Polikistik over veya polikistik over sendromu kelimelerini kadın üreme sistemi üzerine çalışmaları veya uzmanlığı olan kişiler, bunların son dönemlerde ne kadar fazla duyulmaya başlandığını bilirler. Peki nedir bu polikistik over veya polikistik over sendromu? Aynı anlama mı gelmektedir?
Polikistik over aslında bir durumdur ve kelime anlamı olarak çok sayıda kist içeren yumurtalık dokusu anlamına gelmektedir. Bu durumda polikistik over durumu ile sendromu birbirinden farklı kavramlardır. Polikistik over durumu kadının ultrasonografik yumurtalık incelemesinde, 2-8 mm çapında çok sayıda küçük yumurta kesesinin (kistin) olması durumudur.
Polikistik over sendromu ise üreme çağındaki kadınların korkulu rüyası haline gelen bir endokrin hastalığıdır. Sendrom; polikistik over morfolojisi, kronik yumurtlama bozukluğu ve androjen hormonlarının artışı ile karakterizedir. Başta infertilite (kısırlık) olmak üzere insülin direnci ve tip 2 diyabet hastalıkları ile doğrudan ilişkilidir. Fiziksel bağlantıların dışında duygusal sağlığın da birçok yönüne uzanmaktadır. PKOS’un sıklığı kullanılan tanı kriterlerine göre farklılık göstermektedir. ESHRE/ ASRM (İnsan Üremesi ve Embriyolojisi Avrupa Topluluğu) kriterlerine göre her 100 kadından 15-20’sine PKOS tanısı konmaktadır.
PKOS’un Tanısı
Günümüzde PKOS tanısı koyarken 2003 yılında Rotterdam’da ESHRE/ ASRM konferansında kararlaştırılan tanı kriterleri veya 2006 yılında AE-PCOS (Androjen Fazlalığı ve Polikistik Over Sendromu Topluluğu) konferansında kararlaştırılan kriterler kullanılmaktadır.
ESHRE/ ASRM (Rotterdam), 2004 kriterlerine göre PKOS teşhisi koymak için iki parametrenin varlığının sağlanması yeterlidir:
Yumurtlama Düzensizliği, klinik ve/ veya biyokimyasal hiperandrojenizm (androjen hormonu fazlalığı), polikistik over morfolojisi.
AE-PCOS Topluluğu’nun 2008 yılında kararlaştırdığı kriterlere göre ise; klinik ve/ veya biyokimyasal hiperandrojenizm, yumurtlama düzensizliği ve/ veya polikistik over morfolojisi kriterlerinin sağlanması durumlarında polikistik over sendromu teşhisi koyulabilmektedir.
PKOS’a Etki Eden Birçok Faktör Olabilir
Polikistik Over Sendromu’nun birçok belirtisi ve semptomu olabilir. ABD Sağlık ve İnsan Hizmetleri Bakanlığına göre şunları içerebilir;
Kısırlık: PKOS’lu kadınlar düzenli veya sıklıkla yumurtlamazlar, bu nedenle hamile kalma şansları çok daha azdır.
Hirşutizm: Androjen hormonu yüksekliğine bağlı olarak kadınlarda erkek tipi kıllanma meydana gelebilir. Bu durum hem fiziksel hem psikolojik olarak kişiyi kötü etkileyebilir.
Kilo alımı veya şişmanlık: PKOS’un bir kadını şişman hale getirip getirmediği konusu açık değildir. Mayo Clinic’e göre şişman olmak PKOS semptomlarını daha şiddetli hale getirebilir.
Seyrek, düzensiz veya eksik adet dönemleri görülmesi,
Pelvik ağrısı da bu rahatsızlık için bir belirti olabilir.
PKOS Genetik Kaynaklı Olabilir
Nedeni tam olarak aydınlatılamamış olan PKOS’ta genetik geçişe dair bulgular gittikçe artmaktadır. Birçok çalışma otozomal olarak taşınan dominant bir durumu ifade etmektedir. PKOS bulunan ailelerde insülin direnci daha sık görülmektedir. Bu durumdan erkekler de etkilenmektedir. PKOS’LU kadınların ailelerinde beta hücresinin az çalışmasının genetik geçişli olduğu gösterilmiştir. PKOS gelişimi ile ilgili olduğu düşünülen genler; Sitokrom P450c-17a enzimini kodlayan CYP17A geni ve insülin genidir. PKOS bulunan kadınların annelerinde dislipidemi (kan yağlarının bozulması durumu), yüksek androjen ve insülin serum markerleri saptanmıştır. TNF-R (tümör nekroz faktör reseptörü) ve PPAR (peroksizom proliferatör aktivite edilen reseptör gama) genlerinin birden fazla biçiminin bulunması (polimorfizmleri) durumu polikistik over sendromu ile ilişkilendirilmektedir.
Ciddi Durumlara Sebep Olabilir
PKOS, bazıları ciddi olan birçok komplikasyonla ilişkilendirilebilir.
PKOS olan kadınların yarısından fazlası henüz 40 yaşına geldiğinde Diyabet geliştirmekte.
Yüksek LDL (kötü) kolesterol ve düşük HDL (iyi) kolesterol gibi kolesterol anormallikleri görülebilir. Bu durum da kalp hastalığı riskini artırabilir.
Kalbi, böbrekleri ve beyni etkileyen yüksek tansiyon gelişebilir.
Karaciğer iltihabı
Uyku apnesi (uyku sırasında nefes almanın durması) PKOS’lu kadınlarda daha yaygındır.
Anksiyete ve depresyon gelişebilir.
Endometrial kanser olarak bilinen rahim zarının kanseri görülebilir.
Gebelikte yüksek tansiyon ve diyabet gelişebilir.
PKOS’un Tedavisi Mümkün Mü?
Bir kadını her yönden etkileyen bir hastalığın tüm durumlarının düzeltilmesi mümkün müdür? Bu konu ile ilgili Menke, PKOS için mevcut olan tedavi seçeneklerinin bir kadının semptomlarını yönetmede etkili olduğunu ancak semptomların hemen ortadan kalkmadığını söylüyor. Tedavi olarak; sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz yapmak, kilo kaybı ve diğer semptomları azaltacak yaşam tarzı değişiklikleri sağlamak, hormon seviyelerini düzenlemek için bazı ilaçların -insülin dahil- reçete edilmesi uygulanabilir.
Kilo Kaybı Sağlayarak Semptomlar Yok Edilebilir
Yapılan bir çalışmada kilo alımı ile ortaya çıkabilen ve infertiliteye neden olabilen bir durum olan polikistik over sendromu nedeniyle infertil (kısır) olan 6 kadın bireyin obezite cerrrahisi sonrası gebe kaldığını söylüyor. Tek çarenin ameliyat olmadığını, sağlıklı bir beslenme programı ile kilo kaybının da gebe kalma şansını artırdığı söyleniyor.
Bunun yanında, kilo sağlayarak adet döngüsünün, insülin direncinin düzelmesi ve uzun dönem etkilerinde tip 2 diyabet ve kalp damar hastalıkları riskini azaltabilir. PKOS’ta insülin direnci kilit rol oynamaktadır. Bu yüzden tedavi ilk önce insülin direncini düşürmek ve ardından hormonal kontrolün sağlanması ile mümkün olmaktadır. Obeziteye bağlı İnsülin direnci tedavisinde sağlıklı beslenme ve kilo kaybı, düzenli egzersiz ve metformin tedavisi etkili olmaktadır. Yapılan bir araştırmada obeziteden bağımsız olarak uygulanan metformin tedavisinin kan şekerini dengelediği ve yüksek erkeklik hormonunu düşürdüğü gösterilmiştir. PKOS olan kadınların büyük çoğunluğunda metformin tedavisi ile yumurtlama fonksiyonlarının ve adet düzensizliğinin düzenlendiği gözlenmiştir.
Sonuç olarak kadın üreme sistemi fizyolojik ve hormonal mekanizmalar ile kontrol edilebilen oldukça karmaşık ve kompleks bir sistemdir. Bu sistemde meydana gelebilecek aksaklıklar birçok metabolik sorunu beraberinde getirebilir. PKOS; bu nedenle teşhisi birçok kritere dayanan, tedavisi, nedenleri, genetik geçişi, ilgili genlerin rolleri tam olarak aydınlatılamamış ciddi bir hastalıktır. Her geçen gün üretilen verilerin toplanıp bir araya getirilmesi ile polikistik over sedromunda rol oynayan genetik faktörler ortaya çıkabilir.
Polikistik over aslında bir durumdur ve kelime anlamı olarak çok sayıda kist içeren yumurtalık dokusu anlamına gelmektedir. Bu durumda polikistik over durumu ile sendromu birbirinden farklı kavramlardır. Polikistik over durumu kadının ultrasonografik yumurtalık incelemesinde, 2-8 mm çapında çok sayıda küçük yumurta kesesinin (kistin) olması durumudur.
Polikistik over sendromu ise üreme çağındaki kadınların korkulu rüyası haline gelen bir endokrin hastalığıdır. Sendrom; polikistik over morfolojisi, kronik yumurtlama bozukluğu ve androjen hormonlarının artışı ile karakterizedir. Başta infertilite (kısırlık) olmak üzere insülin direnci ve tip 2 diyabet hastalıkları ile doğrudan ilişkilidir. Fiziksel bağlantıların dışında duygusal sağlığın da birçok yönüne uzanmaktadır. PKOS’un sıklığı kullanılan tanı kriterlerine göre farklılık göstermektedir. ESHRE/ ASRM (İnsan Üremesi ve Embriyolojisi Avrupa Topluluğu) kriterlerine göre her 100 kadından 15-20’sine PKOS tanısı konmaktadır.
PKOS’un Tanısı
Günümüzde PKOS tanısı koyarken 2003 yılında Rotterdam’da ESHRE/ ASRM konferansında kararlaştırılan tanı kriterleri veya 2006 yılında AE-PCOS (Androjen Fazlalığı ve Polikistik Over Sendromu Topluluğu) konferansında kararlaştırılan kriterler kullanılmaktadır.
ESHRE/ ASRM (Rotterdam), 2004 kriterlerine göre PKOS teşhisi koymak için iki parametrenin varlığının sağlanması yeterlidir:
Yumurtlama Düzensizliği, klinik ve/ veya biyokimyasal hiperandrojenizm (androjen hormonu fazlalığı), polikistik over morfolojisi.
AE-PCOS Topluluğu’nun 2008 yılında kararlaştırdığı kriterlere göre ise; klinik ve/ veya biyokimyasal hiperandrojenizm, yumurtlama düzensizliği ve/ veya polikistik over morfolojisi kriterlerinin sağlanması durumlarında polikistik over sendromu teşhisi koyulabilmektedir.
PKOS’a Etki Eden Birçok Faktör Olabilir
Polikistik Over Sendromu’nun birçok belirtisi ve semptomu olabilir. ABD Sağlık ve İnsan Hizmetleri Bakanlığına göre şunları içerebilir;
Kısırlık: PKOS’lu kadınlar düzenli veya sıklıkla yumurtlamazlar, bu nedenle hamile kalma şansları çok daha azdır.
Hirşutizm: Androjen hormonu yüksekliğine bağlı olarak kadınlarda erkek tipi kıllanma meydana gelebilir. Bu durum hem fiziksel hem psikolojik olarak kişiyi kötü etkileyebilir.
Kilo alımı veya şişmanlık: PKOS’un bir kadını şişman hale getirip getirmediği konusu açık değildir. Mayo Clinic’e göre şişman olmak PKOS semptomlarını daha şiddetli hale getirebilir.
Seyrek, düzensiz veya eksik adet dönemleri görülmesi,
Pelvik ağrısı da bu rahatsızlık için bir belirti olabilir.
PKOS Genetik Kaynaklı Olabilir
Nedeni tam olarak aydınlatılamamış olan PKOS’ta genetik geçişe dair bulgular gittikçe artmaktadır. Birçok çalışma otozomal olarak taşınan dominant bir durumu ifade etmektedir. PKOS bulunan ailelerde insülin direnci daha sık görülmektedir. Bu durumdan erkekler de etkilenmektedir. PKOS’LU kadınların ailelerinde beta hücresinin az çalışmasının genetik geçişli olduğu gösterilmiştir. PKOS gelişimi ile ilgili olduğu düşünülen genler; Sitokrom P450c-17a enzimini kodlayan CYP17A geni ve insülin genidir. PKOS bulunan kadınların annelerinde dislipidemi (kan yağlarının bozulması durumu), yüksek androjen ve insülin serum markerleri saptanmıştır. TNF-R (tümör nekroz faktör reseptörü) ve PPAR (peroksizom proliferatör aktivite edilen reseptör gama) genlerinin birden fazla biçiminin bulunması (polimorfizmleri) durumu polikistik over sendromu ile ilişkilendirilmektedir.
Ciddi Durumlara Sebep Olabilir
PKOS, bazıları ciddi olan birçok komplikasyonla ilişkilendirilebilir.
PKOS olan kadınların yarısından fazlası henüz 40 yaşına geldiğinde Diyabet geliştirmekte.
Yüksek LDL (kötü) kolesterol ve düşük HDL (iyi) kolesterol gibi kolesterol anormallikleri görülebilir. Bu durum da kalp hastalığı riskini artırabilir.
Kalbi, böbrekleri ve beyni etkileyen yüksek tansiyon gelişebilir.
Karaciğer iltihabı
Uyku apnesi (uyku sırasında nefes almanın durması) PKOS’lu kadınlarda daha yaygındır.
Anksiyete ve depresyon gelişebilir.
Endometrial kanser olarak bilinen rahim zarının kanseri görülebilir.
Gebelikte yüksek tansiyon ve diyabet gelişebilir.
PKOS’un Tedavisi Mümkün Mü?
Bir kadını her yönden etkileyen bir hastalığın tüm durumlarının düzeltilmesi mümkün müdür? Bu konu ile ilgili Menke, PKOS için mevcut olan tedavi seçeneklerinin bir kadının semptomlarını yönetmede etkili olduğunu ancak semptomların hemen ortadan kalkmadığını söylüyor. Tedavi olarak; sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz yapmak, kilo kaybı ve diğer semptomları azaltacak yaşam tarzı değişiklikleri sağlamak, hormon seviyelerini düzenlemek için bazı ilaçların -insülin dahil- reçete edilmesi uygulanabilir.
Kilo Kaybı Sağlayarak Semptomlar Yok Edilebilir
Yapılan bir çalışmada kilo alımı ile ortaya çıkabilen ve infertiliteye neden olabilen bir durum olan polikistik over sendromu nedeniyle infertil (kısır) olan 6 kadın bireyin obezite cerrrahisi sonrası gebe kaldığını söylüyor. Tek çarenin ameliyat olmadığını, sağlıklı bir beslenme programı ile kilo kaybının da gebe kalma şansını artırdığı söyleniyor.
Bunun yanında, kilo sağlayarak adet döngüsünün, insülin direncinin düzelmesi ve uzun dönem etkilerinde tip 2 diyabet ve kalp damar hastalıkları riskini azaltabilir. PKOS’ta insülin direnci kilit rol oynamaktadır. Bu yüzden tedavi ilk önce insülin direncini düşürmek ve ardından hormonal kontrolün sağlanması ile mümkün olmaktadır. Obeziteye bağlı İnsülin direnci tedavisinde sağlıklı beslenme ve kilo kaybı, düzenli egzersiz ve metformin tedavisi etkili olmaktadır. Yapılan bir araştırmada obeziteden bağımsız olarak uygulanan metformin tedavisinin kan şekerini dengelediği ve yüksek erkeklik hormonunu düşürdüğü gösterilmiştir. PKOS olan kadınların büyük çoğunluğunda metformin tedavisi ile yumurtlama fonksiyonlarının ve adet düzensizliğinin düzenlendiği gözlenmiştir.
Sonuç olarak kadın üreme sistemi fizyolojik ve hormonal mekanizmalar ile kontrol edilebilen oldukça karmaşık ve kompleks bir sistemdir. Bu sistemde meydana gelebilecek aksaklıklar birçok metabolik sorunu beraberinde getirebilir. PKOS; bu nedenle teşhisi birçok kritere dayanan, tedavisi, nedenleri, genetik geçişi, ilgili genlerin rolleri tam olarak aydınlatılamamış ciddi bir hastalıktır. Her geçen gün üretilen verilerin toplanıp bir araya getirilmesi ile polikistik over sedromunda rol oynayan genetik faktörler ortaya çıkabilir.