Son konular

Osmanlıda Yapılan İran Antlaşmaları Nelerdir

SoruCevap

Yeni Üye
Çözümler
1
Tepkime
56
Yaş
36
Coin
256,936
Osmanlıda Yapılan İran Antlaşmaları Nelerdir




Osmanlıda yapılan İran Antlaşmaları

Amasya (1555)
Ferhat Paşa (1590)
Nasuh Paşa (1612)
Serav (1618)
Kasr-ı Şirin (1639)
Hemadan (1727)
Ahmet Paşa (1732)
İstanbul (1736)
Kerden (1746)
Erzurum (1823)






Antlaşmanın imzalanması sonrası Osmanlı'nın sınırları

Amasya Antlaşması
Kanuni Sultan Süleyman'ın çıktığı 3. İran Seferi sonunda Türkmenlerle savaşmanın anlamsız olduğunun fark edilmesi ve kardeş kavgasına son vermek üzere Osmanlı Devleti ile Safevi Devleti arasında imzalanan bir antlaşmadır.

1 Haziran 1555'te imzalanan bu ilk Osmanlı-Safevi Antlaşması ile Doğu Anadolu, Bağdat Tebriz ve Azerbaycan Osmanlı imtiyaz sahasına girmiş ve buralarda her iki devlet mensupları tücccarlar tarafından serbest ticaret yapılmaya başlanmış ve Osmanlı'nın Anadolu Türkmenlerine baskısına son verilmesi hususunda anlaşma sağlanmıştır.


Bu antlaşma Osmanlı Devleti ile Safevi İran arasında yapılan ilk antlaşmadır. Antlaşmayı Osmanlı Adına Kanuni Sultan Süleyman, Safeviler adına da Şah İsmail'in genç oğlu Şah Tahmaz imzalamıştır.







Ferhat Paşa Antlaşması
III. Murat devrinde 1590 tarihinde Osmanlı Devletiyle Safevilerin yönettiği İran arasında imzalanmış bir antlaşmadır. Duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır.

Kafkaslar'ı tamamen ellerine geçirmek isteyen Osmanlılar 1583-1590 yılları arasında devamlı olarak Safevilerin üzerine seferler düzenlediler. 11 Mayıs 1583'te Meşaleler Muharebesi denilen çarpışmayla başlayan Osmanlı seferleri 1590’da imzalanan Ferhat Paşa Antlaşması ile sona erdi.

Bu antlaşmanın bazı şartları şunlardır:

Ferhat Paşa Antlaşmasıyla Osmanlı doğuda en geniş sınırlarına ulaştı.
Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı.

Bu antlaşma ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. III. Mehmet döneminde Safeviler tarafından antlaşma ihlal edilecektir.








Nasuh Paşa Antlaşması
20 Kasım 1612 tarihinde Osmanlı Devletiyle Safevi hanedanın yönettiği İran arasında imzalanmış bir antlaşmadır.

Antlaşmanın bazı şartları şunlardır:

Nasuh Paşa Antlaşmasıyla Osmanlı Devleti Ferhat Paşa Antlaşmasıyla aldığı toprakları kaybetti.
Safevîler her yıl Osmanlı Padişahı'na iki yüz yük ipek haraç vereceklerdir.

Kanunî Sultan Süleyman zamanında Osmanlı Devleti ile Safevî Devleti arasında Amasya Barış Antlaşması (1555) ile belirlenen sınırlar geçerli olacaktır.
Osmanlı egemenliği altındaki yerler Osmanlılar'da kalacaktır.
Şehrizor Eyaleti'ni istila eden Hilev Han'a ve Seyyid Mübarek'e Safeviler tarafından yardım edilmeyecek.
Şemhal ve Dağıstan üzerinde Osmanlı egemenliği devam edecek.
Osmanlıların, Ruslara karşı yapacakları her hangi bir seferde Safeviler, Osmanlılara yardım edecekler, engel olmayacaklardır.
İranlı Hacılar, Bağdat ve Basra yoluyla değil Halep-Şam üzerinden hacca gidip geleceklerdir.
Kanuni Sultan Süleyman zamanında belirlenen sınırlar çerçevesinde, Osmanlı-Safevi sınırlarını belirlemek için Osmanlı tarafını Bağdat Beylerbeyi Mahmut Paşa ve Van Beylerbeyi Mehmet Paşa temsil edecekler.

Nasuh Paşa Antlaşması 3 yıl kadar yürürlükte kaldıktan sonra Osmanlılarla Safevilerin arası tekrar bozuldu. Şah I. Abbas antlaşma gereği olarak gönderilmesi gereken iki yüz yük ipeği göndermemekte direndi. Yapılan savaşlar ve sürtüşmeler sonucu ancak 1618 yılındaki Serav Antlaşmasıyla barış tekrar sağlandı.








Serav Antlaşması
26 Eylül 1618 tarihinde Osmanlı Devletiyle Safevi hanedanın yönettiği İran arasında imzalanmış bir antlaşmadır.

Antlaşmanın bazı şartları şunlardır:

Kanuni Sultan Süleyman devrinde Amasya Antlaşması ile belirlenen sınırlar esas alınacaktır.
Kars ve Ahıska kaleleri Osmanlılar’da kalacaktır.
Osmanlı hâkimiyetinde bulunan Dağıstan beylerine saldırılmayacak.
Esirler karşılıklı olarak serbest bırakılacak.
Safevi Şahı, Osmanlı Padişahı’na her yıl haraç olarak 100 deve yükü ipek, kumaş vs. kıymetli eşya gönderecektir.

Serav Barış Antlaşması’nın 1612 yılında varılan Nasuh Paşa Barışı’ndan tek farkı 200 deve yükü ipek haracının 100 deve yüküne indirilmiş olmasıdır.







Kasr-ı Şirin Antlaşması
IV. Murat'ın Bağdat Seferi sonucunda 14 yıldır İranlıların elinde bulunan Bağdat'ın fethinden sonra Osmanlı Devleti ile Safevî Devleti arasında 17 Mayıs 1639'da imzalanan 1623-1639 Osmanlı-İran Savaşını sona erdiren ve bugünkü Türkiye - İran sınırını belirleyen antlaşma.

IV. Murat sefere çıkarak 1623'ten beri Safevilerin elinde bulunan Bağdat'ı yeniden Osmanlı topraklarına kattı. Bağdat'ın Osmanlılar tarafından geri alınmasından bir süre sonra iki devlet arasında barış görüşmeleri başladı. 13 gün süren müzakerelerin sonucunda 17 Mayıs 1640'da Kasr-ı Şirin Antlaşması imzalandı. Bu antlaşma ile Bağdat, Basra ve Şehrizor Osmanlılarda kaldı, Ahıska ve Revan ise Safevî Devletine bırakıldı.


Daha sonraki tarihlerde çıkan Osmanlı - İran Savaşlarında ortaya çıkan sınır meseleleri hep Kasr-ı Şirin Antlaşması temelinde çözümlendi.

O tarihlerde Doğu Anadolu'dan başlayıp Basra Körfezinde sona eren 2185 km'lik Osmanlı-İran sınırını belirleyen bu antlaşma aynı zamanda bugünkü Türkiye - İran ve Irak - İran sınırının da büyük ölçüde belirlemiştir.








Hemedan Antlaşması
1727 yılında Osmanlı Devleti ile Safevi-İran yönetimi arasında imzalanan antlaşma.

1723 yılında Şirvan'da çıkan karışıklıklar üzerine Rusya ile anlaşan Osmanlı Devleti'nin Kafkasya ve İran'a üç cephede savaş açtığı; Hoy, Hemedan ve Revan'dan sonra Van Valisi serasker Köprülüzade Abdullah Paşa'nın 1725 yılında Tebriz'e girdiği bilinmektedir. Bunun üzerine İran Şahı II. Tahmasp ile Hemedan Barışı imzalanmıştır.






Ahmet Paşa Antlaşması
10 Ocak 1732 tarihinde Osmanlı Devletiyle Safevilerin yönettiği İran arasında imzalanmış bir antlaşmadır.

Bu antlaşmanın bazı şartları şunlardır:

Kafkasya Osmanlılara verildi.
Batı İran ve Azerbaycan İranlılarda kaldı.
Güneyde Kasr-ı Şirin sınırı değişmedi.
Kuzeyde Aras Irmağı iki ülke arasında sınır yapıldı.

Bu antlaşma, Osmanlı Devletinde sadrazamın, İran’da da Şah’ın değişmesine sebep olmuştur. Fakat uzun vadede bu antlaşma ne Osmanlı Devletini ne de İranlıları tatmin etti ve iki ülke arasındaki çatışmalar 1746 yılına kadar devam etti.






İstanbul Antlaşması (1736)
17 Ekim 1736 tarihinde Osmanlı Devleti ve İran ülkesi'nde kurulan Afşar Hanedanı arasında imzalanmış bir antlaşmadır. Bu antlaşmayla Osmanlılar Nadir Şah'ı İran Şahı olarak kabul ettiler.






Kerden Antlaşması 1746
tarihinde Osmanlı Devleti ile Afşar Hanedanı kurucusu Nadir Şah'ın yönettiği İran arasında imzalanmış bir antlaşmadır.

Bu antlaşma II. Kasr-ı Şirin Antlaşması olarak da bilinir. Çünkü bu antlaşmayla Kasr-ı Şirin Antlaşması sınırlarına geri dönülmüştür. Kerden Antlaşması Osmanlı-İran Savaşlarına son verdi ve barış dönemini başlattı.




ERZURUM BARIŞ ANTLAŞMASI
28 Temmuz 1823
Ruslara büyük ölçüde toprak kaptıran İran, bu topraklar karşılığında Osmanlılardan toprak almak için, Avrupalıların da kışkırtmalarıyla Bağdat ve Şehrizor bölgelerine saldırılar düzenledi. Sınır olaylarının ve saldırıların yoğunlaşması üzerine II. Mahmut İran’a savaş ilan etti ( 1820 ).

İran orduları Doğu Anadolu’daki aşiretlerin de yardımıyla Doğu Beyazıt’ı ve Bitlis’i aldılar. Erzurum ve Diyarbakır’a doğru iki koldan ilerlediler. Osmanlı ordularının gücünün yok olduğu bir sırada İran ordusunda büyük bir kolera salgını başladı. İran Ordusu’nun ağır kayıplar vermesi üzerine barış istendi. 28 Temmuz 1823 tarihinde Erzurum Antlaşması imzalanarak 1639 ve 1746 Kasrı Şirin Antlaşması yeniden yürürlüğe girdi.
 
Üst Alt