Beşerler sanki neden kabus görürler? Karabasan dedikleri gerçekte nedir? Uyurgezerlik nasıl ortaya çıkar?
Ya da uykunun REM evresinde ne olur üzere hayallere dair aklınıza daha bir çok soru gelebilir.En çok da hayallerin ne manaya geldiğini merak ediyorsanız, bu yazıyı okumadan geçmemelisiniz!
Hayal görmeye başladığınız ve göz hareketlerinizin en süratli olduğu uyku evresi REM’dir. Bu evrede kaslarınız gevşer, adeta felç hali yaşarsınız. Neden mi? Zira macera dolu hayaliniz sırasında el ve kol hareketi gerçekleşir. Böylelikle kas felci etrafınıza ziyan verme ihtimalini ortadan kaldırır. Ama bazen bu sistem çalışmaz. Mesela uyurgezerler, nörolojik bir bozukluktan dolayı, REM uykusu sırasında, kas felcini yaşamazlar. Kimi vakit ise, kas felci gerçekleşse bile apansız uyanmadan dolayı “karabasanlar” görülür. Zira şimdi kendine gelemeyen zihin siyah karartılar görür ve vücut hareket edemez, çaresizlik yaşar. Lakin kısa bir mühlet sonra beyinde her şey olağanlaşır ve kas felci ortadan kalkar.
Pekala düş gördüğünüz sırada şuur dışının açık kalmaya devam ettiğini biliyor muydunuz? Mesela yan odadan gelen bir müzik sesi çabucak duşunuzun bir kesimi oluverir. Hangi olay örgüsü olursa olsun, dışarıdan gelen ses duşunuza ahenk sağlar, ona nazaran şekillenir. Bir çok bilim insanı, bu durumu insanoğlunun ne kadar mucizevi bir varlık oluşuyla tabir ederler.
Düşler, nasıl hissettiğinizi semboller yoluyla ortaya koyarlar. Örneğin duşta otomobil sürmek, birtakım işlerinizin üstesinden gelme çabanızı ortaya koyabilir. Böylelikle şuur dışınız, semboller yoluyla bir savunma hazırlar, hayal biçiminde size sunar. Lakin bazen bu savunmayı düzgün yapamazsa, düşleriniz kabusa dönüşür. Yani bilin dışının yaşadığı bir his yahut dürtü çatışmasının zayıf sembollerle daha açık görünmesi, kabusa sebep olur. Düşleri çözümlerken de kıymetli olan, o hayaldeki histir. Endişe, kaygı, ıstırap yahut sevinç üzere hisler sembollere bürünerek düşler ile karşınıza çıkarlar.
Son devirlerde gördüğünüz hayallerde, ağır basan hissinizi hatırlıyor musunuz?
Ya da uykunun REM evresinde ne olur üzere hayallere dair aklınıza daha bir çok soru gelebilir.En çok da hayallerin ne manaya geldiğini merak ediyorsanız, bu yazıyı okumadan geçmemelisiniz!
Hayal görmeye başladığınız ve göz hareketlerinizin en süratli olduğu uyku evresi REM’dir. Bu evrede kaslarınız gevşer, adeta felç hali yaşarsınız. Neden mi? Zira macera dolu hayaliniz sırasında el ve kol hareketi gerçekleşir. Böylelikle kas felci etrafınıza ziyan verme ihtimalini ortadan kaldırır. Ama bazen bu sistem çalışmaz. Mesela uyurgezerler, nörolojik bir bozukluktan dolayı, REM uykusu sırasında, kas felcini yaşamazlar. Kimi vakit ise, kas felci gerçekleşse bile apansız uyanmadan dolayı “karabasanlar” görülür. Zira şimdi kendine gelemeyen zihin siyah karartılar görür ve vücut hareket edemez, çaresizlik yaşar. Lakin kısa bir mühlet sonra beyinde her şey olağanlaşır ve kas felci ortadan kalkar.
Pekala düş gördüğünüz sırada şuur dışının açık kalmaya devam ettiğini biliyor muydunuz? Mesela yan odadan gelen bir müzik sesi çabucak duşunuzun bir kesimi oluverir. Hangi olay örgüsü olursa olsun, dışarıdan gelen ses duşunuza ahenk sağlar, ona nazaran şekillenir. Bir çok bilim insanı, bu durumu insanoğlunun ne kadar mucizevi bir varlık oluşuyla tabir ederler.
Düşler, nasıl hissettiğinizi semboller yoluyla ortaya koyarlar. Örneğin duşta otomobil sürmek, birtakım işlerinizin üstesinden gelme çabanızı ortaya koyabilir. Böylelikle şuur dışınız, semboller yoluyla bir savunma hazırlar, hayal biçiminde size sunar. Lakin bazen bu savunmayı düzgün yapamazsa, düşleriniz kabusa dönüşür. Yani bilin dışının yaşadığı bir his yahut dürtü çatışmasının zayıf sembollerle daha açık görünmesi, kabusa sebep olur. Düşleri çözümlerken de kıymetli olan, o hayaldeki histir. Endişe, kaygı, ıstırap yahut sevinç üzere hisler sembollere bürünerek düşler ile karşınıza çıkarlar.
Son devirlerde gördüğünüz hayallerde, ağır basan hissinizi hatırlıyor musunuz?
