Günümüzde tüketilen çağdaş diyet atalarımızın diyetinden epey farklıdır. Evvelden beşerler 500’den çokça farklı bitkisel yiyecek tüketirken günümüzde 50’den az bitkisel kaynaklı yiyecek tüketmekteyiz. Ayrıyeten eski devirlerde kişiler bu yiyecekleri doğal fermente süreçler ile tüketirken bizler günümüzde konserve ederek, kurutarak ya da pişirerek tüketmekteyiz. Beslenme biçimindeki bu değişiklikler ve çevresel gerilim, iklim, antibiyotik tasarrufu, emosyonel faktörler nedeniyle gastrointestinal floramızın da atalarımızdan farklılıklar göstermesi doğaldır.
Günümüzde sıkça tüketilen yüksek yağlı besinler, şeker, şekerli besinler ve rafine karbonhidratlar bağırsak florasını bozmaktadır. Bozulmuş bağırsak florası da günde 150 kkal ekstra güç alımına neden olmaktadır. Nizamlı çalışan bağırsaklar ise âlâ bir metabolizmaya sahip olduğumuzun en kıymetli göstergelerinden biridir. Âlâ bakteriler diyetle alınan yağın emilimini azaltmakta ve dışkıyla atılımını hızlandırmaktadır.
Probiyotik ve prebiyotik Nedir ?
Probiyotikler bağırsakların mikrobiyal istikrarını düzenleyen canlı mikroorganizmalardır. Prebiyotikler ise probiyotiklerin tesirini artıran sindirilmeyen karbonhidratlardır. Antibiyotik tasarrufu, ziyade alkol tasarrufu, gerilim, istikrarsız ve beğenilmeyen beslenme, bağırsak ameliyatları üzere etkenler sonucunda bu bakterilerin sayısında azalma meydana gelmektedir.
Probiyotiklerin tesirleri
1) Probiyotikler umum sıhhatin uygunlaştırılması ve geliştirilmesi ayrıyeten bağışıklık sisteminin güçlendirilmesine yardımcı olmaktadır.
2) Yapılan çalışmalar probiyotiklerin his durum bozukluğu riskini azalttığını göstermektedir.
3) Antibakteriyel tesiri ile ürogenital sistem enfeksiyonlarından korumaktadır.
4) Bağırsak florasını düzenleyerek kabızlık probleminin önüne geçmektedir.
5) Kolon kanseri riskini azaltır.
6) Serum kolesterol seviyesini azaltıcı, yeterli huylu kolesterol dediğimiz HDL kolesterolü arttırıcı tesir göstermektedir.
Probiyotik besinler:Yoğurt, kefir, peynir üzere fermente süt eserleri, turşu ve tarhanadır. Bunun dışında farmakolojik olarak hazırlanmış takviye eserlerde yahut probiyotik eklenmiş besinlerde bulunmaktadır.
Prebiyotiklerin tesirleri:
-Kolon kanseri riskini azaltmaktadır.
-Bağırsak hareketlerini düzenler ve dışkı hacmini arttırırlar.
-Barsak florasındaki yararlı bakterilerin çoğalmalarını uyarıp, zararlı bakterilerin çoğalmalarını engellemektedir.
-Serum trigliserid seviyelerini azaltmaktadır.
-Helikobakter pylori denilen ülserin en kıymetli sebebi olan bakterinin midede yaşamasını mahzurlar ve pH istikrarını sağlar.
Prebiyotik azıklar:
- Sebzeler: Pırasa, bölge elması, bamya, enginar, kereviz, domates, soğan, sarımsak, hindiba, kuşkonmaz, hardal bitkisi
- Kurubaklagiller: Fasulye, mercimek, bezelye, nohut
- Tam tahıllar: Tam buğday, çavdar, yulaf, karabuğday, arpa, kepekli pirinç
- Yağlı tohumlar: Ceviz, badem, fındık, keten tohumu
- Meyveler: Zeytin, muz, üzüm, çilek, elma
*Vücudumuz için bu kadar yararlı olan probiyotik ve prebiyotiklerin, beslenmemizde istikrarlı olarak mekan alması sıhhatimiz için hayli değerlidir.
Günümüzde sıkça tüketilen yüksek yağlı besinler, şeker, şekerli besinler ve rafine karbonhidratlar bağırsak florasını bozmaktadır. Bozulmuş bağırsak florası da günde 150 kkal ekstra güç alımına neden olmaktadır. Nizamlı çalışan bağırsaklar ise âlâ bir metabolizmaya sahip olduğumuzun en kıymetli göstergelerinden biridir. Âlâ bakteriler diyetle alınan yağın emilimini azaltmakta ve dışkıyla atılımını hızlandırmaktadır.
Probiyotik ve prebiyotik Nedir ?
Probiyotikler bağırsakların mikrobiyal istikrarını düzenleyen canlı mikroorganizmalardır. Prebiyotikler ise probiyotiklerin tesirini artıran sindirilmeyen karbonhidratlardır. Antibiyotik tasarrufu, ziyade alkol tasarrufu, gerilim, istikrarsız ve beğenilmeyen beslenme, bağırsak ameliyatları üzere etkenler sonucunda bu bakterilerin sayısında azalma meydana gelmektedir.
Probiyotiklerin tesirleri
1) Probiyotikler umum sıhhatin uygunlaştırılması ve geliştirilmesi ayrıyeten bağışıklık sisteminin güçlendirilmesine yardımcı olmaktadır.
2) Yapılan çalışmalar probiyotiklerin his durum bozukluğu riskini azalttığını göstermektedir.
3) Antibakteriyel tesiri ile ürogenital sistem enfeksiyonlarından korumaktadır.
4) Bağırsak florasını düzenleyerek kabızlık probleminin önüne geçmektedir.
5) Kolon kanseri riskini azaltır.
6) Serum kolesterol seviyesini azaltıcı, yeterli huylu kolesterol dediğimiz HDL kolesterolü arttırıcı tesir göstermektedir.
Probiyotik besinler:Yoğurt, kefir, peynir üzere fermente süt eserleri, turşu ve tarhanadır. Bunun dışında farmakolojik olarak hazırlanmış takviye eserlerde yahut probiyotik eklenmiş besinlerde bulunmaktadır.
Prebiyotiklerin tesirleri:
-Kolon kanseri riskini azaltmaktadır.
-Bağırsak hareketlerini düzenler ve dışkı hacmini arttırırlar.
-Barsak florasındaki yararlı bakterilerin çoğalmalarını uyarıp, zararlı bakterilerin çoğalmalarını engellemektedir.
-Serum trigliserid seviyelerini azaltmaktadır.
-Helikobakter pylori denilen ülserin en kıymetli sebebi olan bakterinin midede yaşamasını mahzurlar ve pH istikrarını sağlar.
Prebiyotik azıklar:
- Sebzeler: Pırasa, bölge elması, bamya, enginar, kereviz, domates, soğan, sarımsak, hindiba, kuşkonmaz, hardal bitkisi
- Kurubaklagiller: Fasulye, mercimek, bezelye, nohut
- Tam tahıllar: Tam buğday, çavdar, yulaf, karabuğday, arpa, kepekli pirinç
- Yağlı tohumlar: Ceviz, badem, fındık, keten tohumu
- Meyveler: Zeytin, muz, üzüm, çilek, elma
*Vücudumuz için bu kadar yararlı olan probiyotik ve prebiyotiklerin, beslenmemizde istikrarlı olarak mekan alması sıhhatimiz için hayli değerlidir.
