Son konular

Osmanlı Devletinin Gerileme Sebepleri

SoruCevap

Yeni Üye
Çözümler
1
Tepkime
51
Yaş
36
Coin
256,936
Osmanlı Devletinin Gerileme Sebepleri nelerdir
osmanlı devletinin gerileme sebepleri maddeler halinde
Osmanlı Devletinin Gerileme Sebepleri


Osmanlı İmparatorluğu’nun gerileme nedenleri birkaç gruba ayrılabilir

Merkezi Yönetimin Bozulması

Osmanlı merkezi yönetiminin bozulmasında;

Şehzadelerin sancaklara gönderilmemesinden dolayı, devlet işlerinde yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olmadan devletin başına geçmeleri.
Padişahların tecrübesizliğinden yararlanan saray kadınlarının ve ağalarının devlet yönetiminde etkili olmaları.
Küçük yaşta tahta çıkmaları (4. Mehmed 6 yaşında tahta çıkmıştır).
Önemli makamların liyakata bakılmadan rüşvet ve iltimas yoluyla dağıtılması gibi nedenler etkili olmuştur.

Devlet yönetiminde otoritenin sarsılması, halkın devlete olan güveninin azalmasına ve iç isyanların çıkmasına neden olmuştur. Deneyimsiz kişiler tahta geçmiş, bu nedenle merkezi yönetim bozulmuştur.

Ekonominin Bozulması

16. yüzyılın sonlarından itibaren Osmanlı ekonomisinin bozulmasında;

Coğrafi Keşiflerin etkisiyle ticaret yollarının yön değiştirmesi ve gümrük gelirlerinin büyük ölçüde azalması
17. yüzyılda Avusturya ve İran ile yapılan savaşların yüklü harcamalara yol açması
İhracatın azalması, ithalatın artması ve kapitülasyonların giderek Avrupalı devletlerin sömürü aracı haline gelmesi
Sömürgelerden Avrupa’ya yüklü miktarda altın ve gümüşün gelmesi, bu madenlerin bir miktarının Osmanlı ülkesine girmesi ve paranın değerini düşürerek enflasyonu artırması
Vergilerin yükseltilmesi üzerine köylerde yaşayan insanların vergilerini ödeyemeyerek tarımsal üretimi bırakmaları
Saray masraflarının artması

gibi nedenler etkili olmuştur. Köyden şehre göçler sonucu üretim azalmıştır fazladan asker alımı ile askeri masrafların artması gibi nedenlerde etkili olmuştur.

Askeri Sistemin Bozulması

III. Murat döneminden itibaren kapıkulu ocaklarına kanunlara aykırı asker alınarak sayılarının artırılması
Yeniçerilerin geçim sıkıntısını ileri sürerek askerlik dışında işlerle uğraşmaları
İltizam sisteminin yaygınlaşması üzerine tımar sisteminin önemini kaybetmesi ve eyaletlerde asker yetiştirilmemesi
Askeri bilgisi olmayan insanların komutanlık rütbelerine getirilmesi
Avrupa’da meydana gelen harp teknolojisindeki gelişmelerin takip edilmemesi
Yeniçerilerin sayılarının artmasıyla kendilerini büyük bir güç olarak görmesi.

gibi etkenler Osmanlı askeri sisteminin bozulmasına neden olmuştur.

Sosyal Alandaki Bozulmalar

Tımar sisteminin bozulması, nüfusun artması ve Anadolu’da çıkan Celali isyanları halkın devlete olan güvenini sarsmıştır. 17. yüzyılda başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlerin nüfusları hızla artmış, bu durum şehirlerde işsizliğe ve güvenliğin bozulmasına neden olmuştur. Sonuç olarak, devlet bu isyanları güçlükle bastırdı ve halkın devlete güveni azaldı.

Eğitim Sisteminin Bozulması

Eğitim sisteminin temelini oluşturan medreselerin çağın gerisinde kalması ve Avrupa’da eğitim alanında meydana gelen yeniliklerin takip edilmemesi
Pozitif bilimlerin medreselerin müfredatından çıkarılması
Medrese öğrenimi görmemiş pek çok kişiye ilmi rütbeler verilmesi
Yeni doğmuş çocuklara müderrislik unvanının verilmesi ve beşik uleması diye adlandırılan bir sınıfın ortaya çıkması

Dış Etkenler

Coğrafi Keşiflerle zenginleşen ve ekonomilerini güçlendiren Avrupa devletleri, Rönesans ve Reform hareketleriyle düşünce ve bilim hayatında önemli atılımlar yapmıştır. Osmanlı İmparatorluğu Avrupa’daki teknolojik ve bilimsel gelişmelere ayak uyduramamış, Avrupa’nın gerisinde kalmıştır.
İmparatorluğun batıda iyana,doğuda İran'a kadar ulaşmasıyla imparatorluğun doğal sınırlara ulaşması.
Avrupalıların Haçlı anlayışıyla Osmanlı İmparatorluğu’na hep birlikte saldırmaları duraklamaya neden olmuştur.
17. yüzyılda Osmanlı–Avusturya İlişkileri şu şekilde gelişmiştir.

İç İsyanlar ve Sonuçları

İstanbul Ayaklanmaları


İstanbul isyanları kapıkulu askerlerinden yeniçeriler ve sipahiler tarafından çıkarılmıştır. İstanbul isyanlarının çıkmasında;

Devlet yönetimindeki otorite boşluğundan yararlanan yeniçeri ağaları ve saray kadınlarının yönetimi olumsuz yönde etkilemeleri
Kapıkulu sisteminin değişmesi ve ocağa askerlikle ilgisi olmayan kişilerin alınması
Kapıkulu askerlerinin maaşlarının zamanında ödenmemesi veya ayarı düşük paralarla ödenmesi
Yeniçerilerin cülus bahşişi almak için sık sık padişah değiştirmek istemeleri
Devlet yönetiminde etkin olmak isteyen devlet adamlarının yeniçerileri kışkırtması
Yeniçeri ve sipahilerin çıkarları doğrultusunda hareket etmeyen padişah ve devlet adamlarını görevden uzaklaştırmak istemeleri
Kapıkulu askerlerinin disiplin altında tutulamaması

gibi nedenler etkili olmuştur. İstanbul isyanları devlet düzeni değiştirmeye yönelik olmayıp, yönetimi şahıslara karşı yapılmıştır.İstanbul isyanları sonucunda;
İsyanların zayıflaması
Kadı ve sancak beylerinin kanunlara aykırı davranarak halkı zor duruma düşürmeleri
Osmanlı–İran ve Osmanlı–Avusturya savaşları

gibi nedenler etkiancılar, daima isteklerini yaptırmayı başarmışlar ve Osmanlı merkezi idaresi üzerinde kapıkulu (özellikle yeniçeriler) askerlerinin etkisi artmıştır.
İsyancılar, padişah ve devlet adamlarını görevden almışlar, hatta öldürmüşlerdir.
İsyanlar İstanbul’da asayişin bozulmasına, halkın zor durumda kalmasına, şehirde yangınların çıkmasına ve yağmalamaların yapılmasına neden olmuştur.
Celali isyanları

Celali İsyanları Yavuz Sultan Selim zamanına kadar uzanır. 17. yüzyılda Anadolu’da çıkan isyanlara “Celali İsyanları” denilmiştir. Celali isyanlarının sebepleri;
Eyaletlerde devlet yönetiminin bozulması ve vergi toplamada adaletsiz davranılması
Dirlik sisteminin bozulması ve dirliklerin dağıtımında haksızlıkların yapılması
17. yüzyılda savaşların uzun sürmesi ve yenilgiyle sonuçlanmasından dolayı askerden kaçanların Anadolu’da eşkiyalığa başlaması
Devşirme asıllı devlet adamlarının Anadolu halkıyla kaynaşamamaları
Merkezi otoriteli olmuştur. Celali isyanlarının sonucunda;
Anadolu’da devlet otoritesi sarsılmıştır.
Anadolu’da huzur ve güvenlik bozulmuş, birçok şehir ve kasaba harap olmuştur.
Üretim faaliyetleri azalmış, ekonomi bozulmuştur.
Vergiler toplanamamış ve devletin gelirleri azalmıştır.
Psikolojik değerlerin bozulması
 
Üst Alt