MUĞLA Keramos (Ören) Resimleri ve Tarihi
Milas ilçenin 40 km. güneyinde Gökova Körfezinin Kuzey sahilinde yer alan bugünkü Ören Beldesi Antik Keramos kentinin üzerine kurulmuştur.
Mitolojide Dionysos’la Ariadne’nin oğlu ve çömlekçilik sanatının kurucusu sayılan Keramos’un adını taşıyan kentin harabeleri bugün modern belde yerleşiminin içinde hala ayakta kalabilmiştir. Strabon’a göre Keramos M.Ö.1.yüzyılın sonlarında bağımsız olmayan küçük şehirlerden birisidir. Bizans döneminde bir psikoposluk merkezi olmuştur.
Keramos Yunancada çömlekçilik anlamına gelmektedir. Keramos’un arkaik çağdan başlayarak o zaman Akdeniz’den etkili Helenleşme sürecinin dışında kalmamış olduğunu, Helenleşme sürecinin M.Ö. 7-6. Yüzyıllarda başlamış olabileceği, ele geçen Yunan tipi Arkaik yontularda görülmektedir. Helenistik döneminde deniz aşırı ülkelerle örneğin, Mısır ile de doğrudan ve dolaylı ilişkiler kurduğunu özelliklede Romus dönemindede adını Asia eyaletinde duyurmuştur.
Keramos kenti M.Ö.5 yüzyılda üyesi olduğu Attika-Delos deniz birliğine 1,5 talant vergi ödüyordu. Daha sonra Khrysaor birliğine bağlanan şehir arazi ve köylerinin çokluğundan yararlanarak etkin bir konuma gelmeyi başarmıştır.
M.Ö.188’deki Apameia barışı sonucu tüm Karya ile birlikte Keramos’da Rhodos’a verilmiştir. Bu tarihten sonra Keramos’un diğer bir kent (Muhtemelen Stratonikeia) ile Sympoliteia anlaşması yaptığını ele geçen bir yazıtta ifade edilmektedir. Ancak bu durumdan hoşnut olmayan kent Rhodos’tan yardım istemek zorunda kalmıştır. Bu yardımı isteyen ve gerçekleştiren kişide söz konusu yazıtta onurlandırılmıştır.
M.Ö. 167-133 Yılları arasında Rodos ile ittifak yapan Keramos M.Ö. 129’da bütün Kayra ile birlikte Romanın Asya Eyaleti sınırlarına dahil edilmiştir. Romalıların M.Ö. 81’de Potnus Kralı Mithridiates ile yaptıkları savaşta Mithridiates’in tarafını tutan kent Roma’nın zaferi üzerine Stratonikeia’nin egemenliğine bırakılarak cezalandırılmıştır. Örende bulunan tarihi eser ve kalıntılar genellikle Karya ve Roma dönemine ait çok sayıda yazıtlar çıkması Roma hakimiyetini kanıtlamaktadır.
Milas’ta antik kent bulundu
Muğla'nın Milas ilçesine bağlı Karacaağaç köyündeki Erendağı'nın 670 metre yükseklikteki zirvesinde antik köy yerleşimi tespit edildi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Muğla Üniversitesi işbirliğinde 2006 yılından bu yana Ören beldesi (Antik Keramos) çevresinde yürütülen yüzey araştırmaları sürüyor. 10 gün önce başlayan 2008 yılı yüzey araştırmalarında Milas'a bağlı Karacaağaç köyündeki Erendağı'nın zirvesinde antik döneme ait köy kalıntıları tespit edildi. Muğla Üniversitesi'nde görevli Yrd. Doç. Dr. Abuzer Kızıl'ın başkanlığını yürüttüğü yüzey araştırmalarında Antik Keramos kentine bağlı bir köy yerleşimi bulundu. Antik döneme ait olduğu belirlenen köyün, daha çok yoksul kesim tarafından kullanıldığı belirtildi.
Abuzer Kızıl, arkeoloji kaynaklarında Keramos'a ait birçok köy bulunduğunu, araştırmalarla da bunun kanıtlandığını belirterek; "En çok antik köyü olan kent Keramos. Neredeyse her tepenin civarında bir köy var. Bunlar arasında etrafı savunmasız olanlar surlarla çevrili. Oldukça sakin bir yaşam var burada. Kaba seramik parçaları kullanılmış. Mekanlar kireç taşlarıyla inşa edilmiş. Bunların çoğu yıkılmış. Sur duvarları da leleg tarzı dediğimiz harç kullanılmadan yapılmış. Yeni yerler keşfediyoruz. Önemli verilere ulaşıyoruz. Kaliteli seramik parçalarına çok az rastladık. Köylerin isimlerini tam olarak belirleyemedik. Araştırmalarımız devam ediyor. Yüzey araştırmalarında birçok antik köy yerleşimi bulduk ancak buralarda yazılı bir belgeye ulaşamadık. Burada yaşanların sanattan yoksul yaşadığı anlaşılıyor. Günlük yaşamda kaba seramik kullanılması söz konusu" dedi.
"TALAN EDİLEN ALANLAR VAR"
Kızıl, yaptıkları çalışmalarda tarihi alanların kaçak kazı yapanlar tarafından talan edildiğini söyledi. Kızıl sözlerine şöyle devam etti:
"Keramos'un güney kemsinden başlayarak araştırmalarımızı Milas istikametinde devam ettiriyoruz. Şu andaki çalışmalarımız Karacaağaç, Sekköy, Yoğunoluk köylerinde devam ediyor. Keramos oldukça zengin bir arkeolojik geçmişe sahip. Strabon'un bahsettiği gibi Keramos oldukça fazla köyü olan bir kent. Arkeoloji adına yeni yerler keşfediyoruz. Önemli verilere ulaşıyoruz. Yine gittiğimiz her yerde mezar yapıları, kale yapıları, keşfediyoruz. Köy yerleşik alanlarıyla ilgili çalışmalarımızı yapıyoruz. Aynı zamanda tarihi alan olmasına karşın sit alanı olmamış yerlerin fişlerini hazırlayarak Anıtlar Kurulu'na sunuyoruz" dedi.
Köylü vatandaşların arkeolojik alanlara sahip çıkmalarını isteyen Kızıl, "Çalışmalarımız sadece arkeolojik değil. Köy kahvelerinde vatandaşlarla sohbetler ederek arkeolojik alanların korunmasına yönelik çalışmalar yapıyoruz ve vatandaşları bilinçlendiriyoruz. Biliyoruz ki buraların asıl sahipleri onlar. Biz gelip geçiciyiz. Yaptığımız yüzey araştırmalarında gittiğimiz her yerde son derece kötü manzaralarla karşılaştık. Her taraf kaçak kazıcılar tarafından talan edilmiş. Yıkılıp darmadağın edilmiş. Üzüntü verici bir durum. Çalışmalarımız başarılı bir şekilde devam ediyor" diye konuştu.
Yüzey araştırmasında, Kültür ve Turizm Bakanlığı Temsilcisi Denizli Müze Müdürlüğü yetkilisi Aylin Akışık, Selçuk Üniversitesi Klasik Arkeoloji Bölümü yetkilisi Arkeolog İsmail Ernur Öztekin, Araştırma Görevlisi Selçuk Çaprak, Arkeolog Halime Arslan ve İbrahim Karaoğlan görev alıyor.
Keramos buluntuları Sergileniyor
Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Ören Beldesindeki Antik Keramos kentinde yapılan kazı çalışmalarında gün ışığa çıkarılmasına rağmen 10 yıl boyunca sergilenemeyen buluntular, Ören Belediyesi hizmet binası önünde sergilenmeye başladı.
Milas’a bağlı Ören beldesindeki antik Keramos kentinde yürütülen kazılarda ortaya çıkarılan buluntular, yenilenen Ören Belediyesi hizmet binası önünde sergilenmeye başladı. Antik kentte ortaya çıkarılan buluntular, yaklaşık 10 yıl boyunca İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından Ören’de bir depoda koruma altına alınmıştı.
Keramos’tan ortaya çıkarılan 56 parça heykel, sütun önceki gün Müze Müdürlüğü ve jandarma ekipleri gözetiminde bir süre önce hizmete giren Ören Belediyesi hizmet binası önüne taşındı. Eserlerin burada sergilenerek belediye tarafından korunacağı belirtildi.
Milas ilçenin 40 km. güneyinde Gökova Körfezinin Kuzey sahilinde yer alan bugünkü Ören Beldesi Antik Keramos kentinin üzerine kurulmuştur.
Mitolojide Dionysos’la Ariadne’nin oğlu ve çömlekçilik sanatının kurucusu sayılan Keramos’un adını taşıyan kentin harabeleri bugün modern belde yerleşiminin içinde hala ayakta kalabilmiştir. Strabon’a göre Keramos M.Ö.1.yüzyılın sonlarında bağımsız olmayan küçük şehirlerden birisidir. Bizans döneminde bir psikoposluk merkezi olmuştur.
Keramos Yunancada çömlekçilik anlamına gelmektedir. Keramos’un arkaik çağdan başlayarak o zaman Akdeniz’den etkili Helenleşme sürecinin dışında kalmamış olduğunu, Helenleşme sürecinin M.Ö. 7-6. Yüzyıllarda başlamış olabileceği, ele geçen Yunan tipi Arkaik yontularda görülmektedir. Helenistik döneminde deniz aşırı ülkelerle örneğin, Mısır ile de doğrudan ve dolaylı ilişkiler kurduğunu özelliklede Romus dönemindede adını Asia eyaletinde duyurmuştur.
Keramos kenti M.Ö.5 yüzyılda üyesi olduğu Attika-Delos deniz birliğine 1,5 talant vergi ödüyordu. Daha sonra Khrysaor birliğine bağlanan şehir arazi ve köylerinin çokluğundan yararlanarak etkin bir konuma gelmeyi başarmıştır.
M.Ö.188’deki Apameia barışı sonucu tüm Karya ile birlikte Keramos’da Rhodos’a verilmiştir. Bu tarihten sonra Keramos’un diğer bir kent (Muhtemelen Stratonikeia) ile Sympoliteia anlaşması yaptığını ele geçen bir yazıtta ifade edilmektedir. Ancak bu durumdan hoşnut olmayan kent Rhodos’tan yardım istemek zorunda kalmıştır. Bu yardımı isteyen ve gerçekleştiren kişide söz konusu yazıtta onurlandırılmıştır.
M.Ö. 167-133 Yılları arasında Rodos ile ittifak yapan Keramos M.Ö. 129’da bütün Kayra ile birlikte Romanın Asya Eyaleti sınırlarına dahil edilmiştir. Romalıların M.Ö. 81’de Potnus Kralı Mithridiates ile yaptıkları savaşta Mithridiates’in tarafını tutan kent Roma’nın zaferi üzerine Stratonikeia’nin egemenliğine bırakılarak cezalandırılmıştır. Örende bulunan tarihi eser ve kalıntılar genellikle Karya ve Roma dönemine ait çok sayıda yazıtlar çıkması Roma hakimiyetini kanıtlamaktadır.
Milas’ta antik kent bulundu
Muğla'nın Milas ilçesine bağlı Karacaağaç köyündeki Erendağı'nın 670 metre yükseklikteki zirvesinde antik köy yerleşimi tespit edildi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Muğla Üniversitesi işbirliğinde 2006 yılından bu yana Ören beldesi (Antik Keramos) çevresinde yürütülen yüzey araştırmaları sürüyor. 10 gün önce başlayan 2008 yılı yüzey araştırmalarında Milas'a bağlı Karacaağaç köyündeki Erendağı'nın zirvesinde antik döneme ait köy kalıntıları tespit edildi. Muğla Üniversitesi'nde görevli Yrd. Doç. Dr. Abuzer Kızıl'ın başkanlığını yürüttüğü yüzey araştırmalarında Antik Keramos kentine bağlı bir köy yerleşimi bulundu. Antik döneme ait olduğu belirlenen köyün, daha çok yoksul kesim tarafından kullanıldığı belirtildi.
Abuzer Kızıl, arkeoloji kaynaklarında Keramos'a ait birçok köy bulunduğunu, araştırmalarla da bunun kanıtlandığını belirterek; "En çok antik köyü olan kent Keramos. Neredeyse her tepenin civarında bir köy var. Bunlar arasında etrafı savunmasız olanlar surlarla çevrili. Oldukça sakin bir yaşam var burada. Kaba seramik parçaları kullanılmış. Mekanlar kireç taşlarıyla inşa edilmiş. Bunların çoğu yıkılmış. Sur duvarları da leleg tarzı dediğimiz harç kullanılmadan yapılmış. Yeni yerler keşfediyoruz. Önemli verilere ulaşıyoruz. Kaliteli seramik parçalarına çok az rastladık. Köylerin isimlerini tam olarak belirleyemedik. Araştırmalarımız devam ediyor. Yüzey araştırmalarında birçok antik köy yerleşimi bulduk ancak buralarda yazılı bir belgeye ulaşamadık. Burada yaşanların sanattan yoksul yaşadığı anlaşılıyor. Günlük yaşamda kaba seramik kullanılması söz konusu" dedi.
"TALAN EDİLEN ALANLAR VAR"
Kızıl, yaptıkları çalışmalarda tarihi alanların kaçak kazı yapanlar tarafından talan edildiğini söyledi. Kızıl sözlerine şöyle devam etti:
"Keramos'un güney kemsinden başlayarak araştırmalarımızı Milas istikametinde devam ettiriyoruz. Şu andaki çalışmalarımız Karacaağaç, Sekköy, Yoğunoluk köylerinde devam ediyor. Keramos oldukça zengin bir arkeolojik geçmişe sahip. Strabon'un bahsettiği gibi Keramos oldukça fazla köyü olan bir kent. Arkeoloji adına yeni yerler keşfediyoruz. Önemli verilere ulaşıyoruz. Yine gittiğimiz her yerde mezar yapıları, kale yapıları, keşfediyoruz. Köy yerleşik alanlarıyla ilgili çalışmalarımızı yapıyoruz. Aynı zamanda tarihi alan olmasına karşın sit alanı olmamış yerlerin fişlerini hazırlayarak Anıtlar Kurulu'na sunuyoruz" dedi.
Köylü vatandaşların arkeolojik alanlara sahip çıkmalarını isteyen Kızıl, "Çalışmalarımız sadece arkeolojik değil. Köy kahvelerinde vatandaşlarla sohbetler ederek arkeolojik alanların korunmasına yönelik çalışmalar yapıyoruz ve vatandaşları bilinçlendiriyoruz. Biliyoruz ki buraların asıl sahipleri onlar. Biz gelip geçiciyiz. Yaptığımız yüzey araştırmalarında gittiğimiz her yerde son derece kötü manzaralarla karşılaştık. Her taraf kaçak kazıcılar tarafından talan edilmiş. Yıkılıp darmadağın edilmiş. Üzüntü verici bir durum. Çalışmalarımız başarılı bir şekilde devam ediyor" diye konuştu.
Yüzey araştırmasında, Kültür ve Turizm Bakanlığı Temsilcisi Denizli Müze Müdürlüğü yetkilisi Aylin Akışık, Selçuk Üniversitesi Klasik Arkeoloji Bölümü yetkilisi Arkeolog İsmail Ernur Öztekin, Araştırma Görevlisi Selçuk Çaprak, Arkeolog Halime Arslan ve İbrahim Karaoğlan görev alıyor.
Keramos buluntuları Sergileniyor
Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Ören Beldesindeki Antik Keramos kentinde yapılan kazı çalışmalarında gün ışığa çıkarılmasına rağmen 10 yıl boyunca sergilenemeyen buluntular, Ören Belediyesi hizmet binası önünde sergilenmeye başladı.
Milas’a bağlı Ören beldesindeki antik Keramos kentinde yürütülen kazılarda ortaya çıkarılan buluntular, yenilenen Ören Belediyesi hizmet binası önünde sergilenmeye başladı. Antik kentte ortaya çıkarılan buluntular, yaklaşık 10 yıl boyunca İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından Ören’de bir depoda koruma altına alınmıştı.
Keramos’tan ortaya çıkarılan 56 parça heykel, sütun önceki gün Müze Müdürlüğü ve jandarma ekipleri gözetiminde bir süre önce hizmete giren Ören Belediyesi hizmet binası önüne taşındı. Eserlerin burada sergilenerek belediye tarafından korunacağı belirtildi.