Havaların gittikçe serinlemeye başladığı ve sonbaharın kendini yağmur geçişleriyle göstermeye başladığı şu günlerde hastalıklardan korunabilmek için vücudumuzun bağışıklık sistemini biraz daha güçlendirmemiz gerekiyor. Hastalıksız ve enerjik bir sonbahar geçirmek istiyorsanız tavsiyelerimi dikkate almanızı öneririm. Soğuk algınlığı, grip ve nezleye yakalanmamak için güçlü bir savunma mekanizması oluşturmak gereklidir, bunun için de besinlerden maksimum derecede yararlanmak gerekir
Sonbahar, kilo alma aylarından biridir. Bu dönemde, bayanlar için mayo-bikini mevsiminin sona ermesi, havaların daha erken kararması, güneşin yerini yağmurların alması, soğukların gitgide artıp, işlerin yoğunlaşması ile gelişen halsizlik, isteksizlik ve mutsuzluk sonucu aşırı yeme atakları gelişiyor.
Sonbaharda hastalıklardan korunmak, kilonuzu kontrol altına alıp, fit kalabilmek için dikkat edilmesi gerekenler;
Renklerin gücüne inanın.Yemek yediğiniz tabağı göz kararıyla 4 eşit parçaya ayırın ve farklı besin grupları ile antioksidan kapasitesi yüksek, değişik renkte besinleri aynı tabakta tüketip besinlerin etkileşiminden faydalanın.
Hayatın sırrı dengede.Sağlıklı kalabilmek için gün içerisinde tüketmeniz gereken 50 kadar besin öğesini unutmayın. Saymak zor, bunun için karbonhidrat, yağ, protein, mineral ve vitaminleri dengeli miktarlarda almaya dikkat etmeniz yeterlidir.
Vitamininizi alın.Mevsim geçişleri, metabolizma hızının değişmesine, bağışıklık sisteminin zayıflamasına, motivasyonunuzun düşmesine neden olur ve hastalıklara davetiye çıkarır. Yeterli miktarda vitamin ve mineral desteği almanız, depresyon ve yorgunlukla savaşta size yardımcı olabilir. Vücut direncinizi artırmak için antioksidan olarak da görev yapan A, C, E vitaminleri ile selenyum, çinko, magnezyum gibi mineralleri, bunun yanı sıra omega 3 ve omega 9 yağ asitlerinden yeteri kadar almak gerekir. A vitamini için; yumurta, süt, balık, ıspanak, havuç, kayısı gibi sarı, turuncu ve yeşil sebze ve meyveler. C vitamini için; turunçgiller, havuç, brokoli, kabak, ıspanak, brüksel lahanası, yeşilbiber, karnabahar, mandalina, maydanoz, roka, tere. E vitamini için; fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumlar, sıvı yağlar, kuru baklagiller, tahin gibi besinler. Omega 3 için; balık, balık yağı, ceviz, keten tohumu ve semizotu. Omega 9 için; zeytin, zeytinyağı, fındık yağı gibi sıvı yağlar tercih edilmelidir.
Yağlanmaya hayır. Sonbaharın gelmesiyle birlikte, yaz aylarında verilen kilolar yavaş yavaş geri alınmaya başlanır. Bunun nedeni, soğuyan havaların vücudumuzda yarattığı ısı değişimine ayak uydurma çabasıdır. Vücudumuz harcadığı enerjiyi düşürür ve kilo almak kaçınılmaz hale gelebilir.
Formda kalmak için savaşın. Bu sonbahar kilo almak istemiyor ve formda sıkı bir vücut istiyorsanız miskinlikten kurtulup hareket etmeye başlayın. Haftada en az 3 kez fiziksel aktivite yapmayı unutmayın. Tempolu yürüyüş en iyi yağ yakıcı egzersizdir.
Enerjinizi ateşleyin.Sonbahar çoğu kişi için hüzün ayı ve depresyon sayısı bu dönemde ciddi oranda artış gösteriyor. Ama durun, hava yağmurlu ve kapalı olsa da enerjik ve kıpır kıpır olmak elimizde. Havanın güneşli olduğu günlerde 20 dakika kadar güneş ışığından direkt olarak yararlanın. Lif tüketiminizi dengeleyebilmek için kuru baklagiller, tam tahıl ürünleri, sebze ve taze/kuru meyveler tüketin. Alınan tüm toksinleri vücuttan uzaklaştırabilmek için de 8-12 bardak su içmeyi unutmayın.
Uzman Diyetisyen Gamze Şanlı Ak
Sonbahar, kilo alma aylarından biridir. Bu dönemde, bayanlar için mayo-bikini mevsiminin sona ermesi, havaların daha erken kararması, güneşin yerini yağmurların alması, soğukların gitgide artıp, işlerin yoğunlaşması ile gelişen halsizlik, isteksizlik ve mutsuzluk sonucu aşırı yeme atakları gelişiyor.
Sonbaharda hastalıklardan korunmak, kilonuzu kontrol altına alıp, fit kalabilmek için dikkat edilmesi gerekenler;
Renklerin gücüne inanın.Yemek yediğiniz tabağı göz kararıyla 4 eşit parçaya ayırın ve farklı besin grupları ile antioksidan kapasitesi yüksek, değişik renkte besinleri aynı tabakta tüketip besinlerin etkileşiminden faydalanın.
Hayatın sırrı dengede.Sağlıklı kalabilmek için gün içerisinde tüketmeniz gereken 50 kadar besin öğesini unutmayın. Saymak zor, bunun için karbonhidrat, yağ, protein, mineral ve vitaminleri dengeli miktarlarda almaya dikkat etmeniz yeterlidir.
Vitamininizi alın.Mevsim geçişleri, metabolizma hızının değişmesine, bağışıklık sisteminin zayıflamasına, motivasyonunuzun düşmesine neden olur ve hastalıklara davetiye çıkarır. Yeterli miktarda vitamin ve mineral desteği almanız, depresyon ve yorgunlukla savaşta size yardımcı olabilir. Vücut direncinizi artırmak için antioksidan olarak da görev yapan A, C, E vitaminleri ile selenyum, çinko, magnezyum gibi mineralleri, bunun yanı sıra omega 3 ve omega 9 yağ asitlerinden yeteri kadar almak gerekir. A vitamini için; yumurta, süt, balık, ıspanak, havuç, kayısı gibi sarı, turuncu ve yeşil sebze ve meyveler. C vitamini için; turunçgiller, havuç, brokoli, kabak, ıspanak, brüksel lahanası, yeşilbiber, karnabahar, mandalina, maydanoz, roka, tere. E vitamini için; fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumlar, sıvı yağlar, kuru baklagiller, tahin gibi besinler. Omega 3 için; balık, balık yağı, ceviz, keten tohumu ve semizotu. Omega 9 için; zeytin, zeytinyağı, fındık yağı gibi sıvı yağlar tercih edilmelidir.
Yağlanmaya hayır. Sonbaharın gelmesiyle birlikte, yaz aylarında verilen kilolar yavaş yavaş geri alınmaya başlanır. Bunun nedeni, soğuyan havaların vücudumuzda yarattığı ısı değişimine ayak uydurma çabasıdır. Vücudumuz harcadığı enerjiyi düşürür ve kilo almak kaçınılmaz hale gelebilir.
Formda kalmak için savaşın. Bu sonbahar kilo almak istemiyor ve formda sıkı bir vücut istiyorsanız miskinlikten kurtulup hareket etmeye başlayın. Haftada en az 3 kez fiziksel aktivite yapmayı unutmayın. Tempolu yürüyüş en iyi yağ yakıcı egzersizdir.
Enerjinizi ateşleyin.Sonbahar çoğu kişi için hüzün ayı ve depresyon sayısı bu dönemde ciddi oranda artış gösteriyor. Ama durun, hava yağmurlu ve kapalı olsa da enerjik ve kıpır kıpır olmak elimizde. Havanın güneşli olduğu günlerde 20 dakika kadar güneş ışığından direkt olarak yararlanın. Lif tüketiminizi dengeleyebilmek için kuru baklagiller, tam tahıl ürünleri, sebze ve taze/kuru meyveler tüketin. Alınan tüm toksinleri vücuttan uzaklaştırabilmek için de 8-12 bardak su içmeyi unutmayın.
Uzman Diyetisyen Gamze Şanlı Ak
