Piaget'nin Bilişsel Gelişim Kuramı
Bireyin çevresindeki dünyayı anlama ve öğrenmesini sağlayan aktif zihinsel faaliyetlerdeki gelişime bilişsel gelişim adı verilmektedir. Bilişsel gelişim; bebeklikten yetişkinliğe kadar bireyin çevreyi dünyayı anlama yollarının daha karmaşık ve etkili hale gelmesi sürecidir.
Piaget'ye göre çocuk dünyanın pasif alıcısı değildir. Bilgiyi kazanmada aktif bir role sahiptir. Ayrıca değişik yaşlardaki çocukların ve yetişkinlerin dünyaları birbirlerinden farklıdır. Piaget bu farklılığın nedenlerini incelemiş ve bireyin dünyayı anlamasını sağlayan bilişsel süreçleri açıklamaya çalışmıştır. (Senemoğlu 2007)
Piaget bilişsel gelişimi biyolojik ilkelerle açıklamıştır. Piaget'ye göre gelişim Kalıtım ve çevrenin etkileşiminin bir sonucudur. Bilişsel gelişimi etkileyen ilkeleri de şöyle belirlemektedir.
* Olgunlaşma
* Yaşantı
* Uyum
* Örgütleme
* Dengeleme
Bilişsel Gelişim Kuramı İle İlgili Temel Kavramlar Piaget'nin bilişsel gelişim kuramını daha iyi anlayabilmek için kuramın temel kavramları aşağıda açıklanmıştır.
Zekâ: Piaget zekânın bir takım test maddeleriyle belirlenmesine karşıdır. Ona göre zekice davranmak organizmanın yaşamı için en uygun koşulları sağlamaktır. Diğer bir deyişle zekâ organizmanın çevreye etkin bir şekilde uyum sağlamasına yardım eder; gerek organizma gerekse çevre sürekli değiştiğinden bu ikisi arasındaki zekice etkileşimler de değişmek zorundadır. Zekice etkinlik var olan her durumda organizmanın en iyi koşullarda yaşamasını sağlamaya yöneliktir.
Şema: Şema bireyin çevresindeki dünyayı anlamak için geliştirdiği bir bilgisayar programı gibidir. Çevresindeki problemleri anlama çözme dünyayla baş etme yollan yapıları olarak düşünülebilir. Şema yeni gelen bilginin yerleştirileceği bir çerçevedir. Bilişsel yapılar ya da şema yoluyla birey çevresine uyum sağlar ve çevreyi organize eder. Piaget vücudun yaşamını sürdürmesi için yapıları (organları) olduğu gibi zihninde yapıları olduğuna inanmaktadır. Kuşkusuz bu yapılar gözlenemez ancak davranışlardan yordanabilir. (Senemoğlu 2007) Şemalarla ilgili önemli bir nokta sürekli olarak olgunlaşma ve yaşantı kazanma yoluyla değişmeye uğrayıp yeniden organize edilebilir olmalarıdır.
Bebeğin doğduğundaki ilk şemaları refleksif etkinliklerdir. Bunlar; emme yakalama vb. çok basit şemalardır. Bebeklikten yetişkinliğe doğru şemalar olgunlaşma yaşantı kazanma uyum ve örgütleme yoluyla sürekli olarak değişir gelişirler.
Uyum: Daha önce de belirtildiği gibi uyum fonksiyonel bir değişmezdir. Yani uyum yaşam boyunca devam eder. Bilişsel gelişim açısından olduğu kadar diğer fiziksel ve psikososyal gelişim açısından da sürekli olarak uyum sağlanmak durumundadır. (Senemoğlu 2007)
Piaget'ye göre uyumun iki yönü vardır. Bunlar özümleme (assimilation) ve düzenlemedir (accomodation)
Özümleme bireyin kendisinde var olan bilişsel yapılarla (şemalarla) çevresine uyumunu sağlayan bilişsel bir süreçtir. Diğer bir deyişle; çocuğun karşılaştığı yeni bir olayı fikri objeyi kendisinde daha önceden var olan bilişsel yapı içine alması sürecidir. Çevresine kendisinde var olan bilişsel yapılarla tepkide bulunmasıdır. (Senemoğlu 2007)
Mevcut şemayı yeni durumlara objelere olaylara göre yeniden biçimlendirme şekillendirme sürecine "düzenleme" (accomodation) adı verilmektedir. Her yaşantı özümleme ve düzenlemeyi kapsar. Eğer mevcut bilişsel yapılar yeni durumlara cevap vermek için uygun ise özümleme yapılır. Yeterli değilse mevcut bilişsel yapılar yeniden düzenlenir. Bu yeniden düzenleme kabaca öğrenmeye eşdeğer görülmektedir. Yeniden düzenleme olmadan tek başına özümleme ile öğrenme ve dolayısıyla da gelişme mümkün değildir. (Senemoğlu 2007)
Dengeleme: Piaget'ye göre bilişsel gelişimin temelindeki itici güç dengeleme kavramında yatmaktadır. Ona göre tüm organizmalar doğuştan kendileri ve başkalarıyla uyumlu ilişkiler kurmalarını sağlayacak özelliklere sahiptirler. Yani organizmanın tüm donanımı en yüksek uyumunu sağlamaya yöneliktir. Dengeleme de bu içsel eğilimi yaşantılarla organize edici bir süreçtir. (Senemoğlu 2007)
PİAGET’YE GÖRE BİLİŞSEL GELİŞİM DÖNEMLERİ
Piaget'e göre bilişsel gelişim birbirini izleyen dört dönem içinde ortaya çıkmaktadır. Dönemler ilerledikçe çocukların kavrama ve problem çözme yeteneklerinde niteliksel gelişmeler gözlenmektedir. (Erden 2005)
Duyusal Motor (0 - 2) Duyular yolu ile dış dünyanın algılandığı nesnelerin görünmediği zamanlarda da var olduğunun farkına varılmaya başlandığı dönemdir. Bu dönemdeki bebek refleks halindeki hareketlerden amacı olan hareketlere geçmeye başlar.
İşlem Öncesi Dönem(2 - 6) Dilin kullanımının ve sembollerin geliştirildiği dönemdir. Çocuklar mantıksal olarak sadece tek yönlü olarak düşünürler. Diğer insanların bakış açılarını algılamada zayıftırlar.
Somut İşlemler (6 - 11) Problemlere mantıklı çözümlerin getirildiği dönemdir. Çocuklar kuralları anlayabilirler. Fakat çoğunlukla somut nesneler üzerinde düşünürler.
Soyut İşlemler (11 - 18) Karmaşık problemlere mantıklı çözümlerin getirildiği dönemdir. Daha soyut düşünme ve sosyal konularda fikirlerin geliştirildiği dönemdir.
Piaget bilişsel gelişim dönemlerini Duyusal-Motor İşlem Öncesi Somut işlemler ve Soyut İşlemler olmak üzere dört dönem içinde incelenmektedir.
1. DUYUSAL – MOTOR DÖNEMİ (0–2 YAŞ) Bebek bu aşamada dış dünyayı keşfetmede duyularını ve motor becerilerini kullandığından bu döneme duyusal- motor adı verilmektedir. Bütün bebekler doğuştan reflekstif davranışlara sahiptir. Yeni doğan bebeğin dudaklarınıza dokunduğunda emmeye başlar; elinizi avucuna koyduğunuzda yakalar. Bu refleksler çocuğun ilk biliş şemalarını oluşturur. (Senemoğlu 2007).
2. İŞLEM ÖNCESİ DÖNEM (2–7 YAŞ) İşlem öncesi dönem ikiye ayrılmaktadır. Bunlar;
a) Sembolik dönem ya da kavram öncesi dönem (2–4 yaş) b) Sezgisel dönem (4-7 yaş) dır.
a) Sembolik dönem ya da kavram öncesi dönem İki dört yaşlarını kapsamaktadır. Bu dönemde çocukların dili çok hızla gelişir ancak geliştirdikleri kavramlar ve kullandıkları sembollerin anlamları kendilerine özgüdür; çoğu zaman gerçek değildir.
2–4 yaşlarında çocuk gözünün önünde bulunmayan ya da hiç mevcut olmayan nesne olay kişi varlığı temsil eden semboller geliştirmeye başlar. (Senemoğlu 2007)
• Bu dönemdeki çocuklar ben merkezlidir. Kendilerini başkalarının yerine koyamazlar. Dünyayı başkalarının açısından göremezler. • Objeleri sadece tek bir özellikleri açısından sınıflandırılabilirler. Örneğin; renklerine göre sınıflandırma ya da biçimlerine göre sınıflandırma gibi. • Bir özellik bakımından farklı olan nesnelerin farkını göremezler. (Örneğin; yeşil üçgenlerle yeşil kareleri bir arada gruplayabilir.) • Mantık yürütmede tümevarım ya da tümdengelim yollarını kullanamazlar. Mantıkları değişken ve yüzeyseldir. Tek yönlü düşünürler. Örneğin kedi dört bacaklı ve tüylü küçük bir hayvandır. Buda dört bacaklı küçük ve tüylü bir hayvan o halde buda kedidir diyebilir. (Senemoğlu 2007)
b) Sezgisel Dönem 4–7 yaş arasını kapsar. Çocuklar bu dönemde mantık kurallarına uygun düşünme yerine sezgilerine dayalı olarak akıl yürütürle ve problemleri sezgileriyle çözmeye çalışırlar. Dil hızla gelişmekte yaşantılar yoluyla kazanılan davranışların sembolleştirilmesine yardım etmektedir. (Senemoğlu 2007)
Bu dönemde çocuklar henüz üst düzeyde sınıflama yapamazlar. (Senemoğlu 2007)
Korunum henüz gelişmemiştir. Korunum herhangi bir nesne ya da nesne grubunun fiziksel biçimi ya da mekândaki konumu değiştiğinde nesnelerin miktar sayı alan hacim vb. özelliklerini değişmeyeceği ilkesidir. (Senemoğlu 2007) Çocuklar bu dönemde nesnenin dikkat çekici özelliklerine odaklanmakta diğer özelliklerini gözden kaçırmaktadır. Korunumun kazanılmamasında bu özellikleri etkili olmaktadır. (Senemoğlu 2007)
İşlem öncesi dönemin önemli özelliklerinden birisi de çocuklar işlemleri tersine çeviremezler. Piaget’e göre tersine çevirme düşünmenin önemli bir yönüdür ve korunumun başlangıç noktasıdır. (Senemoğlu 2007) İşlem öncesi dönemde çocuğun düşünmesi fiziksel etkinliğe ve nesnelerin dikkati çeken görünüşüne bağlı olduğundan doğru mantık yürütemezler işlem yapamazlar. (Senemoğlu 2007)
Son yıllarda yapılan araştırmalar Piaget’nin ortaya koyduğu bazı özelliklerin daha erken yaşlarda öğretilebildiğini göstermektedir. Örneğin; uygun etkinlikler düzenlenerek ve basit bir dil kullanılarak çocuklara korunumun öğretilebildiği gözlenmiştir (Wood 1988; Damon 1977; Borke 1971). (Senemoğlu 2007).
3. SOMUT İŞLEMLER DÖNEMİ İlkokul yıllarındaki çocuklar bilişsel yeterlilik bakımından çok hızlı değişme gösterirler. İlkokul dönemindeki çocukların düşünmesi okul öncesi çocukların düşünmesinden çok farklıdır. Artık tersine çevirebilme kavramı kazandıklarından korunum ilkesi ile ilgili bir sorunları da yoktur. (Psikoloji Kişisel Gelişim NLP: Dönüşüm Konağı Psikoloji Kişisel Gelişim ve NLP Portalı 2008)
Bu dönemde en üst düzeyde gruplama yapabilirler. Bir grup bir nesnenin bir başka grubun alt sınıfı olabileceğini anlarlar. (Psikoloji Kişisel Gelişim NLP: Dönüşüm Konağı Psikoloji Kişisel Gelişim ve NLP Portalı 2008)
Çocuklar bu dönemde nesnelerin belli özelliklerine göre sınıflayabilirler. (Psikoloji Kişisel Gelişim NLP: Dönüşüm Konağı Psikoloji Kişisel Gelişim ve NLP Portalı 2008) Somut işlemler dönemindeki çocuklar benmerkezcilikten uzaklaşmışlardır. Olayları ve dünyayı başkaları açısından da görebilirler. (Psikoloji Kişisel Gelişim NLP: Dönüşüm Konağı Psikoloji Kişisel Gelişim ve NLP Portalı 2008)
Çocuklar bu dönemde dili etkili olarak kullanmakla birlikte vatan millet ülke vb. soyut kavramları anlayamazlar. Soyut kavram ve deneyimlerin somut yollarla açıklanmaları gerekir. (Psikoloji Kişisel Gelişim NLP: Dönüşüm Konağı Psikoloji Kişisel Gelişim ve NLP Portalı 2008)
4. SOYUT İŞLEMLER DÖNEMİ Ergenlik döneminin başlangıcından itibaren çocukların düşünme biçimleri yetişkinlere benzer hale gelir. Bu dönemde artık soyut düşünme başlar. Bir problemin çözümü somut yollarla sınırlanmaz. Problemde bulunan değişkenler arası ilişkileri bulur. Olası denenceleri geliştirir. Daha sonra da bu denencelerin sırasıyla test eder. Çözüme sistemli şekilde ulaşır. Bu dönemde tümevarım ve tümdengelim yoluyla akıl yürütme gözlenir.
Çocuklar soyut kavramları anlayarak etkili bir şekilde kullanabilirler. Bu dönemde çocuklar çeşitli ideal fikirleri değerleri inançları geliştirmeye başlar. Toplumun yapısıyla felsefesiyle politikayla ilgilenir: bir değerler sistemi örgütlemeye yönelirler. (Senemoğlu 2007)
Somut işlemler dönemindeki çocuklarla soyut işlemler dönemindeki ergenler arasındaki temel fark ergenlerin bir olayın çok değişik yönlerini görebilmeleri ve bilgiyi soyut olarak üretebilmeleridir. Ayıca dil gelişimi bakımından kavramları atasözlerinin deyimlerin anlaşılmasında artık problemleri yoktur. Ayrıca yazılı dilinde bir yetişkin kadar etkili olarak kullanabilirler. (Senemoğlu 2007)
İlköğretimin 6.7.8. Sınıflarında ve lisede ergenlerin analiz etme karşılaştırma soyut ilişkileri bulma özgün bir şey üretme eleştiriyel düşünme gibi özelliklerini geliştirici nitelikte etkinliklere yer verilmesi gerekmektedir. (Senemoğlu 2007)
Ergenlerde gözlenen önemli bir diğer zihinsel gelişim özelliği de hipotetik koşullara göre düşünmeleridir. (Senemoğlu 2007)
KAYNAKÇA:
1. Senemoğlu N. (2007). Gelişim Öğrenme Ve Öğretim Kuramdan Uygulamaya Ankara: Gönül Yayıncılık
2. Kaya A. (2007) Eğitim Psikolojisi Ankara: Pegema Yayıncılık
3. Erden Münire. (2005). Gelişim Ve Öğrenme Ankara: Arkadaş Yayıncılık
4. Alkan C. Deyakulu D. & Şimşek N. (1995). Eğitim Teknolojisine Giriş. Ankara: Önder Mat. Ltd. Şti.
5. Silber K.H. (1998). The Cognitive Approach to Training development: A Practitioner’s Assesment. Educational Technology Research and Development. 46 (4). 58-72
6. Dönüşüm Konağı Psikoloji Portalı 2008
Bireyin çevresindeki dünyayı anlama ve öğrenmesini sağlayan aktif zihinsel faaliyetlerdeki gelişime bilişsel gelişim adı verilmektedir. Bilişsel gelişim; bebeklikten yetişkinliğe kadar bireyin çevreyi dünyayı anlama yollarının daha karmaşık ve etkili hale gelmesi sürecidir.
Piaget'ye göre çocuk dünyanın pasif alıcısı değildir. Bilgiyi kazanmada aktif bir role sahiptir. Ayrıca değişik yaşlardaki çocukların ve yetişkinlerin dünyaları birbirlerinden farklıdır. Piaget bu farklılığın nedenlerini incelemiş ve bireyin dünyayı anlamasını sağlayan bilişsel süreçleri açıklamaya çalışmıştır. (Senemoğlu 2007)
Piaget bilişsel gelişimi biyolojik ilkelerle açıklamıştır. Piaget'ye göre gelişim Kalıtım ve çevrenin etkileşiminin bir sonucudur. Bilişsel gelişimi etkileyen ilkeleri de şöyle belirlemektedir.
* Olgunlaşma
* Yaşantı
* Uyum
* Örgütleme
* Dengeleme
Bilişsel Gelişim Kuramı İle İlgili Temel Kavramlar Piaget'nin bilişsel gelişim kuramını daha iyi anlayabilmek için kuramın temel kavramları aşağıda açıklanmıştır.
Zekâ: Piaget zekânın bir takım test maddeleriyle belirlenmesine karşıdır. Ona göre zekice davranmak organizmanın yaşamı için en uygun koşulları sağlamaktır. Diğer bir deyişle zekâ organizmanın çevreye etkin bir şekilde uyum sağlamasına yardım eder; gerek organizma gerekse çevre sürekli değiştiğinden bu ikisi arasındaki zekice etkileşimler de değişmek zorundadır. Zekice etkinlik var olan her durumda organizmanın en iyi koşullarda yaşamasını sağlamaya yöneliktir.
Şema: Şema bireyin çevresindeki dünyayı anlamak için geliştirdiği bir bilgisayar programı gibidir. Çevresindeki problemleri anlama çözme dünyayla baş etme yollan yapıları olarak düşünülebilir. Şema yeni gelen bilginin yerleştirileceği bir çerçevedir. Bilişsel yapılar ya da şema yoluyla birey çevresine uyum sağlar ve çevreyi organize eder. Piaget vücudun yaşamını sürdürmesi için yapıları (organları) olduğu gibi zihninde yapıları olduğuna inanmaktadır. Kuşkusuz bu yapılar gözlenemez ancak davranışlardan yordanabilir. (Senemoğlu 2007) Şemalarla ilgili önemli bir nokta sürekli olarak olgunlaşma ve yaşantı kazanma yoluyla değişmeye uğrayıp yeniden organize edilebilir olmalarıdır.
Bebeğin doğduğundaki ilk şemaları refleksif etkinliklerdir. Bunlar; emme yakalama vb. çok basit şemalardır. Bebeklikten yetişkinliğe doğru şemalar olgunlaşma yaşantı kazanma uyum ve örgütleme yoluyla sürekli olarak değişir gelişirler.
Uyum: Daha önce de belirtildiği gibi uyum fonksiyonel bir değişmezdir. Yani uyum yaşam boyunca devam eder. Bilişsel gelişim açısından olduğu kadar diğer fiziksel ve psikososyal gelişim açısından da sürekli olarak uyum sağlanmak durumundadır. (Senemoğlu 2007)
Piaget'ye göre uyumun iki yönü vardır. Bunlar özümleme (assimilation) ve düzenlemedir (accomodation)
Özümleme bireyin kendisinde var olan bilişsel yapılarla (şemalarla) çevresine uyumunu sağlayan bilişsel bir süreçtir. Diğer bir deyişle; çocuğun karşılaştığı yeni bir olayı fikri objeyi kendisinde daha önceden var olan bilişsel yapı içine alması sürecidir. Çevresine kendisinde var olan bilişsel yapılarla tepkide bulunmasıdır. (Senemoğlu 2007)
Mevcut şemayı yeni durumlara objelere olaylara göre yeniden biçimlendirme şekillendirme sürecine "düzenleme" (accomodation) adı verilmektedir. Her yaşantı özümleme ve düzenlemeyi kapsar. Eğer mevcut bilişsel yapılar yeni durumlara cevap vermek için uygun ise özümleme yapılır. Yeterli değilse mevcut bilişsel yapılar yeniden düzenlenir. Bu yeniden düzenleme kabaca öğrenmeye eşdeğer görülmektedir. Yeniden düzenleme olmadan tek başına özümleme ile öğrenme ve dolayısıyla da gelişme mümkün değildir. (Senemoğlu 2007)
Dengeleme: Piaget'ye göre bilişsel gelişimin temelindeki itici güç dengeleme kavramında yatmaktadır. Ona göre tüm organizmalar doğuştan kendileri ve başkalarıyla uyumlu ilişkiler kurmalarını sağlayacak özelliklere sahiptirler. Yani organizmanın tüm donanımı en yüksek uyumunu sağlamaya yöneliktir. Dengeleme de bu içsel eğilimi yaşantılarla organize edici bir süreçtir. (Senemoğlu 2007)
PİAGET’YE GÖRE BİLİŞSEL GELİŞİM DÖNEMLERİ
Piaget'e göre bilişsel gelişim birbirini izleyen dört dönem içinde ortaya çıkmaktadır. Dönemler ilerledikçe çocukların kavrama ve problem çözme yeteneklerinde niteliksel gelişmeler gözlenmektedir. (Erden 2005)
Duyusal Motor (0 - 2) Duyular yolu ile dış dünyanın algılandığı nesnelerin görünmediği zamanlarda da var olduğunun farkına varılmaya başlandığı dönemdir. Bu dönemdeki bebek refleks halindeki hareketlerden amacı olan hareketlere geçmeye başlar.
İşlem Öncesi Dönem(2 - 6) Dilin kullanımının ve sembollerin geliştirildiği dönemdir. Çocuklar mantıksal olarak sadece tek yönlü olarak düşünürler. Diğer insanların bakış açılarını algılamada zayıftırlar.
Somut İşlemler (6 - 11) Problemlere mantıklı çözümlerin getirildiği dönemdir. Çocuklar kuralları anlayabilirler. Fakat çoğunlukla somut nesneler üzerinde düşünürler.
Soyut İşlemler (11 - 18) Karmaşık problemlere mantıklı çözümlerin getirildiği dönemdir. Daha soyut düşünme ve sosyal konularda fikirlerin geliştirildiği dönemdir.
Piaget bilişsel gelişim dönemlerini Duyusal-Motor İşlem Öncesi Somut işlemler ve Soyut İşlemler olmak üzere dört dönem içinde incelenmektedir.
1. DUYUSAL – MOTOR DÖNEMİ (0–2 YAŞ) Bebek bu aşamada dış dünyayı keşfetmede duyularını ve motor becerilerini kullandığından bu döneme duyusal- motor adı verilmektedir. Bütün bebekler doğuştan reflekstif davranışlara sahiptir. Yeni doğan bebeğin dudaklarınıza dokunduğunda emmeye başlar; elinizi avucuna koyduğunuzda yakalar. Bu refleksler çocuğun ilk biliş şemalarını oluşturur. (Senemoğlu 2007).
2. İŞLEM ÖNCESİ DÖNEM (2–7 YAŞ) İşlem öncesi dönem ikiye ayrılmaktadır. Bunlar;
a) Sembolik dönem ya da kavram öncesi dönem (2–4 yaş) b) Sezgisel dönem (4-7 yaş) dır.
a) Sembolik dönem ya da kavram öncesi dönem İki dört yaşlarını kapsamaktadır. Bu dönemde çocukların dili çok hızla gelişir ancak geliştirdikleri kavramlar ve kullandıkları sembollerin anlamları kendilerine özgüdür; çoğu zaman gerçek değildir.
2–4 yaşlarında çocuk gözünün önünde bulunmayan ya da hiç mevcut olmayan nesne olay kişi varlığı temsil eden semboller geliştirmeye başlar. (Senemoğlu 2007)
• Bu dönemdeki çocuklar ben merkezlidir. Kendilerini başkalarının yerine koyamazlar. Dünyayı başkalarının açısından göremezler. • Objeleri sadece tek bir özellikleri açısından sınıflandırılabilirler. Örneğin; renklerine göre sınıflandırma ya da biçimlerine göre sınıflandırma gibi. • Bir özellik bakımından farklı olan nesnelerin farkını göremezler. (Örneğin; yeşil üçgenlerle yeşil kareleri bir arada gruplayabilir.) • Mantık yürütmede tümevarım ya da tümdengelim yollarını kullanamazlar. Mantıkları değişken ve yüzeyseldir. Tek yönlü düşünürler. Örneğin kedi dört bacaklı ve tüylü küçük bir hayvandır. Buda dört bacaklı küçük ve tüylü bir hayvan o halde buda kedidir diyebilir. (Senemoğlu 2007)
b) Sezgisel Dönem 4–7 yaş arasını kapsar. Çocuklar bu dönemde mantık kurallarına uygun düşünme yerine sezgilerine dayalı olarak akıl yürütürle ve problemleri sezgileriyle çözmeye çalışırlar. Dil hızla gelişmekte yaşantılar yoluyla kazanılan davranışların sembolleştirilmesine yardım etmektedir. (Senemoğlu 2007)
Bu dönemde çocuklar henüz üst düzeyde sınıflama yapamazlar. (Senemoğlu 2007)
Korunum henüz gelişmemiştir. Korunum herhangi bir nesne ya da nesne grubunun fiziksel biçimi ya da mekândaki konumu değiştiğinde nesnelerin miktar sayı alan hacim vb. özelliklerini değişmeyeceği ilkesidir. (Senemoğlu 2007) Çocuklar bu dönemde nesnenin dikkat çekici özelliklerine odaklanmakta diğer özelliklerini gözden kaçırmaktadır. Korunumun kazanılmamasında bu özellikleri etkili olmaktadır. (Senemoğlu 2007)
İşlem öncesi dönemin önemli özelliklerinden birisi de çocuklar işlemleri tersine çeviremezler. Piaget’e göre tersine çevirme düşünmenin önemli bir yönüdür ve korunumun başlangıç noktasıdır. (Senemoğlu 2007) İşlem öncesi dönemde çocuğun düşünmesi fiziksel etkinliğe ve nesnelerin dikkati çeken görünüşüne bağlı olduğundan doğru mantık yürütemezler işlem yapamazlar. (Senemoğlu 2007)
Son yıllarda yapılan araştırmalar Piaget’nin ortaya koyduğu bazı özelliklerin daha erken yaşlarda öğretilebildiğini göstermektedir. Örneğin; uygun etkinlikler düzenlenerek ve basit bir dil kullanılarak çocuklara korunumun öğretilebildiği gözlenmiştir (Wood 1988; Damon 1977; Borke 1971). (Senemoğlu 2007).
3. SOMUT İŞLEMLER DÖNEMİ İlkokul yıllarındaki çocuklar bilişsel yeterlilik bakımından çok hızlı değişme gösterirler. İlkokul dönemindeki çocukların düşünmesi okul öncesi çocukların düşünmesinden çok farklıdır. Artık tersine çevirebilme kavramı kazandıklarından korunum ilkesi ile ilgili bir sorunları da yoktur. (Psikoloji Kişisel Gelişim NLP: Dönüşüm Konağı Psikoloji Kişisel Gelişim ve NLP Portalı 2008)
Bu dönemde en üst düzeyde gruplama yapabilirler. Bir grup bir nesnenin bir başka grubun alt sınıfı olabileceğini anlarlar. (Psikoloji Kişisel Gelişim NLP: Dönüşüm Konağı Psikoloji Kişisel Gelişim ve NLP Portalı 2008)
Çocuklar bu dönemde nesnelerin belli özelliklerine göre sınıflayabilirler. (Psikoloji Kişisel Gelişim NLP: Dönüşüm Konağı Psikoloji Kişisel Gelişim ve NLP Portalı 2008) Somut işlemler dönemindeki çocuklar benmerkezcilikten uzaklaşmışlardır. Olayları ve dünyayı başkaları açısından da görebilirler. (Psikoloji Kişisel Gelişim NLP: Dönüşüm Konağı Psikoloji Kişisel Gelişim ve NLP Portalı 2008)
Çocuklar bu dönemde dili etkili olarak kullanmakla birlikte vatan millet ülke vb. soyut kavramları anlayamazlar. Soyut kavram ve deneyimlerin somut yollarla açıklanmaları gerekir. (Psikoloji Kişisel Gelişim NLP: Dönüşüm Konağı Psikoloji Kişisel Gelişim ve NLP Portalı 2008)
4. SOYUT İŞLEMLER DÖNEMİ Ergenlik döneminin başlangıcından itibaren çocukların düşünme biçimleri yetişkinlere benzer hale gelir. Bu dönemde artık soyut düşünme başlar. Bir problemin çözümü somut yollarla sınırlanmaz. Problemde bulunan değişkenler arası ilişkileri bulur. Olası denenceleri geliştirir. Daha sonra da bu denencelerin sırasıyla test eder. Çözüme sistemli şekilde ulaşır. Bu dönemde tümevarım ve tümdengelim yoluyla akıl yürütme gözlenir.
Çocuklar soyut kavramları anlayarak etkili bir şekilde kullanabilirler. Bu dönemde çocuklar çeşitli ideal fikirleri değerleri inançları geliştirmeye başlar. Toplumun yapısıyla felsefesiyle politikayla ilgilenir: bir değerler sistemi örgütlemeye yönelirler. (Senemoğlu 2007)
Somut işlemler dönemindeki çocuklarla soyut işlemler dönemindeki ergenler arasındaki temel fark ergenlerin bir olayın çok değişik yönlerini görebilmeleri ve bilgiyi soyut olarak üretebilmeleridir. Ayıca dil gelişimi bakımından kavramları atasözlerinin deyimlerin anlaşılmasında artık problemleri yoktur. Ayrıca yazılı dilinde bir yetişkin kadar etkili olarak kullanabilirler. (Senemoğlu 2007)
İlköğretimin 6.7.8. Sınıflarında ve lisede ergenlerin analiz etme karşılaştırma soyut ilişkileri bulma özgün bir şey üretme eleştiriyel düşünme gibi özelliklerini geliştirici nitelikte etkinliklere yer verilmesi gerekmektedir. (Senemoğlu 2007)
Ergenlerde gözlenen önemli bir diğer zihinsel gelişim özelliği de hipotetik koşullara göre düşünmeleridir. (Senemoğlu 2007)
KAYNAKÇA:
1. Senemoğlu N. (2007). Gelişim Öğrenme Ve Öğretim Kuramdan Uygulamaya Ankara: Gönül Yayıncılık
2. Kaya A. (2007) Eğitim Psikolojisi Ankara: Pegema Yayıncılık
3. Erden Münire. (2005). Gelişim Ve Öğrenme Ankara: Arkadaş Yayıncılık
4. Alkan C. Deyakulu D. & Şimşek N. (1995). Eğitim Teknolojisine Giriş. Ankara: Önder Mat. Ltd. Şti.
5. Silber K.H. (1998). The Cognitive Approach to Training development: A Practitioner’s Assesment. Educational Technology Research and Development. 46 (4). 58-72
6. Dönüşüm Konağı Psikoloji Portalı 2008