Son konular

Osmanlı Devletinin Askeri Taktikleri

SoruCevap

Yeni Üye
Çözümler
1
Tepkime
51
Yaş
36
Coin
256,936
Osmanlıda Askeri Taktikler

Phalanx veya falanks, bir orduyu oluşturan askerlerin birbirinden ayrılmadan ard arda saflar halinde savaşmasını esas kabul eden bir savaş düzenidir. İlk uygulamaları Arkayik Yunanistan'da Hoplites adı verilen ağır piyadelerin savaş düzeni olarak ortaya çıkmıştır. Falanks düzeninden önce savaşlar, düzensiz gruplar arasında bire bir çatışmalar şekliden yürütülmektedir. Falanks düzeni, kütlesel bir vuruş gücüyle son derece etkili bir savaş düzeni olarak ortaya çıkmıştır.
Her asker, sağ eliyle kavrayıp kaburgaları ve dirseği arasına sıkıştırdığı kargıyla düşman sıralarına koşarak ilerler ve düşman sıralarındaki kalkan boşluklarına saplamaya çalışırdı. Bu şekilde ileri uzanmış mızraklar, bir elin parmaklarını andırdığından, bu savaş düzenine falanks denilegelmiştir. Falanks, Latince bir tıp terimidir ve parmak kemikleri anlamındadır.


Kalkan, vücudun sol yanını örttüğü için her asker, sağ yanını güvene alabilmek için sağındaki askere iyice sokulmak zorunda kalıyordu. Bu yüzden falanks sıraları ileri hareketleri anında hafifçe sağa kayardı. Flanks düzeni makedonlarcada kullanılmış olup büyük İskenderin Pers İmparatoru III. Darius'la yaptığı Gavgamela savaşında da etkisini büyük ölçüde göstermiştir.Makedonların flanks düzeni biraz farklı idi iskeder bölükleri 16 ya 16 kare şeklinde sıralandırarak oluşturmuşdu.Yanlarında saritsa adında 5-5.5 metre uzunluğunda mızraklar ve kopis adı verilen kamaya benzeyen bir kılıç taşırlardı.
Avrupa'da uzun süre kulanılmıştır. Bunun karşısındaki bir diğer savaş taktiği Türk ve Moğol göçebelerinin kullandığı, temelde saldırıp çekilme esasına dayalı bozkır ya da İslami dönemde Türklerde kullanılan adıyla hilal taktiğidir. Bu taktiğin özünde falanksın tersine, ani hareket gerektirir
osmanlı da savaş taktikleri...

HAREKETLİ SAVUNMA
Hareketli savunma, ya da Esnek savunma, birliklerin belirli mevzi ya da tahkimatlara bağlı olmaksızın hareketli olarak kullanıldığı savunma taktikleridir. Hareketli savunmada, savunma düzeni ve stratejisi, belirli mevzilerin sonuna kadar tutulmasını değil, savaşın gidişatına göre gerektiğinde geri mevzilere çekilinmesini esas alır. Ancak esnek savunmada belirleyici unsur, karşı taarruzlarla düşmanın saldırı düzeninin bozulmasıdır. Savunma ve saldırı birlikte uygulanır.

KANATLARDAN KUŞATMA
Kanatlardan kuşatma, hemen hemen her çarpışma da kullanılan temel askerî manevradır. Birliklerin yüzyüze, yakın çatışmalarında kullanılan, askeri taktiklerin en temel uygulamalarından biridir. Hareket, karşı tarafın merkezden taarruz etmesinin hemen ardından kanatlardan başlatılacak eşzamanlı taarruzla düşman kuvvetlerinin merkezde toplanmasını sağlamak ve kıskaç hareketinin sürdürülmesi ile düşmanın gerisine sarkarak çepeçevre kuşatmaktan oluşmaktadır. Bu hareket esnasında en uç kanatlardan da uygulanan ikinci bir kıskaç hareketiyle, etrafı çevrilen birliğe olası desteklerin de gelmesi engellenir.
Piyade çarpışmalarının çoğu genellikle bu askerî taktik üzerine kuruludur ve yaygın olarak hava çarpışmalarında da kullanılmaktadır. Bu manevra şeklinden kabaca Sun Tzu'nun Savaş Sanatı eserinde de bahsedilir. Ancak Sun Tzu, düşmana birkaçış yolu bırakmanın en iyi yöntem olduğunu tartışmaktadır. Ona göre, tamamiyle etrafı çevrilmiş bir ordu kapana kısılmanın verdiği korkuyla daha dirençli savaşacaktır
Temel olarak uygulanan bu manevra da etrafı çevrilen düşman kuvvetinin gücü daha az ya da denk ise kaçış yolu bırakmadan yoketmek, ya da düşman gücü daha kuvvetli ise kaçış yolu bırakarak, artçı kuvvetlerin kaçan düşmanı temizlemesi gibi değişik tamamlama tarzları bulunmaktadır. Ayrıca, kanatlarda ve merkezde çatışmanın sürdüğü bir sırada, merkezdeki kuvvetlerin ricat izlenimi verecek şekilde geri çekilmesiyle de kendiliğinden sağlanmış olunur.
Hafif süvari birliklerinden oluşan Orta Asya kökenli askeri birliklerin sıklıkla ve başarılı bir biçimde uyguladıkları bir taktik olarak tarihte pek çok kez uygulanmıştır.
Cannae savaşındaHannibal, bu taktiği daha ustalıkla kullanmış, merkezdeki kuvvetlerine uygun zaman geldiğinde geri çekilme emri vermek yerine, merkezi zaten kısa sürede geri çekilmek zorunda kalacak biçimde düzenlemiştir
STRATEJİK BOMBARDIMAN
Stratejik bombardıman, bombardıman uçakları tarafından, düşman ülkedeki askeri stratejik hedeflerin sistemli ve yoğun olarak bombalanmasıdır. Stratejik hedefler, o ülkenin savaşma kapasitesini oluşturan, iktisattaki anlamda, üretim ve dağıtım yapılanışıdır. Stratejik hedeflerin dar yorumu askeri yapılanışlardır. Savaş endüstrisine yönelik -nihai mal ya da aramalı olarak- üretim yapan endüstri tesisleri, petrol rafineleri, ana haberleşme tesisleri bu hedefler arasında yer alır ve giderek düşman ülkenin tüm ekonomik yapılanışını çökertmeye yönelir.
Stratejik bombardımanın geniş anlamda yorumu ise düşman ülke nüfusunun iktisadi anlamda üretim yaparak, bu üretimde çalışarak, savaşın getirdiği zorluklara katlanarak savaşa destek vermelerinin, sivil nüfusun savaş azmini ve desteğini kırmaya yönelir. Bu noktada stratejik bombardıman, askeri olmayan, diğer değişle sivil hedefleri de kapsamına alır. Büyük kentlerin bombalanması buna örnektir.
Stratejik bombardıman, en yoğun biçimiyle II. Dünya Savaşı yıllarında, Britanya Savaşı sırasında, İngiltere'deki askeri hedeflerin yanı sıra -Berlin'in bombalanmasına karşılık olarak- Londra'nın bombalanması ve daha sonra Müttefik ağır bombardıman filolarınca Almanya'daki hedeflerin bombalanması şeklinde gerçekleşmiştir. II. Dünya Savaşı boyunca bu stratejik bombardıman süreci, ağırlıklı hedeflerin sivil ya da askeri olması arasında değişim göstermiştir.

TAKTİK BOMBARDIMAN
Taktik bombardıman, hava unsurlarınca düşman tarafın askeri hedeflerine yönelik hava taarruzlarıdır. Taktik bombardıman, karşı tarafın savaş gücünün, savaşma azim ve kararlılığının, savaşma olanaklarının imhasına yönelir. Bu tarz hava bombardımanında düşmanın karargah, kışla, ikmal depoları, topçu ve tanksavar bataryaları gibi askeri hedeflerinin yanı sıra, savaşı sürdürmesine olanak sağlayan köprü, demiryolu kavşağı gibi ulaşım ve haberleşme tesisleri de vurulmaya çalışılır.

1. eski bir yunan savunma tekniği olan phalanxda niye * savaşan askerlere verilen ad. savaşlarda askerler omuz omuza durup kalkanlarını ve mızraklarını kaldırırlardı. böylece sanki dev bir asker olurlardı.

2. mızrakları haddinden fazla uzun, kalkanları haddinden fazla küçük ve haddinden fazla sağlamdır. bu bölüğün askerlerinin eğitiminde kalkanın sembolik anlamı vardır. bir askerin tek sevdiği kalkanıdır çünkü yanındaki arkadaşını ve kendisini ancak onunla koruyabilir. yanındaki arkadaşı düşerse memleketi düşer. karısına tecavüz edilir, ailesi kılıçtan geçirilir, köyü yakılır. her hoptile bunu bilerek yetiştirilirdi.

bu felsefenin askerlere benimsetilmesindeki en büyük etken sıkı formasyondaki bir hoptile birliğinde en küçük bir yarılma birliğin sonuna sebep olur, bu nedenle öndeki sıranın arkasında en az iki sıra sadece önündekinin düşmesini veya yorulmasını bekler. hoptile birliklerinin tarihteki mucitleri savaş sanatını ibadetmişçesine gerçekleştiren spartalılardır. daha sonra bu birliklerin işlevselliği roma, persler, makedonlar ve hatta kartacalılar tarafından görülmüş dolayısıyla kullanıma alınmıştır. fakat hiçbir devlet hoptilelara spartalılar'da olduğu gibi bir anlam yüklememişlerdir.

ayrıca rome total war ve age of empires gibi oyunlarda upgrade basılmışsa sağlam katliam yapan birliklerdir.

3. antik yunan'da ordunun temelini oluşturan, mızraklı ve zırhlı askerlerin her birine verilen ad. yunan ordusunda 8 veya 16 hoplite yanyana durarak bir formasyon kurardı. bu iyi bir başlangıç saldırısı olmasına rağmen hareket yeteneğini oldukça düşürüp yanlardan gelecek saldırılara karşı çok avantajsız bir durum meydana getirirdi. bir hoplite 22-27 kg arasında değşien ekipman taşırdı. hoplite formasyonu, manevra kabiliyeti yüksek romalı lejyonlar karşısında hantallığı nedeniyle tutunamamıştır.
 
Üst Alt