Polikistik yumurtalık hastalığı nedir?
Polikistik yumurtalık hastalığı (PCOS) üreme çağı kadınlarında görülen en sık hormonal bozukluktur. Çoklu genetik faktörlerin etkisi ile geçiş gösterir ki ailede PCOS var ise risk artar. 1. derece akrabalarda (anne, kız kardeş) PCOS var ise %20-40 oranında kişide PCOS görülür
Tanı
Tanıda hasta muayene edilir, USG yapılır ve kıllanmanın derecesi Ferriman-Gallwey ölçümü ile belirlenir. Kanda erkeklik hormonları tespit edilir. (Total testosteron, serbest testosteron, SHBG, DHEA-S). Prolaktin ve TSH değerleri istenir.
Rotterdam kriterlerine göre:
Adetlerde gecikme veya âdet olamama (yumurtlamanın seyrek ya da hiç olmaması)
Kıllanma tüylenmede artış (yüzde, iki göğüs arasında, göbek çevresinde, üst kollarda, sırtta, üst bacakta) veya laboratuvarda erkeklik hormonlarının yüksek olması
Ultrasonografi ile incelemede tek bir yumurtalıkta 12 ve üzeri küçük 2-9 mm çapında kistlerin gözlenmesi
Bu 3 maddeden en az 2 tanesi var ise PCOS tanısı konulur.
Normal ve polikistik yumurtalık gösterilmiştir
Eşlik eden durumlar
Polikistik yumurtalık hastalığı olan hastaların yaklaşık yarısı kiloludur.
Kilo almaya yatkınlık, kilo verememe
Yağlı cilt, sivilcelenme, erkek tipi saç dökülmesi gözlenebilir
Kıllanmada artış
Yumurtlama seyrek veya olmadığı için gebeliğin oluşmaması durumu olabilir.
Gebelik oluşanlarda ise düşük yapma riski daha fazladır.
Rahim için kalınlaşması (endometrial hiperplazi) ve rahim içi kanseri için risk faktörü oluşturabilir
Depresyon (%26-40), endişe-kaygı bozukluğu (%11.6), aşırı yemek yeme isteği (%23.3), hayattan zevk alamama daha fazla oranda gözlenir
Gebelik zehirlenmesi (Preeklempsi), gebeliğin tetiklediği yüksek tansiyon, gebelik şeker hastalığı ve erken doğum eylemi riski artmıştır.
PCOS hastalarının bebeklerinin normal olanlara göre doğum sonrası yoğun bakım ihtiyacı daha yüksektir. Perinatal morbidite daha yüksektir (Çoğul gebelik etkisi düzeltildikten sonra bile).
Yumurtalama tedavisine bağlı çoğul gebelik oranı da yüksektir.
Kilodan bağımsız olarak PCOS hastalarının %40'ında gizli şeker vardır. %10'unda aşikâr şeker hastalığı vardır. Kilolu olan PCOS hastalarında gizli şeker oranı %90'dır. Yakın zamanda yapılan bir çalışmada (35 çalışmanın ortak sonucu) PCOS kadınlarında aşikar şeker hastalığı 4 kat, gizli şeker hastalığı 2.5 kat artmıştır. Bu nedenle tanı konulduğunda ve her 2 yılda bir şeker yükleme testi ile (75 gram şeker yükleme) aşikâr şeker hastalığı veya gizli şekerin gelişip gelişmediği kontrol edilmelidir.
PCOS hastalarının %70'inde kan yağları yükselmiştir. Kötü yağ olarak bilinen, damarları tıkayıcı yağ olan LDL yağı %24-40'ında yüksektir. İyi yağ olarak bilinen HDL yağı azalmıştır.
PCOS hastalarının %33-47'sinde metabolik sendrom görülür ki bu oran normale göre 2-3 kat artmıştır.
PCOS hastalarında kalp damar hastalıklarına yakalanma oranı daha yüksektir. Bizim yapmış olduğumuz bir çalışmada PCOS'li hastalarda CD40 denilen ve kalp damar hastalıklarına yakalanma riskini artıran bir maddenin daha yüksek oranda olduğunu tespit ettik.
Yumurtalık kanseri ve meme kanserinin riskinin yüksek olduğunu belirten çalışmalar olsa dahi tam olarak gösterilememiştir. Şu an için meme kanseri ve yumurtalık kanseri açısından daha yakından tarama önerilmemektedir.
Tedavi
Tek bir tedavi seçeneğinden ziyade şikâyetlere yönelik tedavi daha uygundur.
Yumurtlamasız vajinal kanamalar
Yumurtlamamaya bağlı olarak fazla östrojene ikincil gelişir. Progesteron hormonun az olması nedeni ile rahim içini kaplayan tabaka kalın ve çok kırılgandır. Uzun süreli vajinal kanama görülebilir. 35 yaş üstü kadınlarda rahim içi tabakanın patolojik olarak kalınlaşması (atipili veya atipisiz endometrial hiperplazilerde en az %1 rahim kanserine dönüşme ihtimali vardır) görülebileceği için rahim içerisinden örnekleme yapmak gereklidir. Histeroskopi imkânı var ise mutlaka histeroskopi eşliğinde yapılmalıdır. 35 yaş altı kadınlarda ise genellikle örneklemeye gerek yoktur.
Polikistik yumurtalık hastalığı (PCOS) üreme çağı kadınlarında görülen en sık hormonal bozukluktur. Çoklu genetik faktörlerin etkisi ile geçiş gösterir ki ailede PCOS var ise risk artar. 1. derece akrabalarda (anne, kız kardeş) PCOS var ise %20-40 oranında kişide PCOS görülür
Tanı
Tanıda hasta muayene edilir, USG yapılır ve kıllanmanın derecesi Ferriman-Gallwey ölçümü ile belirlenir. Kanda erkeklik hormonları tespit edilir. (Total testosteron, serbest testosteron, SHBG, DHEA-S). Prolaktin ve TSH değerleri istenir.
Rotterdam kriterlerine göre:
Adetlerde gecikme veya âdet olamama (yumurtlamanın seyrek ya da hiç olmaması)
Kıllanma tüylenmede artış (yüzde, iki göğüs arasında, göbek çevresinde, üst kollarda, sırtta, üst bacakta) veya laboratuvarda erkeklik hormonlarının yüksek olması
Ultrasonografi ile incelemede tek bir yumurtalıkta 12 ve üzeri küçük 2-9 mm çapında kistlerin gözlenmesi
Bu 3 maddeden en az 2 tanesi var ise PCOS tanısı konulur.
Normal ve polikistik yumurtalık gösterilmiştir
Eşlik eden durumlar
Polikistik yumurtalık hastalığı olan hastaların yaklaşık yarısı kiloludur.
Kilo almaya yatkınlık, kilo verememe
Yağlı cilt, sivilcelenme, erkek tipi saç dökülmesi gözlenebilir
Kıllanmada artış
Yumurtlama seyrek veya olmadığı için gebeliğin oluşmaması durumu olabilir.
Gebelik oluşanlarda ise düşük yapma riski daha fazladır.
Rahim için kalınlaşması (endometrial hiperplazi) ve rahim içi kanseri için risk faktörü oluşturabilir
Depresyon (%26-40), endişe-kaygı bozukluğu (%11.6), aşırı yemek yeme isteği (%23.3), hayattan zevk alamama daha fazla oranda gözlenir
Gebelik zehirlenmesi (Preeklempsi), gebeliğin tetiklediği yüksek tansiyon, gebelik şeker hastalığı ve erken doğum eylemi riski artmıştır.
PCOS hastalarının bebeklerinin normal olanlara göre doğum sonrası yoğun bakım ihtiyacı daha yüksektir. Perinatal morbidite daha yüksektir (Çoğul gebelik etkisi düzeltildikten sonra bile).
Yumurtalama tedavisine bağlı çoğul gebelik oranı da yüksektir.
Kilodan bağımsız olarak PCOS hastalarının %40'ında gizli şeker vardır. %10'unda aşikâr şeker hastalığı vardır. Kilolu olan PCOS hastalarında gizli şeker oranı %90'dır. Yakın zamanda yapılan bir çalışmada (35 çalışmanın ortak sonucu) PCOS kadınlarında aşikar şeker hastalığı 4 kat, gizli şeker hastalığı 2.5 kat artmıştır. Bu nedenle tanı konulduğunda ve her 2 yılda bir şeker yükleme testi ile (75 gram şeker yükleme) aşikâr şeker hastalığı veya gizli şekerin gelişip gelişmediği kontrol edilmelidir.
PCOS hastalarının %70'inde kan yağları yükselmiştir. Kötü yağ olarak bilinen, damarları tıkayıcı yağ olan LDL yağı %24-40'ında yüksektir. İyi yağ olarak bilinen HDL yağı azalmıştır.
PCOS hastalarının %33-47'sinde metabolik sendrom görülür ki bu oran normale göre 2-3 kat artmıştır.
PCOS hastalarında kalp damar hastalıklarına yakalanma oranı daha yüksektir. Bizim yapmış olduğumuz bir çalışmada PCOS'li hastalarda CD40 denilen ve kalp damar hastalıklarına yakalanma riskini artıran bir maddenin daha yüksek oranda olduğunu tespit ettik.
Yumurtalık kanseri ve meme kanserinin riskinin yüksek olduğunu belirten çalışmalar olsa dahi tam olarak gösterilememiştir. Şu an için meme kanseri ve yumurtalık kanseri açısından daha yakından tarama önerilmemektedir.
Tedavi
Tek bir tedavi seçeneğinden ziyade şikâyetlere yönelik tedavi daha uygundur.
Yumurtlamasız vajinal kanamalar
Yumurtlamamaya bağlı olarak fazla östrojene ikincil gelişir. Progesteron hormonun az olması nedeni ile rahim içini kaplayan tabaka kalın ve çok kırılgandır. Uzun süreli vajinal kanama görülebilir. 35 yaş üstü kadınlarda rahim içi tabakanın patolojik olarak kalınlaşması (atipili veya atipisiz endometrial hiperplazilerde en az %1 rahim kanserine dönüşme ihtimali vardır) görülebileceği için rahim içerisinden örnekleme yapmak gereklidir. Histeroskopi imkânı var ise mutlaka histeroskopi eşliğinde yapılmalıdır. 35 yaş altı kadınlarda ise genellikle örneklemeye gerek yoktur.