Osmanlı Zamanında Basılan ilk Paralar Hakkında Bilgi
Selçuklular’ın Uç Beyleri’nden olan Osman Bey’in 1299 yılında istiklâlini ilân etmesiyle başlıyan ve 1922 yılına kadar devam eden Osmanlı İmparatorluğu’nun 623 yıllık hayatında, bakır, gümüş ve altın olarak çeşitli madeni paralar bastırılmış ve kullanılmıştır. Osmanlı hükümdarları kendi bastırdıkları paraların yanı başında, başka milletlere ait paraların da kabul edilmesine ve kullanılmasına uzun zaman müsaade etmişlerdir.
İlk Osmanlı altın parasının basıldığı Fatih Sultan Mehmed zamanına kadar ecnebî milletlere ait altın paralar ve bilhassa Venedik Dukası Osmanlı devletinde geçmiş ve kullanılmıştır. Yalnız, Osmanlılar tarafından altın para bastırılmasına başlanınca, ecnebi altınlarının üzerine dörtken içinde (Sah) damgası vurulmak suretiyle geçerliklerini muhafaza etmeleri sağlanmıştır.
Osmanlıların ilk devirlerinde, Selçuklulara ait sikkeler kullanılıyordu. Bu sikkelerin kullanılmasına Murad II zamanına kadar devam olunduğu anlaşılmaktadır. 623 yıllık Osmanlılar devrinde ne cinslerde, ne gibi hususiyetlerle ne miktarda paralar basıldığını tam ve toplu bir şekilde gösteren vesika ve eserler yoktur. Bu sebeple, Osmanlı paralarına ait koleksiyonlar ve kataloglar umumiyetle yerli veya ecnebi bazı tarih yazarlarının ve nümismatların araştırmalarına ve eserlerine dayanmak zaruretindedirler. Osmanlılara ait tarih kitaplarında, paralar hakkında değerli bilgiler varsa da bunlar dağınık olup mütahassıslar tarafından ilmî bir şekilde ele alınmamıştır. Bugün elimizde mevcut en kıymetli iki kitap İsmail Galib’in (Takvim-i Meskûkat-ı Osmaniye) isimli eseriyle, Halil Ethem’in (Meskûkât-ı Osmaniye) adlı eseridir. Bunlardan sonra, İslâm Ansiklopedisi, muhtelif bahislerde, Osmanlı Madenî paralan hakkında oldukça geniş bilgi vermektedir. Biz de kitabımızda bilhassa bu eserlerden geniş surette istifade etmiş olduğumuzu, şükran hislerimizle ifade eylemek isteriz.
Osmanlıların henüz tamamen aydınlığa kavuşmamış olan bilhassa ilk devreleri, tarihî vesikalar üzerinde yapılacak çeşitli çalışmalarla belki ileride öğrenilecektir. Bu suretle Osmanlıların ilk paraları hakkında da yeni bilgiler elde edilebilecektir.
Osmanlılar devrinde ilk madenî gümüş paranın Sultan Orhan zamanında bastırıldığı hususunda birleşilmektedir. Ancak, İstanbul Arkeoloji Müzesinde bulunan ve Yapı ve Kredi Bankasının koleksiyonunda da mevcut olan bir bakır para üzerinde çeşitli görüşler vardır. Bazı nümismatlar bu paranın Osman Bey zamanında bastırılmış olduğu fikrindedirler. Fakat kat’i bir karara bağlanamamaktadır. İsmail Galip Bey eserinde: «İlk zamanlarda Karahisar’da, Osman Bey adına sikke bastırıldığına ve hutbe okunduğuna dair bazı rivayet var ise de pek zayıf ve delilsizdir.» demekte ve aynı zamanda Osman Bey’in yirmiyedi senelik saltanatı esnasında hiç sikke bastırmamış olmasını da uzak bir ihtimal olarak mütalâa etmektedir. Diğer taraftan, bu parayı, kitabında, Sultan Osman’a ait olarak göstermektedir ki bu suretle ilk Osmanlı sikkesi olduğunu kabul ettiği anlaşılmaktadır.
Elimizde mevcut sikkenin iki tarafında da sadece (Halledallahü mülkehü) yazılı olup ne basıldığı yer ne de tarih gösterilmiştir. Para üzerindeki (Halledallahü mülkehü) yazısı Sultan Orhan ve Sultan Murad I zamanlarında bastırılan paralarda da aynen kullanılmıştır. Sultan Yıldırım Bayezid zamanından itibaren paralarda bu yazı (Hullide mülkühü) şeklini almaktadır. Bu duruma göre, yukarıda kaydedilen sikkenin Osman Bey zamanında kestirilmiş olması ihtimali kuvvetlenmektedir. Evliya Çelebi, Osmanlılarda ilk sikke Osman Bey zamanında Bursa’da kesildi, demektedir. (C. 1, sahife 566).
Ancak tarih kitaplarında umumiyetle Osman Beyin Bursa’nın alınışından az evvel vefat ettiği, herhalde Bursa’da hüküm sürmediği kaydedildiğine göre Evliya Çelebi’nin «Bursa’da kesildi» ifadesini ihtiyatla karşılamak gerektiği kanaatindeyiz.
Önceleri Osmanlı paralarının üzerinde dinî bir yazı bulunurdu. Fakat sonraları bundan vazgeçilmiş ve sadece Sultanın ismini, darp yerini ve tarihini gösteren yazılar ve rakamlar konulmaya başlanmıştır. Nitekim, Orhan Gazi’nin bir kısım sikkelerinde sadece (Orhan hullide mülkühü) ibaresi yazılıdır. Darp yeri ile tarihinin para üzerinde muntazaman gösterilmesine Mehmed I zamanında başlanmıştır. Orhan Bey zamanında iki ve beş akçelik gümüş sikkeler de bastırılmıştır. Bunlardan beş akçeliklerin her iki tarafında (Orhan halledallahü mülkehü) yazılıdır ve kuturları 22 m/m yi, ağırlıkları da 5,5-6 gramı bulmaktadır
Selçuklular’ın Uç Beyleri’nden olan Osman Bey’in 1299 yılında istiklâlini ilân etmesiyle başlıyan ve 1922 yılına kadar devam eden Osmanlı İmparatorluğu’nun 623 yıllık hayatında, bakır, gümüş ve altın olarak çeşitli madeni paralar bastırılmış ve kullanılmıştır. Osmanlı hükümdarları kendi bastırdıkları paraların yanı başında, başka milletlere ait paraların da kabul edilmesine ve kullanılmasına uzun zaman müsaade etmişlerdir.
İlk Osmanlı altın parasının basıldığı Fatih Sultan Mehmed zamanına kadar ecnebî milletlere ait altın paralar ve bilhassa Venedik Dukası Osmanlı devletinde geçmiş ve kullanılmıştır. Yalnız, Osmanlılar tarafından altın para bastırılmasına başlanınca, ecnebi altınlarının üzerine dörtken içinde (Sah) damgası vurulmak suretiyle geçerliklerini muhafaza etmeleri sağlanmıştır.
Osmanlıların ilk devirlerinde, Selçuklulara ait sikkeler kullanılıyordu. Bu sikkelerin kullanılmasına Murad II zamanına kadar devam olunduğu anlaşılmaktadır. 623 yıllık Osmanlılar devrinde ne cinslerde, ne gibi hususiyetlerle ne miktarda paralar basıldığını tam ve toplu bir şekilde gösteren vesika ve eserler yoktur. Bu sebeple, Osmanlı paralarına ait koleksiyonlar ve kataloglar umumiyetle yerli veya ecnebi bazı tarih yazarlarının ve nümismatların araştırmalarına ve eserlerine dayanmak zaruretindedirler. Osmanlılara ait tarih kitaplarında, paralar hakkında değerli bilgiler varsa da bunlar dağınık olup mütahassıslar tarafından ilmî bir şekilde ele alınmamıştır. Bugün elimizde mevcut en kıymetli iki kitap İsmail Galib’in (Takvim-i Meskûkat-ı Osmaniye) isimli eseriyle, Halil Ethem’in (Meskûkât-ı Osmaniye) adlı eseridir. Bunlardan sonra, İslâm Ansiklopedisi, muhtelif bahislerde, Osmanlı Madenî paralan hakkında oldukça geniş bilgi vermektedir. Biz de kitabımızda bilhassa bu eserlerden geniş surette istifade etmiş olduğumuzu, şükran hislerimizle ifade eylemek isteriz.
Osmanlıların henüz tamamen aydınlığa kavuşmamış olan bilhassa ilk devreleri, tarihî vesikalar üzerinde yapılacak çeşitli çalışmalarla belki ileride öğrenilecektir. Bu suretle Osmanlıların ilk paraları hakkında da yeni bilgiler elde edilebilecektir.
Osmanlılar devrinde ilk madenî gümüş paranın Sultan Orhan zamanında bastırıldığı hususunda birleşilmektedir. Ancak, İstanbul Arkeoloji Müzesinde bulunan ve Yapı ve Kredi Bankasının koleksiyonunda da mevcut olan bir bakır para üzerinde çeşitli görüşler vardır. Bazı nümismatlar bu paranın Osman Bey zamanında bastırılmış olduğu fikrindedirler. Fakat kat’i bir karara bağlanamamaktadır. İsmail Galip Bey eserinde: «İlk zamanlarda Karahisar’da, Osman Bey adına sikke bastırıldığına ve hutbe okunduğuna dair bazı rivayet var ise de pek zayıf ve delilsizdir.» demekte ve aynı zamanda Osman Bey’in yirmiyedi senelik saltanatı esnasında hiç sikke bastırmamış olmasını da uzak bir ihtimal olarak mütalâa etmektedir. Diğer taraftan, bu parayı, kitabında, Sultan Osman’a ait olarak göstermektedir ki bu suretle ilk Osmanlı sikkesi olduğunu kabul ettiği anlaşılmaktadır.
Elimizde mevcut sikkenin iki tarafında da sadece (Halledallahü mülkehü) yazılı olup ne basıldığı yer ne de tarih gösterilmiştir. Para üzerindeki (Halledallahü mülkehü) yazısı Sultan Orhan ve Sultan Murad I zamanlarında bastırılan paralarda da aynen kullanılmıştır. Sultan Yıldırım Bayezid zamanından itibaren paralarda bu yazı (Hullide mülkühü) şeklini almaktadır. Bu duruma göre, yukarıda kaydedilen sikkenin Osman Bey zamanında kestirilmiş olması ihtimali kuvvetlenmektedir. Evliya Çelebi, Osmanlılarda ilk sikke Osman Bey zamanında Bursa’da kesildi, demektedir. (C. 1, sahife 566).
Ancak tarih kitaplarında umumiyetle Osman Beyin Bursa’nın alınışından az evvel vefat ettiği, herhalde Bursa’da hüküm sürmediği kaydedildiğine göre Evliya Çelebi’nin «Bursa’da kesildi» ifadesini ihtiyatla karşılamak gerektiği kanaatindeyiz.
Önceleri Osmanlı paralarının üzerinde dinî bir yazı bulunurdu. Fakat sonraları bundan vazgeçilmiş ve sadece Sultanın ismini, darp yerini ve tarihini gösteren yazılar ve rakamlar konulmaya başlanmıştır. Nitekim, Orhan Gazi’nin bir kısım sikkelerinde sadece (Orhan hullide mülkühü) ibaresi yazılıdır. Darp yeri ile tarihinin para üzerinde muntazaman gösterilmesine Mehmed I zamanında başlanmıştır. Orhan Bey zamanında iki ve beş akçelik gümüş sikkeler de bastırılmıştır. Bunlardan beş akçeliklerin her iki tarafında (Orhan halledallahü mülkehü) yazılıdır ve kuturları 22 m/m yi, ağırlıkları da 5,5-6 gramı bulmaktadır