Ramazan bayramının özellikleri
Ramazan bayramı hakkında bilgi
Ramazanı ayını oruçla geçiren müminler, Şevval aynın birincil üç gününü de bayram olarak kutlamışlardır
Reel müminler, Rablerinin hasretiyle yanar tutuşurlar Oruç ayı onlar için binlerce yıllık mesafeyi bir ayda hatta bir Kadir gecesinde katedecek ve sevgiliye kavuşturacak bir vasıtadır Vuslata erdikleri lahza ise, davullar dövdürülüp bayram edilecek andır
Ramazan orucu hicrî birinci yılda farz kılınmıştı Ramazanı aynı oruçla geçiren müminler, Şevval aynın birincil üç gününü de bayram olarak kutlamışlardır Bu bayrama Ramazan bayramı veya bayramdan önce fitre (fıtır sadakası) verildiği için, fıtır bayramı denilmiştir Türkiye ’de Ramazan bayramında şeker, lokum ve tatlı ikramı şeklinde öteden beri var olan gelenekten nedeniyle, bu bayrama bir takım çevrelerde şeker bayramı da denilir Ama kavramlarmızı ana şekliyle saklamak için Ramazan bayramı denilmesi, şüphesiz daha uygundur
Müminlere iki bayram armağan edilmesiyle, İslâm toplumunda eski dönemlerden kalan bir iz daha silinmiştir Medine ’ye hicret ettikten sonradan, halkın İran ’dan gücenmiş Nevruz ve Mihrican bayramlarını kutladıklarını görebilen Hz Peygamber AS, “Allah sizin için o iki günü, daha hayrlı iki günle; Kurban ve Ramazan bayramlarıyla değiştirdi (Müsned, Ebu Davud) buyurmuştur Böylece İslâm öncesi iki bayramı kaldırarak, müslümanların bayramlarının, Ramazan ve Kurban bayramları olduğunu bildirmiştir
ZİKİR VE MISAFIR ETME GÜNLERİ:
Allah Rasulü AS ’ın buyurduğu gibi, “Bayram günleri, zikir, yemeiçme ve gösteri günleridir (Müslim) Müslümanlar bu günlerde birbirilerini ziyaret eder, bayramlaşır, yeriçer ve eğlenerek günlerini keyifle geçirirler Çok natürel olarak bayram günlerinde müslümanların eğlencelerine ve öteki tüm davranışlarına islâmî bir hava hakimdir Bayramda zikir ve misafir etme iç içedir Alimler, Rasulullah AS ’ın uygulamasına dayanarak, “Bayramlarda mutluluk içinde eğlenmek dinin bir gereğidir derler
Hz Peygamber Efendimiz, “Bu günümüzde yapacağımız ilk şey namaz kılmaktır (Buharî) buyurarak, bayrama namaz ve hutbeyle başlamıştır Bayram namazından döndükten sonradan evde dört rekat namaz kılmak da sünnettir Müminler, namaz, hutbe ve tekbirlerle bayrama girdikten sonradan, yeme, içme, misafir etme ve ziyaretlerin helal sınırlarını aşmadan yapılmasına itina göstermişlerdir
Bayram günleri yemeiçme, davet günleri olduğu için oruç yakalamak yasaklanmıştır Ramazan bayramının ilk günü ve kurban bayramının dört günü oruç yakalamak Hanefîler ’e göre tahrimen mekruh, Şafiî ve Hanbelîler ’e tarafından haram kabul edilmiştir Bayram günlerinde huzurun bozulmasına yol açabilecek davranışlarda bulunmak da, örneğin silah taşımak yasaklanmıştır (Buharî)
Hz Peygamber AS ’ın, Ramazan bayramında namazdan önce hurma yeme sünneti, bayramlarda tatlı ikramı geleneğini doğurmuştur Sonraki dönemlerde sünnete uyarlamak niyetiyle, un, tereyağı, bal veya hurma ezmesinden yapılan farklı alanlara yönlendirilmiş tatlılar ikram etmek adet haline gelmiştir
Hz Rasulullah AS ’n vaktinde kadınlar da genç olsun yaşlı olsun bayrama iştirak eder, mazeretinden dolayı namaz kılamayanlar da tekbirlerle cemaate katılırlardı (Buharî, Müslim, İbnu Mace, Ebu Davud) Bu sebeple Hanbelîler, kadınların koku kullanmadan, giyimde arla kaçmadan ve erkeklerin arasına karışmadan bayram namazına iştiraklerinde bir sakınca görmezler Hanefî, Şafiî ve Malikîler ise, sosyal hayatta meydana gelen değişiklikleri dikkate alarak, fitneye sebep olabileceği endişesiyle ihtiyar kadınların dışındakilerin bayram namazına gitmemelerini uygun görürler *
Ramazan bayramı hakkında bilgi
Ramazanı ayını oruçla geçiren müminler, Şevval aynın birincil üç gününü de bayram olarak kutlamışlardır
Reel müminler, Rablerinin hasretiyle yanar tutuşurlar Oruç ayı onlar için binlerce yıllık mesafeyi bir ayda hatta bir Kadir gecesinde katedecek ve sevgiliye kavuşturacak bir vasıtadır Vuslata erdikleri lahza ise, davullar dövdürülüp bayram edilecek andır
Ramazan orucu hicrî birinci yılda farz kılınmıştı Ramazanı aynı oruçla geçiren müminler, Şevval aynın birincil üç gününü de bayram olarak kutlamışlardır Bu bayrama Ramazan bayramı veya bayramdan önce fitre (fıtır sadakası) verildiği için, fıtır bayramı denilmiştir Türkiye ’de Ramazan bayramında şeker, lokum ve tatlı ikramı şeklinde öteden beri var olan gelenekten nedeniyle, bu bayrama bir takım çevrelerde şeker bayramı da denilir Ama kavramlarmızı ana şekliyle saklamak için Ramazan bayramı denilmesi, şüphesiz daha uygundur
Müminlere iki bayram armağan edilmesiyle, İslâm toplumunda eski dönemlerden kalan bir iz daha silinmiştir Medine ’ye hicret ettikten sonradan, halkın İran ’dan gücenmiş Nevruz ve Mihrican bayramlarını kutladıklarını görebilen Hz Peygamber AS, “Allah sizin için o iki günü, daha hayrlı iki günle; Kurban ve Ramazan bayramlarıyla değiştirdi (Müsned, Ebu Davud) buyurmuştur Böylece İslâm öncesi iki bayramı kaldırarak, müslümanların bayramlarının, Ramazan ve Kurban bayramları olduğunu bildirmiştir
ZİKİR VE MISAFIR ETME GÜNLERİ:
Allah Rasulü AS ’ın buyurduğu gibi, “Bayram günleri, zikir, yemeiçme ve gösteri günleridir (Müslim) Müslümanlar bu günlerde birbirilerini ziyaret eder, bayramlaşır, yeriçer ve eğlenerek günlerini keyifle geçirirler Çok natürel olarak bayram günlerinde müslümanların eğlencelerine ve öteki tüm davranışlarına islâmî bir hava hakimdir Bayramda zikir ve misafir etme iç içedir Alimler, Rasulullah AS ’ın uygulamasına dayanarak, “Bayramlarda mutluluk içinde eğlenmek dinin bir gereğidir derler
Hz Peygamber Efendimiz, “Bu günümüzde yapacağımız ilk şey namaz kılmaktır (Buharî) buyurarak, bayrama namaz ve hutbeyle başlamıştır Bayram namazından döndükten sonradan evde dört rekat namaz kılmak da sünnettir Müminler, namaz, hutbe ve tekbirlerle bayrama girdikten sonradan, yeme, içme, misafir etme ve ziyaretlerin helal sınırlarını aşmadan yapılmasına itina göstermişlerdir
Bayram günleri yemeiçme, davet günleri olduğu için oruç yakalamak yasaklanmıştır Ramazan bayramının ilk günü ve kurban bayramının dört günü oruç yakalamak Hanefîler ’e göre tahrimen mekruh, Şafiî ve Hanbelîler ’e tarafından haram kabul edilmiştir Bayram günlerinde huzurun bozulmasına yol açabilecek davranışlarda bulunmak da, örneğin silah taşımak yasaklanmıştır (Buharî)
Hz Peygamber AS ’ın, Ramazan bayramında namazdan önce hurma yeme sünneti, bayramlarda tatlı ikramı geleneğini doğurmuştur Sonraki dönemlerde sünnete uyarlamak niyetiyle, un, tereyağı, bal veya hurma ezmesinden yapılan farklı alanlara yönlendirilmiş tatlılar ikram etmek adet haline gelmiştir
Hz Rasulullah AS ’n vaktinde kadınlar da genç olsun yaşlı olsun bayrama iştirak eder, mazeretinden dolayı namaz kılamayanlar da tekbirlerle cemaate katılırlardı (Buharî, Müslim, İbnu Mace, Ebu Davud) Bu sebeple Hanbelîler, kadınların koku kullanmadan, giyimde arla kaçmadan ve erkeklerin arasına karışmadan bayram namazına iştiraklerinde bir sakınca görmezler Hanefî, Şafiî ve Malikîler ise, sosyal hayatta meydana gelen değişiklikleri dikkate alarak, fitneye sebep olabileceği endişesiyle ihtiyar kadınların dışındakilerin bayram namazına gitmemelerini uygun görürler *