Gazlı içecekler, besin pahası ve kalitesi yok denilecek kadar az olan, düşük hacimlerinde ağır kuvvet bulunan boş kalorili eserlerdir. Neredeyse 200 ml (1 su bardağı) eser yaklaşık 6-8 adet küp şekeri ihtiva etmektedir. Başkaca o forma gelene kadar birçok kimyasal süreçten geçmektedir. Kollayıcı ek hususları, boyar hususlar içermektedir.
Raf ömrünü uzatmak için kullanılan içerisindeki kimyasal ek unsurları sebebiyle çeşitli illetlere taban hazırlayabilmektedir. İçeriğindeki yüksek olağan şeker ile çağımızın illetleri olan insülin direnci, koroner kalp marazı, obezite, hipertansiyonun oluşumunu ve gelişimini hızlandırmaktadır. Ağır asit içeriği sebebiyle, münhasıran çocukluk çağında diş gelişimine negatif tesir eden ve kemik mineralizasyonunda bozukluklara sebep olabilmektedir. Asitli içeceklerin şiddetli tüketilmesi, kalsiyumun vücutta emilimini azaltmakta ve osteoporoz üzere çeşitli kemik rahatsızlıklarına taban hazırlayabilmektedir. Vücut gelişimi yapan yahut nizamlı olarak spor ile uğraşan insanlarda kas hacmini azalttığı birçok çalışmak ile ortaya konulmaktadır.
İçeriğinde bulunan fruktozlu mısır şurubu sebebiyle haddinden fazla tüketilmesi durumunda diyabeti olan bireylerde kan şekerini süratli yükselterek risk oluşum edebilmektedir. Birebir devirde diyabet oluşum riskini artırmaktadır. İçeriğinde bulunan kafein sebebiyle vücuda alınan demirin tasarruf nispetini düşürdüğünden memleketimizin en büyük sıhhat meselelerinden olan demir eksikliği anemisini tetikleyebilmektedir. Ayrıyeten kafeinin bağımlılık yapan bir unsur olduğu unutulmamalıdır.
Fosfat içerikleri sebebiyle çok tüketilmeleri sonucunda böbrekte fonksiyon bozukluklarına sebep olabilmektedirler. Çağımızda su mekanına tüketilen asitli içecekler böbreklerin yorulmasına, vücutta toksik tesire, obeziteye sebep olmaktadır. Büyüme- gelişme çağındaki evlatların tasarruflarının önüne geçilmelidir.
En sağlıklı içeceğin su olduğu ve mahallini hiçbir şeyin tutmayacağını unutmayınız.
Sağlıklı ve keyifli bir hafta dilerim.
Raf ömrünü uzatmak için kullanılan içerisindeki kimyasal ek unsurları sebebiyle çeşitli illetlere taban hazırlayabilmektedir. İçeriğindeki yüksek olağan şeker ile çağımızın illetleri olan insülin direnci, koroner kalp marazı, obezite, hipertansiyonun oluşumunu ve gelişimini hızlandırmaktadır. Ağır asit içeriği sebebiyle, münhasıran çocukluk çağında diş gelişimine negatif tesir eden ve kemik mineralizasyonunda bozukluklara sebep olabilmektedir. Asitli içeceklerin şiddetli tüketilmesi, kalsiyumun vücutta emilimini azaltmakta ve osteoporoz üzere çeşitli kemik rahatsızlıklarına taban hazırlayabilmektedir. Vücut gelişimi yapan yahut nizamlı olarak spor ile uğraşan insanlarda kas hacmini azalttığı birçok çalışmak ile ortaya konulmaktadır.
İçeriğinde bulunan fruktozlu mısır şurubu sebebiyle haddinden fazla tüketilmesi durumunda diyabeti olan bireylerde kan şekerini süratli yükselterek risk oluşum edebilmektedir. Birebir devirde diyabet oluşum riskini artırmaktadır. İçeriğinde bulunan kafein sebebiyle vücuda alınan demirin tasarruf nispetini düşürdüğünden memleketimizin en büyük sıhhat meselelerinden olan demir eksikliği anemisini tetikleyebilmektedir. Ayrıyeten kafeinin bağımlılık yapan bir unsur olduğu unutulmamalıdır.
Fosfat içerikleri sebebiyle çok tüketilmeleri sonucunda böbrekte fonksiyon bozukluklarına sebep olabilmektedirler. Çağımızda su mekanına tüketilen asitli içecekler böbreklerin yorulmasına, vücutta toksik tesire, obeziteye sebep olmaktadır. Büyüme- gelişme çağındaki evlatların tasarruflarının önüne geçilmelidir.
En sağlıklı içeceğin su olduğu ve mahallini hiçbir şeyin tutmayacağını unutmayınız.
Sağlıklı ve keyifli bir hafta dilerim.
