller oynuyor Bordeaux'da veba çıkıyor Montaigne görevi
başına gelemiyor Başkanlığı bitinceye kadar yakın bir kasabada
kaldıktan sonra, ailesini alıp veba bölgesi dışına çıkıyor
1586-Montaigne tarihçileri okuyor
1587 Henri de Navarre tekrar Montaigne'in çiftliğine geliyor
1588-Montaigne, Denemeler'in dördüncü baskısı için Paris'e gidiyor:
Yolda Ligciler tarafından soyuluyor Paris'te, Denemeler'in
hayranlarından Mademoiselle de Gournay'le tanışıyor İç savaş
şiddetleniyor; Montaigne Kralla birlikte Rouen'e gidiyor Tekrar
Paris'e dönüşünde bir gün için Bastille'e atılıyor
1589-Montaigne evine çekilip kitap okuyor Denemeler'in yeni bir
baskısını hazırlıyor: Birçok eklemeler yapıyor Kitap en olgun şeklini
buluyor
1590-Montaigne'in kızı evleniyor: Yeni kral 4 Henri, Montaigne'e
mektup yazıyor, yanına çağırıyor Montaigne gidemiyor
1591-Montaigne'in kızının bir kızı doğuyor
1592-Montaigne ölüyor
MONTAIGNE ÜZERİNE DÜŞÜNCELER
- Denemeler'de gördüğüm her şeyi Montaigne'de değil kendimde
buluyorum (Pascal)
- Bir kitap buldum burada Montaigne'in kitabı; yanıma almadım
sanıyordum Aman ne hoş adam Ne zevk onunla birlikte olmak
(Mme de Sevigne)
- Montaigne, o hoşsohbet insan,
Bazen derin, bazen sudan
Kuşku duymasını bilmiş
Burnu bile kanamadan
Kerli ferli softalarla
Alay etmiş sakınmadan (Voltaire)
- Eminim, alışacaksınız Montaigne'e İsanoğlu ne düşündüyse onda
var ve bu kadar güçlü biçem zor bulunur Bir şey öğretmiyor, çünkü
hiçbir şeyi kestirip atmıyor Doğmacılığın tam tersi Mağrur adam,
ama kim mağrur değil ki? Alçakgönüllü görülenler büsbütün mağrur
değiller mi? Her satırında Ben, Kendim diye konuşuyor, ama Ben,
Kendim demeden hangi bilgiye varılabilir? Haydi, bırakın Allah
aşkına hocam, filozofun, ****fizikçinin bundan iyisi görülmemiş
(Mme du Deffand)
- Montaigne, o tanrı gibi adam, 16 yüzyılın karanlıktan içinde tek
başına diri ve tertemiz bir ışık saçmış; dehası ancak zamanımızda,
gerçek ve felsefi düşünce boşinançların, geriliklerin yerini alınca
anlaşıldı (Grimm)
- Montaine'in düşünceleri yanlış, ama güzel (Malebranche)
- Yazarların çoğunda, yazan adamı görüyorum, Montaigne'de
ise düşünen adamı (Montesquku)
- Çocukken babamın kitaplığından bana Dememeler çevirisinin
perişan bir cildi kalmıştı Yıllar sonra, kolejden çıkışımda bir cildi
okudum ve ötekilerini arayıp buldum Bu kitapla ne büyük haz ve
hayranlık saatleri geçirdiğimi hatırlıyorum Bu kitabı, yaşadığım
başka bir hayatta yazmışım gibi geliyor o kadar candan bana, benim
düşüncemi, benim hayat deneyimimi söylüyordu (Emerson)
- Montaigne amma da düşünce çalmış benden! (Beranger)
- Montaigne ölüyor: Kitabını tabutunun üstüne koyuyorlar;
cenazesinde yakını olarak din bilgini Charron ve manevi kızı
Mademoiselle de Goumay var Resmen septik olarak Bayle ve Naude
onlara katılıyor Sonra Montaigne'e az çok bağlananlar, bir an için
ondan zevk almış olanlar, bir an için yalnızlık sıkıntısından kurtardığı,
kuşku duydurmak sayesinde düşündürdüğü kimseler; akraba ve komşu
olarak Madame de Sevigne, La Fontaine; onun yaptığını yapmaya
özenip onu taklit etmeyi onur bilenler: La Bruyere, Montesquieu,
Jean-Jacques Rousseau; ortada tek başına Voltaire; daha az önemli
kimseler, karmakarışık: Saint-Evremond, Chaulieu, Garat Daha
arkada çağdaşlarımız ve belki hepimiz Ne büyük bir cenaze alayı Bir
insanın Ben'i için bundan daha fazla umulabilir mi? Peki ama, ne
yapıyorlar bu cenaze alayında? Tören gereğince hüngür hüngür
ağlayan Mademoiselle de Gournay den başka herkes konuşuyor:
Ölenden, onun sevimli taraflarından, hayata bu kadar karışan
felsefesinden sözediyorlar Herkes kendi kendinden sözediyor Onunla
herkesin ortak olduğu taraflar ortaya konuyor Kimse ona olan
borcunu unutmuyor; her düşünce onun bir yankısı gibi Korkarım bu
alayda dua eden tek adam Pascaldır (Sainte-Beuve)
- Montaigne'i sevmek kendini sevmek, kendini her şeye tercih
etmektir Montaigne'i sevmek yalnız gerçeği değil, doğruluğu ve ödev
duygusunu da yalnız kendinden yana çekmektirMontaigne'i sevmek,
hayatımızda hazlara, zavallı yaradılışımızın kaldıramayacağı kadar yer
vermektir (Brunetiere)
- Montaigne Fransız Rönesansını bitirip Klasik çağı haber veriyor
(Lanson)
- Pilatus'un, devirler boyunca yankısı çınlayan korkunç sorusu
karşısında Montaigne, daha insanca, daha din dışı, başka bir anlamda
İsa'nın tanrıca cevabını vermiş oluyor:
«Gerçek nedir?»
«Gerçek benim!,»
Yani Montaigne gerçek olarak sahiden tanıyabileceği tek şeyin
kendisi olduğuna inanıyor Onu kendinden sözetmeye götüren budur
çünkü kendini bilmeyi ayrıca her şeyden daha önemli sayıyor
İnsanların ve her şeyin yüzünden maskeyi kaldırmalı, diyor
Maskesini atmak için kendini anlatıyor Maske insanın kendinden çok
ülkesine ve devrine ait olduğu için de insanlar maske yüzünden
birbirinden ayrılıyor Böylece, maskesini gerçekten atan insanda
hemen kendi benzerimizi buluyoruz (Andre Gide)
KENDİSİ
Boyum ortanın biraz altında, bedenim sağlam yapılı ve toplucadır
yüzüm şişman değil, dolgundur; tabiatım, neşe ile hüzün arasında,
oldukça ateşli ve sıcakkanlıdır Sağlığım, ta genç yaşımdan beri
düzgündür: Hastalığa tutulduğum azdır
İşte ben böyle idim; kendimi, kırk yaşımı aşıp ihtiyarlığın yolunu
tuttuğum şu andaki halimle anlatmıyorum:
Minutatim vires et robur -----um
Frangit et in partem pejorem liquitur oetas (Lucretius)
Yıllar için için aşındırır
Olgunluk çağına varmış güçleri
Bundan sonraki halim ancak yarım bir varlık olacak; ben artık o ben
olmayacağım Gün geçtikçe kendimden ayrılıyor, uzaklaşıyorum
Singula de nobis anni proedandur euntes (Horatius)
Bir şey koparır bizden, yıllar, akıp giderken (Kitap 2, bölüm 17)
DENEMELERİN KONUSU
Başkaları insanoğlunu yetiştiredursun ben onu anlatıyorum ve
kendimde, pek kötü yetişmiş bir örneğine gösteriyorum Bu örneği
yeniden biçim vermek elimde olsaydı onu elbet olduğundan çok başka
türlü yapardım Bir kez yapılmış artık Şunu söyleyeyim ki, kendimi
anlatırken söylediklerim değişik ve değişken olmakla beraber hiç
gerçeğe aykırı değildir Dünya durmayan bir salıncaktır: Orada her şey
toprak, Kafkas'ın kayalıkları, Mısır'ın piramitleri, hem çevresiyle
birlikte, hem de kendi kendine sallanır Durmanın kendisi bile daha
ağır bir sallantıdan başka bir şey değildir Konumu (kendimi) hep aynı
halde bulundurmak elimde değil Doğal bir sarhoşlukla, salına serpile
yürüyüp gidiyor Onu belli bir noktada, canımın istediği bir andaki
haliyle alıyorum Duruşu değil, geçişi anlatıyorum: Fakat yaştan yaşa,
yahut halkın dediği gibi «yedi yıldan yedi yıla» geçişi değil, günden
güne, dakikadan dakikaya geçişi Hikayemi saati saatine yazmam
gerekiyor Az sonra değişebilirim Yalnız halim değil, amacım da
değişebilir Benim yaptığım, değişen ve birbirine benzemeyen olaylar,
kararsız ve bazen çelişmeli düşünceleri yazıya dökmektir Acaba
benliğim mi değişiyor, yoksa aynı konulan ayrı koşullara ve ayrı
bakımlara göre mi ele alıyorum? Her ne hal ise, kendi kendimden
ayrıldığım oluyor Fakat Demades'in dediği gibi, doğrudan hiç
ayrılmıyorum Ruhum bir yerde durabilseydi, kendimi denemekle
kalmaz, bir karara varırdım: Ruhum sürekli bir arayış ve oluş içinde
Anlattığım hayat basit ve gösterişsiz; zararı yok Bütün ahlak felsefesi
sıradan ve kendi halinde bir hayata da girebilir, daha zengin, gösterişli
bir hayata da: Her insanda, insanlığın bütün halleri vardır
(Kitap 3, bölüm 2)
Olgun bir okuyucu çok kez başkasının yazdıklarında yazarın
düşünmediği güzellikler bulur, okuduklarına daha zengin anlamlar ve
renkler kazandırır (Kitap 1, bölüm 26)
Başkalarının bilgisiyle bilgin olabilsek bile, ancak kendi aklımızla
akıllı olabiliriz (Kitap 1, bölüm 24)
Çoğunuz duymuşunuzdur eminimMontaigne'iKiminiz DENEMELER adlı eserini okumuş kiminiz uzun ve anlamsız bulduğu için ilgilenmemiştir bileAncak o kadar basit birşey değilKimilerinin hayat felsefelerini değiştiren kimilerin ise düşüncelerini olgunlaştıran kimilerine ise ters gelen kelimelerle ateş yakan motaigne nin bu eserini bölüm bölüm sizlerle paylaşacağım
MONTAIGNE'İN YAŞAMI
1533-Michel de Montaigne doğuyor ve Papessus köyünde bir
sütnineye gönderiliyor
1535-Michel, Fransızca bilmeyen Horstanus adlı bir Alman
eğitmenine veriliyor Bu eğitmen Michet'in babasının İtalyada
gördüğü yeni bir yöntemle çocuğu hep Latince konuşarak yetiştiriyor
1539-Michel, altı yaşında; Fransa'nın en iyi kolejlerinden birine,
Guyenne Kolejine giriyor Burada yedi yıl okuyor Latin şiirinin
tadına varıyor ve biraz da Yunanca öğreniyor
1546-Bordeaux da; Edebiyat Fakültesinde felsefe okuyor
1548-Bordeaux da isyan: Michel, Toulouse da hukuk okuluna
gidiyor
1554-Montaigne in babası Bordeaux Belediye Başkanı oluyor
1555-Montaigne babasıyla Paris'e gidip geliyor
1557-Bordeaux Belediye Meclisine giriyor
1558-Montaigne'le La Boetie arasındaki büyük dostluk başlıyor
1559-Bordeaux da mezhep kavgaları Bir tüccar diri diri yakılıyor:
Amyot, Plutarkhos'un Hayatlar'ını Fransızcaya çeviriyor
Montaigne'in en çok seveceği, okuyacağı kitap bu olacak
1561-Bordeaux Belediye Medisi Montaigne'i önemli bir görevle
saraya gönderiyor La Boetie siyasal hayata giriyor:
1562-Protestanlara karşı şiddet hareketleri başlıyor Montaigne,
Rouen şehrini Protestanlardan almaya giden kral ordusuna katılıyor:
1563-Montaigne, Bordeaux'ya dönüyor: La Boetie ölüyor
1565-9 Charles, Bordeaux'ya gelip bir süre kalıyor Montaigne,
Françoise de la Chassagne'la evleniyor
1568-Babası ölüyor Miras beş erkek, üç kız kardeş arasında
bölünüyor Michel, Montaigne çiftliğinin sahibi oluyor
1569-Montaigne; babasının isteğiyle yaptığı Raimond Sebond'un
thelogia üzerine bir eserinin çevirisini bastırıyor
1570-Montaigne, Bordeaux Belediye Meclisindeki görevinden istifa
ederek Paris'e gidiyor La Boetie nin Latince şiirleriyle çevirilerini
bastırıyor Montaigne'in ilk kızı doğup iki ay sonra ölüyor
1571-Montaigne, çiftliğine çekiliyor ve kütüphanesine şu Latince
kitabeyi yazıyor:
«1571 yılı: Michel de Montaigne, otuz sekiz yaşında Doğum
yıldönümünden bir gün önce; meclisteki kulluğundan ve
memuriyetinden bıkmış; fakat sapasağlam olarak kitapları arasına
dönüyor ve geri kalan günlerini orada, sessizlik içinde geçirmeye
karar veriyor>
1572-Saint-Barthelemy kırımı Montaigne Denemeleri'ni yazmaya
başlıyor Plutarkhos'un Ahlaki Eserleri'nin çevirisi çıkıyor ve
Montaigne in elinden düşmüyor:
1573-İç savaş Montaigne kralın ordusuna katılıyor; görevle
Bordeaux'ya gönderiliyor
1574-Montaigne'in dördüncü kızı doğup üç ay sonra ölüyor
1575-Montaigne Paris'e gidiyor
1576-Montaigne, Pyrrhon felsefesiyle yakından ilgileniyor: Raimond
Sebond üstüne babasına söz verdiği eseri yazmaya başlıyor
1577-Montaigne'in beşinci kızı doğup bir ay sonra ölüyor Henri de
Navarre, Montaigne'e yüksek bir rütbe veriyor Montaigne ilk kez
kum sancılarına tutuluyor Denemeler'ine devam ediyor
1578-Montaigne küçük bir orman satın alıyor
1579-Montaigne kendini en çok anlattığı Denemelerini yazıyor
1580-Denemeler ilk kez, iki cilt halinde basılıyor Montaigne
İsviçre'ye, İtalya'ya gidiyor Paris'e dönüp kitabını krala sunuyor
Kral beğeniyor
1581-Montaigne evine dönüyor
1582-Montaigne, Bordeaux Belediye Başkanı oluyor, Denemeler'i
birçok eklemelerle yeniden bastırıyor
1583-Montaigne in altıncı kızı doğuyor ve birkaç gün yaşıyor
1584-Navarre Kralı (Sonraki V Henri) Montaigne'in çiftliğine gelip
iki gün kalıyor
1585-Montaigne Mareşal Matignon'la mektuplaşıyor İç savaşta
önemli roller oynuyor Bordeaux'da veba çıkıyor Montaigne görevi
başına gelemiyor Başkanlığı bitinceye kadar yakın bir kasabada
kaldıktan sonra, ailesini alıp veba bölgesi dışına çıkıyor
1586-Montaigne tarihçileri okuyor
1587 Henri de Navarre tekrar Montaigne'in çiftliğine geliyor
1588-Montaigne, Denemeler'in dördüncü baskısı için Paris'e gidiyor:
Yolda Ligciler tarafından soyuluyor Paris'te, Denemeler'in
hayranlarından Mademoiselle de Gournay'le tanışıyor İç savaş
şiddetleniyor; Montaigne Kralla birlikte Rouen'e gidiyor Tekrar
Paris'e dönüşünde bir gün için Bastille'e atılıyor
1589-Montaigne evine çekilip kitap okuyor Denemeler'in yeni bir
baskısını hazırlıyor: Birçok eklemeler yapıyor Kitap en olgun şeklini
buluyor
1590-Montaigne'in kızı evleniyor: Yeni kral 4 Henri, Montaigne'e
mektup yazıyor, yanına çağırıyor Montaigne gidemiyor
1591-Montaigne'in kızının bir kızı doğuyor
1592-Montaigne ölüyor
MONTAIGNE ÜZERİNE DÜŞÜNCELER
- Denemeler'de gördüğüm her şeyi Montaigne'de değil kendimde
buluyorum (Pascal)
- Bir kitap buldum burada Montaigne'in kitabı; yanıma almadım
sanıyordum Aman ne hoş adam Ne zevk onunla birlikte olmak
(Mme de Sevigne)
- Montaigne, o hoşsohbet insan,
Bazen derin, bazen sudan
Kuşku duymasını bilmiş
Burnu bile kanamadan
Kerli ferli softalarla
Alay etmiş sakınmadan (Voltaire)
- Eminim, alışacaksınız Montaigne'e İsanoğlu ne düşündüyse onda
var ve bu kadar güçlü biçem zor bulunur Bir şey öğretmiyor, çünkü
hiçbir şeyi kestirip atmıyor Doğmacılığın tam tersi Mağrur adam,
ama kim mağrur değil ki? Alçakgönüllü görülenler büsbütün mağrur
değiller mi? Her satırında Ben, Kendim diye konuşuyor, ama Ben,
Kendim demeden hangi bilgiye varılabilir? Haydi, bırakın Allah
aşkına hocam, filozofun, ****fizikçinin bundan iyisi görülmemiş
(Mme du Deffand)
- Montaigne, o tanrı gibi adam, 16 yüzyılın karanlıktan içinde tek
başına diri ve tertemiz bir ışık saçmış; dehası ancak zamanımızda,
gerçek ve felsefi düşünce boşinançların, geriliklerin yerini alınca
anlaşıldı (Grimm)
- Montaine'in düşünceleri yanlış, ama güzel (Malebranche)
- Yazarların çoğunda, yazan adamı görüyorum, Montaigne'de
ise düşünen adamı (Montesquku)
- Çocukken babamın kitaplığından bana Dememeler çevirisinin
perişan bir cildi kalmıştı Yıllar sonra, kolejden çıkışımda bir cildi
okudum ve ötekilerini arayıp buldum Bu kitapla ne büyük haz ve
hayranlık saatleri geçirdiğimi hatırlıyorum Bu kitabı, yaşadığım
başka bir hayatta yazmışım gibi geliyor o kadar candan bana, benim
düşüncemi, benim hayat deneyimimi söylüyordu (Emerson)
- Montaigne amma da düşünce çalmış benden! (Beranger)
- Montaigne ölüyor: Kitabını tabutunun üstüne koyuyorlar;
cenazesinde yakını olarak din bilgini Charron ve manevi kızı
Mademoiselle de Goumay var Resmen septik olarak Bayle ve Naude
onlara katılıyor Sonra Montaigne'e az çok bağlananlar, bir an için
ondan zevk almış olanlar, bir an için yalnızlık sıkıntısından kurtardığı,
kuşku duydurmak sayesinde düşündürdüğü kimseler; akraba ve komşu
olarak Madame de Sevigne, La Fontaine; onun yaptığını yapmaya
özenip onu taklit etmeyi onur bilenler: La Bruyere, Montesquieu,
Jean-Jacques Rousseau; ortada tek başına Voltaire; daha az önemli
kimseler, karmakarışık: Saint-Evremond, Chaulieu, Garat Daha
arkada çağdaşlarımız ve belki hepimiz Ne büyük bir cenaze alayı Bir
insanın Ben'i için bundan daha fazla umulabilir mi? Peki ama, ne
yapıyorlar bu cenaze alayında? Tören gereğince hüngür hüngür
ağlayan Mademoiselle de Gournay den başka herkes konuşuyor:
Ölenden, onun sevimli taraflarından, hayata bu kadar karışan
felsefesinden sözediyorlar Herkes kendi kendinden sözediyor Onunla
herkesin ortak olduğu taraflar ortaya konuyor Kimse ona olan
borcunu unutmuyor; her düşünce onun bir yankısı gibi Korkarım bu
alayda dua eden tek adam Pascaldır (Sainte-Beuve)
- Montaigne'i sevmek kendini sevmek, kendini her şeye tercih
etmektir Montaigne'i sevmek yalnız gerçeği değil, doğruluğu ve ödev
duygusunu da yalnız kendinden yana çekmektirMontaigne'i sevmek,
hayatımızda hazlara, zavallı yaradılışımızın kaldıramayacağı kadar yer
vermektir (Brunetiere)
- Montaigne Fransız Rönesansını bitirip Klasik çağı haber veriyor
(Lanson)
- Pilatus'un, devirler boyunca yankısı çınlayan korkunç sorusu
karşısında Montaigne, daha insanca, daha din dışı, başka bir anlamda
İsa'nın tanrıca cevabını vermiş oluyor:
«Gerçek nedir?»
«Gerçek benim!,»
Yani Montaigne gerçek olarak sahiden tanıyabileceği tek şeyin
kendisi olduğuna inanıyor Onu kendinden sözetmeye götüren budur
çünkü kendini bilmeyi ayrıca her şeyden daha önemli sayıyor
İnsanların ve her şeyin yüzünden maskeyi kaldırmalı, diyor
Maskesini atmak için kendini anlatıyor Maske insanın kendinden çok
ülkesine ve devrine ait olduğu için de insanlar maske yüzünden
birbirinden ayrılıyor Böylece, maskesini gerçekten atan insanda
hemen kendi benzerimizi buluyoruz (Andre Gide)
KENDİSİ
Boyum ortanın biraz altında, bedenim sağlam yapılı ve toplucadır
yüzüm şişman değil, dolgundur; tabiatım, neşe ile hüzün arasında,
oldukça ateşli ve sıcakkanlıdır Sağlığım, ta genç yaşımdan beri
düzgündür: Hastalığa tutulduğum azdır
İşte ben böyle idim; kendimi, kırk yaşımı aşıp ihtiyarlığın yolunu
tuttuğum şu andaki halimle anlatmıyorum:
Minutatim vires et robur -----um
Frangit et in partem pejorem liquitur oetas (Lucretius)
Yıllar için için aşındırır
Olgunluk çağına varmış güçleri
Bundan sonraki halim ancak yarım bir varlık olacak; ben artık o ben
olmayacağım Gün geçtikçe kendimden ayrılıyor, uzaklaşıyorum
Singula de nobis anni proedandur euntes (Horatius)
Bir şey koparır bizden, yıllar, akıp giderken (Kitap 2, bölüm 17)
DENEMELERİN KONUSU
Başkaları insanoğlunu yetiştiredursun ben onu anlatıyorum ve
kendimde, pek kötü yetişmiş bir örneğine gösteriyorum Bu örneği
yeniden biçim vermek elimde olsaydı onu elbet olduğundan çok başka
türlü yapardım Bir kez yapılmış artık Şunu söyleyeyim ki, kendimi
anlatırken söylediklerim değişik ve değişken olmakla beraber hiç
gerçeğe aykırı değildir Dünya durmayan bir salıncaktır: Orada her şey
toprak, Kafkas'ın kayalıkları, Mısır'ın piramitleri, hem çevresiyle
birlikte, hem de kendi kendine sallanır Durmanın kendisi bile daha
ağır bir sallantıdan başka bir şey değildir Konumu (kendimi) hep aynı
halde bulundurmak elimde değil Doğal bir sarhoşlukla, salına serpile
yürüyüp gidiyor Onu belli bir noktada, canımın istediği bir andaki
haliyle alıyorum Duruşu değil, geçişi anlatıyorum: Fakat yaştan yaşa,
yahut halkın dediği gibi «yedi yıldan yedi yıla» geçişi değil, günden
güne, dakikadan dakikaya geçişi Hikayemi saati saatine yazmam
gerekiyor Az sonra değişebilirim Yalnız halim değil, amacım da
değişebilir Benim yaptığım, değişen ve birbirine benzemeyen olaylar,
kararsız ve bazen çelişmeli düşünceleri yazıya dökmektir Acaba
benliğim mi değişiyor, yoksa aynı konulan ayrı koşullara ve ayrı
bakımlara göre mi ele alıyorum? Her ne hal ise, kendi kendimden
ayrıldığım oluyor Fakat Demades'in dediği gibi, doğrudan hiç
ayrılmıyorum Ruhum bir yerde durabilseydi, kendimi denemekle
kalmaz, bir karara varırdım: Ruhum sürekli bir arayış ve oluş içinde
Anlattığım hayat basit ve gösterişsiz; zararı yok Bütün ahlak felsefesi
sıradan ve kendi halinde bir hayata da girebilir, daha zengin, gösterişli
bir hayata da: Her insanda, insanlığın bütün halleri vardır
(Kitap 3, bölüm 2)
Olgun bir okuyucu çok kez başkasının yazdıklarında yazarın
düşünmediği güzellikler bulur, okuduklarına daha zengin anlamlar ve
renkler kazandırır (Kitap 1, bölüm 26)
Başkalarının bilgisiyle bilgin olabilsek bile, ancak kendi aklımızla
akıllı olabiliriz (Kitap 1, bölüm 24)