Hazreti Ali (ALLAH ondan razı olsun), Hazreti Peygamber (ALLAH'ın salat ve selamı Onun uzerine olsun)' i vasfettiği zaman, şoyle buyurdu:
Hazreti Peygamberin boyu ne cok kısa, ne de cok uzundu, orta boyluydu Ne kıvırcık kısa ne duz uzun saclı; sacı, kıvırcıkla duz arasında idi Değirmi (yuvarlak) yuzlu, duru beyaz tenli, iri ve siyah gozlu, uzun kirpikliydi İri kemikli ve geniş omuzluydu Goğsu, ortadan karnına kadar kılsızdı İki avucu ve tabanları dolgundu Yuruduğu zaman, sanki yokuş aşağı iner gibi rahatlıkla ilerlerdi Sağına ve soluna baktığında butun vucuduyla donerdi İki omuzu arasında Nubuvvet Muhruvardı Bu Onun sonuncu peygamber oluşunun nişanesi idi O, insanların en comert gonullusu, en doğru sozlusu, en yumuşak huylusu, en arkadaş canlısıydı Kendilerini ansızın gorenler Onun heybeti karşısında sarsıntı gecirirler, fakat ustun vasıflarını bilerek sohbetinde bulunanlar ise, Onu her şeyden cok severlerdi
Oturuş tarzları: Peygamberimiz (sav) kimseye darlık vermemek icin,ashab icinde ayaklarını uzatıp oturdukları vaki değildir Umumiyetle kıbleye muteveccih otururlardı Yanlarına gelen misafirlerin altına coğu zaman sırtlarında ki abayı serer ve otururlardı Bazen de misafirlerine kendi minderlerini verirlerdi
Konuşmaları: Peygamberimizin konuşmaları tatlı ve tesirli idi Soz soyledikleri zaman gur ve yuksek sesle, kelimeleri tane tane soylerdi Hatta dinleyenler sozlerini ezberleyebilirlerdi Sozlerini umumiyetle uc defa tekrar ederler,konuşma esnasında başını yukarıya kaldırırlardı Kimseye fena soz soylemez ve kimsenin sozunu kesmezdi Boş soz asla konuşmazlardı
Peygamberimizin ilk zevceleri Hz Hatice(ra) validemizin ilk kocasından Hind adında bir oğlu vardı Hz Hind (ra) iyi bir hatipti Hz Hasan bir gun Hind'e Peygamberin konuşma tarzı nasıldı?diye sormuş O da: Peygamber daima duşunur ve sukutu ihtiyar ederlerdi Luzum hasıl olmadıkca konuşmazlardı Konuştukları zamanda her kelimeyi acık ve fasih olarak soylerlerdi Elleriyle işaret ettikleri zaman butun kolunu kaldırırlardı Bir şeye taaccub edince elini iceri cevirirlerdi Bazen bir şey soylerken iki elini birbirine carparlardı Soz esnasında latife yaparak, gozlerini one indirirlerdi Nadiren guler,fakat ekseriya tebessum ederlerdi
Bazı rivayetlere gore de Peygamberimiz hicbir zaman kahkaha ile gulmemişlerdi Resuli Ekrem hiddetli hallerinde de,normal zamanlarında da daima hakkı soylerlerdi Kendileri guzel konuşurlar ve guzel konuşmayanlara da iltifat etmezlerdi Konuşulması ve anlatılması gereken bazı şeylere kinaye yolu ile işaret ederlerdi Kendileri sustukları zaman ashab konuşurlardı
Giyinişleri: Resulu Ekrem hazretleri giyinişlerinde muayyen bir tarz takip etmezler; izar, rida,gomlek ve cubbeden ne bulurlarsa onu giyerlerdi Sade giyinmeyi severler,yeşil elbiseden hoşlanır ve ekseriya beyaz giyerlerdi Bazen işleme kaftan giydikleri de olurdu Beyaz tenlerine cok guzel yakışan atlastan bir kaftanları vardı Elbiselerini topuktan aşağı uzatmazlardı Sarığının taylasanını omuzları arasına sarkıtırlardı Bazı rivayetlere gore Allah'ın Resulu Hullei humra denilen,uzerinde kırmızı cizgiler bulunan yemen kumaşı kullanırlardı Resulullahın irtihalini muteakip Hz Aişe O'nun son dakikaları esnasında giydikleri elbiseyi halka gostermişlerdi Bunlar yamalı bir ortu,el dokuması sert bir entariden ibaretti Peygamberimizin ayakkabıları sandal şeklinde olup,bağları bağlanıp bu suretle ayaklarını tutarlardı
Umumi adetleri: Peygamberimiz umumiyetle sağ eliyle iş gormeyi severlerdi Ayakkabılarını giyerken once sağ ayakkabılarını giyerlerdi Camiye girerken once sağ ayağıyla adım atarlar,şayet birşey dağıtacak olursalar sağında bulunanlardan başlar ve bir iş yapacakları zaman besmele cekerlerdi Elbiseyi de once sağdan giyerler,soldan cıkarırlardı
Hz Enes(ra) diyorlar ki: Resulullah(sav) bir gun evime gelerek su istediler,ben de sut getirdim O'nun solunda Hz Ebubekir,onunde Hz Omer,sağ tarafında da bir bedevi oturuyordu Peygamberimiz sutu ictikten sonra Hz Omer kabı Hz Ebubekire uzatmak istemişti Resulu Ekremse sağ tarafında bulunan bedeviye ikramını istemişti
Peygamberimiz ashabı kunyeleriyle cağırır cocuğu olan kadınlara da kunyeleriyle seslenirlerdi Cocuğu olmayan kadınlara da bir kunye bulur ve oyle seslenirlerdi Boylece herkesin gonlunu hoş ederlerdi
Yemek yiyiş tarzları: Peygamberimiz zahidane bir hayat yaşadıklarından,bulduklarını yerler ve kalabalıkla yemekten zevk duyarlardı Yemeği yere diz cokup,iki ayağı uzerine oturarak,besmele ile yerlerdi Sıcak yemek yemezle ve sıcak yemekte bereket olmayacağını soylerlerdi Sıcak yemekte bereket yoktur Allahu Teala bize ateş yedirmez Oyle ise yemeği soğutunbuyurmuşlardır
Bir gun Hz Osman Rasulullah'a palUze yemeği getirdi Resulu Ekrem yemeği yedikten sonra Bu nedir ve nasıl yapılır?diye sordu Hz Osman anam babam sana feda olsun ya Resulullah! Yağ ile balı tavaya koyar ateşle eritiriz Sonra buğday ununun ozunu alır,tavaya dokeriz Sonra katılaşıncaya kadar karıştırırız Sonra gorduğunuz gibi helva olurdedi Peygamber de gercekten guzel yemek buyurdular
Allah Rasulu elenmemiş arpa unundan yapılan ekmeği yerler,salatalığı da taze hurma ve tuz ile yerlerdi Su icerken uc kerede icmeyi adet edinmişlerdi Her defasında besmele ile başlar ve hamd ile bitirirlerdi Cemaat icin su veya sut ictiklerinde kabı hemen sağındakine verir,boylece devretmesini arzu ederlerdi İctikleri kaba uflemezler,nefes vermezlerdi Kabı uzaklaştırdıktan sonra nefes alır veya verirlerdi Evin icinde bir cariyeden daha utangac hareket ederler,yemek istemezler;ancak sofra kurulursa yerlerdi Yedirilinden yer,icirilinden icerdi Yiyecek ve iceceği bizzat kendisi aldıkları da olurdu
Yolculuk esnasında adetleri: Peygamberimiz cihad ve umre icin yola cıktıkları zaman,kendilerine refakat edecek zevcelerini de kura ile tayin ederlerdi Peygamber umumiyetle perşembe gunleri yola cıkmaktan hoşlanırlar,sabah erkenden yola cıkmayı tercih ederlerdi Bineğine binerkenBismillahderler,uzerine yerleşince uc defa tekbir getirerek,hamd ederlerdi Yolda tepeye cıktıkca tekbir, yokuş indikce de tesbih ederlerdi Yolculuktan donunce once camiye giderler,iki rekat namaz kılarlar,sonra evlerine giderek aileleriyle goruşurlerdi
Allah Rasulu yolda yururken sağa sola bakmadan,adeta bir yokuştan aşağı iner gibi kolaylık ve suratle yururlerdi Yurume esnasında kucuk fakat sık adım atarlardı Yanlarında gidenler coğu zaman geri kalır veya guclukle yetişebilirlerdi Bir şeye veya bir yere bakmak icap ederse butun vucutları ile donup oyle bakarlardı
Hz Ali'nin (ra) beyanına gore Peygamberimiz Efendimiz (sav):
* Uzuna yakın orta boylu, iri kemikli, iri yapılı, guclu kuvvetli ve yakışıklı bir insandı
* Cildi yumuşak, teni kırmızıya calan beyazdı
* Kirpikleri siyah ve uzundu
* Gozleri kara ve buyukce idi
* İki kaşının arası acık, fakat kaşları birbirine yakındı
* Sacları ne dumduz ne de kıvırcıktı
* Sakalı sık ve bir tutamdı
* Buyuk başlı ve hilal kaşlıydı
* Alnı yuksek, burnu cekme, boynu uzun, goğsu genişti
* Karnı ile goğsu bir idi, şişman değildi Zayıf da değildi, sıkı etliydi
* Ayaklarının altı cukur idi; duz taban değildi
* Gozleri uzağı gorur, kulakları uzaktan ses alırdı
* Ağızları genişce idi
* Dişleri sıktı
* Yuzunun butun cizgileri gorunurdu
* Omuzları etli, omuz kemikleri enliydi
***
Ebu Hureyre (ra) Peygamberimiz Efendimiz (sav)'i tanıtırken şu vasıflarla vasfetmişti:
* Peygamberimiz Efendimiz, orta boylu idi, fakat uzuna daha yakındı
* Beyaz tenli idi
* Sakal kılları siyahtı
* Dişleri cok guzeldi
* Gozlerinin kirpikleri sık ve uzundu
* İki omuz arası genişti
* Yanakları ne şişkin ne de cokuktu
* Ayağının butunuyle yere basardı
* Butun vucuduyla one doner ve butun vucuduyla arkaya donerdi
* Ne O'ndan once ve ne de O'ndan sonra guzellikte O'nun gibisini gormedim
***
Sahabei Kiram'dan Cabir bin Semure (ra) de Efendimiz Aleyhisselatu Vesselam'ın fiziki halini şu vasıflarla tanıtmıştır
Demiştir ki:
* Ben mehtaplı bir gecede Peygamber Aleyhisselam'ı gordum Uzerinde bir cubbe vardı Rasulullah'ın nurlu yuzu ile ay'ın yuzunden hangisinin daha guzel olduğunu tesbit etmek maksadıyla once Allah'ın RasUlunun yuzune baktım; daha sonra da ay'ın yuzune baktım Vallahi bana gore, Peygamberimiz Efendimizin o mubarek yuzleri Ay'dan cok daha guzeldi
***
Sahabe'den Bera bin Azib (ra) de RasUlullah (sav) Efendimizi şoyle vasfetmiştir:
* Peygamberimiz Efendimiz (sav) orta boylu idi
* İki omuzlarının arası genişce idi
* Mubarek başlarından omuzlarına doğru uzanan sacları, kulak yumuşağına kadar inerdi
* Peygamber Aleyhisselam (sav) o kadar guzeldi ki, ben ondan daha guzel bir kimse gormedim
***
Kaynaklar:
1 Tirmizi, Şemail ve Menakıb 638
2 Nesai, 8183
3 Muslim, Fezail b 9193
4 Buhari Libas: 75758; menakıb: 4164165
5 Edebu'l Mufret: 2520, 659
Hazreti Peygamberin boyu ne cok kısa, ne de cok uzundu, orta boyluydu Ne kıvırcık kısa ne duz uzun saclı; sacı, kıvırcıkla duz arasında idi Değirmi (yuvarlak) yuzlu, duru beyaz tenli, iri ve siyah gozlu, uzun kirpikliydi İri kemikli ve geniş omuzluydu Goğsu, ortadan karnına kadar kılsızdı İki avucu ve tabanları dolgundu Yuruduğu zaman, sanki yokuş aşağı iner gibi rahatlıkla ilerlerdi Sağına ve soluna baktığında butun vucuduyla donerdi İki omuzu arasında Nubuvvet Muhruvardı Bu Onun sonuncu peygamber oluşunun nişanesi idi O, insanların en comert gonullusu, en doğru sozlusu, en yumuşak huylusu, en arkadaş canlısıydı Kendilerini ansızın gorenler Onun heybeti karşısında sarsıntı gecirirler, fakat ustun vasıflarını bilerek sohbetinde bulunanlar ise, Onu her şeyden cok severlerdi
Oturuş tarzları: Peygamberimiz (sav) kimseye darlık vermemek icin,ashab icinde ayaklarını uzatıp oturdukları vaki değildir Umumiyetle kıbleye muteveccih otururlardı Yanlarına gelen misafirlerin altına coğu zaman sırtlarında ki abayı serer ve otururlardı Bazen de misafirlerine kendi minderlerini verirlerdi
Konuşmaları: Peygamberimizin konuşmaları tatlı ve tesirli idi Soz soyledikleri zaman gur ve yuksek sesle, kelimeleri tane tane soylerdi Hatta dinleyenler sozlerini ezberleyebilirlerdi Sozlerini umumiyetle uc defa tekrar ederler,konuşma esnasında başını yukarıya kaldırırlardı Kimseye fena soz soylemez ve kimsenin sozunu kesmezdi Boş soz asla konuşmazlardı
Peygamberimizin ilk zevceleri Hz Hatice(ra) validemizin ilk kocasından Hind adında bir oğlu vardı Hz Hind (ra) iyi bir hatipti Hz Hasan bir gun Hind'e Peygamberin konuşma tarzı nasıldı?diye sormuş O da: Peygamber daima duşunur ve sukutu ihtiyar ederlerdi Luzum hasıl olmadıkca konuşmazlardı Konuştukları zamanda her kelimeyi acık ve fasih olarak soylerlerdi Elleriyle işaret ettikleri zaman butun kolunu kaldırırlardı Bir şeye taaccub edince elini iceri cevirirlerdi Bazen bir şey soylerken iki elini birbirine carparlardı Soz esnasında latife yaparak, gozlerini one indirirlerdi Nadiren guler,fakat ekseriya tebessum ederlerdi
Bazı rivayetlere gore de Peygamberimiz hicbir zaman kahkaha ile gulmemişlerdi Resuli Ekrem hiddetli hallerinde de,normal zamanlarında da daima hakkı soylerlerdi Kendileri guzel konuşurlar ve guzel konuşmayanlara da iltifat etmezlerdi Konuşulması ve anlatılması gereken bazı şeylere kinaye yolu ile işaret ederlerdi Kendileri sustukları zaman ashab konuşurlardı
Giyinişleri: Resulu Ekrem hazretleri giyinişlerinde muayyen bir tarz takip etmezler; izar, rida,gomlek ve cubbeden ne bulurlarsa onu giyerlerdi Sade giyinmeyi severler,yeşil elbiseden hoşlanır ve ekseriya beyaz giyerlerdi Bazen işleme kaftan giydikleri de olurdu Beyaz tenlerine cok guzel yakışan atlastan bir kaftanları vardı Elbiselerini topuktan aşağı uzatmazlardı Sarığının taylasanını omuzları arasına sarkıtırlardı Bazı rivayetlere gore Allah'ın Resulu Hullei humra denilen,uzerinde kırmızı cizgiler bulunan yemen kumaşı kullanırlardı Resulullahın irtihalini muteakip Hz Aişe O'nun son dakikaları esnasında giydikleri elbiseyi halka gostermişlerdi Bunlar yamalı bir ortu,el dokuması sert bir entariden ibaretti Peygamberimizin ayakkabıları sandal şeklinde olup,bağları bağlanıp bu suretle ayaklarını tutarlardı
Umumi adetleri: Peygamberimiz umumiyetle sağ eliyle iş gormeyi severlerdi Ayakkabılarını giyerken once sağ ayakkabılarını giyerlerdi Camiye girerken once sağ ayağıyla adım atarlar,şayet birşey dağıtacak olursalar sağında bulunanlardan başlar ve bir iş yapacakları zaman besmele cekerlerdi Elbiseyi de once sağdan giyerler,soldan cıkarırlardı
Hz Enes(ra) diyorlar ki: Resulullah(sav) bir gun evime gelerek su istediler,ben de sut getirdim O'nun solunda Hz Ebubekir,onunde Hz Omer,sağ tarafında da bir bedevi oturuyordu Peygamberimiz sutu ictikten sonra Hz Omer kabı Hz Ebubekire uzatmak istemişti Resulu Ekremse sağ tarafında bulunan bedeviye ikramını istemişti
Peygamberimiz ashabı kunyeleriyle cağırır cocuğu olan kadınlara da kunyeleriyle seslenirlerdi Cocuğu olmayan kadınlara da bir kunye bulur ve oyle seslenirlerdi Boylece herkesin gonlunu hoş ederlerdi
Yemek yiyiş tarzları: Peygamberimiz zahidane bir hayat yaşadıklarından,bulduklarını yerler ve kalabalıkla yemekten zevk duyarlardı Yemeği yere diz cokup,iki ayağı uzerine oturarak,besmele ile yerlerdi Sıcak yemek yemezle ve sıcak yemekte bereket olmayacağını soylerlerdi Sıcak yemekte bereket yoktur Allahu Teala bize ateş yedirmez Oyle ise yemeği soğutunbuyurmuşlardır
Bir gun Hz Osman Rasulullah'a palUze yemeği getirdi Resulu Ekrem yemeği yedikten sonra Bu nedir ve nasıl yapılır?diye sordu Hz Osman anam babam sana feda olsun ya Resulullah! Yağ ile balı tavaya koyar ateşle eritiriz Sonra buğday ununun ozunu alır,tavaya dokeriz Sonra katılaşıncaya kadar karıştırırız Sonra gorduğunuz gibi helva olurdedi Peygamber de gercekten guzel yemek buyurdular
Allah Rasulu elenmemiş arpa unundan yapılan ekmeği yerler,salatalığı da taze hurma ve tuz ile yerlerdi Su icerken uc kerede icmeyi adet edinmişlerdi Her defasında besmele ile başlar ve hamd ile bitirirlerdi Cemaat icin su veya sut ictiklerinde kabı hemen sağındakine verir,boylece devretmesini arzu ederlerdi İctikleri kaba uflemezler,nefes vermezlerdi Kabı uzaklaştırdıktan sonra nefes alır veya verirlerdi Evin icinde bir cariyeden daha utangac hareket ederler,yemek istemezler;ancak sofra kurulursa yerlerdi Yedirilinden yer,icirilinden icerdi Yiyecek ve iceceği bizzat kendisi aldıkları da olurdu
Yolculuk esnasında adetleri: Peygamberimiz cihad ve umre icin yola cıktıkları zaman,kendilerine refakat edecek zevcelerini de kura ile tayin ederlerdi Peygamber umumiyetle perşembe gunleri yola cıkmaktan hoşlanırlar,sabah erkenden yola cıkmayı tercih ederlerdi Bineğine binerkenBismillahderler,uzerine yerleşince uc defa tekbir getirerek,hamd ederlerdi Yolda tepeye cıktıkca tekbir, yokuş indikce de tesbih ederlerdi Yolculuktan donunce once camiye giderler,iki rekat namaz kılarlar,sonra evlerine giderek aileleriyle goruşurlerdi
Allah Rasulu yolda yururken sağa sola bakmadan,adeta bir yokuştan aşağı iner gibi kolaylık ve suratle yururlerdi Yurume esnasında kucuk fakat sık adım atarlardı Yanlarında gidenler coğu zaman geri kalır veya guclukle yetişebilirlerdi Bir şeye veya bir yere bakmak icap ederse butun vucutları ile donup oyle bakarlardı
Hz Ali'nin (ra) beyanına gore Peygamberimiz Efendimiz (sav):
* Uzuna yakın orta boylu, iri kemikli, iri yapılı, guclu kuvvetli ve yakışıklı bir insandı
* Cildi yumuşak, teni kırmızıya calan beyazdı
* Kirpikleri siyah ve uzundu
* Gozleri kara ve buyukce idi
* İki kaşının arası acık, fakat kaşları birbirine yakındı
* Sacları ne dumduz ne de kıvırcıktı
* Sakalı sık ve bir tutamdı
* Buyuk başlı ve hilal kaşlıydı
* Alnı yuksek, burnu cekme, boynu uzun, goğsu genişti
* Karnı ile goğsu bir idi, şişman değildi Zayıf da değildi, sıkı etliydi
* Ayaklarının altı cukur idi; duz taban değildi
* Gozleri uzağı gorur, kulakları uzaktan ses alırdı
* Ağızları genişce idi
* Dişleri sıktı
* Yuzunun butun cizgileri gorunurdu
* Omuzları etli, omuz kemikleri enliydi
***
Ebu Hureyre (ra) Peygamberimiz Efendimiz (sav)'i tanıtırken şu vasıflarla vasfetmişti:
* Peygamberimiz Efendimiz, orta boylu idi, fakat uzuna daha yakındı
* Beyaz tenli idi
* Sakal kılları siyahtı
* Dişleri cok guzeldi
* Gozlerinin kirpikleri sık ve uzundu
* İki omuz arası genişti
* Yanakları ne şişkin ne de cokuktu
* Ayağının butunuyle yere basardı
* Butun vucuduyla one doner ve butun vucuduyla arkaya donerdi
* Ne O'ndan once ve ne de O'ndan sonra guzellikte O'nun gibisini gormedim
***
Sahabei Kiram'dan Cabir bin Semure (ra) de Efendimiz Aleyhisselatu Vesselam'ın fiziki halini şu vasıflarla tanıtmıştır
Demiştir ki:
* Ben mehtaplı bir gecede Peygamber Aleyhisselam'ı gordum Uzerinde bir cubbe vardı Rasulullah'ın nurlu yuzu ile ay'ın yuzunden hangisinin daha guzel olduğunu tesbit etmek maksadıyla once Allah'ın RasUlunun yuzune baktım; daha sonra da ay'ın yuzune baktım Vallahi bana gore, Peygamberimiz Efendimizin o mubarek yuzleri Ay'dan cok daha guzeldi
***
Sahabe'den Bera bin Azib (ra) de RasUlullah (sav) Efendimizi şoyle vasfetmiştir:
* Peygamberimiz Efendimiz (sav) orta boylu idi
* İki omuzlarının arası genişce idi
* Mubarek başlarından omuzlarına doğru uzanan sacları, kulak yumuşağına kadar inerdi
* Peygamber Aleyhisselam (sav) o kadar guzeldi ki, ben ondan daha guzel bir kimse gormedim
***
Kaynaklar:
1 Tirmizi, Şemail ve Menakıb 638
2 Nesai, 8183
3 Muslim, Fezail b 9193
4 Buhari Libas: 75758; menakıb: 4164165
5 Edebu'l Mufret: 2520, 659