We have detected that you are using AdBlock.

Please disable it for this site to continue.

Psikoloji Dalında ki Bilimadamları

SoruCevap

Üye
Katılım
17 Ocak 2024
Mesajlar
0
Çözümler
1
Tepkime
65
Time online
0
Puanları
318
Yaş
36
Coin
256,935
Ivan Pavlov´un etkisi çağdaş psikolojinin pek çok alanında yoğun bir şekilde hissedilir. Çağrışım veya öğrenme alanlarında yapmış olduğu çalışmaları çağrışımcılığın geleneksel uygulamadan öznel fikirlere, tamamen nesnel ve niceliksel içsalgıbezi salgılarına ve kas hareketlerine doğru yön değiştirmiştir. Sonuç olarak, Pavlov´un çalışmaları John B. Watson´a davranışı araştırmanın yeni bir yolunu, davranışı kontrol etmenin ve değiştirmenin bir yöntemini sağlamıştır.

[FONT=´Verdana´,´sans-serif´]Pavlov´un Hayatı [/FONT]

[FONT=´Verdana´,´sans-serif´]Pavlov Rusya’nın bir taşra kasabasında, bir köy papazının 11 çocuğunun en küçüğü olarak dünyaya gelmiştir. Böyle büyük bir ailedeki konumu ona, tüm hayatı boyunca sürdüreceği özellikleri olan erken yaşlarda bir sorumluluk ve çok çalışmayı getirmişti. Pavlov 7 yaşında kafasından önemli bir darbe almasıyla sonuçlanan bir kaza sebebiyle 11 yaşına dek okula devam edemedi.

Babası onu evde eğitti. Pavlov 1860 yılında papazlığa hazırlanma niyetiyle yöresel teoloji okuluna girdi. Ancak Darwin´i okuduktan sonra fikrini değiştirdi. St. Petersburg Üniversitesi´ne devam edebilmek için yüzlerce mil yürüdü. Uzmanlık alanı olarak hayvan psikolojisini seçmişti.

Pavlov üniversite eğitimi ile Rus toplumunda üçüncü bir sınıf olarak doğan aydınlar sınıfına dahil oldu.
Pavlov 1875´de mezun oldu ve tıp eğitimine başladı. Ancak tıp eğitimine başlama sebebi bu alanda çalışmak değil, fizyoloji araştırmaları alanında bir kariyer edinme umudu idi. İki yıl Almanya´da çalıştı ve St. Petersburg Üniversitesi´ne dönerek burada bir laboratuar asistanı olarak birkaç zor yıl geçirdi.

Pavlov´un kendisini araştırmaya adaması çok önemlidir. Pavlov´un tek amaçladığı ücret, giyim veya yaşam koşulları gibi pratik meselelerle başka yönlere dağılmadı. Neyse ki, 1881´de evlendiği karısı Sara hayatını Pavlov´u günlük sıradan meselelerden korumaya adamıştı. Evliliklerinin ilk yıllarında Pavlov’u çalışmalarından alıkoyacak hiçbir şeye Sara´nın izin vermemesi konusunda mutabık kalarak bir antlaşma yapmışlardı. Pavlov dostça vakit geçirmek için Cumartesi ve Pazar günleri hariç asla içki içmeyeceğine ve kumar oynamayacağına söz vermişti. Pavlov eylülden mayısa dek haftanın yedi günü çalışarak ve yazlarını memleketinde geçirerek hayati boyunca bu katı programı izledi.

Günlük işlere olan kayıtsızlık özelliği o derecedeydi ki, karısı Sara maaşını alma zamanı geldiğini sıklıkla kendisine hatırlatmak durumunda kalıyordu.Bir defasında karısı Pavlov için "O kendi kendisine bir takım elbise alma konusunda güvenilemeyecek birisidir." yorumunu yapmıştı. Pavlov için araştırmalarında başka hiçbir şey önemli değildi. 73 yaşındayken laboratuarına gitmek için tramvaya binmiş ve tramvay henüz durmadan inmeye çalıştığı için düşüp bacağını kırmıştı. "Pavlov aceleciydi, tramvayın durmasını bekleyemezdi. O sırada orada bulunan ve olaya şahit olan bir kadın ´ Vay canına! Burada çok zeki ama ayağını kırmadan tramvaydan nasıl ineceğini bilemeyen bir adam var´" demişti.

Pavlov 1890 yılına dek (41 yaşına kadar) yoksulluk içerisinde yaşadı ve en sonunda St. Petersburg´da Askeri Tip Akademisinde farmakoloji profesörlüğü görevini aldı. Evliliğinden sonraki bir süre bir apartman dairesi tutmaya güçleri yetmediğinden kendisi laboratuardaki portatif bir yatakta uyurken karısı bir akrabaları yanında kalıyordu. Pavlov 1883 yılında doktora tezini hazırlarken ilk çocukları doğdu. Doktorların dediğine göre zayıf ve sağlıksız olan bu çocuk annesinin ve kendisinin kırsal bir bölgede dinlenememesi durumunda ölecekti. Büyük çabalar sonucu böyle bir yerdeki akrabalarının yanına yolculuk için gereken parayı ödünç bulabildiler fakat çok geç kalınmıştı ve bebek öldü. Altı yıl sonra hala çok yoksullardı ve karısı Sara ile ikinci oğlu tekrar akrabalarının yanında pansiyoner olarak kalmak durumundaydılar. Pavlov´un maddi problemlerinden haberdar olan bir grup öğrencisi kendi istekleri üzerine bazı konferanslar veren Pavlov´un emeğinin bir karşılığı olduğu vesilesiyle ona bir miktar para verdiler. Fakat Pavlov bu paranın da tamamını laboratuardaki hayvanlar için harcadı ve kendine bir şey bırakmadı. İşine karşı sorumluluğu çok yüksekti ve kendisini adamıştı, bu yüzden maddi zorluklar onu bunaltmıyordu.
1923 yılında New York´taki bir konferansa katılmak için ABD´ye gittiğinde 2.000 dolarını çaldırdı. Dinlenmek için bir banka oturmuş ve evrak çantasını yanına koymuştu. Kalabalıkları seyrederken dalmış ve çantasını unutmuştu. Gitmek için ayağa kalktığında çantasının yok olduğunu gördü. Bu olay üzerine "İnsan ihtiyaç sahiplerini şeytana uyduracak şeyleri ortada bırakmamalı" demişti.

Pavlov´un, daha çok laboratuar asistanlarına yönelttiği şiddetli duygusal patlamaları oluyordu. Bolşevik Devrimi (1917) sırasında bir asistanını deneye 10 dakika geç geldiği için cezalandırmış, dışarıdaki savaşı araştırmalarına karıştırmamıştı. "Sen laboratuara çalışmak için geldiğinde şu devrim neyi değiştirebilir " diye bağırmıştı. Bu öfke patlamaları genellikle çabucak unutulurdu Öğrencileri kendilerinden nelerin beklendiğini tam olarak bilirlerdi, Pavlov onlara bunu söylemekte asla tereddüt etmezdi. İnsanlara karşı tavrı dürüst ve güvenilirdi.

Pavlov bir şeyler anlatırken meslektaşlarını ve öğrencilerini büyüleyebilme yeteneğine sahip mükemmel bir öğretmen olarak tanınırdı. Tartışmalarda merhametsizdi, bununla birlikte eğer hata yapmışsa -ki bu çok enderdi- bunu kabul etmeye hazırdı. Öğrencileri tarafından oldukça sevilen Pavlov, öğrencilerini ders sırasında kendi konuşmasını kesmeye ve soru sormaya teşvik eden ender öğretmenlerden biriydi. Ayrıca laboratuarında kız öğrencilerin ve Yahudi öğrencilerin çalışmasına izin veren birkaç Rus bilim adamından birisiydi. Gelişmiş bir mizah yeteneği vardı ve kendisine şaka yapılmasından hoşlanırdı. Cambridge Üniversitesi´nden şeref payesi aldığında birkaç öğrencisi balkondan bir ip sarkıtarak Pavlov´un kucağına doldurulmuş oyuncak bir köpek bırakmışlardı. Pavlov bu köpeği apartmanında masasının yanında muhafaza etmişti

Sovyet rejimi ile olan ilişkileri karmaşık ve zordu. Sovyet hükümetini ve devrimi açıktan eleştiriyordu. Stalin´e tehlikeli derecede keskin ve kızgın protesto mektupları yazmış ve yönetimden hoşnut olmadığını göstermek üzere Rus bilim toplantılarını boykot etmişti. Nihayet 1933´de yönetimi onaylamış ve bu yönetimin Rus halkını bir araya toplama konusunda bazı başarılar elde ettiğini kabul etmişti. Hayatının son uç yılında, 16 yıl boyunca eleştirdiği otoritelerle barış içinde yaşamıştı. Bu tavrına rağmen meslek hayatı boyunca araştırmaları için hükümetten oldukça cömert yardımlar almış ve hükümet baskısından uzak olmuştur.

Pavlov neredeyse hayatının son anına dek bir bilim adamı olarak yaşadı. Ne zaman hastalansa kendisini incelerdi ve öldüğü gün de bir istisna olmadı. Bir nöropatolog çağırdı ve semptomlarını tarif etti. Zatürreeden oldukça zayıf düşmüş olmasına rağmen "beynim iyi çalışmıyor, obsesif duygular ve istemsiz hareketler ortaya çıkıyor; kangren yerleşiyor olabilir" demişti. Bir sure için, Pavlov uykuya dalana dek bu belirtilerin anlamını tartışmışlardı. Uyandığında kalmış, elbiselerini aramaya başlamış, tüm yaşamı boyunca sergilediği ayni sabırsız enerjiyi göstermeye başlamıştı.

"Kalkma zamanı" demişti. "Bana yardım et, beni giydir". Ve bu sözlerle birlikte yatağa düşmüşü ve ölmüştü.
[/FONT]
 

Create an account or login to comment

You must be a member in order to leave a comment

Create account

Create an account on our community. It's easy!

Log in

Already have an account? Log in here.

Üst Alt