Orta Asyada göçebe hayat hakkında bilgi kısaca,
Orta Asyada göçebe yaşam tarzı,
Coğrafi koşulları gereği Orta Asya, yerleşik hayattan çok göçebe yaşam tarzına uygundur. Buralarda yaşayan topluluklar yerleşik yaşama geçememiş, göçebe bir yaşam tarzı sürdürmüşlerdir. Bu sebeple buradaki toplumların kültürlerinde göçebe yaşam tarzının izleri bulunmaktadır.
Göçebe kültürün temel özelliklerinden biri geçim kaynağının temel olarak hayvancılık olmasıdır. Ticaret ve savaş da birer gelir kapısıdır. Sıkça ava çıkılır ve ekonomik yaşam böylece şekillenir.
Özel mülkiyete tabi olan eşyalar genelde taşınabilirdir. Ayrıca hayvanlar da bu sınıfa aittir. Otlaklar ve sulak alanlar ise ortak mülkiyete dahildir. Kölelik, büyük tarım toprakları bulunmadığından bulunmamaktadır.
Kadınlar diğer toplumlara göre göçebe toplumlarda daha mühim bir yere sahiptir. Bu toplumlarda dayanışmanın önemi büyüktür. Bu sebepledir ki eşitlikçi bir yapı oluşmuştur.
Hukuk ve ceza sistemi ise göçebe hayatın hapis cezasına uygun olmayışından dolayı daha çok tazminat ağırlıklıdır. Pratik kurallar bu hayata daha uygun düşmektedir.
Hayvanlar ve doğa olayları dini olarak mühim bir yerdedir. Dini binalar yapılmamaktadır.
Sanat sadece taşınabilir sanat eserleri yapılabilmesi dolayısıyla yalnızca bu kolda gelişmiştir.
Federasyon sistemine benzer bir şekilde boylardan meydana gelen bir devlet modeli söz konusudur.
Kadın ve erkek fark etmeksizin herkes askerlikten anlamalıdır.
Orta Asyada göçebe yaşam tarzı,
Coğrafi koşulları gereği Orta Asya, yerleşik hayattan çok göçebe yaşam tarzına uygundur. Buralarda yaşayan topluluklar yerleşik yaşama geçememiş, göçebe bir yaşam tarzı sürdürmüşlerdir. Bu sebeple buradaki toplumların kültürlerinde göçebe yaşam tarzının izleri bulunmaktadır.
Göçebe kültürün temel özelliklerinden biri geçim kaynağının temel olarak hayvancılık olmasıdır. Ticaret ve savaş da birer gelir kapısıdır. Sıkça ava çıkılır ve ekonomik yaşam böylece şekillenir.
Özel mülkiyete tabi olan eşyalar genelde taşınabilirdir. Ayrıca hayvanlar da bu sınıfa aittir. Otlaklar ve sulak alanlar ise ortak mülkiyete dahildir. Kölelik, büyük tarım toprakları bulunmadığından bulunmamaktadır.
Kadınlar diğer toplumlara göre göçebe toplumlarda daha mühim bir yere sahiptir. Bu toplumlarda dayanışmanın önemi büyüktür. Bu sebepledir ki eşitlikçi bir yapı oluşmuştur.
Hukuk ve ceza sistemi ise göçebe hayatın hapis cezasına uygun olmayışından dolayı daha çok tazminat ağırlıklıdır. Pratik kurallar bu hayata daha uygun düşmektedir.
Hayvanlar ve doğa olayları dini olarak mühim bir yerdedir. Dini binalar yapılmamaktadır.
Sanat sadece taşınabilir sanat eserleri yapılabilmesi dolayısıyla yalnızca bu kolda gelişmiştir.
Federasyon sistemine benzer bir şekilde boylardan meydana gelen bir devlet modeli söz konusudur.
Kadın ve erkek fark etmeksizin herkes askerlikten anlamalıdır.