Serveti Funun ve Milli Edebiyat Nesir Ozellikleri
Serveti Funun ve Milli Edebiyatın Ozelliklerini Karşılaştırma
SERVETİ FUNUN EDEBİYATINDA NESİR
Serveti Funun sanatcıları, iyi bir oğrenim gormuş ve yabancı dil oğrenmişler; boyle Batı edebiyatını yakından tanımışlardır Arapca ve Farscadan aldıkları sozler yenidir ve yepyeni bir anlamda kullanılmıştır Kullandıkları kelime ve tamlamalar, Batı edebiyatından almış oldukları sozleri karşılar niteliktedir Aydın kesim icin yazmak duşuncesi, dilde sadelikten uzaklaşmalarına neden olmuştur Suslu ve sanatlı nesir ornekleri vermişlerdir Sanat icin sanat anlayışı, sanatlı bir nesir ortaya cıkarmıştır İnancsızlıkları ve tarihi bir derinliğe sahip olmayışları yuzunden, karamsardırlar Bu durumları eserlerini do yansımıştır Derinleştikleri en onemli konu, estetik ve sanattır Sanatın yolunu acmışlar, sanatta belirli bir olgunluğa erişmişlerdir Gercek tenkid, Serveti Funun nesriyle edebiyatımıza girmiştir Toplumsal konulardan uzak kalan sanatcılar, nesirde uzun Cumlelerin yanında, Batı edebiyatının etkisiyle bağlaclardan arınmaya ve kısa cumleler oluşturmaya ozen gostermişlerdir Fransız edebiyatının etkisinde kalan yazarların cumlelerinde, Fransız cumle yapısının hakimiyeti gorunmektedir Soz diziminde yenilikleri dikkat ceker Fiilimsilerle birleşik cumleler kurulmuş; bağlı ve sıra cumlecikleri sık sık kullanılmıştır Sanatlı uslUpları, nesirle şiir yazmak yolunu acmış, mensur şiir yolunda l'ıııılı ornekler vermişlerdir (Halit Ziya, Cenap Sahabettin, Mehmet Rauf) Yenileşme surecinde eski edebiyat ve kulturle olan ilişkilerini kesmiş olmaları, alafranga sayılmalarına sebeb olur
SERVETİ FUNUN EDEBİYATINDA ŞİİR
Serveti Fununcular şiirin konusunu iyice genişletmişler; aşk, doğa, karamsarlık, duş kırıklıkları, gerceklerden kacış, doğaya yonelme gibi temaları işlemişlerdir Sadece Tevfik Fikret, sosyal konulu bir iki şiir yazmıştır
Şiirde sanat icin sanatanlayışının gereği olarak estetik olgunlaşmaya onem verilmiştir
Hemen hemen tum Serveti Funun şiirinde aruz olcusu kullanılmış, hece olcusu kucumsenmiştir Sadece Tevfik Fikret şiirde hece olcusunu de denemiştir
Aruz olcusu Turkceye başarıyla uygulanmış, bu olcuye canlılık getirilmiştir
Klasik beyit anlayışı yıkılmış, şiirde anlam dizeden dizeye taşınmıştır Bir başka deyişle şiir (nazım), duzyazıya (nesre) yaklaştırılmış; cumlenin bir dize ya da beyitte tamamlanması geleneği yıkılmıştır Bunu, Tevfik Fikret'in Balıkcılaradlı şiirinden alınmış şu parcada gormek mumkundur:
Şafak sokerken o yalnız, eski bir tekneciğin
Duğumlu, ekli, curuk ipleriyle uğraşarak
İlerliyordu; deniz aynı şiddetiyle şırak
Şırak dovup eziyor kohne teknenin şişkin
Siyah kaburgasını Ah aclık ah umidi
Bu dizeleri yan yana getirip okuduğumuzda ortaya bir duzyazı (nesir) cıktığını gorebiliriz
Divan şiiri nazım bicimleri tamamen bırakılmış, mustezat serbestleştirilmiştir Batı şiirinden alınan sone ve terzarima gibi bicimler ilk kez kullanılmıştır
Şiirde butun guzelliğine (kompozisyona) onem verilmiştir
Divan ve Tanzimat şiirindeki goz icin kafiyeanlayışı yıkılmış; kulak icin kafiyegoru*şu benimsenmiştir
Dil, cok ağır ve sanatlıdır Şiirlerde Arapca ve Farscadan alınma bircok sozcuk ve tamlama kullanılmış; cok kimsenin anlamadığı bir dille şiirler yazılmıştır Serveti Fununcuların en buyuk yanlışları dil konusunda olmuştur, denilebilir
Nahcir(av), tiraje(gokkuşağı), saatı semenfam(yasemin renkli saatler), Lerzişi barid(soğuk titreme) Serveti Funun şi*irinde ilk kez kullanılan sozcuk ve tamlamalara ornektir
Edebiyatımızda mensur şiirornekleri ilk kez bu donemde verilmiştir (Halit Ziya)
Serveti Funun şiirinde Parnasizm ve Sembolizm akımları etkili olmuştur Sanatcıların
eserlerinde yer yer Romantizmin etkileri de gorulmektedir
SERVETİ FUNUN EDEBİYATINDA OYKU VE ROMAN
Roman ve oykude cağdaş Fransız edebiyatı ornek alınmış, Realizm ve Naturalizm akımlarından etkilenilmiştir
Romanlarda İstanbul'un aydın cevreleri ile saray ve konak yaşamı konu edinilmiştir Bireysel acılar, duş kırıklıkları, aşklar uzerinde durulmuştur
Serveti Funun romancıları, icinde yaşadıkları cevreyi anlatmışlardır Romanların coğunda Turk toplumunun ne olcude bu konuyu bilgisitenlarcom ten caldım Batılılaşmakta olduğunun ornekleri verilmiş, Batılı yaşam tarzının Turk toplumundaki yansımaları gosterilmiştir Sanatcılar, yerli karakterlerin psikolojilerini tahlil etmişler; toplumsal yaşamla değil, ev iciile ilgilenmişlerdir
Oykulerde sıradan kişilere ve halkın yaşantısına daha cok yer verilmiş; oykuler romanlardan daha sade bir dille yazılmıştır
Gercekci akımların gereği olarak sanatcılar eserlerinde kişiliklerini gizlemişlerdir
Tanzimat romanında gorulen gereksiz betimlemeler bırakılmış, betimleme roman kahramanlarının psikolojilerini ortaya koymak icin yapılmıştır
Teknik yonu cok sağlam romanlar yazılmış; modern Turk romanının temelleri atılmış ve ilk ornekleri (Mai ve Siyah, Aşkı Memnu) verilmiştir
Serveti Funun oyku ve romanları, teknik bakımdan ustunluklerine rağmen dil ve uslupta hatalı bulunmuştur Tanzimat'la başlayan dili sadeleştirme cabalarına zarar veren bu Sanatkarane uslupeserleri anlaşılmaz kılar Kimi yazarlar, eserlerinin 1920'den sonraki baskılarında sadeleştirmeler yapar
Fransız dilinin cumle yapısı Turkceye aktarılmış; eserlerde devrik ve eksiltili cumlelere yer verilmiştir Dil ve uslupta aydınlara hitap eden bir anlayış benimsenmiştir
SERVETİ FUNUN EDEBİYATINDA TİYATRO
Tiyatro, doğrudan toplum yaşamını dile getiren ve bu konuyu bilgisitenlarcom ten caldım topluma seslenen bir turdur Serveti Fununcular kendi duşuncelerini yansıtan oyunların bu donemde oynanmasına izin ve*rilmeyeceğini bildikleri icin tiyatro eseri yazmamışlardır
Bu donemde tiyatro sahnelerinde tuluat kumpanyaları temsiller vermiş, bu temsiller 1908'e kadar surmuştur
Serveti Fununcular 1908'den sonra bazı tiyatro eserleri ortaya koymuşlardır Ancak Serveti Fununcuların bu piyesleri diğer turlere gore oldukca zayıftır Bu denemelerde konuşma diline yaklaşmak icin caba gosterilmiş; eserlerde evlenme, boşanma ve ka*dınların medeni hakları gibi konular işlenmiştir
Huseyin Suat Serveti Fununcular icinde tiyatroyla en cok ilgilenen sanatcıdır Başarılı bir tiyatro dili olan sanatcının Şehbal Yahut İstibdadın Son Perdesi(1908), Devayı Aşk(1910) gibi eserleri vardır
Tiyatro alanında bir iki eser veren Halit Ziya, bu turde başarılı değildir Kabus (1918) adlı dramı ve Fransızcadan adapte ettiği iki tiyatro (Furuzan, Fare) teknik olarak zayıftır
Mehmet Rauf, roman dışında tiyatro eserleri de yazmıştır: Pence (1909), Cidal (1911), Di*ken (1917) eserlerinden bazılarıdır
Cenap Sahabettin de bir iki eseriyle bu ture katkıda bulunur: Yalan (1911), Korebe (1917)
SERVETİ FUNUN EDEBİYATINDA ELEŞTİRİ
Serveti Funun doneminde eleştiri, daha cok başkalarına cevap verme ya da Serveti Funun'un goruşlerini savunma biciminde gelişir
Şair ve yazarlar nazımda kullanılan sozcuklerin yapaylığı, anlam karışıklığı yonunden ağır eleştiriler alırlar, yine sanatcıların bir kısmı Batı hayranlığını bu konuyu bilgisitenlarcom ten caldım koruklemekle suclanırlar Kişileri Turk olmayan iki oyku yazdığı icin Halit ziya, milli olmamakla suclanmıştır Serveti Funun yazarları bu eleştirilere cevap verirken soğukkanlılıklarını yitirmezler
Halit Ziya, Huseyin Cahit, Ahmet Şuayp, Mehmet Rauf gibi yazarlar Batılı yazarların sanat ve edebiyatla ilgili goruşlerini acıklamaya calışır; Batılı sanatcıları tanıtırlar
Serveti Funun'da edebiyat eleştirisiyle ilgilenen tek sanatcı, Ahmet Şuayp (1876 1910)'tır Ahmet Şuayp, bir edebiyat eserinin psikoloji ve sosyolojinin verilerine dayanılarak eleştirilmesi gerektiğini soyler, Fransız eleştirmeni Hlppolyte Taine'den etkilenir bu konuyu bilgisitenlarcom ten caldım ve yazılarını Serveti Funun dergisinde Hayat ve Kitaplarbaşlığı altında yayımlar O, eleştirilerinde nesnel olmaya calışır; eserlerin ku*surlu ve guzel yonlerini bir arada gosterir
Serveti Funun ve Milli Edebiyatın Ozelliklerini Karşılaştırma
SERVETİ FUNUN EDEBİYATINDA NESİR
Serveti Funun sanatcıları, iyi bir oğrenim gormuş ve yabancı dil oğrenmişler; boyle Batı edebiyatını yakından tanımışlardır Arapca ve Farscadan aldıkları sozler yenidir ve yepyeni bir anlamda kullanılmıştır Kullandıkları kelime ve tamlamalar, Batı edebiyatından almış oldukları sozleri karşılar niteliktedir Aydın kesim icin yazmak duşuncesi, dilde sadelikten uzaklaşmalarına neden olmuştur Suslu ve sanatlı nesir ornekleri vermişlerdir Sanat icin sanat anlayışı, sanatlı bir nesir ortaya cıkarmıştır İnancsızlıkları ve tarihi bir derinliğe sahip olmayışları yuzunden, karamsardırlar Bu durumları eserlerini do yansımıştır Derinleştikleri en onemli konu, estetik ve sanattır Sanatın yolunu acmışlar, sanatta belirli bir olgunluğa erişmişlerdir Gercek tenkid, Serveti Funun nesriyle edebiyatımıza girmiştir Toplumsal konulardan uzak kalan sanatcılar, nesirde uzun Cumlelerin yanında, Batı edebiyatının etkisiyle bağlaclardan arınmaya ve kısa cumleler oluşturmaya ozen gostermişlerdir Fransız edebiyatının etkisinde kalan yazarların cumlelerinde, Fransız cumle yapısının hakimiyeti gorunmektedir Soz diziminde yenilikleri dikkat ceker Fiilimsilerle birleşik cumleler kurulmuş; bağlı ve sıra cumlecikleri sık sık kullanılmıştır Sanatlı uslUpları, nesirle şiir yazmak yolunu acmış, mensur şiir yolunda l'ıııılı ornekler vermişlerdir (Halit Ziya, Cenap Sahabettin, Mehmet Rauf) Yenileşme surecinde eski edebiyat ve kulturle olan ilişkilerini kesmiş olmaları, alafranga sayılmalarına sebeb olur
SERVETİ FUNUN EDEBİYATINDA ŞİİR
Serveti Fununcular şiirin konusunu iyice genişletmişler; aşk, doğa, karamsarlık, duş kırıklıkları, gerceklerden kacış, doğaya yonelme gibi temaları işlemişlerdir Sadece Tevfik Fikret, sosyal konulu bir iki şiir yazmıştır
Şiirde sanat icin sanatanlayışının gereği olarak estetik olgunlaşmaya onem verilmiştir
Hemen hemen tum Serveti Funun şiirinde aruz olcusu kullanılmış, hece olcusu kucumsenmiştir Sadece Tevfik Fikret şiirde hece olcusunu de denemiştir
Aruz olcusu Turkceye başarıyla uygulanmış, bu olcuye canlılık getirilmiştir
Klasik beyit anlayışı yıkılmış, şiirde anlam dizeden dizeye taşınmıştır Bir başka deyişle şiir (nazım), duzyazıya (nesre) yaklaştırılmış; cumlenin bir dize ya da beyitte tamamlanması geleneği yıkılmıştır Bunu, Tevfik Fikret'in Balıkcılaradlı şiirinden alınmış şu parcada gormek mumkundur:
Şafak sokerken o yalnız, eski bir tekneciğin
Duğumlu, ekli, curuk ipleriyle uğraşarak
İlerliyordu; deniz aynı şiddetiyle şırak
Şırak dovup eziyor kohne teknenin şişkin
Siyah kaburgasını Ah aclık ah umidi
Bu dizeleri yan yana getirip okuduğumuzda ortaya bir duzyazı (nesir) cıktığını gorebiliriz
Divan şiiri nazım bicimleri tamamen bırakılmış, mustezat serbestleştirilmiştir Batı şiirinden alınan sone ve terzarima gibi bicimler ilk kez kullanılmıştır
Şiirde butun guzelliğine (kompozisyona) onem verilmiştir
Divan ve Tanzimat şiirindeki goz icin kafiyeanlayışı yıkılmış; kulak icin kafiyegoru*şu benimsenmiştir
Dil, cok ağır ve sanatlıdır Şiirlerde Arapca ve Farscadan alınma bircok sozcuk ve tamlama kullanılmış; cok kimsenin anlamadığı bir dille şiirler yazılmıştır Serveti Fununcuların en buyuk yanlışları dil konusunda olmuştur, denilebilir
Nahcir(av), tiraje(gokkuşağı), saatı semenfam(yasemin renkli saatler), Lerzişi barid(soğuk titreme) Serveti Funun şi*irinde ilk kez kullanılan sozcuk ve tamlamalara ornektir
Edebiyatımızda mensur şiirornekleri ilk kez bu donemde verilmiştir (Halit Ziya)
Serveti Funun şiirinde Parnasizm ve Sembolizm akımları etkili olmuştur Sanatcıların
eserlerinde yer yer Romantizmin etkileri de gorulmektedir
SERVETİ FUNUN EDEBİYATINDA OYKU VE ROMAN
Roman ve oykude cağdaş Fransız edebiyatı ornek alınmış, Realizm ve Naturalizm akımlarından etkilenilmiştir
Romanlarda İstanbul'un aydın cevreleri ile saray ve konak yaşamı konu edinilmiştir Bireysel acılar, duş kırıklıkları, aşklar uzerinde durulmuştur
Serveti Funun romancıları, icinde yaşadıkları cevreyi anlatmışlardır Romanların coğunda Turk toplumunun ne olcude bu konuyu bilgisitenlarcom ten caldım Batılılaşmakta olduğunun ornekleri verilmiş, Batılı yaşam tarzının Turk toplumundaki yansımaları gosterilmiştir Sanatcılar, yerli karakterlerin psikolojilerini tahlil etmişler; toplumsal yaşamla değil, ev iciile ilgilenmişlerdir
Oykulerde sıradan kişilere ve halkın yaşantısına daha cok yer verilmiş; oykuler romanlardan daha sade bir dille yazılmıştır
Gercekci akımların gereği olarak sanatcılar eserlerinde kişiliklerini gizlemişlerdir
Tanzimat romanında gorulen gereksiz betimlemeler bırakılmış, betimleme roman kahramanlarının psikolojilerini ortaya koymak icin yapılmıştır
Teknik yonu cok sağlam romanlar yazılmış; modern Turk romanının temelleri atılmış ve ilk ornekleri (Mai ve Siyah, Aşkı Memnu) verilmiştir
Serveti Funun oyku ve romanları, teknik bakımdan ustunluklerine rağmen dil ve uslupta hatalı bulunmuştur Tanzimat'la başlayan dili sadeleştirme cabalarına zarar veren bu Sanatkarane uslupeserleri anlaşılmaz kılar Kimi yazarlar, eserlerinin 1920'den sonraki baskılarında sadeleştirmeler yapar
Fransız dilinin cumle yapısı Turkceye aktarılmış; eserlerde devrik ve eksiltili cumlelere yer verilmiştir Dil ve uslupta aydınlara hitap eden bir anlayış benimsenmiştir
SERVETİ FUNUN EDEBİYATINDA TİYATRO
Tiyatro, doğrudan toplum yaşamını dile getiren ve bu konuyu bilgisitenlarcom ten caldım topluma seslenen bir turdur Serveti Fununcular kendi duşuncelerini yansıtan oyunların bu donemde oynanmasına izin ve*rilmeyeceğini bildikleri icin tiyatro eseri yazmamışlardır
Bu donemde tiyatro sahnelerinde tuluat kumpanyaları temsiller vermiş, bu temsiller 1908'e kadar surmuştur
Serveti Fununcular 1908'den sonra bazı tiyatro eserleri ortaya koymuşlardır Ancak Serveti Fununcuların bu piyesleri diğer turlere gore oldukca zayıftır Bu denemelerde konuşma diline yaklaşmak icin caba gosterilmiş; eserlerde evlenme, boşanma ve ka*dınların medeni hakları gibi konular işlenmiştir
Huseyin Suat Serveti Fununcular icinde tiyatroyla en cok ilgilenen sanatcıdır Başarılı bir tiyatro dili olan sanatcının Şehbal Yahut İstibdadın Son Perdesi(1908), Devayı Aşk(1910) gibi eserleri vardır
Tiyatro alanında bir iki eser veren Halit Ziya, bu turde başarılı değildir Kabus (1918) adlı dramı ve Fransızcadan adapte ettiği iki tiyatro (Furuzan, Fare) teknik olarak zayıftır
Mehmet Rauf, roman dışında tiyatro eserleri de yazmıştır: Pence (1909), Cidal (1911), Di*ken (1917) eserlerinden bazılarıdır
Cenap Sahabettin de bir iki eseriyle bu ture katkıda bulunur: Yalan (1911), Korebe (1917)
SERVETİ FUNUN EDEBİYATINDA ELEŞTİRİ
Serveti Funun doneminde eleştiri, daha cok başkalarına cevap verme ya da Serveti Funun'un goruşlerini savunma biciminde gelişir
Şair ve yazarlar nazımda kullanılan sozcuklerin yapaylığı, anlam karışıklığı yonunden ağır eleştiriler alırlar, yine sanatcıların bir kısmı Batı hayranlığını bu konuyu bilgisitenlarcom ten caldım koruklemekle suclanırlar Kişileri Turk olmayan iki oyku yazdığı icin Halit ziya, milli olmamakla suclanmıştır Serveti Funun yazarları bu eleştirilere cevap verirken soğukkanlılıklarını yitirmezler
Halit Ziya, Huseyin Cahit, Ahmet Şuayp, Mehmet Rauf gibi yazarlar Batılı yazarların sanat ve edebiyatla ilgili goruşlerini acıklamaya calışır; Batılı sanatcıları tanıtırlar
Serveti Funun'da edebiyat eleştirisiyle ilgilenen tek sanatcı, Ahmet Şuayp (1876 1910)'tır Ahmet Şuayp, bir edebiyat eserinin psikoloji ve sosyolojinin verilerine dayanılarak eleştirilmesi gerektiğini soyler, Fransız eleştirmeni Hlppolyte Taine'den etkilenir bu konuyu bilgisitenlarcom ten caldım ve yazılarını Serveti Funun dergisinde Hayat ve Kitaplarbaşlığı altında yayımlar O, eleştirilerinde nesnel olmaya calışır; eserlerin ku*surlu ve guzel yonlerini bir arada gosterir