Bu gün sigaranın zararlı olduğu herkes tarafından kabul edildiği halde, Dünya Sağlık Örgütünün istatistiklerine göre 3 yetişkinden biri sigara kullanmaktadır.
Sigara içmeye başlamak için kişilerin farklı nedenleri vardır genellikle sigara kullanmaya başlama erken ergenlik dönemlerinde ortaya çıkmakta ve psikososyal etmenler önemli rol oynamaktadır. Sigaraya başlayan gençler bu yolla bir yandan çevresine "büyüme" mesajı verirken diğer yandan da karşı cinse cinsel kimliğini ifade ettiği hissini yaşamaktadır. Sigara içmenin içen kişiye popülerite ve çekicilik kazandırdığı düşüncesi de oldukça yaygındır. Anne babanın sigara içtiği evlerde büyüyen çocukların da sigara içme oranı oldukça yüksektir.
Sigara içtikten 10-20 saniye sonra nikotin beyne ulaşıp dopamin adlı bir madde salgılanmasına neden olur. Buda haz duyulmasını sağlayan kimyasaldır. Her sigara içildiğinde nikotin beyinde aynı yolu tetiklediği için haz hissedilmesini sağlar. Vücut bir süre sonra bu nikotin miktarına alışır ve her seferinde aynı hazzı hissedebilmek için daha çok sigara içilmesi gerekir.
Sigara içimi sırasında içen kişi bir yandan haz alırken diğer yandan da sigaranın zarar veren etkileri ile sağlığını kaybetmeye başlar.
Tütün içinde bulunan Karbonmonoksit, Nikotin, Katran gibi zararlı maddeler akciğerlerin doğal savunma sistemini bozarak bir yandan sigara içen kişinin sıklıkla akciğer enfeksiyonuna yakalanmasına sebep olurken diğer yandan da akciğer kanseri, KOAH (Kronik obstrüktif akciğer hastalıkları) ve kalp damar hastalıklarında önemli artışa yol açmaktadır. Bu hastalıklar kişilerin yaşam kalitesini ciddi olarak bozmakta ve ölümcül sonuçlar doğurmaktadır.
Bunca sağlık riski bilinmesine rağmen içiciler sigarayı bırakmak istedikleri halde bırakamadıklarından yakınırlar ve içmeye devam etmek için kendilerine birçok gerekçe (savunma) sıralarlar.
Sigara içmediğim zaman; “ herkesi kırıyorum”, “konsantre olamıyorum”, “kilo alıyorum”, “barsaklarım çalışmıyor”, “kafam çalışmıyor”, “düşünemiyorum”, “verimli olamıyorum” vb………….
Sigaranın zararlı sonuçlarla karşılaşmak istemeyen içiciler ise sigarayı bırakmak için çeşitli yollar denemektedirler.
Bazı insanlar sigarayı kendi başına, diğerlerinin yardımı veya ilaç kullanımı olmadan bırakabilirler. Fakat çoğu sigara kullanıcısı için, sigara bağımlılığı ile başa çıkmak zor olabilir.
Sigara bağımlılığı; Olumsuz sonuçlarına karşın takıntılı bir biçimde sürekli sigarayı arama ve içme şeklinde kendini gösteren kronik bir davranış bozukluğudur.
Sigarayı arama ve içmeye iten uyarıcılar (özendirici uyarı; alkol vb.) tetikleyicidirler ve kişinin uyarılmışlık düzeyini artırırlar.
Sigaranın kullanım sonrasında ortaya çıkan haz ve keyif alma vb. sonuçlar sigaranın ödüllendirici etkileri olarak pekiştireç etkisi yapar. Pekiştireçlerin her zaman haz vermesi şart değildir.
Sigara kullanıcılarında zamanla tolerans gelişir. 3 tip tolerans vardır.
1-Metabolik tolerans: içilen sigara miktarına bağlı olarak onu metabolize eden enzimin artması.
2-Fizyolojik tolerans: içilen sigara miktarı aynı kalsa bile beyindeki reseptör sayısının artması ve duyarlılığının azalması
3-Davranışsal tolerans: sigara hep aynı ortamda içildiğinde tolerans gelişir ancak ortam değiştiğinde uyarıcının koşullu olma hali ortadan kaldırılmış olur
Sigarayı kullanan kişi bıraktığında yoksunluk belirtileri yaşıyorsa o kişi sigaraya fiziksel bağımlılık geliştirmiş demektir.
Bu belirtiler; şiddetli sigara içme isteği, anksiyete (kaygı), konsantrasyon güçlüğü, huzursuzluk, baş ağrısı, sersemlik, sindirim sistemine ait sıkıntılar (kabızlık), öfke, kalp atım hızında değişiklikler, uyku bozuklukları, iştah artması ve kilo almadır.
Sigarayı bırakmayı takiben nikotin ihtiyacı birkaç haftada kaybolmaktadır. Fiziksel yoksunluk belirtileri olmadan, takıntılı bir şekilde sürekli sigarayı arama ve kullanma davranışı ise psikolojik bağımlılıktır.
Psikolojik bağımlılık fiziksel bağımlılıktan daha önemlidir. Bu nedenle bırakma sürecinde sigarayı bırakan kişiye psikolojik destek verilmesi yararlı olmaktadır. Sigarayı bırakan kişi ile psikoterapistin işbirliği önemlidir.
Sigarayı bırakmak için farklı yollar vardır ilaç kullanımı, bantlar, psikoterapi, hipnoterapi
Sigarayı bırakmak isteyen kişiler kendilerine en uygun yolu seçerek bırakmayı deneyebilirler.
Sağlıklı bir yaşam için bunu denemeye değer !.....
Sigara içmeye başlamak için kişilerin farklı nedenleri vardır genellikle sigara kullanmaya başlama erken ergenlik dönemlerinde ortaya çıkmakta ve psikososyal etmenler önemli rol oynamaktadır. Sigaraya başlayan gençler bu yolla bir yandan çevresine "büyüme" mesajı verirken diğer yandan da karşı cinse cinsel kimliğini ifade ettiği hissini yaşamaktadır. Sigara içmenin içen kişiye popülerite ve çekicilik kazandırdığı düşüncesi de oldukça yaygındır. Anne babanın sigara içtiği evlerde büyüyen çocukların da sigara içme oranı oldukça yüksektir.
Sigara içtikten 10-20 saniye sonra nikotin beyne ulaşıp dopamin adlı bir madde salgılanmasına neden olur. Buda haz duyulmasını sağlayan kimyasaldır. Her sigara içildiğinde nikotin beyinde aynı yolu tetiklediği için haz hissedilmesini sağlar. Vücut bir süre sonra bu nikotin miktarına alışır ve her seferinde aynı hazzı hissedebilmek için daha çok sigara içilmesi gerekir.
Sigara içimi sırasında içen kişi bir yandan haz alırken diğer yandan da sigaranın zarar veren etkileri ile sağlığını kaybetmeye başlar.
Tütün içinde bulunan Karbonmonoksit, Nikotin, Katran gibi zararlı maddeler akciğerlerin doğal savunma sistemini bozarak bir yandan sigara içen kişinin sıklıkla akciğer enfeksiyonuna yakalanmasına sebep olurken diğer yandan da akciğer kanseri, KOAH (Kronik obstrüktif akciğer hastalıkları) ve kalp damar hastalıklarında önemli artışa yol açmaktadır. Bu hastalıklar kişilerin yaşam kalitesini ciddi olarak bozmakta ve ölümcül sonuçlar doğurmaktadır.
Bunca sağlık riski bilinmesine rağmen içiciler sigarayı bırakmak istedikleri halde bırakamadıklarından yakınırlar ve içmeye devam etmek için kendilerine birçok gerekçe (savunma) sıralarlar.
Sigara içmediğim zaman; “ herkesi kırıyorum”, “konsantre olamıyorum”, “kilo alıyorum”, “barsaklarım çalışmıyor”, “kafam çalışmıyor”, “düşünemiyorum”, “verimli olamıyorum” vb………….
Sigaranın zararlı sonuçlarla karşılaşmak istemeyen içiciler ise sigarayı bırakmak için çeşitli yollar denemektedirler.
Bazı insanlar sigarayı kendi başına, diğerlerinin yardımı veya ilaç kullanımı olmadan bırakabilirler. Fakat çoğu sigara kullanıcısı için, sigara bağımlılığı ile başa çıkmak zor olabilir.
Sigara bağımlılığı; Olumsuz sonuçlarına karşın takıntılı bir biçimde sürekli sigarayı arama ve içme şeklinde kendini gösteren kronik bir davranış bozukluğudur.
Sigarayı arama ve içmeye iten uyarıcılar (özendirici uyarı; alkol vb.) tetikleyicidirler ve kişinin uyarılmışlık düzeyini artırırlar.
Sigaranın kullanım sonrasında ortaya çıkan haz ve keyif alma vb. sonuçlar sigaranın ödüllendirici etkileri olarak pekiştireç etkisi yapar. Pekiştireçlerin her zaman haz vermesi şart değildir.
Sigara kullanıcılarında zamanla tolerans gelişir. 3 tip tolerans vardır.
1-Metabolik tolerans: içilen sigara miktarına bağlı olarak onu metabolize eden enzimin artması.
2-Fizyolojik tolerans: içilen sigara miktarı aynı kalsa bile beyindeki reseptör sayısının artması ve duyarlılığının azalması
3-Davranışsal tolerans: sigara hep aynı ortamda içildiğinde tolerans gelişir ancak ortam değiştiğinde uyarıcının koşullu olma hali ortadan kaldırılmış olur
Sigarayı kullanan kişi bıraktığında yoksunluk belirtileri yaşıyorsa o kişi sigaraya fiziksel bağımlılık geliştirmiş demektir.
Bu belirtiler; şiddetli sigara içme isteği, anksiyete (kaygı), konsantrasyon güçlüğü, huzursuzluk, baş ağrısı, sersemlik, sindirim sistemine ait sıkıntılar (kabızlık), öfke, kalp atım hızında değişiklikler, uyku bozuklukları, iştah artması ve kilo almadır.
Sigarayı bırakmayı takiben nikotin ihtiyacı birkaç haftada kaybolmaktadır. Fiziksel yoksunluk belirtileri olmadan, takıntılı bir şekilde sürekli sigarayı arama ve kullanma davranışı ise psikolojik bağımlılıktır.
Psikolojik bağımlılık fiziksel bağımlılıktan daha önemlidir. Bu nedenle bırakma sürecinde sigarayı bırakan kişiye psikolojik destek verilmesi yararlı olmaktadır. Sigarayı bırakan kişi ile psikoterapistin işbirliği önemlidir.
Sigarayı bırakmak için farklı yollar vardır ilaç kullanımı, bantlar, psikoterapi, hipnoterapi
Sigarayı bırakmak isteyen kişiler kendilerine en uygun yolu seçerek bırakmayı deneyebilirler.
Sağlıklı bir yaşam için bunu denemeye değer !.....