Karnın sağ üst tarafında, sırta ve omuza vuran safra kesesi ağrısı, kalp krizi belirtileriyle
karıştırılabiliyor. Bu ağrının özellikle ağır yağlı yemeklerin ardından çok daha şiddetli yaşanması
durumunda safra kesesi taşlarından şüpheleniliyor. Safra kesesi her ne kadar karaciğerin
komşuluğunda, safranın depolandığı bir organ olsa da anatomik olarak karaciğerin bir parçası
olarak tanımlanıyor.
Safra kesesi taşları neden oluşur?
Safra kesesi taşı nasıl oluşuyor? Safranın içinde askı halinde bulunan maddelerin oranlarında bir
bozulma olduğunda çökme ortaya çıkıyor. En sık kolesterol çökmeleri görülüyor ancak nadiren
kan yıkımının olduğu bazı kan hastalıklarında, bilirubin taşları oluşabiliyor. Kristaller halinde
oluşan çökeltiler zamanla birleşerek küçük parçacıklar haline gelince de “safra çamuru” olarak
tanımlanan birikim oluşuyor. Bazen de 3 ile 5 cm’ye kadar büyümüş taşlar görülebiliyor. Çok
küçük parçacıklar safra ile birlikte onikiparmak bağırsağına geçebilirken, safra kesesinde veya
kanalda kalan ve giderek büyüyen taşlar kanalı tıkayabiliyor.
Safra kesesi iltihabı (kolesitit) nedir?
Safra kesesi kanalından daha büyük olan bir taş kanalı tıkadığında, kesenin içindeki safra
boşalamadığı için safra kesesi şişer ve enfeksiyon için uygun bir ortam oluşturur. Bu durum “safra
kesesi iltihabı” (akut kolesitit) olarak adlandırılır.
Tıkanma sarılığı nedir?
Kanal içindeki taşlar, onikiparmak bağırsağı ile bağlantı yerindeki memenin tıkanması sonucu
kanalda tıkanmaya ve şişmeye neden olabilir. Bunun sonucunda safra kesesi şişer, karaciğer
içindeki safra yollarında da basınç artar. Karaciğer kanı iyi süzemez ve kandaki bilirubin maddesi
yükselerek, “tıkanma sarılığı” adı verilen hastalık ortaya çıkar.
Akut pankreatit nedir?
Küçük taşlar pankreas kanalının tıkanmasına yol açarak pankreasın iltihaplanıp, şişmesiyle
seyreden “akut pankreatit”e neden olur. Safra taşlarına 40 yaşından sonra daha sık rastlanıyor.
Doğurganlığa ve östrojen hormonuna bağlı olarak, kadınlarda daha fazla görülüyor.
Safra kesesi taşı belirtileri nelerdir?
Safra kesesi taşında, karnın sağ üst tarafında, sırta ve omuza vuran bir ağrı varlığı, kalp krizi
belirtileriyle karıştırılabiliyor. Bu ağrı, özellikle ağır yağlı yemeklerin ardından çok daha şiddetli
yaşanır, çünkü yağlı yemeklerin sindirimi için safranın içindeki maddelere daha fazla gereksinim
duyuluyor. Bazen küçük taşların keseden düşerken “safra yolları koliği” ortaya çıkıyor ve sancıya
neden oluyor. Hastada üşüme, titreme ve ateş varsa, bu durum safra kanallarında iltihap (kolanjit)
olduğuna işaret ediyor, akut pankreatitte ise belirtiler daha şiddetli görülüyor.
Safra kesesi taşı tanısı ve tedavi yöntemleri
Safra kesesi hastalıklarına tanı koymada, en sık ultrasonografiden yararlanılıyor. Ultrasonografi
incelemesi sırasında sabah açlığı gerekli görülüyor. Cerrahi tedavide safra kesesi taşlarının alınıp
kesenin yerinde bırakılması gibi bir yöntem bulunmuyor, taşlarla birlikte organın tamamı alınıyor.
Hiçbir belirti vermeyen, tesadüfen saptanan taşlarda ise izlem yolu tercih edilebiliyor. Safra
kesesinin alınması gereken durumlarda laparoskopik kolesistektomi uygulanıyor; safra kesesi
karın duvarında yapılan 3 veya 4 küçük kesiden yapılan kapalı ameliyatla alınıyor. Laparoskopik
kolesistektomi karına yalnızca göbek deliğinden girilerek tek kesiden de yapılabiliyor.
karıştırılabiliyor. Bu ağrının özellikle ağır yağlı yemeklerin ardından çok daha şiddetli yaşanması
durumunda safra kesesi taşlarından şüpheleniliyor. Safra kesesi her ne kadar karaciğerin
komşuluğunda, safranın depolandığı bir organ olsa da anatomik olarak karaciğerin bir parçası
olarak tanımlanıyor.
Safra kesesi taşları neden oluşur?
Safra kesesi taşı nasıl oluşuyor? Safranın içinde askı halinde bulunan maddelerin oranlarında bir
bozulma olduğunda çökme ortaya çıkıyor. En sık kolesterol çökmeleri görülüyor ancak nadiren
kan yıkımının olduğu bazı kan hastalıklarında, bilirubin taşları oluşabiliyor. Kristaller halinde
oluşan çökeltiler zamanla birleşerek küçük parçacıklar haline gelince de “safra çamuru” olarak
tanımlanan birikim oluşuyor. Bazen de 3 ile 5 cm’ye kadar büyümüş taşlar görülebiliyor. Çok
küçük parçacıklar safra ile birlikte onikiparmak bağırsağına geçebilirken, safra kesesinde veya
kanalda kalan ve giderek büyüyen taşlar kanalı tıkayabiliyor.
Safra kesesi iltihabı (kolesitit) nedir?
Safra kesesi kanalından daha büyük olan bir taş kanalı tıkadığında, kesenin içindeki safra
boşalamadığı için safra kesesi şişer ve enfeksiyon için uygun bir ortam oluşturur. Bu durum “safra
kesesi iltihabı” (akut kolesitit) olarak adlandırılır.
Tıkanma sarılığı nedir?
Kanal içindeki taşlar, onikiparmak bağırsağı ile bağlantı yerindeki memenin tıkanması sonucu
kanalda tıkanmaya ve şişmeye neden olabilir. Bunun sonucunda safra kesesi şişer, karaciğer
içindeki safra yollarında da basınç artar. Karaciğer kanı iyi süzemez ve kandaki bilirubin maddesi
yükselerek, “tıkanma sarılığı” adı verilen hastalık ortaya çıkar.
Akut pankreatit nedir?
Küçük taşlar pankreas kanalının tıkanmasına yol açarak pankreasın iltihaplanıp, şişmesiyle
seyreden “akut pankreatit”e neden olur. Safra taşlarına 40 yaşından sonra daha sık rastlanıyor.
Doğurganlığa ve östrojen hormonuna bağlı olarak, kadınlarda daha fazla görülüyor.
Safra kesesi taşı belirtileri nelerdir?
Safra kesesi taşında, karnın sağ üst tarafında, sırta ve omuza vuran bir ağrı varlığı, kalp krizi
belirtileriyle karıştırılabiliyor. Bu ağrı, özellikle ağır yağlı yemeklerin ardından çok daha şiddetli
yaşanır, çünkü yağlı yemeklerin sindirimi için safranın içindeki maddelere daha fazla gereksinim
duyuluyor. Bazen küçük taşların keseden düşerken “safra yolları koliği” ortaya çıkıyor ve sancıya
neden oluyor. Hastada üşüme, titreme ve ateş varsa, bu durum safra kanallarında iltihap (kolanjit)
olduğuna işaret ediyor, akut pankreatitte ise belirtiler daha şiddetli görülüyor.
Safra kesesi taşı tanısı ve tedavi yöntemleri
Safra kesesi hastalıklarına tanı koymada, en sık ultrasonografiden yararlanılıyor. Ultrasonografi
incelemesi sırasında sabah açlığı gerekli görülüyor. Cerrahi tedavide safra kesesi taşlarının alınıp
kesenin yerinde bırakılması gibi bir yöntem bulunmuyor, taşlarla birlikte organın tamamı alınıyor.
Hiçbir belirti vermeyen, tesadüfen saptanan taşlarda ise izlem yolu tercih edilebiliyor. Safra
kesesinin alınması gereken durumlarda laparoskopik kolesistektomi uygulanıyor; safra kesesi
karın duvarında yapılan 3 veya 4 küçük kesiden yapılan kapalı ameliyatla alınıyor. Laparoskopik
kolesistektomi karına yalnızca göbek deliğinden girilerek tek kesiden de yapılabiliyor.