Narsisistler artık yeter dediğinizi anlıyor mu?
Narsisizm şeytanın kalesi midir?
Kesinlikle evet. Narsisistler insan kılığında kötüdür. Gerçekte, narsisistler sadece kendilerini iyi hissetmek için size zarar verir ve sizi yok eder. Narsisistler hayatınıza sizi kullanmak ve istismar etmek için girerler, sonra da sanki onlar için hiç önemli değilmişsiniz gibi hissetmenize neden olurlar. Narsisistlerin sunacak hiçbir şeyleri yoktur; size verdikleri her şey, karşılığında faiz almak için bir yemdir.
Narsisistleri kötülükle karşılaştırıyorsunuz; ortak amaçları var. Narsisistlerin empati veya pişmanlık duygusu yoktur; sizin duygularınız, iyiliğiniz ve sağlığınız pahasına her şeyin kendilerine göre olmasını isterler.
Böyle insanların var olduğuna inanmak zor. Bence insanların narsisizm konusunda bilinçlendirilmesi gerekiyor. İnsanların gelecekte narsisistlere kanmaması için okullarda narkazm hakkında bilgi edinmeleri zorunlu olmalı. Çok faydalı olacaktır.
Narsisistler, insan ormanındaki avcılardır, her zaman bir sonraki avlarını ararlar. Kendilerini öz farkındalık gibi önemsiz bir şeyle sakatlamazlar; şişirilmiş egolarını parlatmakla çok meşguldürler. Yeterince sahip olduğunuzu fark edecek kadar zamanları olduğunu mu düşünüyorsunuz? Hayır. Onlar manipülasyon ustalarıdır, illüzyonların mimarlarıdır ve görkemli kaderlerinin tedarikçileridir.
Size gerçek, yalın ve patlayıcı bir şey söyleyeyim. Sabrınızın tükendiğini hissettikleri anda, geri adım atmayacaklar veya alçakgönüllülükle özür dilemeyecekler. Bunun yerine, psikolojik savaşlarını bambaşka bir seviyeye taşıyacaklar. Bu, hayatta kalmalarının sosyal besin zincirinin tepesinde kalma becerilerine bağlı olduğu yüksek bahisli bir güç oyunu gibi. Sınırınıza ulaştığınızı mı düşünüyorsunuz? Bunu ortadan kaldırılacak başka bir engel, manipülatif kaslarını esnetecekleri başka bir meydan okuma olarak görüyorlar.
Sonunda uzaklaşmaya karar verdiğinizde ne olacağını bilmek ister misiniz? Narsisist bir bukalemun olur, kurbana dönüşür, hikayeyi o kadar kusursuz bir şekilde döndürür ki, yoldan geçenler akıl sağlığınızı sorgular. "Bu kadar çekici, bu kadar 'yanlış anlaşılan' birini nasıl terk edebilirsin?" diye sorarlar. Ancak unutmayın, gerçek bir savaşçı cahil kitlelerden onay aramaz. Gürültünün üstüne çıkmalı, onların aldatmacasını ifşa etmeli ve gücünüzü geri almalısınız.
Onları bir samurayın bıçağının hassasiyetiyle kesin. Uyarı yok, ikinci şans yok. Narsisistler belirsizlikten beslenir, bu yüzden çıkışınızı kesin bir netlikle sunun. Eğer gerekiyorsa köprüleri yıkın, ama asla, tekrar ediyorum, asla, geri dönüş için yer bırakmayın. Bu bir psikolojik savaş savaşıdır ve kazanan, aldatma ve kibirle dövülmüş o görünmez zincirlerden kurtulmaya cesaret eden kişidir.
Dünyanın, bir narsisin satranç tahtasında piyon olmayacak güçlü bireylere ihtiyacı var. Bu yüzden, sirki kapatın, özerkliğinizi geri alın ve onları kendi yanılsama kalelerinde çürümeye bırakın. Özgür yaşamak, yoğun yaşamak, sizi uçuruma sürükleyen narsisizmin zehirli çapaları olmadan yaşamak kendinize borcunuzdur.
Hiç görmedikleri fırtına, küçümsedikleri devrim ve güvensizliklerinin sessiz odalarında yankılanan ses olun. Kurtuluşunuz sadece sizin için bir zafer değil, aynı zalim zihinler tarafından köleleştirilmiş diğerleri için bir işaret fişeğidir.
Bunu hatırlayın, Kraliçe Lana kabilem: Bir narsisistin, siz yeteri kadar yaşadığınızda fark edeceği tek şey, yokluğunuzun bıraktığı kocaman boşluktur, umutsuzca doldurmaya çalışacakları ama asla dolduramayacakları bir boşluk. Ve işte bu, Kraliçe Lana kabilem, sizin en büyük zaferinizdir.
Narsisizm şeytanın kalesi midir?
Kesinlikle evet. Narsisistler insan kılığında kötüdür. Gerçekte, narsisistler sadece kendilerini iyi hissetmek için size zarar verir ve sizi yok eder. Narsisistler hayatınıza sizi kullanmak ve istismar etmek için girerler, sonra da sanki onlar için hiç önemli değilmişsiniz gibi hissetmenize neden olurlar. Narsisistlerin sunacak hiçbir şeyleri yoktur; size verdikleri her şey, karşılığında faiz almak için bir yemdir.
Narsisistleri kötülükle karşılaştırıyorsunuz; ortak amaçları var. Narsisistlerin empati veya pişmanlık duygusu yoktur; sizin duygularınız, iyiliğiniz ve sağlığınız pahasına her şeyin kendilerine göre olmasını isterler.
Böyle insanların var olduğuna inanmak zor. Bence insanların narsisizm konusunda bilinçlendirilmesi gerekiyor. İnsanların gelecekte narsisistlere kanmaması için okullarda narkazm hakkında bilgi edinmeleri zorunlu olmalı. Çok faydalı olacaktır.
Narsisistler, insan ormanındaki avcılardır, her zaman bir sonraki avlarını ararlar. Kendilerini öz farkındalık gibi önemsiz bir şeyle sakatlamazlar; şişirilmiş egolarını parlatmakla çok meşguldürler. Yeterince sahip olduğunuzu fark edecek kadar zamanları olduğunu mu düşünüyorsunuz? Hayır. Onlar manipülasyon ustalarıdır, illüzyonların mimarlarıdır ve görkemli kaderlerinin tedarikçileridir.
Size gerçek, yalın ve patlayıcı bir şey söyleyeyim. Sabrınızın tükendiğini hissettikleri anda, geri adım atmayacaklar veya alçakgönüllülükle özür dilemeyecekler. Bunun yerine, psikolojik savaşlarını bambaşka bir seviyeye taşıyacaklar. Bu, hayatta kalmalarının sosyal besin zincirinin tepesinde kalma becerilerine bağlı olduğu yüksek bahisli bir güç oyunu gibi. Sınırınıza ulaştığınızı mı düşünüyorsunuz? Bunu ortadan kaldırılacak başka bir engel, manipülatif kaslarını esnetecekleri başka bir meydan okuma olarak görüyorlar.
Sonunda uzaklaşmaya karar verdiğinizde ne olacağını bilmek ister misiniz? Narsisist bir bukalemun olur, kurbana dönüşür, hikayeyi o kadar kusursuz bir şekilde döndürür ki, yoldan geçenler akıl sağlığınızı sorgular. "Bu kadar çekici, bu kadar 'yanlış anlaşılan' birini nasıl terk edebilirsin?" diye sorarlar. Ancak unutmayın, gerçek bir savaşçı cahil kitlelerden onay aramaz. Gürültünün üstüne çıkmalı, onların aldatmacasını ifşa etmeli ve gücünüzü geri almalısınız.
Onları bir samurayın bıçağının hassasiyetiyle kesin. Uyarı yok, ikinci şans yok. Narsisistler belirsizlikten beslenir, bu yüzden çıkışınızı kesin bir netlikle sunun. Eğer gerekiyorsa köprüleri yıkın, ama asla, tekrar ediyorum, asla, geri dönüş için yer bırakmayın. Bu bir psikolojik savaş savaşıdır ve kazanan, aldatma ve kibirle dövülmüş o görünmez zincirlerden kurtulmaya cesaret eden kişidir.
Dünyanın, bir narsisin satranç tahtasında piyon olmayacak güçlü bireylere ihtiyacı var. Bu yüzden, sirki kapatın, özerkliğinizi geri alın ve onları kendi yanılsama kalelerinde çürümeye bırakın. Özgür yaşamak, yoğun yaşamak, sizi uçuruma sürükleyen narsisizmin zehirli çapaları olmadan yaşamak kendinize borcunuzdur.
Hiç görmedikleri fırtına, küçümsedikleri devrim ve güvensizliklerinin sessiz odalarında yankılanan ses olun. Kurtuluşunuz sadece sizin için bir zafer değil, aynı zalim zihinler tarafından köleleştirilmiş diğerleri için bir işaret fişeğidir.
Bunu hatırlayın, Kraliçe Lana kabilem: Bir narsisistin, siz yeteri kadar yaşadığınızda fark edeceği tek şey, yokluğunuzun bıraktığı kocaman boşluktur, umutsuzca doldurmaya çalışacakları ama asla dolduramayacakları bir boşluk. Ve işte bu, Kraliçe Lana kabilem, sizin en büyük zaferinizdir.
Amansız olun, evcilleşmeyin ve her şeyden önemlisi özgür kalın.
