Ana sütü tabiatta yalnızca analara armağan edilmiş, birinci 6 ay öbür hiçbir yiyeceğe gerek duyulmaksızın bebeğin gereksinim duyduğu besin öğelerini karşılayabilecek tek doğal besindir. Ana sütünün bebek için yararları ve elverişliliği ilmî araştırmalarla kanıtlanmış, tüm sıhhat otoriteleri tarafından mecburi durumlar haricinde bebeğin “ilk 6 ay yalnızca ana sütü” ile beslenmesi tavsiye edilmiştir. Başkaca emzirme ana ile bebeğin sıhhati üzerinde biyolojik ve ruhsal bir tesire sahiptir.
Ana veladet yaptıktan sonra bebeğini kesinlikle hastanede emzirmeye başlamalıdır. Doğumdan sonra birinci 5 gün gelen süt kolostrum (ağız sütü) dur. Daha ağır ve koyu sarı renkteki kolostrum bebeğin birinci aşısı olarak kabul edilir ve 1 damlası bile israf edilmeden kesinlikle bebeğe verilmelidir. Birtakım muhitlerde kolostrumun “kirli süt” olduğu üzere inanışlarla validenin bebeğe bu sütü vermesi engellenmektedir. Bu türlü pratiklerin yanlışlığı konusunda halkımızın bilinçlendirilmesi nispeten kıymetlidir. Kolostrum enfeksiyon ve alerjiden koruyan antikorlar ve akyuvarlar, Sekretuvar IgA, laktoferrin, makrofajlar. T ve B lenfositler üzere antienfektif etmenlerden zengindir. Barsağın olgunlaşmasını sağlayan, alerji ve intolerans gelişmesini önleyen epidermal büyüme faktörlerini içerir. Bilirubinin barsaktan atılmasını sağlayarak doğumdan sonra sıklıkla görülen sarılığın oluşmasını önler. Kolostrum olgun sütten daha çokça orantıda protein içerir. Tüm bu nedenlerle kolostrum başka bir değer kazanmaktadır.
Kolostrumun salgılandığı 5. günden sonra kademeli bir geçişle olgun süte ulaşılır. Olgun sütün içeriği bebeğin ayına ve emzirmenin vadesine nazaran değişiklik göstererek bebek için en münâsib besin olma özelliğini her daim korur.
Emzirmenin ana ve bebeğe birçok yararı bulunmaktadır. Emzirme valideyi over kanseri, göğüs kanseri, osteoporoz ve anemiden; bebekleri ise tip 1 diyabet, obezite ve koroner kalp illetlerinden korumaktadır. Emziren valideler tevellüt sonrası kilolarından daha sağlıklı ve çabuk kurtulurlar. Emme süreci bebeğin ağız ve diş gelişimine ek sağlar. Ana sütü bebek için en ülkü besindir zira bebeğin muhtaçlığı olan besin öğelerini yerinde olarak içermekte, her devir bebeğe münâsib sıcaklıkta ve steril olarak bulunmaktadır. Tüm bu nedenlerle bebeklerimizi birinci 6 ay kesinlikle yalnızca ana sütüyle beslemeliyiz. Bebeklerin mide kapasitelerinin küçüklüğü ve ana sütünün kolay sindirilebilirliği göz önünde bulundurularak en geç 2- 3 saatte bir, günde 8- 12 kere emzirilmeleri gerekmektedir. Emzirme süreci arı, mütenasip sıcaklığın sağlandığı bir ortamda, ana ile bebek arasında göz teması kurularak yapılmalıdır. Bu türlü bir emzirme süreci bebeğin fizikî gelişimine olduğu kadar ruhsal gelişimine de ek sağlayacaktır. Unutulmamalıdır ki sağlıklı bir nesil için ana sütü kaidedir.
Ana veladet yaptıktan sonra bebeğini kesinlikle hastanede emzirmeye başlamalıdır. Doğumdan sonra birinci 5 gün gelen süt kolostrum (ağız sütü) dur. Daha ağır ve koyu sarı renkteki kolostrum bebeğin birinci aşısı olarak kabul edilir ve 1 damlası bile israf edilmeden kesinlikle bebeğe verilmelidir. Birtakım muhitlerde kolostrumun “kirli süt” olduğu üzere inanışlarla validenin bebeğe bu sütü vermesi engellenmektedir. Bu türlü pratiklerin yanlışlığı konusunda halkımızın bilinçlendirilmesi nispeten kıymetlidir. Kolostrum enfeksiyon ve alerjiden koruyan antikorlar ve akyuvarlar, Sekretuvar IgA, laktoferrin, makrofajlar. T ve B lenfositler üzere antienfektif etmenlerden zengindir. Barsağın olgunlaşmasını sağlayan, alerji ve intolerans gelişmesini önleyen epidermal büyüme faktörlerini içerir. Bilirubinin barsaktan atılmasını sağlayarak doğumdan sonra sıklıkla görülen sarılığın oluşmasını önler. Kolostrum olgun sütten daha çokça orantıda protein içerir. Tüm bu nedenlerle kolostrum başka bir değer kazanmaktadır.
Kolostrumun salgılandığı 5. günden sonra kademeli bir geçişle olgun süte ulaşılır. Olgun sütün içeriği bebeğin ayına ve emzirmenin vadesine nazaran değişiklik göstererek bebek için en münâsib besin olma özelliğini her daim korur.
Emzirmenin ana ve bebeğe birçok yararı bulunmaktadır. Emzirme valideyi over kanseri, göğüs kanseri, osteoporoz ve anemiden; bebekleri ise tip 1 diyabet, obezite ve koroner kalp illetlerinden korumaktadır. Emziren valideler tevellüt sonrası kilolarından daha sağlıklı ve çabuk kurtulurlar. Emme süreci bebeğin ağız ve diş gelişimine ek sağlar. Ana sütü bebek için en ülkü besindir zira bebeğin muhtaçlığı olan besin öğelerini yerinde olarak içermekte, her devir bebeğe münâsib sıcaklıkta ve steril olarak bulunmaktadır. Tüm bu nedenlerle bebeklerimizi birinci 6 ay kesinlikle yalnızca ana sütüyle beslemeliyiz. Bebeklerin mide kapasitelerinin küçüklüğü ve ana sütünün kolay sindirilebilirliği göz önünde bulundurularak en geç 2- 3 saatte bir, günde 8- 12 kere emzirilmeleri gerekmektedir. Emzirme süreci arı, mütenasip sıcaklığın sağlandığı bir ortamda, ana ile bebek arasında göz teması kurularak yapılmalıdır. Bu türlü bir emzirme süreci bebeğin fizikî gelişimine olduğu kadar ruhsal gelişimine de ek sağlayacaktır. Unutulmamalıdır ki sağlıklı bir nesil için ana sütü kaidedir.