Son konular

Öğrenilmiş Çaresizlik

Konuyu Yükselt

SoruCevap

Yeni Üye
Katılım
17 Ocak 2024
Mesajlar
1
Çözümler
1
Tepkime
41
Puanları
318
Yaş
35
Coin
256,935
Çocuğunuza ''yapamadın-yine başaramadın'' demek ya da sürekli onun yanında olup, onun yerine bir

şeyleri yapmak çocuğunuzu öğrenilmiş çaresizliğe itebilir. Bunu yapmadan öce tekrar düşünün derim.

Öğrenilmiş çaresizlik nedir?

Kişi eğer çok sayıda başarısızlık yaşadıysa; tekrar denese de; nasılsa olayların onun kontrolünde

olmadığından; o konuda asla başarıya ulaşamayacağını düşünerek adım atmamasıdır. Bu karamı Seligman literatürüne kazandırmıştır. Seligman; öğrenilmiş çaresizliği şöyle ifade eder; insanların kontrolünün dışında olan olumsuz durumlarla karşılaşması sonucunda ortaya çıkan çaresizlik duygusu ve motivasyon eksikliği.

Gerçek çaresizlik mi öğrenilmiş çaresizlik mi?

Çaresiz kalınan durumlar olması olağandır. Belli konularda çözüm üretmek güçtür ya da çözümü yoktur ve kişi çaresiz kalabilir. Ancak öğrenilmiş çaresizlikte; gerçekten çaresiz olmadığımız halde çaresiz olduğumuzu zannederek, çözebileceğimiz sorunu da motivasyon eksikliği ve öğrenilmiş çaresizlik nedeniyle çözmek için bir şey yapmayarak,baştan kabullenmektir.

Öğrenilmiş çaresizlik nasıl anlaşılır?

Kişi yaşamaya karşı heveslerini kaybetmeye başlar. Sadece mecburi olduğu için o işleri yapmaya devam eder. Örneğin; geçim sağlayabilmesi için gibi. Bu da ciddi anlamda yaratıcılığı ve verimliliği engeller.

Düşünme ve algı yetilerinde zayıflama olur. Arzu ettikleri şeye ulaşmanın kendi elinde olmadığını düşünen kişi; yaşama karşı bir şeyleri istemeyi de bırakır. Bununla bağlantılı olarak da kendi seçimleri değersiz gelmeye başlar ve özgüvenlerinde zayıflama olur. Acıyı kabullenmeye başlarlar hem fizyolojik, hem psikolojik acıdan bahsediyorum. Örneğin; iş yerinde patronu tarafından mobinge maruz kalan birisinin, bununla baş edemeyeceğini düşünüp, bunu kabullenmesi gibi.

Öğrenilmiş çaresizliğin nedenleri nelerdir?

Sürekli aşağılanmaya ya da hor görülmeye maruz kalmış olabilir. İnsanlara güvenini kaybetmiştir.

Olumsuz çevre koşulları buna neden olabilir. Örneğin; maddi durumu düşük birisinin otobüse binmek

zorunda olması ve o otobüsün sürekli saatinde gelmemesi nedeniyle kişinin işe geç kalması gibi. Oysa

kişi zamanında evden çıksada, mevcut zorlu koşullar nedeniyle işyerine geç kalmakta ve sorumsuz olması ile suçlanmaktadır. Kişde bir süre sonra bunu kabul edecektir.Eğer kişi aynı veya farklı durumlarda başarısızlıkla karşılaştıysa ya da başkalarının olumsuz yaşam deneyimlerini dinleyip etkilenmiş veya deneyimlenmiş ise bunlar öğrenilmiş çaresizliğe neden olabilir.Kişinin kendi psikolojik sorunları ya da kendisine veya çevresine karşı olan güven sorunları varsa öğrenilmiş çaresizlik yaşayabilir. Stresli bir iş ortamı; baskın anne-baba tutumu; kişinin sosyal ortamdaki hareketsizliği de önemli etkenlerdir.

Öğrenilmiş çaresizlikle baş etmek adına ne yapılmalıdır?

''Yine yapamadın'' vb. gibi suçlayıcı ve yapıcı olmayan eleştiriler yapılmamalıdır. Kişiye boyunu aşan

görevler verilmemelidir. Çünkü kişi bu verilen görevleri zaten yapmaya yetişemeyeceğinden iyice

motivasyonu bozulacaktır. Bunun yerine kişinin seviyesine uygun aşamalı ödevler verilmelidir. Böylece motive olması adına, kendisini başarılı hissedecektir. Anne-babanın iyi bir rol modeli olması çok önemlidir. Çünkü ebeveynler de bu karamsarlığı yaşar ve problem odaklı ilerlerse, çocuklar da onları rol modeli alacaklardır. Kişinin başarıları takdir edilmelidir, hatalar kabul edilip ve doğrular sakince gösterilip ilerlenirse aşama kaydedilecektir. Anne-baba birbirini eleştirmemelidir; sürekli tartışma içeren bir ortam olmamalıdır. Böyle bir ortamda yetişen ve yaşayan kişi kendisini mutsuz hissedecektir ve yaratıcılığı kısıtlanacaktır.

En önemli noktalardan biri de; siz ya da çevrenizde birisinin öğrenilmiş çaresizlik yaşadığını düşünüyorsanız, o zaman mutlaka bir psikoterapi desteği alınması gerektiği unutulmamalıdır.
 

Similar threads

  • Soru
Haydi gelin Fil kıssası ile öğrenilmiş çaresizliği konuşalım biraz.. Hindistan’da filleri yetiştirmek için, onları küçükken kalın bir zincirle bir kazığa bağlarlarmış. Tabi bu yavru filin zinciri koparabilmesi, kırabilmesi ya da kazığı söküp atabilmesi mümkün değildir. Küçük fil evvelce bundan...
Cevaplar
0
Görüntüleme
9
  • Soru
Günlük yaşamda kontrol edebileceğimiz unsurlara kontrol alanımızdaki unsurlar diyoruz. Örneğin; işimiz, eşimiz, yaşadığımız şehir ve eğitim seviyemizin kontrolü bizim elimizdedir. Kontrol dışındaki unsurları ise maalesef tek başımıza değiştiremeyiz. Hava durumu, ekonomik kriz, savaşlar...
Cevaplar
0
Görüntüleme
6
  • Soru
Günümüzde en çok merak edilen psikolojik tedaviyöntemlerinden biri olan hipnoterapi sırasında yapılan hipnoz uygulamasıuyku ile kıyaslamak istersek, bunun uykudan daha derin bir uyanıklık hali olduğunu söyleyebiliriz. Hipnozhali süresince bilinç kaybolmaz, aksine farkındalık yükselir. Hipnozda...
Cevaplar
0
Görüntüleme
11
  • Soru
"Yapmam gereken her şeyi sürekli erteliyorum." "Vermem gereken kararlar gözümü korkutuyor." "Çevremdeki insanlar sürekli yakınıyor olmamdan şikayetçi." "Yaşadığım sıkıntılarda kendi sorumluluğumu göremiyorum." "Sürekli tekrarlayan ancak bir türlü çözüm bulamadığım belli başlı problemlerim...
Cevaplar
0
Görüntüleme
12
  • Soru
Çocuk Eğitimi ve Çocuğun Ruhsal Yönü Çocuk eğitimi Her çocuk ayrı bir dünyadır. Çocuk yetiştirmek ise en kutsal, en büyük, en zor ve hayat boyu devam ettirilmesi gereken en önemli sanattır. Gelecek açısından düşünüldüğünde bu konunun önemi her geçen gün çok daha iyi anlaşılmaktadır. Daha...
Cevaplar
0
Görüntüleme
8
Üst Alt